0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » BU KADAR SEVEBILIRMISINIZ

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 18 mesaj mevcut
Ekleyen
Mesaj
recepholding su an offline recepholding  
BU KADAR SEVEBILIRMISINIZ

1613 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 09.07.2006
En Son On: 12.03.2007 - 12:46
Cinsiyeti: Erkek 
>Bu Kadar Sevebilirmisiniz? :.
>Bir otobüs duraginda karsilasmislardi ilk kez....
>Biri tipta okuyordu,öbürü mimarlikta. O ilk karsilasmadan sonra, bir
>kere,
>bir kere, bir kere daha karsilasabilmek için, hep ayni saatte, ayni
>duraktan,
>ayni otobüse bindiler. Gençtiler, çok genç... Birbirileriyle
>konusacak cesareti
>bulmalari biraz zaman aldi ama sonunda basardilar. Ikisi de her
>sabah otobüse bindikleri
>semtte oturmuyorlardi aslinda. Delikanli arkadasinda kaldigi için o
>duraktan binmisti otobüse, kiz ise ablasinda....
>Sirf birbirilerini görebilmek için, her sabah erkenden evlerinden
>çikip, sehrin öbür ucundaki o
duraga, onlarin duragina
>geldiklerini, gülerek itiraf ettiler bir süre sonra...
>
>Okullarini bitirince hemen evlendiler. Mutluydular hem de çok
>mutlu...
>Bazen issiz, bazen parasiz kaldilar ama öylesine siki kenetlenmisti
>ki
>yürekleri ve elleri hiçbir seyi umursamadilar. Ayin sonunu zor
>getirdikleri günlerde de ünlü bir doktor ve ünlü bir mimar
>olduklarinda
>da hep mutluydular. Zaman asimina ugrayan, aliskanliklara yenik
>düsen,
>banka
>hesabinda para kalmadigi için ya da tam tersine o hesabi daha da
>kabarik
>hale getirmek uguruna bitip-tükeniveren sevgilerden degildi
>onlarinki...
>Günler günleri, yillar yillari kovaladikça sevgileri de büyüdü,
>büyüdü...
>Tek eksikleri çocuklarinin olmamasiydi. Zorlu bir tedavi sürecine
>ragman
>çocuk sahibi
olmayinca, ?bütün mutluluklarin bizim olmasini
>beklemek,
>bencillik olur? diyerek devam ettiler hayatlarina. Çocuk yerine,
>sevgilerini büyüttüler... Senin için ölürüm? derdi kadin, simsiki
>sarilip
>adama ve adam Hayir, ben senin için ölürüm diye yanit verirdi hep...
>
>Bazen eve geldiginde, aynanin üzerinde bir not görürdü kadin, ?Bir
>tanem, kütüphanenin ikinci rafina bak....? Kütüphanenin ikinci
>rafinda
>baska bir not olurdu, Mutfaktaki masanin üzerine bak ve seni çok
>sevdigimi sakin unutma?
>Mutfaktaki masadan, salondaki dolaba sevgi dolu notlari okuya okuya
>kosturan kadin, sonunda kimi zaman bir demet çiçek,
>kimi zaman en sevdigi çikolatalar,
>kimi zaman da pahali armaganlarla karsilasirdi...
>Aldigi hediyenin ne oldugu önemli degildi zaten....
>
>Hayat ne kadar
hizli akarsa aksin, isleri ne kadar yogun olursa
>olsun hep
>birbirlerine ayiracak zaman buluyorlardi bulmasina ama kirkli
>yaslarin
>ortalarina geldiklerinde, daha az çalismaya karar verdiler. Adam,
>hastaneden ayrildi ve muayenehanesinde hasta kabul etmeye basladi.
>Kadin da mimarlik bürosunu kapadi ve sadece özel projelerde görev
>aldi. Artik daha fazla beraber olabiliyorlardi. Bir gün sahilde
>dolasirken, harap
>durumda bir ev gördü kadin, üzerinde ?satilik? levhasi asili olan.
>?Ne
>dersin, bu evi alalim mi?? dedi adama. ?Bu viraneyi yiktirir, harika
>bir
>ev yapariz. Projeyi kafamda çizdim bile. Kocaman terasi olan,
>martilari
>kahvaltiya davet edecegimiz bir deniz evi yapalim burayi...? ?Sen
>istersin de ben hiç hayir diyebilirmiyim?? diye yanit verdi adam.
>Amerikadaki
tip kongresinden döner dönmez ararim emlakçiyi... Kaç
>para olursa olsun, burasi bizimdir artik....?
>
>Sadece bir hafta ayri kalacaklarini bildikleri halde, ayrilmalari
>zor
>oldu adam Amerika?ya giderken. Her gün, her saat konustular
>telefonla.
>Gözyaslari içinde kucaklastilar havaalaninda. Fakat birkaç gün
>sonra,
>kocasinda bir tuhaflik oldugunu fark etti kadin. Eskisi kadar mutlu
>görünmüyor, konusmaktan kaçiniyordu. Onu neselendirmek için,
>sahildeki
>evi hatirlatti ve çizdigi projeyi verdi kadin ama hiç beklemedigi
>bir cevap
>aldi: Canim, o ev bizim bütçemizi asiyor. Sen en iyisi o evi
>unut...?
>
>Mutsuzluk, mutlulugun tadina alismis insanlara daha da aci, daha da
>çekilmez gelir. Kadin, hiç sevmedi bu beklenmedik misafiri. Derdini
>söylemesi için yalvardi
adama, Senin için ölürüm, biliyorsun, ne
>olur
>anlat? diye dil döktü bos yere... Yillardir sevdigi adam, duyarsiz
>ve
>sevgisiz biriyle yer degistirmisti sanki. Ona ulasmaya çalistikça,
>beton
>duvarlara çarpiyordu kadin, her çarpmada daha fazla kaniyordu
>yüregi...
>
>Bir gün, çocuklugunun, gençliginin ve bütün hayatinin birlikte
>geçtigi
>arkadasina dert yanarken, ?Artik dayanamiyorum, sana söylemek
>zorundayim?
>diye sözünü kesti arkadasi. O, seni aldatiyor. Is yerimin tam
>karsisindaki restoranda genç bir kadinla yemek yiyiyor her öglen.
>Sonra
>sarmas dolas biniyorlar arabaya....
>Sus, sus çabuk, duymak istemiyorum bu yalanlari? diye bagirdi kadin.
>Onca yillik arkadasini, kendisini kiskanmakla suçladi.... Ertesi
>gün, ögle
>vakti o restoranin hemen
karsisinda bir köseye sindi sessizce ve
>peri
>masallarinin sadece masal oldugunu anladi... Kocasinin eskiden ayni
>hastanede çalistigi genç çocuk doktorunu tanidi hemen. Bazen
>evlerinde
>agirladiklari kadina nasil sarildigini gördü adamin...
>
>Aksam kocasi eve gelir gelmez, bazen bagirip,
>bazen aglayarak, bazen ona simsiki sarilip bazen de yumruklayarak
>haykirdi suratina her seyi. Inkar etmedi adam. Zamanla duygularin
>degisebildigi, insanlarin orta yasa
>geldiklerinde farklilik aradigi gibi bir seyler geveledi agzinda ve
>bavulunu alip gitti evden. Kapidan çikarken, ?son bir kez kucaklamak
>isterim seni? diyecek oldu ama kadin, ?defol? dedi nefretle...
>
>Ilk celsede bosandilar... Modern bir ask hikayesinin böyle son
>bulmasina
>kimse inanamadi. Arkadaslarinin destegiyle
ayakta kalmaya çalisti
>kadin.
>Adamin, sevgilisiyle birlikte Amerika?ya yerlestigini ögrendi. Bazen
>yalniz kaldiginda, onu hala sevdigini hissedince, aglama nöbetleri
>geçiriyor, askin yerini, en az onun kadar yogun bir duygu olan
>nefretin
>almasi için dua ediyordu.
>
>Aradan bir yil geçti... Her seyin ilaci oldugu söylenen zaman bile,
>kadinin derdine çare olamamisti. Bir sabah, israrla çalan zilin
>sesiyle
>uyandi. Kapiyi açtiginda, karsisinda o kadini gördü. ?Sen, buraya ne
>yüzle geliyorsun? diye bagirmak istedi ama sesi çikmadi. ?Lütfen,
>içeri
>girmeme
>izin ver, mutlaka konusmamiz gerekiyor.? dedi genç kadin. Kanepeye
>ilisti
>ve zor duyulan bir sesle konusmaya basladi: ?Hiçbir sey göründügü
>gibi
>degil aslinda. Çok üzgünüm ama o bir saat önce öldü. Geçen
yil
>Amerika?daki kongre sirasinda ögrendi hastaligini ve yaklasik bir
>senelik
>ömrü kaldgini. Buna dayanamayacagini, hep söyledigin gibi onunla
>birlikte
>ölmek isteyecegini biliyordu. Seni kendinden uzaklastirmak için,
>benden
>sevgilisi rolünü oynamami istedi. Ailesine de haber vermedi.
>Birlikte
>Amerika?ya yerlestigimiz yalanini yaydi. Oysa ilk karsilastiginiz
>otobüs
>duraginin karsisinda bir ev tutmustu. Tedavi görüyor ve
>kurtulacagina
>inaniyordu ama olmadi. Gece fenalasmis, bakicisi beni aradi, son
>anda
>yetistim. Sana bu kutuyu vermemi istedi...? Gözlerinden akan yaslari
>durduramayacagini biliyordu kadin. Hemen oracikta ölmek istiyordu.
>Eline
>tutusturulan kutuyu açmayi neden sonra akil edebildi. Itinayla
>katlanmis
>bir sürü kagit duruyordu
kutuda. Ilk kagitta, ?Lütfen bütün notlari
>sirayla oku bir tanem? diyordu... Sirayla okudu; ?Seni çok sevdim?,
>?Seni
>sevmekten hiç vazgeçmedim?, ?Senin için ölürüm derdin hep, dogru
>söyledigini bilirdim.? ?Fakat benim için ölmeni istemedim? ?Simdi
>bana
>söz vermeni istiyorum.? ?Benim için yasayacaksin, anlastik mi?? son
>kagidi eline alirken, kutuda bir anahtar oldugunu gördü kadin... Ve
>son kagitta sunlar yaziliydi:
>
>Sahildeki evimizi senin çizdigin projeye göre yaptirdim. Kocaman
>terasta
>martilarla kahvalti ederken, ben hep seni izliyor olacagim....?
>

SELAM VE DUA ILE
Ekleme Tarihi: 20.07.2006 - 19:28
Bu mesajı bildir   recepholding üyenin diğer mesajları recepholding`in Profili recepholding Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Forum Düzeni - imzaları göster
önceki konu   sonraki konu

Mesajlar Ekleyen Tarih
 BU KADAR SEVEBILIRMISINIZ
recepholding 20.07.2006 - 19:28
 BU KADAR SEVEBILIRMISINIZ
Nazligul 20.07.2006 - 19:46
 BU KADAR SEVEBILIRMISINIZ
alemihuccet 20.07.2006 - 20:50
 BU KADAR SEVEBILIRMISINIZ
^^NuR^^ 20.07.2006 - 20:52
 BU KADAR SEVEBILIRMISINIZ
utaniyorum 20.07.2006 - 21:00
 BU KADAR SEVEBILIRMISINIZ
NeV-Ra 20.07.2006 - 21:07
 BU KADAR SEVEBILIRMISINIZ
.~Sniper~. 20.07.2006 - 21:22
 BU KADAR SEVEBILIRMISINIZ
rifat56 20.07.2006 - 21:25
 İnşallah
06mekan68vatan 20.07.2006 - 21:28
 RE:
Kubbetus-Sahra 20.07.2006 - 21:40
 RE:
Kubbetus-Sahra 20.07.2006 - 21:44
 harika
*rumeysa* 21.07.2006 - 17:27
 BU KADAR SEVEBILIRMISINIZ
*rumeysa* 21.07.2006 - 17:31
 BU KADAR SEVEBILIRMISINIZ
.~Sniper~. 21.07.2006 - 17:37
 sevebilirim
gultanem 21.07.2006 - 19:54
Themenicon  RE: sevebilirim
hatip 23.07.2006 - 11:37
 BU KADAR SEVEBILIRMISINIZ
YeSiLKuBBeM 14.08.2006 - 09:28
 ...
yoktan 14.08.2006 - 10:17

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 740 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
BUSELIK (39), Turbora79 (46), ru.uslu (62), huzun (48), ölüm_Cok_Yakin_.. (37), gokcenufuk (47), gorkem708 (44), suedaa (58), mcancebe (49), yolcum23 (48), nilmegün (47), svdl55 (37), mehmetd (44), Kader55 (37), melek88 (37), yesilim_676 (38), VÝLDAN (50), fatma16 (35), gönül_insani (42), muratirakli (38), AALTUNTAS (49), zevcem (66), alp16 (47), sakbulut (46), xdreamx (42), haldizen (42), f@tm@ 15 (35), halime-i sadiye (42), mücahit30 (50), mahmut51 (55), mustafa 82 (43)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.53050 saniyede açıldı