0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » EDEBİYAT / MAKALE / ŞİİR » MAKALELER » arılar ve japonlar

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 1 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
metincey su an offline metincey  
arılar ve japonlar

1 Mesaj

Kayıt Tarihi: 06.01.2006
En Son On: 22.09.2006 - 17:47
Cinsiyeti: Erkek 
s.a. dostlar, bana glen hoş bir e-maili paylaşmak istedim.

500 gram bal için arılar, 3 milyon 750 bin defa çiçeğe konup kalkıyor.

Bir kg bal için ise 40 bin tane arı, 6 milyon çiçeği dolaşıyor.

Bal arıları bir peteği doldurabilmek için 100 milyon çiçeğin nektarını emiyor,

100.000 km kanat çırpıyor.

Bu deli çalışmanın arasında,

Dönüp "öbür arı benim kadar dolaşıyor mu?" diye kontrol gereği de duymuyor.

Birbirlerine tam bir güven içinde sadece hedeflerine odaklanmışlar!...

Bir bilgisayar saniyede 16 milyar aritmetik işlem yaparken, bilgisayarın doğadaki rakibi bal arıları bu sürede daha az enerji harcayarak 10 trilyonluk işlem yapmakta.

Bir koloninin pazarlanacak 1 kg bal üretmesi ve yaşamını sürdürebilmesi için, 8 kg bal tüketmesi gerekiyor .

Bu da koloninin 6 kez dünya çevresini dönmesi demek...

Onlar bu işi canla başla yapıyor, ve genetik olarak nesilden nesile aktarılmış bir tembellik asla söz konusu olmamış!

Bu arı cumhuriyetinde cinlik yapmak için "birkaç gram bal da kendime saklayayım" diye peteği hortumlayana da şimdiye dek rastlanmamış.

Hepsi

Güneşin "kalk" ziliyle çalışmaya başlayıp,

Güneşin "paydos" ziliyle dinlenmeye çekiliyorlar.

Hiçbir arı, "kraliçe hanım işin kaymağını yiyecek diye ben geberene kadar çalışmam abi..." de dememiş,

Kovandan çıkınını alıp başka yollara düşüp başka bir kovanda cumhuriyet kurmayı da düşünmemiş!

Karşı kovandakileri kıskanıp o peteğe dadanmamış!

Her bir petek gözünün altıgen prizma şeklinde inşa edilmesi esas peteğin direncini sağlıyormuş.

Bu nedenle kilolarca balı rahatlıkla taşıyabiliyor.

"Gerçekten de en az balmumu harcayarak, maksimum ölçüde bal depolamak için en uygun şekil, arıların inşa ettiği altıgen prizmadır" diye onaylıyor fizikçiler.

Hadi bakalım arılardan özür dileyelim, onlara "hayvan" dediğimiz için.

Elin hayvanı düzen tutturmuş, milyon yıldır hayatına fesat sokmadan sürdürüyor yaşamını.

Arıların "ayıkla pirincin taşını" diye bir sözleri de yok.

Başka arıların yaptıklarını, onlar hayatlarını kısıtlayarak temizlemek zorunda değiller!..Siz hiç arıyı sokan bir arı biliyor musunuz?


Japonların balık Sevdası Nelere Kadir

Japonlar taze baligi hep cok sevmislerdir. Fakat japonya sahillerinde bol balik bulmak mumkun olmamaktadir. Balikcilar, Japon nufusu doyurabilmek icin daha buyuk tekneler yaptirip daha uzaklara acilabilmislerdir. Balik icin uzaklara gidildikce, geri donmesi de daha cok vakit alir olmustur. Donus bir - iki gunden daha uzarsa, tutulan baliklarin da tazeligi kaybolmaktadir.

Japonlar tazeligi kaybolmus baligin lezzetini sevmemislerdir. Bu problemi cozebilmek icin balikcilar teknelerine soguk hava depolari kurdurmuslardir. Boylece istedikleri kadar uzaga gidip, tuttuklarini da soguk hava deposunda dondurulmus olarak saklayabileceklerdi.ancak Japon halki taze ile donmus balik lezzet farkini hissedebiliyor ve donmus olanlara fazla para odemek istemiyorlardi.

Balikcilar bu defa teknelerine balik akvaryumlari yaptirdilar. Baliklar iceride biraz fazlasikisacaklardi, hatta, birbirlerine carpa carpa birazda aptallasacaklardi, ama yine de canlı kalabileceklerdi.Japon halki canli olmasina ragmen bu baliklarin da lezzet farkini anlayabiliyorlardi.

Hareketsiz, uyusmus vaziyette gunlerce yol gelen baligin, canli, diri hareketli taze baliga gore lezzeti yine de etkilenmisti.

Balikcilar nasil olacakta Japonya'ya taze lezzetli baligi getirebileceklerdi ?

....

Siz olsaydiniz ne yapardiniz ?

Hedeflerinize ulasir ulasmaz, mesela mukemmel bir es buldunuz veya cok basarili bir firmaya girdiniz, borclari odediniz v.s. Heyecaniniz kaybolmaya baslamaz mi? Asiri calismaniz gerekmiyorsa rahatlamaz misiniz?

Lotoda buyuk ikramiyeyi kazananlar parayi savurmaya baslamaz mi ?

Japonlarin Taze balik probleminde oldugu gibi cozum aslinda basittir.

1950'lerde L.Ron Hubbart'in gozlemledigi uzere "Insanoglu ancak hirs iddiasi icinde bulunursa anormal cabalar sarfeder." Ne kadar akilli, uzman, inatci iseniz iyi bir problemle ugrasmaktan o kadar zevk alirsiniz.

Problem sizi ne kadar zorluyorsa ve siz onu adim adim cozebiliyorsaniz bundan da o derece mutluluk duyarsiniz, heyecan duyarsiniz ve enerji dolu, canli, ayakta kalirsiniz.

Japonlarda baliklari yine teknelerindeki akvaryumlarda tuttular, ancak icine kucuk bir de kopekbaligi attilar. Bir miktar balik kopekbaligi tarafindan yutulmustu, ama geride kalanlar son derece hareketli ve taze kalabilmislerdi. Buradan da gorulecegi uzere problemlerden, uzaklasmaktansa icine atlamak, bogusmak ve onlari yenmek gerekir.

Beyninize bir kopekbaligi atin ve nelere ulasabileceginizi o zaman gorun.
Ekleme Tarihi: 09.01.2006 - 01:43
Bu mesajı bildir   metincey üyenin diğer mesajları metincey`in Profili metincey Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1422 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
ilhan29 (55), bozadeniz (43), islamboy84 (40), küçük &t.. (49), teknur (50), hlim (51), veleye (60), Abdullah_78 (46), sefa60 (45), Gaziantepli (34), sivasliunsal (48), mcu (44), asess (45), akif21 (61), mimar_sophie (44), mamusali (49), Bilal_YETER (41), edare (42), terrazi (43), FaTMaNuR (60)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.71234 saniyede açıldı