0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » DİĞER DİNİ KONULAR » NAMAZ MI ? YOKSA ÖLÜMMÜ ?

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 24 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
DERiNsular su an offline DERiNsular  
Themenicon    NAMAZ MI ? YOKSA ÖLÜMMÜ ?

171 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 11.07.2006
En Son On: 05.02.2007 - 14:32
Cinsiyeti: Erkek 
"Tek vakit namazımı kaçırmaktansa, bin kere ölmeyi tercih ederim."
"Namaz, aman namaz, nerede ve ne şart altında olursa olsun mutlaka namaz kılın."

(GAVSI HİZANİ SEYYİD SİBGATULLAH ERVASİ)





HERŞEY İÇİN BİR FETVA BULUNABİLİR BELKİ,

AMA NAMAZIN TERKİNE HİÇ FETVA YOKTUR.


BİR İNSAN NAMAZINI KILMASA VE HİZMET EDEREK ÖNÜME

DAGLAR KADAR

ALTIN YIGSA DÖNÜP BAKMAM BENİM İÇİN HİÇ BİR

DEGERİ YOKTUR.

AMA BİR İNSAN NAMAZINI KILSA VE ALLAH CC RIZASI

İÇİN YERDEN BİR ÇÖP KALDIRSA O HİZMETİ

BENİM İÇİN DAGLAR KADAR ALTIN DEGERİNDEDİR.


(EHLULLAH)


SELAM VE DUA İLE
Ekleme Tarihi: 12.01.2007 - 13:42
Bu mesajı bildir   DERiNsular üyenin diğer mesajları DERiNsular`in Profili DERiNsular Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Üsve-i Hasene su an offline Üsve-i Hasene  

273 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 02.10.2006
En Son On: 04.10.2009 - 00:52
Cinsiyeti: Erkek 
Allah Razı Olsun

( bu nimetin kıymetini bilmeyene ,idrak edemeyene)
Her hangi bir vakit Namaz'ının geçtiğini bile bile namazını kılmayıp kalbende bundan rahatsız olmayıp üzülmeyenlere
yazıklar olsun ağlar
yazıklar olsunağlar
yazıklar olsun ağlar

Selam ve Dua ile...

Ekleme Tarihi: 12.01.2007 - 13:53
Bu mesajı bildir   Üsve-i Hasene üyenin diğer mesajları Üsve-i Hasene`in Profili Üsve-i Hasene Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
drtılsım su an offline drtılsım  
kardeşime...

46 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 07.01.2007
En Son On: 11.02.2007 - 15:18
Cinsiyeti: Erkek 
allah razı olsun.sadatı hatırlatan ve hatırlayan sözler yazman çok güzel...hizmetin daimi olsun inşallah....


Bu mesaj 1 kez ve en son drtılsım tarafından 12.01.2007 - 14:00 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 12.01.2007 - 13:55
Bu mesajı bildir   drtılsım üyenin diğer mesajları drtılsım`in Profili drtılsım Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
~HiLaLaY~ su an offline ~HiLaLaY~  

2765 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 17.02.2006
En Son On: 04.12.2007 - 10:08
Cinsiyeti: Bayan 
paylaşım için teşekkürler


Allah Razı Olsun


okurken içim ürperdi bir an

Rabbime sonsuz hamd ve şükürler olsun ki

bu güzel nimeti bizlere lütfetmiş....


Rabbim namazlarımızı her daim huşu

içerisinde kılanlardan eylesin inşAllah...



Allah (c.c) emanet olunuz..


Sevgi Selam ve DUA ile...gül


Ekleme Tarihi: 12.01.2007 - 14:03
Bu mesajı bildir   ~HiLaLaY~ üyenin diğer mesajları ~HiLaLaY~`in Profili ~HiLaLaY~ Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
CiVELEK su an offline CiVELEK  

978 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 21.09.2006
En Son On: 22.03.2007 - 13:19
Cinsiyeti: Erkek 
Allah Razı Olsun

hakkıyla eda edebilen kullarından eyle YA RABB
bu nımetten nasıbını almayanlarada bahşeyle...

Ekleme Tarihi: 12.01.2007 - 14:48
Bu mesajı bildir   CiVELEK üyenin diğer mesajları CiVELEK`in Profili CiVELEK Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Feyzaa su an offline Feyzaa  

239 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 17.10.2006
En Son On: 01.02.2008 - 16:52
Cinsiyeti: Bayan 
* Kabrini, gece karanlıklarında namaz kılmak suretiyle nurlandır.

Hz.ALİ (R.A.)

Namaz, kalbi, günahların pisliklerden, temizler ve gönüle gayb kapısı açar.

İmam-ı Gazâli (K.S.)

* Namaz, imânın alâmeti, vücûdun selâmetidir.

Ali TAYYAR


Allah Razı Olsun
Ekleme Tarihi: 12.01.2007 - 14:59
Bu mesajı bildir   Feyzaa üyenin diğer mesajları Feyzaa`in Profili Feyzaa Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
DERiNsular su an offline DERiNsular  
BİR HATIRA

171 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 11.07.2006
En Son On: 05.02.2007 - 14:32
Cinsiyeti: Erkek 
BİR GÜN BİR ALLAH DOSTUYLA AKŞAM NAMAZINI EDA

ETMİŞ OTURUYORDUK.

TİCARET MAKSADIYLA BİR GENÇ İNSAN GELDİ MECLİSE,

SELAMDAN SONRA O GENÇ İNSAN ALLAH DOSTUNUN ,

ÖNÜNE BAGDAŞ KURUP OTURDU,

AKŞAMLA YATSI VAKTİ ARASI İDİ,

O GENÇ İNSAN NAMAZ KILMIYORDU.

O ALLAH DOSTUNUN YANINA VE BELDESİNE GELİŞ,

SEBEBİDE TİCARET İDİ.


KONU İSLAMİYETTEN VE ALLAHA CC KULLUKTAN ACILDI.

GENÇ DEDİKİ,

BENİM ANNEM BABAMDA HACI HOCA ,GÜN GELİR SENDE

ALLAHIN YOLUNA DÖNERSİN DİYOR ARKADAŞLARIM DEDİ,

VE HERŞEY NASİP KISMET DEDİ.

BU SÖZLERİ DİNLİYEN ALLAH DOSTU,

SOHBETE BAŞLADI.

İNSAN ÖNÜNE ÇIKAN FIRSATI DEGERLENDİRMİYOR,

SONRADA NASİP KISMET DİYOR.

NASİP KISMET DEMEK,PİYANGODAN İKRAMİYE ÇIKMAYA

BENZER YA ÇIKMAZSA BUYURDU.

BAK DEDİ ALLAHU TEALA BİR SEBEB YARATIP SENİ

BURA GETİRDİ NİYE DEGERLENDİRMİYORSUN.

VE BİR MİSAL VERDİ,ŞÖYLEKİ...

DİYELİMKİ SENİN BİR İNSANA YÜZ MİLYAR BORCUN VAR,

ÖDEME İMKANINDA YOK,

ALACAKLILAR GELMİŞ BAŞINDA SİLAHLA YA PARA YA

CANIN DİYORLAR,

ÇARESİZ BİR DURUMDA İKEN BİR ARKADAŞIN ÇIKIP

GELİYOR VE DURUMUNU ÖGRENİNCE SENİN BORCUNU

ÜSTLENİYOR VE O ÖDÜYOR SENİ BÜYÜK BİR

ÇIKMAZDAN KURTARIYOR.

SEN BU İYİLİGİN ALTINDA KALMAK İSTERMİSİN.?

NASIL OLSADA BEN BU ARKADAŞIMA İYİLİ YAPSAM

DİYE DÜŞÜNMEZMİSİN.?

AMA EGER İNSAN İSEN BU İYİLİGE KARŞILIK

VERMEK İSTERSİN.TEKRAR ETTİ EGER İNSAN İSEN.

İNSAN DEGİLSEN ZATEN UNUTUR GİDERSİN O İYİLİGİ.

BAK DEDİ ALLAHU TEALA BİZE BUNCA NİMETLER VERMİŞ.

BİZ BU NİMETLERİN ŞÜKRÜNÜ NİYE EDA ETMİYELİM,

GÜNDE 1,SAATİMİZİ NİYE ALLAH İÇİN AYIRMAYALIMKİ.

GÜNDE 5 VAKİT NAMAZI TOPLASAN BİR SAAT EDER.

BU SOHBETİN ÜZERİNE ADAM O ANDA TÖVBE ETTİ,

ABDES ALMAYA GİTTİ ,

VE O GİDİNCE ALLAH DOSTU BUYURDUKİ,

BU KARDEŞİNİZE SAHİP ÇIKIN ONDAN İYİ BİR

İNSAN OLUR.

TEKRAR GERİ GELDİ DİZ ÜSTÜ

OTURDU,VE YATSI NAMAZINI BİZİMLE BERABER EDA

ETTİ.

SELAM VE DUA İLE.


Bu mesaj 1 kez ve en son DERiNsular tarafından 13.01.2007 - 20:46 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 13.01.2007 - 16:25
Bu mesajı bildir   DERiNsular üyenin diğer mesajları DERiNsular`in Profili DERiNsular Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
atakumlu su an offline atakumlu  

125 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 02.05.2006
En Son On: 02.08.2007 - 13:07
Cinsiyeti: Erkek 
Aman güzel kardeşlerim çevremizdeki insanlara yardımcı olalım , bir çoğu gerçekleri bilmiyor inanın , kılmak isteyipte nefsine mağlup olan o kadar çok kardeşimiz varki , 8 sene önce onlardan biri olan bendenizde kendilerinden Rahman sonsuz razı olsun değerli abilerimiz vesilesi ile başladım namaza. Mutlaka buradaki kardeşlerimde zaten bunun idrakında ama acizane hatırlatim dedim.

Yüceler Yücesine emanet olun...
Ekleme Tarihi: 13.01.2007 - 16:45
Bu mesajı bildir   atakumlu üyenin diğer mesajları atakumlu`in Profili atakumlu Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
sefaköylü su an offline sefaköylü  
RE:

18 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 12.06.2004
En Son On: 18.11.2007 - 20:33
Cinsiyeti: Erkek 
Alıntı
Orijınalı atakumlu

Aman güzel kardeşlerim çevremizdeki insanlara yardımcı olalım , bir çoğu gerçekleri bilmiyor inanın , kılmak isteyipte nefsine mağlup olan o kadar çok kardeşimiz varki , 8 sene önce onlardan biri olan bendenizde kendilerinden Rahman sonsuz razı olsun değerli abilerimiz vesilesi ile başladım namaza. Mutlaka buradaki kardeşlerimde zaten bunun idrakında ama acizane hatırlatim dedim.

Yüceler Yücesine emanet olun...



alah razi ve memnun olsun sizlerder kardesler sizler negüzel insanlarsiniz öyle allaha emanet olungöz kırpma göz kırpma Güle Güle
Ekleme Tarihi: 13.01.2007 - 21:15
Bu mesajı bildir   sefaköylü üyenin diğer mesajları sefaköylü`in Profili sefaköylü Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
kofi su an offline kofi  

291 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 09.01.2007
En Son On: 23.03.2009 - 18:17
Cinsiyeti: ----- 
a.r.o DERINsular..cok gzl bi paylasim bizlerle paylasidigniz icin tskler...
Ekleme Tarihi: 14.01.2007 - 10:23
Bu mesajı bildir   kofi üyenin diğer mesajları kofi`in Profili kofi Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
DERiNsular su an offline DERiNsular  

171 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 11.07.2006
En Son On: 05.02.2007 - 14:32
Cinsiyeti: Erkek 
BİSMİLLEHİRRAHMENİRRAHİM.

Rahman ve Rahim olan ALLAH'ın Adıyla

°"HER KİM DE BU DÜNYADA KÖRLÜK ETTİYSE, O ARTIK AHİRETTE DAHA KÖR VE GİDİŞÇE DAHA ŞAŞKINDIR."İsra/72 )

(İNŞAALLAH, ALLAH C.C. ve Rasûlu'nün (S.A.V.) emir ve yasaklarına körlerden ve hafife alanlardan olmayız. Ayrıca şeytanın, buradaki emir ve yasakları okumanızı, amel etmenizi engellemesine veya bu emirleri hafife almanız için uğraşmasına izin vermeyin. Bu şeytanın muhtemel hilelerindendir)

(Bu yazıdaki Hadis-i Şerifler kaynakları belirtilmiştir, sakın şüpheye düşenlerden olmayın. Ebedi Kurtuluşun anahtarlarından biri ve dinin direği namazdır)

°"Sizi cehenneme sürükleyen sebep nedir? Derler ki: 'Biz namaz kılanlardan değildik'." Müddessir/42

°"Sonra onların arkasından namazı savsaklayan ve nefislerinin azgın arzularına uyan bir nesil geldi. Onlar ileride cehennemin en derin yerini boylayacaklar" Meryem/59 (İbn'i Mesud Tefsirinde:Namazı büsbütün terk ettiler değil, vaktinde kılmadılar buyurulmuştur.)

°"Kıldıkları namazın önemini kavramadan namaz kılanların vay haline" Mâun/4-5 (Efendimiz SAV burada namazı vaktinde kılmayanların kastedildiğini bildirmiştir.)

°"Namazlarında hataya düşen, kıldıkları namaza önem vermeyen namaz kılanların vay haline" Ayeti Celilesindeki veyl'in(vay haline) kelime manası ağır azab olmakla beraber, cehennemdeki içinden dünya dağları geçirilse dağları eritecek "veyl vadisi'de" olabileceği bildirilmiştir.

°"Kul ile küfür arasında namazı terk etmek vardır" Hadis'i Şerif (Ahmed İbn'i Hanbel)

°"Kul ile küfür arasında sadece namaz kılmamak vardır" Hadis'i Şerif (Ebu Davud, Nesei)

°"Kul ile şirk arasında sadece namaz kılmamak vardır" Hadis'i Şerif (Tirmizi)

°"İslâm'ın özü, dinin temeli üçtür, İslâm bunlara dayanır. Bunlardan herhangi birine yüz çeviren kimse o yüzden kafir olur, kanı helâldir.1)ALLAH'tan C.C. başka ilah yoktur (LAİLAHEİLLALLAH) 2)Farz namazlar 3)Ramazan orucu " Hadis'i Şerif (Tirmizi)

°"Namaz kılmayanın İslâm'dan payı yoktur, namaz kılmayanın dini yoktur." Hadis'i Şerif (Taberani)
"Mazeretsiz ve kasden namaz kılmayanın adını ALLAH C.C. cehenneme gireceklerden biri olarak cehennemin kapısına yazar" Hadis'i Şerif (Ebû Nuaym)

°"ALLAH C.C. İslâm'da dört şeyi farz kılmıştır: Hepsini bir arada yerine getirmeyenin üçünü işlemiş olması kendisine hiçbir fayda sağlamaz" (Bunlar: Namaz,Zekat,Oruç,Hac) Hadis'i Şerif (Ahmed İbn'i Hanbel)

°"Hiçbir mazereti olmaksızın ve kasden namaz kılmayanın ALLAH C.C. bütün iyi amellerini siler, tevbe edip yeniden ALLAH'a dönünceye kadar onunla hiçbir ilgisi kalmaz" Hadis'i Şerif (İsfahani)
"Hiçbir mazereti olmaksızın ikindi namazını kılmayıp kaçıranların bütün iyi amelleri silinir" Hadis'i Şerif (Ahmed İbn'i Hanbel)

°Kıyamet günü kulun ilk hesap konusu ve ilk gözden geçirilecek amel hanesi namazdır. Bu konudaki hesaplaşma iyi geçerse kul kurtulur, bozuk geçtiği taktirde ise aldanmış ve hüsrana uğramış olur. Hadis'i Şerif (Taberani)

°"Namaz kılmayanın dini yoktur, namaz dinin direğidir" Hadis'i Şerif (Beyhâki)

°"ALLAH'tan C.C. başka hiçbir ilah olmadığına ve Muhammed'in (SAV) O'nun Rasûlü olduğuna şehadet edinceye kadar ve beş vakit namazı hakkıyla kılıp, zekatlarını verinceye kadar, insanlarla savaşmakla emrolundum." Hadis'i Şerif (Buhari,Müslim,Darimi,İbn'i Mâce, Ebû Davud, Nesei)

°Bizim ile münafıklar arasındaki fark, yatsı ve sabah namazlarını cemaatle kılmaktır. Onlar bunlara güç yetiremez. Hadis'i Şerif (Malik,Said İbnü'l-Müseyyeb)

°Kıyamet gününde insanın ilk hasmı rükû ve sücûdu (secdesi) tamamlanmayan namazdır. (Beni zayi ettiğin gibi ALLAH'da seni zayi etsin der. (İmam-ı Gazali) - Efendimiz (SAV) namazı hızlı kılan bir kişiye "sen namaz kılmadın tekrar kıl" buyurmuştur.

°Kişinin kıldığı namazdan kendisine kârı dokunan ancak akıl erdirerek kıldığı kısımdır. (Yani aklı başka yerde iken kıldığı namazın kendisine kârı dokunmaz) (İmam-ı Gazali)

°Kur'an-ı Kerim tefsirinde (Ruhül Furkan) bir vakit namazı özürsüz kazaya (özür: ölü,deli yada kılıç kılıca harb esnasında olmak v.s. gibi) bırakmanın cezasının, 80 sene cehennem ateşi olduğu beyan edilmiştir. (Hadis Şerif'de geçmektedir.)

°Nice namaz kılanlar var ki, onların namazdan nasibi, yorgunluk ve zahmetten başka bir şey değildir.Hadis'i Şerif (Nesei, Ebu Hûreyre)

°"Namaza önem vermeyenlerin kıyamet günü Karun, Firavun, Haman ve Übey İbni Halef'e arkadaş olacakları hadis şerifle bildirilmiştir." (Ahmed İbni Hanbel, Taberani ve İbn'i Hıbban Rivayetinde)

°Bütün farzlar Cebrail A.S. aracılığıyla Peygamber Efendimize (SAV) bildirilmiştir. Ancak "namaz" ALLAH'u Teâlâ C.C. tarafından (Mirac'da) aracısız olarak verilmiştir. Bu da namaz'ın önemini anlatmaya kâfidir.

°Peygamber Efendimiz SAV buyurdular ki; namaz'ı savsaklayanlara ALLAH'u Teâlâ C.C. dünyada, ölürken, kabirde ve ahirette olmak üzere 15 ceza verir. Dünyada:Ömrünün bereketi kaldırılır, yüzünden iyiler siması silinir,ALLAH C.C. hiçbir iyiliğine sevap vermez, duaları kabul olmaz, iyilerin dualarında payı bulunmaz. Ölürken:Zelil, kötü, çirki can verir, aç olarak can verir, bütün dünya denizleri gırtlarına akıtılsa kanmayacak şekilde susuzluk çeke çeke ölür.( Ölüm acısının bir damlası, dağlara damlatılsa dağlar dayanamaz erirdi.)

Kabirde:Kabir onu sıkar, kemikleri birbirine geçer, kabri ateşle doldurulur(gecegündüz onu yakar), ALLAH C.C. Şuca isimli dehşetli çok büyük bir yılan gönderir,hergün her namaz vaktinde onu sokar bir an bırakmaz. (Efendimiz (SAV) "kabirden korkunç bir manzara görmedim" buyurdu.) Ahirette:Cehenneme sürükleyen azab melekleri yanından ayrılmaz,ALLAH C.C. onu kızgın olarak karşılar, hesabı çetin olup cehenneme atılır.

(Cehennemdeki en hafif azap ayak çukuruna konulan bir ateş parçasının beynini fokur fokur kaynatmasıdır. Cehennemlikler çok çirkindir alt dudakları göğsüne sarkmış, üst dudakları yüzünü kaplamış olduğu halde sadece bir dişi (azabı daha iyi tatmaları için) Uhûd dağı büyüklüğündedir. Cehennemlikler dünyadaki ateşi görseler, ferahlanmak için içine dalarlardı. "İhya-u Ulumiddin"göz kırpma

°Kıyamet günü adamın biri getirilerek ALLAH'ın C.C. huzuruna dikilir ve ALLAH C.C. onun cehenneme götürülmesini emreder. Adam:"Ya Rabbi beni ne yüzden cehenneme yolluyorsun?" deyince Yüce ALLAH C.C. ona:"Namazı vaktinde kılmadığın ve adıma yalan yere yemin ettiğin için" diye buyurur. Hadis'i Şerif (İbn'i Abbas'dan rivayet)

°Mezheplere göre namaz: Hanefi Mezhebi:namaz kılmayan, kan çıkıncaya kadar dövülür ve namaza dönünceye kadar hapsedilir. Şafii Mezhebi: Mürted(dinden çıkmış) olmaz ise'de cezası idamdır. Maliki Mezhebi:Şafii mezhebiyle hükmü aynıdır. Hanbeli Mezhebi:Namazı özürsüz kılmayan, mürted gibi idam edilir. Yıkanmaz, kefenlenmez ve namazı kılınmaz, müslüman mezarlığına gömülmez ve mezarı belli edilmez. Dağda bir çukura konulur.

°İmansız ölenin yerinin ebedi cehennem olduğu Ayet'i Kerime ile sabittir. İman'ın en büyük âlâmeti namazdır. Bazı alimlere göre namazı terk eden kişinin son nefeste imanını kurtarması zordur (her halde ALLAH'ın C.C. dilediği olur)

°Sur 'a ikinci kez üflenip insanlar mahşer yerine geldiğinde, güneş 2 mızrak boyu (başka rivayette 1 mızrak boyu) yaklaştırılmış olduğu halde 50.000 senelik(Ahiret senesi) bir bekleyiş vardır. Beyinlerin kaynayacağı, açlıktan boyunların kopacağı midelerin yanacağı bu günde, insanlar öyle terleyecek ki bu ter 70 arşın yerin dibine gidecek sonra insanların seyyiatına göre kimisinin kulak memesine kimisinin çenesine kadar çıkacaktır. orada terlemek istemeyenlerin bu terlerini dünyada iken namaz,oruç,zekat,cihad ve amellerle atmaları gerektiğini bildirmiştir. İmam-ı Gazali (RA)


°ALLAH'ın C.C.Rızasını, kazanmak isteyen, yüzünün nurlanmasını ve güzelleşmesini isteyen ve daha bir çok faydalar isteyen Teheccüd (gece namazı)kılsın.


°Üç şey dinden çıkartır, iman ve nikah tazelemesi gerektirir.

1)İstihlâl:Harama helal demek

2)İstihza:İslâm'ın Farz, vacip, sünnet, müstehap ve edeplerinden biriyle ALAY ETMEK

3)İstihfâfini herhangi meseleyi hafife almak. Küfre düşen kişinin ise 50 sene namaz kılmış olsa farz namazlarını, Hacc'ını v.s. iade etmesi gerekmektedir.

İki şeyde şaka yoktur
1)Dinde
2)Nikâh'ta (Hanımına şaka dahi olsa "boş ol" dememesi gerekir)


°İman'ın en büyük âlameti "NAMAZ'dır".

PEYGAMBER EFENDİMİZ (SAV) UYMANIN FARZİYETİ İLE İLGİLİ AYETLER VE HADİSLER:


°"ALLAH ve Rasulü bir işe karar verdiği zaman, gerek inanan bir erkeğin gerek inanan bir kadının kendilerine ait bir işte tercih hakları olamaz. Her kim ALLAH'a ve peygamberine asi olursa açık bir sapıklık etmiş olur" Ahzâp/36


°"Hayır! Rabb'ine andolsun ki, aralarında çıkan anlaşmazlık hususunda seni hakem kılıp, sonra da verdiğin hükümden içlerinde hiçbir sıkıntı duymaksızın (onu) tam manasıyla kabullenmedikçe iman etmiş olamazlar" Nisa/65


°" ...Peygamber size ne verdiyse onu alın (ne emrettiyse onu yapın). Size ne yasak ettiyse ondan da sakının (ona muhalefet etmeyin). ALLAH'tan korkun; çünkü, (Peygamber'e muhalefet edenlere karşı) ALLAH'ın azâbı çetindir. " Haşr/7


° "Resule itaat eden, ALLAH'a itaat etmiş olur" Nisa/80


°"Nefsani arzuları, benim ortaya koyduğum şeylere boyun eğmeyen kimse mü'min olamaz" Hadis'i Şerif


°"Bana Kur'ân ve onunla beraber onun gibisi (sünnet) verildi.
Yakında karnı tok, koltuğuna yaslanmış birisi , 'Size bu Kur'ân yeter ; onda neyi helâl bulursanız , onu helâl kabul ediniz; onda neyi haram bulursanız, onu'da haram biliniz' diyecek. Şunu iyi biliniz ki, Resulullah'ın haram kıldığı da ALLAH'ın haram kıldığı gibidir..." Hadis'i Şerif (Ebû Davûd)


SELAM VE DUA İLE.
_________________
Ekleme Tarihi: 15.01.2007 - 14:58
Bu mesajı bildir   DERiNsular üyenin diğer mesajları DERiNsular`in Profili DERiNsular Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
mehmetduru su an offline mehmetduru  
RE: NAMAZ MI ? YOKSA ÖLÜMMÜ ?

322 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 27.06.2006
En Son On: 28.10.2009 - 12:42
Cinsiyeti: Erkek 
2293 - Hz. Ebü Hüreyre (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)'in şöyle söylediğini işittim:

"Sizden birinizin kapısının önünden bir nehir aksa ve bu nehirde hergün beş kere yıkansa, acaba üzerinde hiç kir kalır mı, ne dersiniz?"

"Bu hal, dediler, onun kirlerinden hiçbir şey bırakmaz!" Aleyhissalâtu vesselâm:

"İşte bu, beş vakit namazın misalidir. Allah onlar sayesinde bütün hataları siler" buyurdu."

Buhâri, Mevâkît 6; Müslim, Mesâcid 282, (666); Tirmizî, Emsâl 5, (2872); Nesâî, Salât 7, (1, 231); Muvatta, Sefer 91, (1,174).

2294 - Sa'd İbnu Ebî Vakkas (radıyallâhu anh) anlatıyor: "İki erkek kardeş vardı. Bunlardan biri öbür kardeşinden kırk gün kadar önce vefat etti. Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm)ın yanında bunlardan birincinin faziletleri zikredildi. Bunun üzerine Efendimiz (aleyhissalâtu vesselâm):

"Diğeri müslüman değil miydi?" diye sordu.

"Evet, müslümandı ve fena da değildi!" dediler. Aleyhissalâtu vesselâm:

"Öldükten sonra, namazının ona ne kazandırdığını biliyor musunuz? Namazın misali, sizden birinin kapısının önünde akan ve her gün içine beş kere girip yıkandığı suyu bol ve tatlı bir nehir gibidir. Bu (nehrin) onun üzerinde kir bıraktığını göremezsiniz. Öyleyse, siz ona namazının neler ulaştırdığını bilemezsiniz."

Muvatta, Kasru's-Salât 91, (1,174).

2295 - Ebü Ümâme (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm) ile beraber mescidde idik. O esnada bir adam geldi ve:

"Ey Allah'ın Resülü, ben bir hadd işledim, bana cezasını ver!" dedi, Resülullah adama cevap vermedi. Adam talebini tekrar etti. Aleyhissalâtu vesselâm yine sükut buyurdu. Derken (namaz vakti girdi ve) namaz kılındı. Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm) namazdan çıkınca adam yine peşine düştü, ben de adamı takip ettim. Ona ne cevap vereceğini işitmek istiyordum. Efendimiz adama:

"Evinden çıkınca abdest almış, abdestini de güzel yapmış mıydın?" buyurdu. O:

"Evet ey Allah'ın Resülü!" dedi. Efendimiz:

"Sonra da bizimle namaz kıldın mı?" diye sordu. Adam:

"Evet ey Allah'ın Resülü!" deyince, Efendimiz:

"Öyleyse Allah Teâlâ hazretleri haddini -veya günahını demişti- affetti" buyurdu."

Buhârî, Hudüd 27, Müslim, Tevbe 44, 45, (2764, 2765); Ebü Davud, Hudüd 9, (4381).

2296 - Hz. Enes (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Ben Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın yanında idim. Bir adam huzuruna gelerek:

"Ey Allah'ın Resülü, dedi, ben bir hadd (suçu) işledim, cezasını tatbik et!"

Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm) adama (birşey) sormadı. Derken namaz vakti girdi. Resülullah'la birlikte o da namaz kıldı. Aleyhissalâtu vesselâm namazını tamamlayınca, adam yanına geldi ve:

"Ey Allah'ın Resülü! dedi, ben hadd (çeşidine giren bir suç) işledim. Bana Allah'ın Kitabını tatbik et!"

Efendimiz:

"Sen bizimle birlikte namazını eda etmedin mi?" diye sordu. Adam:

"Evet!" dedi. Efendimiz:

"Öyleyse git. Zîra Allah, senin günahını affetti" veya -hadd'ini affetti" dedi."

Buhârî, Hudud 17; Müslim, Tevbe 44, 45, (2764, 2765), Hudüd 24, (1696).

2297 - Âsım İbnu Süfyan es-Sakafi (radıyallâhu anh)'nin anlattığına göre, bunlar Selâsil gazvesine gitmişler. Fakat fiilen gazveye iştirak edememişlerdi. Bunun üzerine kendilerini Allah yoluna verdiler. Sonra Hz. Muâviye (radıyallâhu anh)'nin yanına döndüler. Hz. Muâviye'nin yanında Ebü Eyyüb el-Ensârî ve Ukbe İbnu Âmir vardı. Âsım:

"Ey Ebü Eyyüb! dedi. Bu sene gazveyi kaçırdık. Bize, (bunun telafisi için bir çare) haber verildi. Buna göre, kim dört mescitte namaz kılarsa, günahları affedilirmiş."

Ebü Eyyüb:

"Ey kardeşimin oğlu! dedi. Ben sana bundan daha kolayını haber vereyim. Ben Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın şu sözünü işittim: "kim emredildiği şekilde (mükemmel olarak) abdestini alır, emredildiği şekilde namazını kılarsa, önceden yapmış olduğu (kusurlu) ameli sebebiyle affolunur. " Ey Ukbe! (Resülullah'ın tebşiri) böyleydi değil mi?"

Ukbe: "Evet!" dedi."

Nesâî, Tahâret 108, (1, 90-91).

2298 - Ukbe İbnu Amir (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın şöyle söylediğini işittim: "Rabbin, koyun güden bir çobanın, bir dağın zirvesine çıkıp namaz için ezan okuyup sonra da namaz kılmasından hoşlanır ve AIIah Teâlâ hazretleri şöyle der:

"Benim şu kuluma bakın! Ezan okuyor, namaz kılıyor, yani benden korkuyor. Kasem olsun, kulumu affettim ve onu cennetime dahil ettim."

Ebü Dâvud, Salât 272, (1203); Nesâî, Ezân 26, (2, 20).

2299 - İmam Mâlik (radıyallâhu anh)'e ulaştığına göre, Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm) şöyle buyurmuştur: "İstikamet üzere olun. (Bunun sevabını) siz sayamazsınız. Şunu bilin ki, en hayırlı ameliniz namazdır. (Zâhirî ue bâtînî temizliği koruyarak) abdestli olmaya ancak mü'min riayet eder."

Muvatta, Tahâret 36, (1, 34); İbnu Mâce, Tahâret 4, (277).

2300 - Hz. Huzeyfe (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ı herhangi bir şey üzecek olursa namaz kılardı."

Ebü Dâvud, Salât 312, (1319); Nesâî, Mevâkît 46, (1, 289).

2301 - Abdullah İbnu Selmân, Resülullah (aleyhissalâtu vesselam)'ın ashabından birisinden naklediyor: "Hayberin fethedildiğii gün bir adam Hz. Peygamber'e gelerek:

"Ey Allah'ın Resülü, bugün ben öyle bir kâr ettim ki böyle bir kârı şu vadi ahalisinden hiçbiri yapmamıştır" dedi. Efendimiz:

"Bak hele! Neler de kazandın?" diye sordu. Adam:

"Ben alıp satmaya ara vermeden devam ettim. Öyle ki üçyüz okiyye kâr ettim dedi. Aleyhissalâtu vesselâm efendimiz:

"Sana kârların en hayırlısını haber vereyim mi?" diye sordu. Adam:

"O nedir, ey Allah'ın Resülü?" dedi. Efendimiz açıkladı:

"aglaFarz) namazdan sonra, kılacağın iki rekattir."

Ebü Dâvud, Cihâd 180, (2785).

2302 - Hz. Enes (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Bana kadın ve güzel koku sevdirildi, gözümün nuru namazda kılındı."

Nesâî, İşretu'n-Nisâ 1, (7, 61).

2303 - Rebî'a İbnu Ka'b el-Eslemî anlatıyor: "Ben Resülullah (aleyhissalatu vesselâm) ile beraber gecelemiştim, kendisine abdest suyunu ve başkaca ihtiyaçlarını getirdim. Bana:

"Dile benden (ne dilersen)!" buyurdu. Ben:

"Senden cennette seninle beraberlik diliyorum!" dedim. Bana:

"Veya bundan başka birşey?" dedi. Ben:

"Hayır, sadece bunu istiyorum!" dedim.

"Öyleyse kendin için çok secde ederek bana yardımcı ol!" buyurdu."

Müslim, Salât 226, (489); Ebü Dâvud, Salât 312, (1320).

2304 - Ma'dan İbnu Ebî Talha el-Ya'merî (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın azadlısı Sevbân (radıyallâhu anh)'a rastladım. Kendisine:

"Bana bir amel söyle de onu yapayım. Allah da onun sayesinde beni cennetine koysun" dedim. -Veya şöyle demişti: "Dedim ki: "..Allah nezdinde en hayırlı ameli bana bildir."- Sevbân sükut etti. Sonra ben tekrar aynı şeyi sordum. O yine sükut etti. Ben üçüncü sefer sordum. Sonunda dedi ki:

"Aynı şeyleri ben de Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm)a sormuştum. Bana şu cevabı vermişti:

Çokça secde yapman gerekir. Zîra sen secde ettikçe, her secden sebebiyle Allah dereceni artırır, onun sebebiyle günahını döker." Ma'dan der ki: "Sonra Ebu'd-Derdâ'ya geldim. Aynı şeyi ona da sordum. O da Sevbân'ın bana söylediğinin aynısını söyledi."
Ekleme Tarihi: 15.01.2007 - 15:15
Bu mesajı bildir   mehmetduru üyenin diğer mesajları mehmetduru`in Profili mehmetduru Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Vefanerede? su an offline Vefanerede?  
<<NAMAZ MI? YOKSA ÖLÜM MÜ?>>

87 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 08.01.2007
En Son On: 14.11.2009 - 22:55
Cinsiyeti: ----- 
Allah Razı Olsun

Mükemmel VE ÖNEMLİ BİR KONU AÇTIĞINIZ İÇİN SİZE

NE KADAR TEŞEKKÜR ETSEK AZ OLUR...

BU GÜZEL VE YARARLI PAYLAŞIMLARINIZIN

DEVAMINI BEKLİYORUZ İNŞALLAH.

SELAM VE DUA İLE......
Ekleme Tarihi: 15.01.2007 - 20:32
Bu mesajı bildir   Vefanerede? üyenin diğer mesajları Vefanerede?`in Profili Vefanerede? Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
(-Vefalim-) su an offline (-Vefalim-)  
RE:

142 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 17.11.2006
En Son On: 09.04.2007 - 17:12
Cinsiyeti: ----- 
Alıntı
Orijınalı M.MasuM

Allah Razı Olsun

( bu nimetin kıymetini bilmeyene ,idrak edemeyene)
Her hangi bir vakit Namaz'ının geçtiğini bile bile namazını kılmayıp kalbende bundan rahatsız olmayıp üzülmeyenlere
yazıklar olsun ağlar
yazıklar olsunağlar
yazıklar olsun ağlar

Selam ve Dua ile...


Ekleme Tarihi: 15.01.2007 - 20:34
Bu mesajı bildir   (-Vefalim-) üyenin diğer mesajları (-Vefalim-)`in Profili zum Anfang der Seite
yaprakdökümü su an offline yaprakdökümü  
Tesekkür

3 Mesaj

Kayıt Tarihi: 17.01.2007
En Son On: 02.02.2007 - 20:21
Cinsiyeti: ----- 
Paylasiminiz icin tesekkürler cok haklisiniz allah razi olsun

konularinizin devamini bekliyoruz
Ekleme Tarihi: 17.01.2007 - 01:04
Bu mesajı bildir   yaprakdökümü üyenin diğer mesajları yaprakdökümü`in Profili yaprakdökümü Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
DERiNsular su an offline DERiNsular  

171 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 11.07.2006
En Son On: 05.02.2007 - 14:32
Cinsiyeti: Erkek 
NAMAZDAN KURTULMANIN YOLLARI!!!!!!!!
--------------------------------------------------------------------------------

Bütün ibadetlerine yerine getirmeye çalışan bir adam varmış.
Orucunu tutar,zekatını verir,insanlara yardım elini uzatmaktan hiç geri kalmazmış.
Yalnız bu adamın bir kusuru varmış: Namaz kılmak ona çok ağır gelirmiş,üşenirmiş.
Bir gün varmış gitmiş çok büyük bir hocanın yanına.

Demiş ki:Hocam ne yap et beni şu namazdan kurtar.Namaz kılmamak için ne yapmam gerekse söyle yapayım.Yeter ki şu namazdan kurtulayımdemiş.

Hoca:Ya evlat ben hiçbir yerde ne duydum ne işittim bu namazdan kurtuluş yok,borcun kılacaksın demiş.

Adam yalvarmış bul hocam diye.Hoca müddet istemiş adam gitmiş.Aradan haftalar geçmiş,adam gelmiş.

Buldun mu hocam demiş,kurtulacak mıyım?

Hoca:Buldum evladım eğer şu 5 şarttan biri sana uyuyorsa NAMAZ dan mesul değilsin:

1:ÖLÜ İSEN

2.DELİ İSEN

3:ÇOCUK İSEN

4:HAYVAN İSEN

5:KAFİR İSEN


tercih senin...

**************************


selam ve dua ile.
Ekleme Tarihi: 25.01.2007 - 22:33
Bu mesajı bildir   DERiNsular üyenin diğer mesajları DERiNsular`in Profili DERiNsular Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
DERiNsular su an offline DERiNsular  

171 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 11.07.2006
En Son On: 05.02.2007 - 14:32
Cinsiyeti: Erkek 
Namazın ahlâkî ve sosyal faydaları da bulunmaktadır.

Hiç kuşkusuz iman ve kalp huzuru ile kılınan namaz, insanı kötü düşüncelerden, korku ve ıstıraptan kurtarır. O insan dünya için üzülmez, Allah'tan başka yarar ve zarar veren görmez. Her şeyi Allah'tan bilir, yalan ve nifaktan utanır. Her an kendisini Allah'ın huzuruna durmaya hazırlar.

Namaz;

"haramlardan, kötülüklerden, çirkin işlerden men eder." Sabırsızlıktan, huysuzluktan sakındırır, yüksek ahlâk ile bezendirir. İnsanı daima Allah duygusunun kontrolü altında tutar. Bu kontrol altında hayat yoluna devam eden insan da her an önüne çıkması muhtemel olan haram engellere ayağını taktırmadan ve günah çamuruna bulanmadan emniyet içinde yürüyebilir. Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem Efendimiz'in, bir evin önünden akan pırıl pırıl, temiz bir suya benzettiği namaza devam edelim ki, o, bizim büyük günahlardan korunmamıza ve arada vaki olacak küçük günahlarımızdan da af olunmamıza sebep olsun.

Beşeriyetin saadeti, güzel inanç ve güzel ahlâkla ayakta durur. Beşeriyetin felâketi de güzel inanç ve güzel ahlâktan mahrum olmanın kaçınılmaz bir neticesidir.

Allahu Teâlâ'yı bilen ve O'na inanan insanlar, kendilerini birtakım dinî hükümlerle sorumlu bilirler, bunlara uyar ve kötülük işlemeye cesaret edemezler. Bazen etseler de hemen tevbe ve istiğfar ederler.


SELAM VE DUA İLE.
Ekleme Tarihi: 26.01.2007 - 12:25
Bu mesajı bildir   DERiNsular üyenin diğer mesajları DERiNsular`in Profili DERiNsular Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
DERiNsular su an offline DERiNsular  

171 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 11.07.2006
En Son On: 05.02.2007 - 14:32
Cinsiyeti: Erkek 
İmam-ı Gazali'nin kardeşi ise tasavvuf ehli veli bir zat idi.

İmam-ı Gazali'ye ilminden dolayı, her müşkülü olan fetva almaya geldiği halde, kardeşi arkasında namaz bile kılmıyordu. İmam-ı Gazali arkasında namaz kılmadığı için kardeşini annesine şikayet etti. Annesi kardeşini camiye cemaate gitmesi için ısrar etti. Gayesi İmam-ı Gazali'nin gönlünü almaktı. Gazali'nin kardeşi annesine; -Anne, onun arkasında benim namazım olmaz, dedi. Bunun üzerine annesi fazla ısrar etti: "Bak oğlum, o senin büyüğün, sen cahilsin, ağabeyin alim kişidir, herkes ona geliyor, müşkülünü halledip gidiyor, herkesin namazı kabul oluyor da seninki neden kabul olmasın? Mutlaka gidip arkasında namaz kılacaksın" diye çok ısrar edince İmam-ı Gazali'nin kardeşi camiye gidiyor. O gün İmam-ı Gazali'ye namazdan önce bir kişi geliyor ve hayız (kadınlık hali) hakkında bir soru soruyor, İmam-ı Gazali de "Namazdan sonra gel, cevabını vereyim" diyor. Namaza başlayınca İmam-ı Gazali sürekli hayız (kadınlık hali) ile ilgili soruyu düşünüyor ve namazın tamamını cevap hazırlamakla geçiriyor, bu arada İmam-ı Gazali'nin kardeşi sürekli tekbir alıyor, sonunda namazı bozuyor ve yeniden kılıyor. İmam-ı Gazali, kardeşinin iki de bir tekbir almasına ve namazı bozup, tekrar kılmasına çok üzülüyor ve annesine şikayette bulunuyor. Annesi, "Oğlum, neden ağabeyinin namazına müdahale ettin, cemaatın içinde mahçup duruma düşürecek hareket yaptın, hani bana söz vermiştin, Namazı kılıp gelecektin? deyince, İmam-ı Gazali'nin kardeşi annesine; -Anne, bir insan göbeğine kadar kana bulanırsa onun arkasında kılınan namaz kabul olur mu? diye soruyor ve "Bu soruyu abime de sor" diyor. Annesi, İmam-ı Gazali'ye bu soruyu aynen aktarıyor. İmam-ı Gazali namazdaki durumunu hatırlıyor, namazı hayızla uğraşmaktan tam olarak kıldıramadığını ve kardeşinin de keşif sahibi olduğu için haline vakıf olduğunu anlıyor. Gerçekleri görüyor ve daha önce inkar ettiği tasavvuf ve tarikat yoluna giriyor. Gerçekleri gördüğü ve alim de olduğu için çalışarak kısa zamanda Gavs oluyor. Bu nimete layık olmak için çok çalışalım, Hz. Muhammed (s.a.v.)'e hakiki ümmet olmaya gayret edelim.



selam ve dua ile
Ekleme Tarihi: 26.01.2007 - 14:08
Bu mesajı bildir   DERiNsular üyenin diğer mesajları DERiNsular`in Profili DERiNsular Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
-=MeLeK=- su an offline -=MeLeK=-  

1505 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 21.06.2004
En Son On: 27.01.2007 - 14:47
Cinsiyeti: Bayan 
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullahi Ve Bereketuhu

DERiNsular
Kardesim Rahman sizden Razi olsun InsaAllah

''Namaz dinin diregidir''

Bir balyoz alip 1 duvara vursak ne olur?
Bir kere'de bir sey olmaz ama 2.3 kere'den sonra o duvar yikilir.
Namaz'da boyle, kilmadiginda dinin tehlikeye girer.
Insan bir insan'a borclu oldugunda nasil rahatsiz olur, hemen borcunu odeyeyim'de rahatliyayim'der.
Peki dusundunmu onca nimeti veren Allah'a borcunu odemiyorsan ?

''Namazi kilin musriklerden olmayin'' (Rum 31)

Selam ve DUA ile ... gül


Bu mesaj 1 kez ve en son -=MeLeK=- tarafından 26.01.2007 - 14:29 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 26.01.2007 - 14:28
Bu mesajı bildir   -=MeLeK=- üyenin diğer mesajları -=MeLeK=-`in Profili -=MeLeK=- Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
DERiNsular su an offline DERiNsular  
Muhammed Diyauddin (K.S.)

171 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 11.07.2006
En Son On: 05.02.2007 - 14:32
Cinsiyeti: Erkek 
Aleykumselam Ve Rahmetullahi Ve Bereketuhu.


melek kardeşim.



amin ecmain.


Muhammed Diyauddin (K.S.)



Asıl adı Muhammed Diyauddin.Seydayi Taği'nin oğludur.
















Şeriata tavizsiz bağlılığı dillere destan ve yaşadığı devrede çıkan 1. dünya savaşı... Bu savaşa katılışı bile ilginçtir. Şöyle ki; Ruslar doğu sınırından yavaş yavaş yurda sokulurlar herkes cihat hazırlığında... Hazrete de hazırlanması için haber gelir. 0 devrelerde askerlik yapmayanlar için belirli bir miktar para ödendiğinden Hazret hemen evinin ve medresesinin ekonomik işlerini kendisine verdiği, yeğeni olan Şeyh Ma'sum'u (Bu zat Şeyh Ma'şuk Efendi'nin babasıdır.) çağırır ve sorar: "Burada kaç öğrencimiz var?" ".......... kadar." "Her birinin ücretini hazırla ve gönder. Şimdilik cihada gidilmeyecek!" Bir anda para hazırlanır ve gönderilir. Ardından soğuk ve kıtlık baş gösterince, Hazret, tüm öğrencileri memleketlerine gönderir. Bir müddet sonra da Ruslar daha fazla yaklaşırlar. Artık Bitlis bile kaygı altında bu esnada Hazret, Şeyh Ma'sum'u tekrar çağırır ve der: "Tüm öğrencilere haber sal hepsi toplanıp gelsin. Cihada çıkacağız." Şeyh Ma'sum: "Ama efendim onların paralarını göndermiştik. Onlar mecbur değil." İşte burada Hazret Kur'an'a olan harikulade bağlılığını gösteren cevabını verir: "Evladım, ilk emri Kur'an'ın cihat ayetlerine ittiba olsun diye vermiştim. Bilmez misin ki tüm cihat ayetleri önce mal ile sonra canla cihadı emreder. Şimdi sıra canımıza geldi." der. Ve bir anda bütün öğrenciler toplanırlar. Artık Hayye Alel Cihad...



0 sıralarda tüm büyükler yetiştirdikleri ile birlikte cephede... Bir yerde Üstad Bediüzzaman, bir yerde Hazret ve Şeyh Said (Palulu) aynı cephede emperyalizmin bir başı olan Rus ayısı ile göğüs göğüse... Bu cihatta bir olayı Şeyh Said savaştan çok sonra Varto'ya gelince anlatır. Şeyh Said Vartoya gelince orada Hazretin vefat haberini alır. Çok üzülür ve şöyle der:

"İşte hakiki Şeyhlerden biri bu idi vefat etti, biz onunla aynı cephede Ruslara karşı cihat ederken

yemin ederim ki

her namaz vakti geldiğinde

Haydi arkadaşlar namazımızı cemaatle kılalım ve her ikindiden sonra yine haydi arkadaşlar cemaatle hatmemizi yapalım der ve hep beraber hem namazımızı kılar hem de hatmemizi yapardık. Hazrete: "Efendim cihattayız. Namaz cemaatle olmasa, hatta hatme bile olmasa olur." denilince kendisi;



"Hayır Cihat ayrıdır, bu vazife ayrıdır. Biz hem cihat ederiz, hem vazifemizi yaparız." derdi.



0 sıralarda bir yerde arkadaşları ile beraber bir top mermisi bulurlar. Onunla uğraşırken mermi patlar ve hazretin bir kolu kopar. Ondan sonra artık tek kolla hayatının sonuna kadar İrşat ve tedrisata devam ederler...



Bu savaşta Hazretin kardeşlerinden Muhammed Said şehit olmuştur. Bu olayda da Hazret'in takındığı tavır çok ilginç olduğundan yazmayı uygun gördük. Hazretin yeğeni Şeyh Ma'sum anlatıyor:

"Savaşın şiddetli günlerinden birinde bir akşam vakti bulunduğum cepheye amcam Said ve bir takım süvariler geldiler. Nereye gideceksiniz? diye sorduğumda amcam: "Müslümanların filan köyüne düşmanın baskın haberini aldık. Oraya varıp. halkı dışarıya çıkaracak ve orayı müdafaa edeceğiz demişti. Bense amcamın düşmandan asla kaçmayacağım bildiğimden ona: "Amca, sen burada kal, orayı müdafaaya ben gideyim." dedimse de dinlemedi. 0 soğuk gecede gittiler, yatsı vakti düşman köyü basmış, savaş göğüs göğüse... Nihayet amcam düşmanın kurşun yağmuru altında şehit olur. Arkadaşları cesedini oradan kaçırırlar. Sabah erkenden Şehadet haberini aldım. Ben ve birkaç arkadaş hızla oraya giderken bir yandan da amcam Hazret'e haber yolladım. Artık güneş iyice yükselmişti. Amcam ve birkaç adamı uzaktan göründü. Onları karşıladım. Amcam; "Ma'sum, Muhammed Said şehit mi oldu? Evet dedim, "Önden mi arkadan mı vuruldu?" önden, cevabını verince sevindiler ve cesedin üzerine giderek baktılar ki, tüm kurşunlar önden, o anda Allah'a (CC) hamdolsun demek ki, kardeşim düşmandan kaçmayıp hakiki şehittir ve seydazadeler bir şehit verdikleri için Allah'a (CC) şükürler olsun." diyerek bizi teselli ettiler.



Norşin'de o kadar mükemmel bir islami hayat tesis ettirmişlerdi ki, herkes onlara hayran...

Üstad Bediüzzaman Risalei Nur'

da İslam medeniyeti ile Batı medeniyetini ve medeni Mü'min ile medeni Kafir'in Suret ve siret, Zahir ve batın farklarını adeta körlere bile gösterecek bir şekilde gayet mükemmel olarak anlatarak, İslam medeni anlayışına örnek, Norşin'i gösterir. Ve der ki, "Eğer istersen hayalinle Norşin Karyesindeki (köyündeki) Seydanın meclisine git, bak. Orada fukara kıyafetinde melekler, padişahlar ve insan elbisesinde melaikeleri bir sohbeti kudsiyyede göreceksin. Sonra Parise git. Göreceksin ki akrepler insan suretinde ifritler adem suretim almış."


SELAM VE DUA İLE
Ekleme Tarihi: 28.01.2007 - 21:19
Bu mesajı bildir   DERiNsular üyenin diğer mesajları DERiNsular`in Profili DERiNsular Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
DERiNsular su an offline DERiNsular  

171 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 11.07.2006
En Son On: 05.02.2007 - 14:32
Cinsiyeti: Erkek 
NAMAZI TERKETMENİN KÖTÜLÜĞÜ




Onlar suçlulara sorarlar;

Sizi sakar cehennemine atan nedir?

Suçlular şöyle cevap verirler; Biz namaz kılanlardan değildik. (Müddessir; 40-43)

Hz. Peygamber (Sallallahu Aleyhi Ve Sellem) şöyle buyurmuştur:

Kişi ile, şirk ve küfür arasında namazı terk vardır. (Müslim, Ebu Davud, Tirmizi)

İnsanın namazın üzerine adeta titremesi lazımdır. insanın kıyamet gününde ilk sorguya çekileceği amel namazdır. Eğer bu sorgudan kolay kurtulursa, diğer amellerinin sorgusu da kolay olur. Ama namazın sorgusunu veremezse, diğer sorguları da çok çetin olur.

Dünyada namaz kılmayan kimse, ya aklını kullan-mıyor yada çok cesaretli demektir.

Çünkü Allah-u Zülcelal namaz kılmayan kimseleri çok şiddetli bir şekilde cezalandıracaktır.

Dünyada iken namaz kılmayanlar için, kıyamet gelip çattığı zaman, cehennem ateşinin üzerinde kor haline getirilmiş bir sac ortaya konulur ve Allah-u Zülcelal buyurur ki:

Ey kulum! Kazaya bırakmış olduğun namazlarını bu kızgın sac üzerinde kıl.

Bir kimse eğer nefsini biraz olsun seviyorsa, o kızgın sacın üzerinde kılmak yerine bu yumuşak halıların üzerinde namazlarını kılmalıdır.

Beş dakikamızı ayırıp kılabileceğimiz bir namazı kılmayıp, kızgın sac üzerinde kılmaya bırakmak nefsimize çok büyük bir hakaret ve zulümdür.

Diğer bir çok hadis-i şeriflerde namaz, mü'mini kafirden ayıran en bariz bir vasıf olarak zikredilmiştir. Namazın terkedilmesi hakkında Hz. Peygamber (Sallallahu Aleyhi Ve Sellem)'in çok şiddetli hadis-i şerifleri vardır. Bir hadis-i şerifte şöyle buyurmuştur:



Kim namazı terkederse, onun dini yoktur. (Çünkü) namaz dinin direğidir. (Deylemi)

Nasıl bir bina direği, temeli olmadığı zaman çökerse, bir mü'minin de namazı olmadığı zaman dini çöker. Bina temeli olmadan havada durmaz. Namaz da imanın altında sanki direk görevi görüyor, kuvvetlendiriyor gibidir.

Namaz kılmamanın böyle tehlikeleri varken, namazı terk etmemek, tam aksine daha fırsatımız varken, onun üzerine titremek ve namazdan gafil olan diğer mümin kardeşlerimize de bu kurtuluş kapısından girmeleri için sohbet ve nasihat etmek lazımdır.

*) İnsanın nefsi ile arasındaki ilişki, ticari ortaklığa benzer. Nasıl ki ortaklar her işten sonra birbirleriyle hesaplaşır, zarar ettiklerinde birbirlerini uyarır ise mü min de ticaret ortağı gibi her akşam nefsiyle hesaplaşmalıdır. Allahu Zülcelal in gazabına neden olan bu ameli yaptığından dolayı ona, Allah-u Zülcelal in azabının pek şiddetli olduğunu (Bakara; 211), ölümü, kabri, Münker ve Nekir i, haşri, mizanı, sıratı ve cehennem azabını hatırlatmalıdır. Bu kötü amel Allah ın gazabına neden olduğu için pişman olup tevbe etmeli, bir daha yapmamaya kendi kendine söz vermelidir.



SELAM VE DUA İLE
Ekleme Tarihi: 28.01.2007 - 22:34
Bu mesajı bildir   DERiNsular üyenin diğer mesajları DERiNsular`in Profili DERiNsular Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
DERiNsular su an offline DERiNsular  

171 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 11.07.2006
En Son On: 05.02.2007 - 14:32
Cinsiyeti: Erkek 
bismillehirrahmenirrahim

Allah-u Zülcelal'e karşı olan ibadetlere, namaz olsun, oruç olsun, zekat olsun, hac olsun, yolun üzerindeki bir şeyi kaldırmak olsun, mü'min kardeşimize yardımcı olmak olsun, yani hangi ibadet olursa olsun daima o ibadetlere aşık olmamız lazımdır.



Böyle olduğu zaman belki de Allah-u Zülcelal bizim küçük bir ibadetimize bakarak bizi af ve mağfiret edebilir. Bilhassa namazın üzerinde elimizden geldiğince gayretli olmamız lazımdır. Çünkü namaz İslam dininin direğidir. Namazın olmaması, binanın direksiz olması gibidir. Onun için ilk olarak kendimize, ailemize, dost ve akrabalarımıza namaz ile tavsiyede bulunmamız lazımdır. Namaz bütün ibadetlerin başıdır. Çünkü Allah-u Zülcelal bir ayet-i kerimede şöyle buyurmuştur:

"Kuşkusuz namaz, hayasızlıktan ve kötülükten alıkor." (Ankebut; 45)



İşte namaz böyledir. Onun kıymetini iyi bilelim. Rükûsu ile, secdesi ile huşu içinde, huzurlu olarak namazımızı kıldığımız müddetçe Allah-u Zülcelal bizi muhakkak günahlardan muhafaza eder, hakiki bir tevbe ve salih amel yapmayı da nasip eder inşaallah!



Namazın içinde bütün meleklerin ibadetleri vardır. Biz onları görmüyoruz ama göklerdeki meleklerin bir kısmı kıyam halindedir, bir kısmı rükû halindedir, bir kısmı da secde halindedir. İşte namaz meleklerin ayrı ayrı cemaat olarak yapmış oldukları bu ibadetleri kendi içinde toplamıştır. Ve Allah-u Zülcelal bu namaz ibadetini bize nasip etmiştir.



A'lâ isminde bir zat, Ankebut suresini tefsir ederken şöyle demiştir:

"Namaz, meleklerin tümünün ibadetlerini ve diğer ibadetlerin çeşitlerini içinde topladığı için Allah-u Zülcelal buyuruyor ki:

"Ey kulum! Sen bu zayıflığınla Bana rükû yapıyorsun, secde yapıyorsun, kıyam yapıyorsun, tesbih yapıyorsun, tehlil yapıyorsun ve zayıflığına rağmen Bana bunları hediye ediyorsun, Ben keremimle, cömertliğim ve zenginliğimle sana niçin cennetin içindeki çeşit çeşit nimetleri vermeyeyim? Cemalimi niçin sana göstermeyeyim ve seni niçin af ve mağfiret etmeyeyim?"



Peki bundan daha güzel bir şey var mıdır? Allah-u Zülcelal'in kıyamet gününde bize bu şekilde hitap etmesinden daha güzel bir şey var mıdır? Cennette öyle çok ve çeşitli nimetler vardır ki, insan bütün ömrünce bu nimetleri saysa yine de bitiremez.



İnsan bu müjdeye bakarak ruhunu, canını namaz için feda etmesi lazımdır. Bilhassa sabah namazına aşk ve muhabbetle kalkmak lazımdır.

Nefs sıcak yataktan çıkmak istemez. Türlü hilelerle insanı sabah namazından geri bırakmak ister. Böyle olduğu zaman hemen bu müjdeleri aklımıza getirip yaramaz olan nefse uymamamız lazımdır. Eğer ona uyacak olursak bizi çok perişan eder.

Onun için daima bir dilenci gibi Allah-u Zülcelal'den üzerimize lütuf kapısını açmasını istememiz lazımdır. Biz ısrarla istediğimiz zaman, O'nun yanında hiçbir şey zor değildir ve cömertliği ile inşaallah bizim üzerimize lütuf kapısını açacaktır.



İnsan ne derecede Allah-u Zülcelal'e karşı samimi olur ve yalvarırsa, Allah-u Zülcelal de o derecede lütuf kapısını, ihsan kapısını ve merhamet kapısını ona açacaktır.



Anlatıldığına göre, İsrailoğulları zamanında saliha bir kadın vardı. Onun kocası onu ibadetten alıkoyuyordu ve ona eziyet ediyordu. Ama kadın, kocasının yaptığı eziyetlere hiç aldırmıyordu. Kocası daima ona eziyet etmek için bahane arıyordu.



Bir gün bir bez parçasının içine bir miktar para koyup saklaması için hanımına verdi. Ve gizlice nereye sakladığını görmek için arkasından gitti. Kadın parayı saklayıp oradan ayrılınca, kocası içinde para olan bez parçasını alıp denize attı. Bir balık o parayı yuttu.



Adam bir gün balık avlamaya gitti. Ve parayı yutmuş olan balığı tuttu ve eve getirdi. Balığı, pişirmesi için hanımına verdi. Kadın balığın karnını yarınca içinde para olan bez parçasını gördü. Onu alıp yine eski yerine koydu. Tabi kocası ona eziyet yapmak için bahane arıyordu. Hanıma:

"Sana verdiğim emaneti getir." dedi. Kadın gidip parayı aldı ve getirip kocasına verdi. Adam bu duruma çok şaşırdı. Tabi adam Allah-u Zülcelal'in kudret ve azametini bilmediği için çok şaşırdı. Kadın da bunun Allah-u Zülcelal'in yanında çok küçük bir şey olduğunu bildiği için hiç şaşırmadı. Adam bu hali görünce, Allah-u Zülcelal'in yoluna döndü.



İşte Allah-u Zülcelal böyledir. İnsan Allah-u Zülcelal'e tevekkül eder ve samimi olarak O'nun ibadetini her şeyin üstünde görürse, O'nun rızasını her şeyin önüne koyarsa, Allah-u Zülcelal de ona karşı her türlü lütuf ve ihsanda bulunur.



İsa aleyhisselam bir gün deniz kenarından geçerken, nurdan yaratılmış bir kuş gördü. İnsan ona baktığı zaman nurunun aydınlığından gözünü açamazdı. Kuş gidip kendini çamura batırdı ve gidip denize girdi ve yine tertemiz olup parladı. Denizden çıkıp yine çamura battı ve gelip denize girdi, temizlendi. Bu hal tam beş sefer tekrar etti. İsa aleyhisselam:



"Bu kuş neden kendini çamura batırıyor, sonra çıkıp denize giriyor ve temizleniyor?" diye kuşun haline şaşırdı. Allah-u Zülcelal İsa aleyhisselam'a şöyle vahyetti:



"Ya İsa! O namazın temsilidir." Hakikaten de o kuş kendisini beş defa çamura batırdı. Daha sonra çamurdan çıkıp denize girerek kendini temizledi.



İnsan da namaz kıldığı zaman aynı o kuşun denizde temizlenip nurlandığı gibi, hatalarından temizlenip nurlanıyor. Yine hata yaparsa aynı kuşun çamura girmesi gibi zulmetle kaplanıyor ve namaz kıldığı zaman tertemiz oluyor. İşte namaz insan için böyle kıymetlidir.



Ebu Hureyre radıyallahu anh şöyle anlatmıştır:

"Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'in şöyle söylediğini işittim:

"Sizden birinizin kapısının önünden bir nehir aksa ve bu nehirde her gün beş kere yıkansa, acaba üzerinde hiçbir kir kalır mı, ne dersiniz?" Sahabeler:

"Bu hal, onun kirlerinden hiçbir şey bırakmaz!" deyince, Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem tekrar şöyle buyurmuştur:

"İşte bu, beş vakit namazın misalidir. Allah onlar sayesinde bütün hataları siler." (Buhari, Müslim)



Allah-u Zülcelal'e yüz bin defa şükür ve hamd-ü senalar olsun ki, bize çok büyük kolaylıklar göstermiş ve çok büyük ve kıymetli bir nimet olarak tevbe kapısını bize açmıştır. Ama maalesef insan o nimetin kıymetini bilmiyor.



Haberlerde şöyle geçmektedir:

Bir kul, Allah-u Zülcelal'e karşı tevbe ettiği zaman, yerle göğün arasında yetmiş tane kandil yanar. Tabi melekler bunu gördükleri zaman bir münadi şöyle der:

"Filan oğlu filan, Rabbi ile sulh (barış) yaptı."



Çünkü kişi şeytanın yanında olduğu zaman, şeytan Allah-u Zülcelal'e düşman olduğu için, sanki o da düşman olmuş olur. Şeytanın yanından ayrılıp Allah-u Zülcelal'e karşı tevbe ettiği zaman, kendi Rabbi ile sulh yapmış olur.



Öyle ise İslam dininde bu tevbeden daha güzel bir şey var mıdır? İnsan için öyle büyük ve kıymetli bir nimettir ki, anlatmakla bitireme-yiz. Onun için tevbenin kıymetini iyi bilelim.

allaha emanet olun selam ve dua ile.
Ekleme Tarihi: 29.01.2007 - 13:58
Bu mesajı bildir   DERiNsular üyenin diğer mesajları DERiNsular`in Profili DERiNsular Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
kofi su an offline kofi  

291 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 09.01.2007
En Son On: 23.03.2009 - 18:17
Cinsiyeti: ----- 
Allah Razı Olsun gül
Ekleme Tarihi: 07.02.2007 - 14:09
Bu mesajı bildir   kofi üyenin diğer mesajları kofi`in Profili kofi Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Vefanerede? su an offline Vefanerede?  
NAMAZ MI ? YOKSA ÖLÜMMÜ ?

87 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 08.01.2007
En Son On: 14.11.2009 - 22:55
Cinsiyeti: ----- 
[quote]Orijınalı DERiNsular

"Tek vakit namazımı kaçırmaktansa, bin kere ölmeyi tercih ederim."
"Namaz, aman namaz, nerede ve ne şart altında olursa olsun mutlaka namaz kılın."

*******************************************************************

Böyle önemli ve ciddi bir konuya yer verdiğiniz için ALLAH(c.c)

sizden razı olsun DERİNsular!

"Namaz,kılındığında en fazla sevap kazandıran,

ihmâl edildiğinde ise en büyük azaba sebep olan bir ibadet

olduğuna göre,hergün her vakit namazı düşünmemiz gerekmezmi?

Sevgili peygamberimiz(s.a.v) ve sahabeleri,Bedir savaşının en

şiddetli anında bile namaz kılmayı ihmâl etmemişlerdi.

Canlarını kurtarmayı değil,sonu ölümde olsa namazlarını kılmayı

tercih etmişlerdi..Onlar namazı nasıl görüyorlardı ki,onun önünde

hiçbir engel tanımadılar?

Bizlerde onları örnek alıp namazımızı ne şekilde ve şartta olursa

olsun geçirmemeye çalışalım inşaallah....

SELAM VE DUA İLE.

*******************************************************************
Ekleme Tarihi: 17.03.2007 - 21:16
Bu mesajı bildir   Vefanerede? üyenin diğer mesajları Vefanerede?`in Profili Vefanerede? Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1684 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
33mya (63), turkishdanger (36), LeeNa (56), avara (34), @KIN (43), Sedat KAYHAN (61), burcuburcu (49), emelim (52), yahia (49), huzur (52), nazarboncu&eth;.. (44), fettah (42), asafusta (41), Selim54 (35), excelleron (53), SeHZaDeM (34), sofiumit (41), remzi82 (54), iskender_1 (44), Ibrahim_Kerim (43), &Yacute;SU (31), sadozaydin (38)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.53127 saniyede açıldı