0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » DİĞER DİNİ KONULAR » !!!!!!!!!!!GÜNDE ONYEDİ KEZ RABBİNE YALAN SÖYLEYENLER!!!!!!!

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 1 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
muhammed yusa su an offline muhammed yusa  
!!!!!!!!!!!GÜNDE ONYEDİ KEZ RABBİNE YALAN SÖYLEYENLER!!!!!!!

944 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.03.2005
En Son On: 07.06.2007 - 21:48
Cinsiyeti: Erkek 
Muhakkak ki bütün Hamdler Allah içindir. Bundan dolayı O’na hamd eder, O’ndan yardım ister ve mağfiret taleb ederiz. Nefislerimizin ve kötü amellerimizin şerrinden de O’na sığınırız.

Allah kime hidayet ederse onu hiç kimse sapıttıramaz. Kimi de sapıttırırsa ona da kimse hidayet veremez. Şehadet ederim ki Allah’tan başka ilah yoktur ve O tektir, ortağı da yoktur. (Ve yine) şehadet ederim ki Muhammed (s.a.v.), O’nun kulu ve Rasulüdür.

“Ey iman edenler! Allah’tan sakınılması gerektiği şekilde sakının ve ancak müslüman olarak ölün.” (Ali-İmran;102)

“Ey insanlar! Sizi bir tek nefisten yaratan ve ondanda eşini yaratan ve ikisinden birçok erkekler ve kadınlar üretip yayan Rabbinizden sakının. Adını kullanarak birbirinizden dilekte bulunduğunuz Allah’tan ve akrabalık haklarına riayetsizlikten de sakının. Şüphesiz Allah sizin üzerinizde gözetleyicidir.” (Nisa; 1)

“Ey iman edenler! Allah’tan korkun ve doğru söz söyleyin ki Allah işlerinizi düzeltsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah ve Rasulüne itaat ederse büyük bir kurtuluşa ermiş olur.” (Ahzab/70-71)

Bundan sonra: “Muhakkak ki, sözlerin en doğrusu Allah’ın kelamı, yolların en hayırlısı Muhammed (s.a.v)’in yoludur. İşlerin en kötüsü ise sonradan uydurulandır. Sonradan uydurulup dine sokulan her amel bidat, her bidat sapıklık ve her sapıklıkta ateştedir.” (Müslim; 867, Ahmed; 3/319,371, Nesai; 3/188, 189,Elbani; Sahihdir demiştir; Muhtasaru’l-Sahih’i-Müslim;409, )

O zaman bu dünyanın sahibi, kendisini razı etmekle mükellef olduğumuz ve yolun sonunun yani kurtuluş veya azabın sahibi olana bizi neden bu dünyaya gönderdiğini ve bizden ne istediğini soralım;

“Ben insanları ve cinleri sadece ve sadece bana kulluk etsinler diye yarattım” (Zariyat/56)

İşte cevap böyle kesin ve net geliyor Kur’an’dan. O Kur’an ki hidayetin kendine tabi olmaya bağlandığı, kıyamete kadar korunan ve onun arkasında gidenlerin kesin kurtuluşa bağlandığı Kur’an...

Hatta Allah (cc) bir sonraki ayette insanların yaratılış gayesini unatacağını ima ederek ve birçok insanda yaratılış gayesinin yerini alan şu noktaya itiraz edercesine devam eder;

“Ve ben onlardan bir rızık ve beni doyurmalarını istemiyorum” (Zariyat/57)

İşte cevap gelmiştir gönderiliş gayemiz ibadet…Sadece ibadet… Ve aynı zamanda tüm peygamberler kavimlerine bunu hatırlatarak davete başlamışlardır. Kur’an-ı Kerim’deki peygamberlerin kıssalarına baktığımızda davet metodlarında ilk söylenen söz ve değişmez söz şudur:

"Ey kavmim, Allah’a ibadet edin, sizin O’ndan başka ilahınız yoktur” (Hud/61)

Peki ibadet nedir? Başka bir deyimle yaratılış gayemiz yani kurtuluş anahtarımız nedir? Genelde insanlar ibadet denince namaz, oruç, zekat ve benzeri bir ibadetin ameli kısmını anlarlar. Oysa Kur’an, sünnet ve sahabe anlayışı incelendiğinde bunun böyle olmadığı çok daha geniş manaya geldiği görülecektir. Hatta bazı alimler ibadeti tanımlarken “Allah’ın sevip razı olduğu gizli ve açık tüm eylemlerdir” demişlerdir (İbni Teymiyye’nin tanımıdır). Biz ibadeti tüm boyutlarıyla değil de genel olarak asrımızda unutulmuş ve kasten üstü örtülmüş iki manasını ele alalım.Eğer ibadeti anlatmaya çalışsak,her yönüyle ciltler adedince kitaplara ihtiyaç olur.Çünkü Allah’ın bizi kendinden dolayı yarattığı gaye şüphesiz tüm dini kapsamaktadır.

1- Kur’an’da İbadet Hakimiyet Manasında Kullanılmıştır:

Allah (cc) Yusuf suresinde “Hüküm, sadece Allah’ındır. O, kendisinden başkasına ibadet etmemenizi emretmiştir” (Yusuf/40) der. Ayet dikkatle incelendiğinde görülecektir ki birinci olarak Allah “Hüküm, sadece Allah’ındır”“Bir olan Allah mı yoksa birçok ilah mı hayırlıdır ?” diye bir soru yöneltmiş daha sonrada bu sözleri söylemiştir.Bu ayetlerden ise;bu yetkiyi (hakimiyet) Allah’tan başkasına verenler bir olan Allah’a değil de bir çok ilaha ibadet ettiği anlaşılıyor.

Yine aynı şekilde tüm peygamberler ilk geldiğinde kavimlerinin içerisinde oldukları şirke dikkat çekmişlerdir. Yusuf (as)’un hapiste olmasına rağmen davet ettiği arkadaşlarına bu noktadan başlaması yani “Hüküm, sadece Allah’ındır” demesi de tüm peygamberlerin çağırmış olduğu “Allah’a ibadet edin, sizin O’ndan başka ilahınız yoktur” çağrısının bir değişik versiyonudur.

“Andolsun, biz her ümmete: "Allah’a kulluk edin ve tağuttan uzak durun” diye Rasuller gönderdik” (Nahl/36) Bu ayetin konumuzla ilgisi,tarih boyunca ortak davet “ibadet ve tağutlardan uzak durmaktır”. Yani ibadet emredilen, onun tam zıddı da tağuti müesseselerdir. O zaman ibadeti anlamak zorunda olduğumuz gibi onun karşısında yer alan tağut mefhumunu da tanımalıyız ki, tüm peygamberlerin sakındırdığı küfre düşmeyelim. Allah Nisa suresinin 60. ayetinde, kendi hükümlerinin dışındaki hükümleri “Tağut” diye isimlendirmiştir. Buradan da anlıyoruz ki hüküm meselesi ibadet meselesinin tam kendisidir.

Bu kısa girişten sonra şöyle bir düşünelim;

Gerçekten biz Allah’a mı ibadet ediyoruz?

Yoksa hükmü yani ibadeti ondan başkasına vererek, Yusuf (as)’un dediği gibi birden fazla ilahlar mı edinmişiz?

Acaba biz günde en az 17 defa “Sadece sana ibadet ederiz” diyerek Fatiha suresinde verdiğimiz söze sadık mıyız? Yoksa biz oy,seçim,parti vb. araçlarla hükmü Allah’tan alıp, “Hakimiyet Kayıtsız Şartsız Milletindir” diyen sistemle iç içe olarak günde 17 defa utanmadan sıkılmadan Allah’a karşı yalan mı söyleyenlerdeniz?

Çünkü biz günde en az 17 defa “Sadece sana ibadet ederiz” diye Allah’a söz veriyoruz. Şunu unutmayalım ki Allah’a yalan söylemek beşere yalan söylemek gibi değildir. Allah(cc) Hud suresinin 18.ayetinde şöyle demektedir:

“İşte o gün şahitler diyecek ki bunlar Rablerine karşı yalan söylemişlerdir. Allah’ın laneti yalan söyleyenlerin üzerine olsun” (Hud/18) diyerek hükmü sadece kendisine has kılmış, ikinci olarak hükmün ibadet olduğunu belirterek, bu yetkinin kendisinden başkasına verilince, ibadetin kendisinden başkasına yapıldığına dikkat çekmiştir. Ve aynı zamanda ayet kendinden önceki ayetlerle beraber ele alındığında Yusuf (as) hapishane arkadaşlarına:

2- Kur’an’da İbadet Dua Manasında Kullanılmıştır:

a) “Rabbiniz dedi ki: "Bana dua edin, size icabet edeyim. Doğrusu bana ibadet etmekten büyüklenenler; cehenneme küçültülmüş kimseler olarak gireceklerdir.” (Mümin/60)

Ayette görüldüğü gibi Allah ayetin başında dua diye isimlendirdiğini hemen sonraki ayette “bana ibadet etmekten büyüklenenler” diyerek ibadet diye isimlendirmiştir. Ayet, duanın Kur’an’da ibadet manasında geldiği çok açıktır.

b) İbrahim (as), Meryem 48 ve 49.ayetlerde “Sizi ve Allah’ın dışında dua ettiklerinizi terk ediyorum” demiş ve bir sonraki ayette Allah (cc) “Ne zaman ki onları (müşrikleri) ve onların Allah’ın dışında ibadet ettiklerini terk edince” diyerek, duanın ibadet olduğunu belirtmiştir.

c) Rasulullah(sav) sahih bir hadiste “Dua ibadetin ta kendisidir” diyerek konuyu kesinleştirmiştir. Örnek çoktur fakat bu deliller açık bir şekilde gösterir ki dua ibadettir. O zaman hakimiyet kısmında söylemiş olduğumuz tüm peygamberlerin ortak davetine bu da dahildir. Yani “Ey kavmim, Allah’a ibadet edin, sizin O’ndan başka ilahınız yoktur” sözü bunu kapsamaktadır.

Zaten müşrikler Allah’ın varlığına iman etmiştir. Şirke düştükleri nokta ise Allah’a has olan ibadeti başkalarına yapmalarıdır. Bunu yapmalarındaki sebep Allah’ı tanımamaları ve bu aracıların dualarını Allah’a daha çabuk ulaştırdığına inanmalarıdır. Ayette geçtiği gibi;

“Biz onlara sadece bizi Allah’a daha fazla yaklaştırsınlar diye ibadet ediyoruz” (Zümer/3) demişlerdir. Onları şirke sokan basit taşların önünde eğilip kalkmaları değil, o taşlarla beslemiş oldukları akidedir. Onlar o taşların duayı Allah’ı götürüp daha çabuk yerine getirildiğine inanmışlardır. Ve o taşlarda sıradan taşlar değil, toplumlarında yaşamış olup ölen Salih insanların heykelleri, kabirleri, türbeleriydi.

"Dediler ki: Kendi ilahlarınızı bırakmayın; bırakmayın ne Vedd’i, ne Suva’ı, ne Yeğus’u, ne Ye’uk’u ve ne de Nesr’i." (Nuh/23) (Bunlar Nuh (as)’ın kavminde var olan putların isimleriydi).

Bu ayetin tefsirinde İmam Buhari (rh), İbni Abbas(ra)’tan şöyle rivayet etmiştir: “Bunlar Nuh kavmindeki salih insanlar olup ölen kimselerdi.Daha sonra bu putlar Araplara geçti.”

Yine İbni Abbas (ra) :“Bunlar ölünce şeytan onlara “O salihleri unutmamak için resimlerini yapın” dedi.Onlarda şeytana uydular,daha sonra bunlar ölünce ve ilimde kaybolunca bunlara ibadet edilmeye başlandı” diyor.

Buradan anlıyoruz ki insanlar tarih boyunca salih insanlar hakkındaki yanlış itikaddan Allah’a has olan duayı yani ibadeti bunlara yapmış ve şirke düşmüşlerdir.Yine Necm Suresi 19.ayetin tefsirinde bazı alimler ordaki Lat ve Uzza putlarının hacıların hizmetiyle uğraşan salih insanlar olduğunu,vefat edincede insanların onların kabirlerinin başında durduklarını ifade etmişlerdir.Günümüzde bu şirk çeşidi salih ve bazı evliya olan insanların kabirlerinin başında dua ederek dert ve sıkıntıda onlardan yardım isteyerek tekrar dirilmiştir.

Şimdi şöyle bir kendimize bakalım…Biz gerçekten günde en az 17 defa Fatiha’da Allah’a vermiş olduğumuz “Sadece sana ibadet ederiz” sadık mıyız?

Yoksa biz günde 17 defa utanmadan, sıkılmadan Allah’a karşı yalan söyleyenlerden miyiz?

Ve unutmayalım ki Allah’a karşı yalan söylemek,beşere yalan söylemeye benzemez.

Sonuç:

İslam ümmeti Allah’ın kendisini izzetle ve yeryüzünde temkinle vaadde bulunduğu bir ümmettir. Ama bugün ümmete genel olarak bakan bir insan dünyanın doğusunda ve batısında olmak üzere, ümmetin tağutlar tarafından daha dünyadayken cehenneme mahkum edildiklerini göreceklerdir. Peki bunun sebebi nedir? Allah (cc) bir çok ayette vaadinden dönmeyeceğini kesin ifadelerle belirtmiştir. Çünkü Allah (cc) bu ayette bazı şartlara bağlı olmak üzere yardım edeceğini vaad etmiştir. Şu ayet üzerinde derince düşünelim…:

“Allah, içinizden iman edip salih amel işleyenlere şöyle va’detmiştir: Hiç şüphesiz onlardan öncekileri nasıl halifeler kıldığı gibi, onları da yeryüzünde halifeler kılacak, onlara razı olduğu dinlerini yeryüzünde rahatça icra etme imkanı sağlayacak.Ve onların korkularını emana çevirecektir.Bana ibadet edip,hiçbir şeyi ortak koşmazlarsa, kimde bundan sonra nankörlük edip yüz çevirirse fasıkların ta kendisidir.” (Nur/55)

Ayette Allah bu vaad etmiş olduğu zaferin tahakkuk etmesi için; iman, salih amel, sadece kendisine ibadet ve şirk koşmama şartını koşmuştur.

Yukarıda anlatmış olduğumuz ibadet konusunu tekrar düşünecek olursak; bugün insanların parlamentolara girmek için can attığını, parlamentoları doldurup hakimiyeti yani ibadeti Allah’tan başkasına verdiklerini ve kabirler, türbeler yoluyla Allah’tan başkasından isteyerek duayı yani ibadeti Allah’tan başkasına verdiklerini göreceğiz.

Ve şunu anlayacağız:

Biz Allah’ın bizden istediği sadece ona ibadet etmek yerine, O’na şirk koştuğumuzdan dolayı Allah’ın da bize vaad ettiği gerçekleşmemiştir. Yoksa Bedir’de Rasulunu tüm zorluklara rağmen muzaffer kılan Allah bugün bizi de muzaffer kılmaya kadirdir. Şüphesiz O sözünden asla dönmez…

Ama biz utanmadan sıkılmadan O’nun huzurunda günde en az 17 defa ona yalan söyleme cüretinde bulunduğumuzdan dolayı O da bizden yüz çevirmiştir.

Davamızın sonu Alemlerin Rabbi Olan Allah’a hamd etmektir…
Ekleme Tarihi: 05.06.2007 - 20:06
Bu mesajı bildir   muhammed yusa üyenin diğer mesajları muhammed yusa`in Profili muhammed yusa Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1713 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
keskinmetal (61), ErciYESli (60), necom (61), yüksel (54), mavi gözyasi (53), gültanem (51), princess_of_isl.. (32), emekli1 (65), nasi (56), cafer 74 (57), küçüksofi (39), nazim (), capon3 (60), mehmets424 (40), serhat69 (54), ahmetcik (), selina (36), ilkbahar40 (54), yalniz (47), abdurrahimf (56), gakkos23 (57), yaraligonul (41), çayhane (49), ebru58 (35), fugler (47), merve2004 (45), eros27 (38), KaR_BeYaZ (44), mcakr (49), medet (48), cancanem&yacute.. (43), muratkarahanli (54), yakomoz76 (48), Ibrahim AKBAS (50), imdat (55), Cennet_Sila_HH (43), i.vural (38), gece yolcusu (44), tuana652 (42)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.12635 saniyede açıldı