0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » İhtiyar olmak/yaşlanmak sizi korkutuyor mu?

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 1 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
recepholding su an offline recepholding  
İhtiyar olmak/yaşlanmak sizi korkutuyor mu?

1613 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 09.07.2006
En Son On: 12.03.2007 - 11:46
Cinsiyeti: Erkek 
İhtiyar olmak/yaşlanmak sizi korkutuyor mu?

Lütfen hiç korkmayın! Neden mi?

Müslüman olmanız hasebiyle İslâmî açıdan bakarsanız yaşlılık, Müslüman için bir şeref, saygınlık ve meziyet unsurudur. İhtiyar kişi, hayatının her ânına yüzlerce seneyi sıkıştıran Allahın bendesi, çevresi için de bir vakar âbidesidir. Bu durumda olan ihtiyar, kabri ağlayarak değil gülerek, ölümü de kucak açarak karşılar.

Konuya bu zaviyeden bakarsanız ihtiyarlamak sizi de bizi de korkutmaz. İnsanoğlu yaşadıkça belli devrelerden geçer:

1- Büyüme devresi:

Bunun 13 yaşına kadarki dönemi çocukluk, 30 yaşına kadarki dilimi de gençlik devresidir.

2- Olgunluk devresi:

Bu 30-40 yaş arası dönemidir. İnsanoğlunun 40 yaşından itibaren vücut enerjisi azalmaya geçer; bitince de ölüm denilen gerçek tecelli etmiş olur.

3. Hafif çökme devresi:

Bu da 40-60 yaş arası seyreder.

4- Hızlı ve tam çökme devresi:

60 yaşından itibaren ömrün sonuna kadar devam eder. Hepimiz bilmek durumundayız: İhtiyarlık ömür ağacının aldığı son şekildir. Dünyadaki son yolculuğun son seyridir. Ahirete iman olduktan sonra fiziken ihtiyarlık vız gelir tırıst gider. Ölüm korkusu iman zafiyetinden veya yokluğundandır. Korkulacak olanını Rasülullah (s.a.v.) şöyle irdeler: "demoğlu ihtiyarlar; fakat şu iki şey onunla beraber gençleşir kalır:

1- Dünya hırsı

2- Uzun yaşama duygusu." (500 hadis. sf: 129)

Tabiiki bunlar herkes için söz konusu değildir. Ahireti yaşamlarında dikkate alanlar için ihtiyarlık ve ölüm korkulacak olmaktan çıkar. İhtiyarlık bu vuslat durumunun son basamağı olur. İmamı Gazâli (r.a.): "İnsanda gençlik devresinde korku, yaşlılık döneminde de umut duygusu ağırlıklı olmalıdır," der. İbrahim Hakkı Hazretleri "Marifetname" adlı eserinin 1 inci bölümünde şöyle der: "Ölümün değerini bilmeyen uzun ömür yaşamak ister. Ölüm, ruhu bedenin zahmetinden kurtarır." Onun için ihtiyarlıktan da ölümden de korkmamak gerekir. Peygamberimiz (s.a.v.) "Her hastalığın tedavisi vardır. Ancak ölüm ve ihtiyarlık hariç" buyurmuştur. (Tirmizi. c/4)

Başta insanın ebeveyni olmak üzere diğer yakınları her Müslüman için: Birer imtihan vâstasıdır. Rızıklarının genişleme vesilesidir. Birtakım belâ ve musibetlerin define vesiledir. Bütün bunlardan dolayı, bu mübareklerin varlıklarıyla sıkılmak; ölümlerini istemek şeytanca bir düşüncedir. İnsan, hayatını evlâtlarının hayatları için fedâ eden anne-babanın ölümünü isteyebilir mi hiç? Böyle nankörlük bela ve musibet sebebi olur. Unutmayalım "her amel kendi cinsinden bir şeyle karşılık görür" kuralınca, anne-babaya yaptığımızın karşılığını görürüz. "Yaşından dolayı ona hürmet ve hizmet edene Allah ihtiyarlayınca ona hizmet edecek kimseler yaratır." (Riyazûssalihiyn c/1. Sf: 391) buyuran Peygamberimiz bize kazanç yolumuzu gösteriyor.

Dinimiz bizden:

- Yaşlılarımıza/büyüklerimize saygı göstermememizi,

- Duygularını rencide etmememizi,

- Yaşlılıklarından dolayı vuku bulacak bir takım hata ve dengesizliklerini hoşgörüyle karşılamamızı,

- Onları mübarek ve kutsal birer varlık olarak kabul etmemizi,

- Dâima hayır duâlarını almamızı... istiyor/istiyordan da öte emrediyor. Selâmetimizin buna bağlı olduğu beyan ediliyor.

İhtiyarlarımız/yaşlılarımız değerlerini bildiğimiz, hizmet ve hürmette kusur etmememiz hâlinde; onların varlığı:

- Rızkımızın bereketlenmesine,

- Belâ ve musibetlerden kurtulmamıza,

- Yaşadığımız ortamlarda hayatımızın hayırlarla süslenmesine,

- Huzurlu bir hayat yaşamamıza,

- Hürmet ve hizmet görmemize,

- Çocuklarımızın mûti/itaatkâr olmasına sebep olacaktır.

İhtiyarlarımız bizim düşkünlerimizdir. Peygamberimiz Efendimiz (s.a.v.) bu husus ile ilgili bir hadislerinde buyurur ki: "Düşkünleri görüp gözetiniz...Zira siz, ancak düşkünleriniz sayesinde yardım görür ve rızıklanırsınız." (Riyazus-Salihiyn Ter.c/1. sf: 314)

"Beli bükülmüş ihtiyarlar, süt emen bebekler ve otlayan hayvanlar olmasa idi başınıza büyük azap ve sel gibi belâlar gelecekti." (Keşfül-Hafa. c/2. sf: 212)

Kendini bilen ihtiyarlara ve yaşlılarının değerini bilip hizmet ve hürmette kusur etmeyen gençlere müjdeler olsun...ALINTI ...SELAM VE DUA ILE ..
Ekleme Tarihi: 10.09.2006 - 11:24
Bu mesajı bildir   recepholding üyenin diğer mesajları recepholding`in Profili recepholding Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 2168 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
sefa46 (70), sa71bo (53), hacý46 (39), talathoca (68), volkanadar (46), abcesam (66), ~YaSeMeN~ (40), Yavuz Selim Hay.. (54), sezerarzumanogl.. (40), mhakanavci (43), mevlüt01 (43), ravza dila (41), cartel02 (43), CANBULUT (48), mbitis (39), nurkelebek (56), lokmanyavuz1959 (65), mke55 (40), Seymaa (51), veyselkarani (51), a_musab (38), uyuz (45), tugbil (60), Guldemet (49), Fatih Erus (38), Nedim06 (59), Yusra (36), a_Sena_a (49), abdullah acar (47), M HAKAN AVCI (43), kral (48)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.45807 saniyede açıldı