0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » Yokluğunda bir mum ışığıyla erittim zamanı

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 1 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  
Yokluğunda bir mum ışığıyla erittim zamanı

Moderator
4254 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.06.2007
En Son On: 30.07.2020 - 23:50
Cinsiyeti: Erkek 

Göze aldım simurgun aşkını taşıdığı Kaf dağlarını, gözlerimin dolu olduğu ânı kızıl kıyametlerde alazlayarak korlarına değdim.


Söndürdükçe ışıkları ilerledim ay ışığında. Aklımdan seni hiç çıkarmayarak değil, bizzat aklımı “ben”den çıkarıp yüreğine hasrederek sevgine sundum nâçar gözlerimi.


Bizzat ateşe atılarak atıldım esiri olduğun çarmıhlara. Nâire saçlarınla bozguna uğrattın korkaklığımı. Sen “ben” oldun, bense yok oldum darağacında. Darağacı ipini boynuma asmakla müneccim oldum. Yıldızlar var oldukları günden beri dervişler için sakladıkları en güzel şarkılarını söylediler bana. Senin uğruna cebelleştim nâgehanî ölüm sesleriyle. Gök senin uğruna topladı incileri bana. Her an ölüme diktiğim kefenle “ol”dum. Her oluşla yer yarıldı, kâinat titredi, kuyular varlığın nedamet notalarını çaldılar. Sadece senin uğruna; göğsünde taşıdığın şehid-i aşk uğruna, nergis gözlerinde taşıdığın ab-ı hayat uğruna uzaklaştım diyarından. Ölüm olmasaydı çekemezdim bu sancıyı. Ölümün olmasaydı yaşayamazdım akvaryumda. Kandırılmak istemiyorum. Mezarlara kucağımı açarak dünyanın çığlığından derunî toprağın sükûtuna eriyorum. Gökte tutsak kanatlar çırpan kuşlara ölümle teselli verdikçe benimsediler beni, mecnunluğumu. Çöllerde bir başıma bırakmadılar beni. Karınca, varlık sancısının yokluk ateşini söndürme gayretiyle suyumu omzunda taşıyarak getirdi. Düşlerimi içli kumlar doladı ayaklarıma. Ayaklarım prangalardan dolayı yürüyemez olduğunda düşlerim yürüttü aşkımı yazgımda. Mehtabı maveraya adanan ney ile hiçlendiriyorum. Dolunay çekildi çekilecek hiçsizlikten. Yakamoz lâl kılacak esaretten kurtulmuş karıncayı, kuşu, neyi, sürgününde kuyulardaki ab-ı hayatı yudumladığı bir dervişin ağzından zikrini… Heybemde yokluğun var, âmâ gözlerin var, tutunduğun öksüz kalmış acıların feryadı var. Çöl nefesiyle üfledikçe neyime, karınca su taşıdıkça yangınıma, kuyular yüreğime ay ışığını yansıttıkça hatırlayacaksın beni.
Neyi vuslatından değil firakından özümseyerek dinle sevgili. Firakımız varoluştan gelen nidanın yokoluşa olan uzamıdır, unutma ey can! Yok oldukça, tufanın mütebessim çehresinde sinesine sakladığı tecessümü fark edeceksin.


Hiçsizleştikçe; hayattan teferrüd ettikçe “ol”ursun..
Öyleyse Ol ve Öl sevgili…
Mevlana...

Ekleme Tarihi: 28.04.2009 - 16:52
Bu mesajı bildir   Muhtazaf üyenin diğer mesajları Muhtazaf`in Profili Muhtazaf Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1388 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
husameddin (47), halk yolcusu (37), Habibetti21 (37), aysani (50), kardelen__571 (35), hasan_el_benna (42), aslanþamil (44), caylak ali osma.. (51), vural (50), mero (), ByNet (54), enginbey (49), veleye5 (28), yazitura (45), betulonur (41), NiSA (47), aliavlamaz (37), adler42 (46), 0730sahin (43), ercan58 (41)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.32768 saniyede açıldı