0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » GeLiN DiLLeRe GüL SeReLiM

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 2 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
**Su_DamlasI** su an offline **Su_DamlasI**  
GeLiN DiLLeRe GüL SeReLiM

1420 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 21.04.2006
En Son On: 07.04.2013 - 10:54
Cinsiyeti: Bayan 
ES SELAMU ALEYKUM

Konuşmasından anlaşılır insan. Güzel konuşmasından…!

Kalpten kalbe yol vardır derler. Bunu biraz daha değiştirerek söylersek:

Dilden kalbe yol vardır.

Gönlü yumuşak insanların konuşmaları da yumuşak ve ılımlıdır. Onlar asla kalp
kırmaz.
Çünkü bir mihenk vardır gönülde; sözünü önce ölçer biçer sonra muhatabına sunar.

Katı kalpli insanlar ise, bu mihengi yitirmiştir. Gönül kayalıklarında
paramparça olmuştur mihenkleri.
Nereye vuracak ve sözünü tartacak? O altın ile bakırı birbirinden ayıramaz
artık.
Olur olmaz yerde kelâm eder, ya baş kırar, ya da göz çıkarır.
Ilık meltemler gibi soluklar gerek bize. Gönüllere ulaştığında, bahar çiçekleri
açtıran.
En sert yürekleri dahi yumuşatan, yoğuran, şekillendiren…

“Tatlı söz yılanı deliğinden çıkarır.”
denmiş, derler. Ne kadar doğru. En öfkeli olduğumuz anlarda bile yüreğimizdeki
karanlığı gündüz aydınlığına çevirir güzel bir söz.

“Söz ola kese savaşı
Söz ola kestire başı
Söz ola ahulu aşı,
Yağ ile bal ede bir söz.”
diyor Yunus.

Elbette öyledir. En karamsar ve kaos yüklü anları bile cennet iklimine çevirir,
alımlı ve iç açıcı bir söz.
Bu sebepten, güzel ve nazik konuşan insanların pek düşmanları olmaz
çevrelerinde.
Bilmeden bir gönül kırarlarsa, hemen tamir ediverirler bir kaç kelimeyle.
Mayalarında yalan olmadığı için, inandırıcı bulur çevreleri böyle kişileri.
Zaten yalana ihtiyaçları da yoktur, böyle gönül ve söz ustalarının.

Bazen bilmeden açtıkları yaralar olur elbet gönüllerde.
Ama bu bilmeden olur çoğu kez.
Lâkin o yarayı dudaklarından akan bal gibi kelimelerle, sihirli cümlelerle bir
anda iyileştirirler.
Asla başka bir zamana bırakmazlar açtıkları yaraları, oluşturdukları çizikleri.

Anında pansuman eder ve tedaviye geçerler.
Acı konuşan insan böyle mi?
Dil yayından karşıdakine fırlattıkları kırıcı söz oku, paramparça eder muhatabın
yüreğini.
Onlar dönüp bakmazlar bile. Hani yolda arabayla bir hayvanı veya insanı ezen
acımasız şoförler vardır; arkalarına bile bakmadan kaçıp giden… Aynen öyledir bu
zalimler de… Kırdıkları kalbin çırpınışları ve yanaklardan sızan damlaları
görmezlikten gelip, dönüp giderler. Öylelerini akrebe benzetebiliriz.
Sokmaktan zevk alan acımasız akreplere… Dillerini de, zehirli iğnelere…
Arkadaş! İnancın yumuşak ikliminde bir meltem yumuşaklığına çevir sözlerini.

Yüreği kırgın olanların doktoru ol, masum gönüllerin cellâdı değil!
Yaralı gönüllere Hızır gibi yetiş. Onların kırgınlıklarını gider. Yaralarına söz
merheminden sür. Gönlünden akıp gelen ve kelimelerle harmanlanıp, dövülüp
şekillenen manevî iksirinle onları iyileştir.

Bak bu hususta Hz. Ömer ne diyor: “Ey Kâbe seni bin
sefer yıksam yine yapabilirim. Ama kırık bir kalbi asla!”
İşte bu derece zor durumda olan bir kırık kalp eğer onarılırsa sen artık Halk’ın
sevgili kullarından olduğuna inanabilirsin.

Çünkü bir hadis-i şerifte şöyle diyor, Nebiler Nebisi:

“Gerçek mümin, elinden ve dilinden başkalarının
zarar görmediği kişidir.”

Bir gün sahabiler, Nebiler Nebisi’nin yanına varıp, ihtiyar bir kadını
övüyorlar.

“Şöyle ibadet ediyor, böyle namaz ve oruç tutuyor.”

Peygamber Efendimiz: “Çevresine davranışları nasıl
o kadının?” diye sorunca, sahibiler:
“Çevresine hep kötü davranıyor, Ya Resulullah.
Konuşmasıyla kalp kırıyor.” diyor.

Bunun üzerine Resûlü Ekrem: “Söyleyin o kadına,
cehennemde yerini hazırlasın.” diyor.

İşte dost! Tatlı dil ve acı dil arasındaki fark, cennet ile cehennem arasındaki
fark gibidir.

Sen diline ister gül koy, istersen bal ve gönüllere
cennet asa bir iklim ör.

İstersen kor koy, başkalarını alev alev yak.

Tercih senin..!!

selam saygı ve dua ilee

ravdaya gül

Ekleme Tarihi: 30.09.2007 - 12:44
Bu mesajı bildir   **Su_DamlasI** üyenin diğer mesajları **Su_DamlasI**`in Profili **Su_DamlasI** Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
saran su an offline saran  
RE: GeLiN DiLLeRe GüL SeReLiM

99 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 12.07.2007
En Son On: 21.07.2008 - 11:20
Cinsiyeti: ----- 
Alıntı
Orijınalı **Su_DamlasI**

ES SELAMU ALEYKUM

Dilden kalbe yol vardır.



ve aleyküm selam
Allah Razı Olsun Su Abla...çok güzel bir paylaşım...ellerine, yüreğine sağlık...

Kur’ân,

der. Herkese, her insana, her konuştuğunuza, bütün insanlara “güzel söz söyleyin!” Hitap genel ve umumi. Herkesi içine alıyor. Hatta inanan, inanmayan, size taraftar olan, karşı gelen her insana.

“Güzel söz yılanı deliğinden çıkarır” ama, “sözün güzeli”nin bir özelliği bulunmalı. Yine Kur’ân diliyle güzel söz, “gönül alıcı” olmalı, “doğru” olmalı, ama mutlaka “yumuşak” söylenmelidir.


İşin aslına bakılırsa, sadece Hz. Musa ile Peygamberimiz (a.s.m.) bu şekilde davranmış değiller, başta Hz. İbrahim, Hz. Yakup ve Hz. Yusuf başta olmak üzere bütün peygamberler, daha sonraları bütün hak dostları, insanların gönlüne giren, onları hep doğruya, güzele ve hakka çağıran her İslâm bilgini bu yolu takip etmiştir.

Zaten İslâm hiçbir zaman kabalığı, sertliği, kırıp dağıtmayı, öldürüp yok etmeyi, insanları cebren ve kaba kuvvet kullanarak silah zoruyla, baskıyla yola getirmeyi ne tavsiye eder, ne de böyle bir yaklaşıma müsaade eder.
Çünkü;

İslâmın dili, “nâzikâne, nezîhâne ve kavli leyyindir.”
Yani, nezaket, nezih ve tatlı dildir.


Rabb'im bizleri bin düşünüp, bir konuşmak ve onu da güzel konuşan kullarından eylesin. ..âmin
saygı ve Duâ ile kalınız

Ekleme Tarihi: 30.09.2007 - 20:16
Bu mesajı bildir   saran üyenin diğer mesajları saran`in Profili saran Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1521 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
Yalvac (61), kmurrad (59), endulus (57), ercan_sw (51), erhanseyfi (64), B e t u l (52), h.t (62), zisan_gul (41), hasretkafesi (53), ahmetkb (52), mustakar01 (62), tövbekargenç (44), mekoc66 (56), ahmet_k22 (39), Abdullah-10 (57), maruf-1 (59), GuelSevdasi81 (43), inci-2 (61), maxsibilyan (45), enesny (42), ramadan48 (42), fatmaavci (62), FIRTINA 50 (56), kaptan67 (61), menzil38 (57), Hacer -72 (52), Guel (39), A H M E T (45), msk02 (47), Mehmet_Ank (63), yusufgezer (41), Aydýn Vu.. (55), Sezer (), oguzlarx27 (55), M.Riza Sekerli (54), kamanliadem (59), eva_maria (36), musab b. ümeyr (42), nurfatih (46), AhmetBayrak (56), ali öz (48), köln42 (58), xAhmetx (49), sadullahyusuf (40), abdülhamit (231), tigrisriver (45), sürmeli (41), enesertugrul (52), medsav (67), Turan64 (61), GCc_EEi (42), ahmetsait (44), alidogan1 (64), ayhanisik42 (51), sedi güngörmü&t.. (59), baha1903 (40), bünyan (59), Orbay1 (56), kaymakli-50 (58), cagri67 (52), HAKAN ERGÜT (50), ravda dostu (40), fatiha42&07 (54), mavipýna.. (59), efrailakcay (51), Bekir 38 (39), selva sehito&et.. (40), Mursid (60), turkish wolf (52)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.12559 saniyede açıldı