0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » DİĞER DİNİ KONULAR » iyamet Günü Yaklasarak Gelmektedir

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 2 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
SaYaCGIN su an offline SaYaCGIN  
kiyamet Günü Yaklasarak Gelmektedir

Admin
1760 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 25.09.2004
En Son On: 24.01.2016 - 02:39
Cinsiyeti: Bayan 
Ölüm gitgide yaklasiyor. Ister genç olun ister yasli, geçen her gün, hatta her dakika ölüme biraz daha yaklasiyorsunuz. Zamana karsi koyamiyor ve ölümün yaklasmasina bir türlü engel olamiyorsunuz. Almakta oldugunuz önlemlerin hiçbiri sizi ve çevrenizdekileri "geçici" olmaktan alikoyamiyor. Dünyadaki hersey gibi siz de yasaminizi sona erdirecek güne dogru ilerliyorsunuz.

Ancak dünyada ölümlü olan yalniz insan degildir. Diger tüm canlilar, yeryüzü, hatta tüm evren de ölümlüdür, yok olacaklari bir gün belirlenmistir. Iste o gün "son gün"dür. O günden sonra dünya hayati son bulacaktir. Yokolus günü yalnizca dehsetin yasandigi, boyutlari hiçbir insanin tasavvur edemeyecegi kadar korkunç, ayni zamanda görkemli bir "son gün" olacaktir. Yeryüzündeki hersey yerle bir olacak, yildizlar silinip dökülecek, günes körelecektir. O vakte kadar dünya üzerinde yasamis olan tüm insanlar biraraya toplanacaklar ve bu güne sahit olacaklardir. Bu "son gün" inkarcilar için zorlu bir gündür ve kuskusuz bu günün sahibi alemlerin Rabbi olan Allah'tir.

Kiyamet yaklasarak gelmektedir. Insanlarin çogunun inancinin aksine, kiyamet hiç de uzak degildir. O gün dünya ile birlikte, dünyaya ait olan hersey de yok olacaktir. Hirslar, istekler, kizginliklar, beklentiler, sehvet, düsmanlik ve zevkler sona erecektir. Gelecege yönelik planlarin bir anlami kalmayacaktir. Allah'a döndürülecegini unutan herkes için, o çok sevdigi, sonsuz hayata tercih ettigi dünyanin, tüm o aldatici zenginlikleri, güzellikleri ve mesguliyetleriyle sona erdigi gün gelmistir. Iste o gün, insanlar Allah'in varligina kesin bir biçimde sahit olacak, unutmaya çalistigi ölüm günü ile karsi karsiya kalacaklardir. Artik Allah'i ve ahiret yasamini unutarak geçirdigi bu kisa ömür sona ermistir ve yeni bir baslangiç kendisini beklemektedir. Bu baslangiç, asla son bulmayacak ve asla inkarcilara mutluluk getirmeyecektir. Bu sonsuz yasamin ilk anindan itibaren azap öylesine siddetlidir ki, bunu yasayanlar, azabin yerine "ölümü" ve "yokolusu" isteyeceklerdir. Bu hayatin baslangici kiyamet saatidir. Ve kuskusuz "kiyamet saati yaklasarak gelmektedir".



Dünya Hayati Geçicidir ve Ölüm Kesin Bir Gerçektir

Çocuklugunuzun ilk günlerinden itibaren geleceginize iliskin belirli bir hedefe yönelir veya baskalari tarafindan yönlendirilirsiniz. Muhtemelen sunlarla karsilasirsiniz: Yasiniz ilerlediginde artik bir aileniz ve isiniz olmustur. Daha çok para kazanmak ve daha rahat yasamak için çaba gösterirsiniz, çocuklarinizi yetistirir, onlarin ileride sizden daha iyi bir hayat sürmelerini istersiniz. Haftada bir aile toplantilarina katilir, tatil yapar, ise gider, geri kalan vaktinizi de evde geçirirsiniz. Birkaç aksaklik disinda yasaminizdaki hersey muntazam devam eder, genelde çok olaganüstü durumlarla da karsilasmazsiniz.

Yasaminizdaki hersey sanki daha önceden belirlenmis gibidir, çevrenizdeki insanlarin yasamlari da birbirleriyle çok büyük benzerlikler gösterir. Bu benzer senaryolara göre yasamak için çalismali, soyunuzu devam ettirmek için de aile kurmalisiniz. Bu düsünceye göre zaten "iyi bir aile ve iyi bir is" disinda yasamin baska ne amaci olabilir ki! Bunlar saglandiktan sonra mutlu bir yasam hayal edersiniz. Böylece hersey tozpembe olacak ve yasamin geri kalan kismini huzurlu geçireceksinizdir.

Oysa siz bunlari düsünürken, bedeninizde ve çevrenizde önemli birtakim degisiklikler olmaktadir. Vücudunuzda farkli islevlere sahip pek çok hücre görevini tamamlayip ölmekte ve yasiniz ilerledikçe bunlarin yenilenmesi daha da yavaslamaktadir. Bedeniniz yaslanmakta ve bu yönde sürekli belirtiler, hastaliklar, eksiklikler ortaya çikmaktadir. Zaman sürekli ilerlemekte ve geri dönüsün imkansizligi gün geçtikçe daha da açik bir sekilde kendini göstermektedir. Ve siz huzurlu ve rahat geçirmeyi planladiginiz "geri kalan ömrünüzde" gitgide ölüme dogru yaklastiginizin farkindasinizdir. Iste bu nedenle dünya hayati size beklediginiz rahatligi ve huzuru gerçek anlamda asla vermez. O ana kadar sizi pek çok açidan tatmin ettigini düsündügünüz bu yasamin bir sonu vardir. Iste bu sonun ardindan asil gerçeklerle yüzyüze gelinecektir. O halde dünya hayatinda hedeflediginiz hiçbir sey sizin gerçek amaciniz olmamali. Çünkü dünya hayati yalnizca geçici bir imtihan yeridir. Kimin güzel davranislarda bulundugunun sinandigi yerdir. Allah, bize bu önemli gerçegi söyle bildirmektedir:

O, amel (davranis ve eylem) bakimindan hanginizin daha iyi (ve güzel) olacagini denemek için ölümü ve hayati yaratti. O, üstün ve güçlü olandir, çok bagislayandir. (Mülk Suresi, 2)



Yasamin gerçek amaci "iyi bir aile ve iyi bir is" degildir. Herkesin tek bir yaratilis amaci vardir: Allah'a kul olmak. Dünyada elde edilmis mal, es, çocuk, mevki, itibar gibi kazançlarin hepsi yasam boyunca büyük bir tutkuyla baglanilan degerlerdir. Fakat ölümün ilk anindan itibaren bu dünyevi kazançlar bir anda tüm degerlerini ve önemlerini yitirirler. Bu herkesin bildigi ama düsünmekten kaçindigi bir gerçektir. Dolayisiyla asil amaç bu olmamalidir. O zaman gerçek amacin ve kazancin ne oldugunu çok iyi düsünmek, kavramak gerekir. Iste yaratilmanin asil amacini Allah Kuran'da söyle bildirmektedir:

Ben, cinleri ve insanlari yalnizca bana ibadet etsinler diye yarattim. (Zariyat Suresi, 56)

Ancak Allah'a kulluk görevinin tam olarak yerine getirilmesiyle ölümden sonra baslayacak olan ahiret hayati için güzel bir beklenti söz konusu olabilir. Insanlarin büyük bir kesiminin sahip oldugu çarpik bir beklenti vardir. Çogu insan bu ihtimale inanarak kendini rahatlatmaya çalisir. Oysa bu büyük bir yanilgidir. Eger bir insanin ahirete, ölümden sonraki yasama yönelik bir beklentisi yoksa, o zaman da geriye tek bir ihtimal kalir: Ölümle birlikte sonsuza dek yok olmak! Bu ihtimal ise digerlerine göre çok daha ürkütücüdür. Allah'a kulluk etmeyi reddeden insanlar bu olasiliktan korktuklari ve unutmak istedikleri için kendilerince çesitli yöntemler gelistirirler. Bu yöntemler ise genelde hep aynidir: Ölüm konusulmaz, tartisilmaz, hatirlatilmaz. Halbuki ölüm, yasanilacagi kesin olan bir gerçektir, ama sanki "yokmus" gibi davranilir. Toplumun büyük bir kesiminin bu mantiga sahip olmasi insanda bir rahatlamaya sebep olabilir. Oysa kendisi gibi diger insanlar da aldanmaktadirlar. Insanlar ölümü, kiyamet gününü ve ahireti bilmekte ama düsünmemektedirler. Dünya hayatiyla tatmin bulmakta, daha dogrusu tatmin bulmayi istemektedirler. Oysa Allah Kuran'da insanlarin kaçmakta olduklari ölüm gerçegiyle mutlaka karsilasacaklarini bildirmektedir. Ayette söyle buyrulur:

De ki: "Elbette sizin kendisinden kaçtiginiz ölüm, süphesiz sizinle karsilasip-bulusacaktir. Sonra gaybi da, müsahede edilebileni de bilen (Allah)a döndürüleceksiniz; O da size yaptiklarinizi haber verecektir. (Cuma Suresi, 8)

Ölüm yalnizca insanlara mahsus degildir. Geçici olan dünya hayatinda, insan gibi "hersey" ölümlüdür. Allah bize, tüm kainatin, içindeki canlilarla birlikte yok olacagi bir günün varligini, yani "kiyamet gününü" bildirmistir. Kiyamet günü, imtihanin son buldugu, nihai gündür. O günün gelisini, yeryüzündeki her insan pek çok belirti ile anlayacak ve kainatin ölümüyle sonuçlanacak olaylar gerçekten de tüyler ürpertici olacaktir. Ve en nihayet dünyadaki tüm insanlar, kiyametin gerçeklestigi gün, kendilerini bekleyen "yeniden dirilisi" kavrayacaktir. Böyle bir günle karsilasmayi ummayanlar, karsilarindaki bu apaçik gerçegi reddedemeyecekler ve Allah'in emrine "isteseler de istemeseler de" boyun egeceklerdir. Allah, tüm evren için büyük bir son hazirlamistir. Insanlarin çogu her ne kadar inkar etmeye çalissa da, kiyamet saati belirlenmis bir vakitte kendilerini beklemektedir.



Bu mesaj 1 kez ve en son SaYaCGIN tarafından 09.11.2009 - 23:36 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 09.11.2009 - 23:30
Bu mesajı bildir   SaYaCGIN üyenin diğer mesajları SaYaCGIN`in Profili SaYaCGIN Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  
Kiyamet Günü Yaklasarak Gelmektedir

Moderator
4254 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.06.2007
En Son On: 30.07.2020 - 23:50
Cinsiyeti: Erkek 
a) İnsanların bina yapmakta birbiriyle yarışmaları (Buhârî, Fiten, 25; bk. Tecrid-i Sarih Terc; 1/58).

b) İnsanların ölümü temenni etmeleri (Buharî, Fifen, 25; Müslim, Fiten, 53-54)

c) Câriyenin efendisini doğurması (Müslim, İmân, 1).

d) Hicaz'da bir ateşin çıkarak Busra'da (Şam yakınlarında bir yer) develerin ayaklarını aydınlatması (Buhârî, Fiten, 24; Müslim, Fiten, 42).

e) Fırat nehrinin sularının çekilerek, nehir yatağından altın çıkması (Müslim, Filen, 29-31).

f) İkisi de hak iddiasında bulunan iki büyük İslâm ordusunun birbiriyle savaşması (Buhârı, Fiten, 25; Müslim, Fiten, 17).

g) İslâmî ilimlerin ortadan kalkması, cehaletin artması (Buhârî, Fiten, 4).

h) Depremlerin çoğalması (Buhârî, Fiten, 25).

ı) Zamanın yaklaşması, gece ile gündüzün eşit olması (Buhârî, Fiten, 25).

i) Cinâyetlerin çoğalması, fitnelerin zuhur etmesi (Buhârî, Fiten, 4; Müslim, Fiten, 18).

j) Yahudilerle Müslümanların savaşmaları, Müslümanların Yahudileri öldürmesi (Tecrid-i Sarih Tercümesi, VIII, 341; Müslim, Fiten, 79-82).

k) Zinanın açıkça işlenmesi, içki tüketiminin artması, kadınların çoğalıp erkeklerin azalması (el-Ali en-Nâsif Tac, 5/335).

l) Kahtân'dan bir kişinin çıkarak, insanları asâsı ile sevketmesi Buhârî, Fiten, 23).

Elinize Saglik kardesim ALLAH müslümanlari korusun sirati müstegiymden ayirmasin insaallah.


Bu mesaj 1 kez ve en son Muhtazaf tarafından 10.11.2009 - 00:41 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 10.11.2009 - 00:39
Bu mesajı bildir   Muhtazaf üyenin diğer mesajları Muhtazaf`in Profili Muhtazaf Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1364 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
Yalvac (61), kmurrad (59), endulus (57), ercan_sw (51), erhanseyfi (64), B e t u l (52), h.t (62), zisan_gul (41), hasretkafesi (53), ahmetkb (52), mustakar01 (62), tövbekargenç (44), mekoc66 (56), ahmet_k22 (39), Abdullah-10 (57), maruf-1 (59), GuelSevdasi81 (43), inci-2 (61), maxsibilyan (45), enesny (42), ramadan48 (42), fatmaavci (62), FIRTINA 50 (56), kaptan67 (61), menzil38 (57), Hacer -72 (52), Guel (39), A H M E T (45), msk02 (47), Mehmet_Ank (63), yusufgezer (41), Aydýn Vu.. (55), Sezer (), oguzlarx27 (55), M.Riza Sekerli (54), kamanliadem (59), eva_maria (36), musab b. ümeyr (42), nurfatih (46), AhmetBayrak (56), ali öz (48), köln42 (58), xAhmetx (49), sadullahyusuf (40), abdülhamit (231), tigrisriver (45), sürmeli (41), enesertugrul (52), medsav (67), Turan64 (61), GCc_EEi (42), ahmetsait (44), alidogan1 (64), ayhanisik42 (51), sedi güngörmü&t.. (59), baha1903 (40), bünyan (59), Orbay1 (56), kaymakli-50 (58), cagri67 (52), HAKAN ERGÜT (50), ravda dostu (40), fatiha42&07 (54), mavipýna.. (59), efrailakcay (51), Bekir 38 (39), selva sehito&et.. (40), Mursid (60), turkish wolf (52)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.61643 saniyede açıldı