0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » EDEBİYAT / MAKALE / ŞİİR » MAKALELER » Onlar , öndeler.. Onlar öncüler ...

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 4 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
zumruduanka su an offline zumruduanka  
Onlar , öndeler.. Onlar öncüler ...

Admin
246 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 26.10.2002
En Son On: 09.11.2019 - 06:09
Cinsiyeti: Erkek 

Dumanlar içinde hasıra sarılmış gencecik bir beden...
Adı; Zübeyr bin Avvam (ra)
Suçu: Müslüman olmak
Yaşı: Henüz onbeş
İşkence yapan: Öz bir amca


Kesik kesik öksürükler içinde zulüm kokan bir ses yayılıyor etrafa.
- Muhammed’in Rabbini inkar et! Seni bu işkenceden kurtarayım.

Cevap bir meydan okumadır sanki:
- Hayır. Vallahi asla küfre dönmem.

Bir şehâdettir bu ölümü hiçe sayan.
Bu şehâdet, dumanla birlikte yükselirken semaya, ateş bir kez daha körüklenir zalimce.
Bir zülümdür bu, amca merhametinin de üstünde olan..

***

İdam sehpasında bir kahraman...

Adı: Hubeyb bin Adiy (ra)
Suçu: Müslüman olmak Resûl’ü Kureyşle ilgili bilgi toplamak istiyor. Âsım bin Sâbit (ra) başkanlığında on kişi toplanıyor. İçlerinde O da var. Hassan bin Sâbit (ra) şiirinde şöyle sesleniyor ona:“Ey ensarın ortasındaki şahin!Yumuşak huylulukta pırıl pırıl olan.”Asım bin Sabit ve sekiz arkadaşı yolda yüz okçunun hedefi olup, şehit oluyorlar.Hubeyb bin Adiy ve arkadaşı Mekke de esir pazarında...İntikam ateşleri içinde yanan el Haris oğulları bu isme hiç de yabancı değiller.
Karar: Ateşle işkence El Haris’in kızı telaş içinde Mekke sokaklarında bağırıyor.-Vallahi O’nu elinde büyük bir salkımdan üzüm yerken gördüm. Halbuki o zincirle bağlı hem Mekke’de bir üzüm tanesi bile yok.Her şeye rağmen gözleri önünde i’dam sehpaları hazırlanıyor Hubeyb binAdiyy’in. Mızraklar bilenmiş her şey hazır.Dilinde bir duâ:“Allahım, biz peygamberin risaletini tebliğ ettik. Bize yapılanları O’na ulaştır.”....Ve mızraklar Hubeyb’in vücudunda..
***

Müslüman olacağını rüyasında gören bir genç...
Adı: Hâlid bin Said (ra)
Suçu: Müslüman olmak

Ay ışığının aydınlattığı karanlık bir oda...
Köşeye sinmiş, aç, susuz ve dövülerek işkence edilmiş bir beden.
İşkenceyi yapan: Bir baba
Üzerine kapatılan kapılar O’nu Rabbiyle baş başa bırakıyor. Şimdi ne odanın karanlığı acıtıyor içini ne de yaralarından akan kanlar. İmanın teselli etmediği yer mi var?!

Fakat bu kadar işkence kafi değil bu baba için. Mekke’nin kızgın kumlarına yatırıyor oğlunu. Yetmiyor ağır taşlar koyduruyor üzerine...
***

Habeşli siyahi bir köle...

Adı: Bilal-i Habeşi (ra)
Suçu: Müslüman olmak.
İşkenceyi yapan: Efendisi Umeyye bin Halef
Kölesinin Müslüman olması çileden çıkartıyor o’nu:

-Andolsun sen ölmedikçe yahut Muhammed’i ve onun dinini inkar etmedikçe bu azabı üstünden eksik etmeyeceğim.

Ücretle tutulmuş müşrik çocukları tarafından boynundaki iple aç, susuz Mekke sokaklarında gezdiriliyor. Önce kızgın kumlara yatırılmış olacak ki, izleri hala sırtında.

ve Rasulünün aşkıyla yanan bir kalbe sahip bedeni kızgın kumlar ne kadar yakabilir ki!?
***

Ve Habbab bin Eret... (ra)İşkencenin beklide en ağırı O’naydı.
Efendisi Ümmü Ammar O’nu ateşe yatırır, vücudu ateşi söndürmeden kaldırmazdı.
***

İşte...
Bir yanda cahiliye bataklığının tam ortasında bir devir ve kalplerindeki yaratanına sığınma arzusunu kendisine bile faydası olmayan taşlarda arayan zavallı bir beşeriyet...
Diğer yanda hidayet güneşinin aydınlığında asr-ı saadet denilen ve içlerinde daha dünyadayken cennetle müjdelenen nice hidayet erlerinin çıktığı bir insanlık.

Peki neydi onları karanlık kuyuların güzel Yusufları yapan?

Yusuf’un güzelliğine bir sebep kuyunun karanlığıydı belki de...

Ya neydi onları secdelerin sultanı yapan?

Sultanlığa sebep secdedeki zillet tacını giymekti belki de...

Atalarının dininden ayrılıp Hak’kı dolayısıyla işkenceyi zulmü kabul ve tasdik edenler.

İşte onlar... işte biz....

Onların çektiklerini çekmeye hangimiz hazırız biz?!

Onlar neler çekti, biz, neler gördük?

Her birimiz cahiliye kuyularında boğulmayan Yusufların aksine ahir zaman kuyularında boğulmaya talip olmuş gibiyiz!

Düşünebildiği kadar insan olan insana Nebiy-yi Zişan’nın bu sözü kafi gelir herhalde:

“Sizden öncekiler âhiret işlerinden arta kalan vakitlerini dünyaya harcarlardı. Sizler
ise dünya işlerinden artan vakitlerinizi âhirete sarf ediyorsunuz.”

İşkence edenler ve edilenler..
Dünya lezzetlerini tercih edenler ve âhireti özleyenler..
Büyük bir göç var, herkes gidiyor. Zulmedenler de zulme uğrayanlar da zulme seyirci kalanlar da bu sevkiyata karşı koyamaz. Göç muhakkak.

Bu göçte secdedeki zilleti tercih eden sultanların önderliğiyle ahir zaman kuyularında boğulmayan Yusuf’lar olmak duâsıyla..




Bu mesaj 1 kez ve en son zumruduanka tarafından 03.03.2008 - 17:51 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 03.03.2008 - 17:35
Bu mesajı bildir   zumruduanka üyenin diğer mesajları zumruduanka`in Profili zumruduanka Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
der_ya su an offline der_ya  

875 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 07.05.2007
En Son On: 22.01.2010 - 17:46
Cinsiyeti: ----- 
AŞK İSBAT İSTER DEDIK YA!

İSPATLADILAR VE GITTILER....ağlar
Ekleme Tarihi: 03.03.2008 - 17:53
Bu mesajı bildir   der_ya üyenin diğer mesajları der_ya`in Profili der_ya Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
SuMeYRa su an offline SuMeYRa  

1576 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 14.11.2004
En Son On: 11.11.2012 - 22:24
Cinsiyeti: Bayan 


Yoksa siz, sizden öncekilerin başına gelenler, sizin de başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız?

Peygamber ve onunla beraber mü'minler, "Allah'ın yardımı ne zaman?" diyecek kadar darlığa ve zorluğa uğramışlar ve sarsılmışlardı. İyi bilin ki Allah'ın yardımı pek yakındır.


{Bakara Suresi, 214. Ayet}


Ekleme Tarihi: 03.03.2008 - 18:27
Bu mesajı bildir   SuMeYRa üyenin diğer mesajları SuMeYRa`in Profili SuMeYRa Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
KaLBeNuR su an offline KaLBeNuR  

1686 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 20.07.2007
En Son On: 17.08.2009 - 12:01
Cinsiyeti: Bayan 
BEN BÖYLE OLMALIYDIM

Tan ağarışında beliren bir gün olmalıydım.
Nefsimin karanlıklarını, irfan güneşleri aydınlatmalıydı.
Sevdalıların buluştuğu gece gibi olmalıydım.
Rahmet kapılarının tül suretine büründüğü anları, Tehedccüdle karşılamalıydım.
Hasretin yoldaşı, bir damla gözyaşı olmalıydım.
Günahların arındırıcılığıyla, samimiyetin nişanesi olan, tövbe çiçeğinin abı hayatı olarak anılmalıydım.
Zikirle kuşanmış bir ağaç olmalıydım.
En sert rüzgârlarda, Rahmani bir dokunuşun tevekkülüyle rukuya kapanmalıydım.
Hırçınlığın ve duygusallığın yoğrulduğu bir deniz olmalıydım.
En hırçın hallerimde dalga suretinde, beyaz örtümü başıma alıp secdede bulmalıydım kendimi.
Sakin zamanlarımda açmalıydım, bilinmeyen dünyamın kapılarını ardına kadar sevdalılara.
Gecenin karanlığında dolaşan bir yıldız olmalıydım.
İki sevdalı yüreğin dileğine vesile olmak için ayrılmalıydım semadan.
Çilekeş bir bülbül olmalıydım.
Güle sevdamı, hasret melodilerinin notalarıyla süsleyip, göndermeliydim iklimine.
Susuzluğun bürüdüğü bir çöl olmalıydım.
Vaha arar gibi ilim aramalıydım her kum tanesinin altında.
Rahmetin gölgesinde esen bir rüzgâr olmalıydım.
Savurmalıydım gafleti ve ihlâs tohumlarının ekmeliydim doğudan batıya.
Hüznün gözbebeği sonbahar olmalıydım.
Yüreklerdeki hüznü kuşanıp, benliğimi sararan yapraklarla hak dostlarının ayaklarına sermeliydim.
Meleklerin kucakladığı kara kış olmalıydım.
Beyaza bürünmüş teseddürümün içinden, gönlümün en derinliklerinde yetiştirdiğim, dua kardelenlerimi kardeşlerime sunmalıydım.
Yeni doğuşun sahnelendiği Nev bahar olmalıydım.
Umut güllerimi cemreleriyle uyanışıma vesile olanın kapısına bırakmalıydım.
Arınışın simgesi yağmur olmalıydım.
Sağanak sağanak yağmalıydım, tebliğden bir haber kalmış kurak toprakların üstüne.
Gidiş ve dönüşlerin ortak mekânı bir liman olmalıydım.
Gidenlerin ardın sıra sallanan özlem mendillerini kucağıma bıraktığı,
Bekleyenlerin ufuklarda görünenle birlikte, ilk gözyaşlarını yüreğime akıtıldığı bir yer olmalıydım.
Açılmaz denilen kapıların kilidi olan umut olmalıydım.
Çaresizliğin sancılarına boyun bükenlerin, zulüm kulplarını ellerimle kırmalıydım.
Uğruna cefalar çekilen sevda olmalıydım.
Sevdalıların kalplerini, sevgiliye varınca tebessümle okşamalıydım.
Kavurucu bir ateş olmalıydım.
İbrahim’i yüreğime saldıklarında, gül bahçesi olarak karşılamalıydım Allah dostunu.
Kör kuyu olmalıydım.
Kardeşlerinin terk ettiği Yusuf’u, Mısır’a emanet etmeden, gönlümün sultanı yapmalıydım.
Dağların en yücesi Tur dağı olmalıydım.
Musa’nın Rahmana yakarışına şahit olmalıydım.
Nuh’un gemisi olmalıydım.
Peygamberlerin ve halifelerin adlarıyla ayrılmalıydım inkârın kol gezdiği topraklardan,
Yol almalıydım Rahmanın şefkatiyle inancın hükmettiği ummanlara.
Bir küçük bulut olmalıydım.
Hak Habib’inin yanı başından ayrılmayıp, Onun emirlerine köle olan
Abı hayat olmalıydım.
Cehalet bataklıklarını kurutup, inanç nilüferleri yetiştirmek adına.
Şafak olmalıydım.
Sevgiliyle vuslata gün saydığım ve geçen güne bir çizik attığım.
Seher olmalıydım.
Uzakların kızıllığına müptela gözlerlerimi sana sunmalıydım.
Kâinat olmalıydım. Tüm zerrelerim âdetince YA RAHMAN seni anmalıydım.

Rabbim bahşetti bu garip sineye, bizde emanet ediyoruz, Hak sevdasıyla yanan birçok sineye. Selam ve dua ile…

Ilknur Doğanay
Ekleme Tarihi: 03.03.2008 - 19:11
Bu mesajı bildir   KaLBeNuR üyenin diğer mesajları KaLBeNuR`in Profili KaLBeNuR Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1837 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
hava51 (51), gökhan teyin (40), mevanur0812 (39), Gokhan1978 (46), gokbu (42), EMSÝLE (40), AgaBey (42), BLueAngeL (44), Mr. E (47), FETÝH (31), Oxigen47 (42), emet (37), emre066 (37), Kiyal (44), 54Sakarya (42), mtnors (48), sinemiz (43), kurtsahin (53), Ariff (56), bayimpex (43), Areca (48), adiyamankartali (46), Tuana_69 (39), herþeysev.. (44), insirah2004 (42), Tesla42 (41), firatre (46), tasci (37)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.39405 saniyede açıldı