*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI - Biraz uzun ama okursaniz cok faydali olacagina inaniyorum

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Forum Anasayfa » EDEBİYAT / MAKALE / ŞİİR » İLAHİ & EZGİ SÖZLERİ » Biraz uzun ama okursaniz cok faydali olacagina inaniyorum

önceki konu sonraki konu

Bu konuda 9 mesaj mevcut

Sayfa (1): (1)

Ekleyen

Mesaj

	Gurbet Mahkumu

		Biraz uzun ama okursaniz cok faydali olacagina inaniyorum

469 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 26.01.2003

En Son On: 31.10.2006 - 17:06

Cinsiyeti: Erkek

MÜZIK ve TEGANNI HARAMDIR

Diger dinlerde ve bizim dinimizde müzik haram midir?

CEVAP
Müzik kelimesi, Yunanlilarin büyük putlari olan Zeüs’ün kizlari sayilan Mausa (Müz) denilen 9 heykelin adindan alinmistir. Müzik, Ilâhi dinlerde büyük günahtir. Bozuk dinler, ruhlari besleyemedigi için, müzigin nefse hos gelmesi ruhani tesir sanildi. Incilin yasakladigi müzigi, papazlar, hiristiyanliga soktu. (Mevahib)

Batidaki müzik, kilise müziginden dogdu. Bugün yeryüzünü kaplayan bozuk dinlerin hemen hepsinde, müzik ibadet hâlini almistir. Müzikle, nefsler keyiflenmekte, sehvani duygular rahat bulmakta, ruhun gidasi olan ibadetler unutulmakta, insanlari, alkolikler ve morfinmanlar gibi gaflet içinde, uyusuk yasatmakta, böylece çok kimsenin ebedi saadetten mahrum kalmasina sebep olmaktadir. Dinimiz insanlari bu felaketten korumustur.

Simdi bu hususta kiymetli kitaplarda bildirilenlere bakalim:

Allahü teâlânin aski ile dolmus, evliyanin büyüklerinden olan Mevlana Celaleddin-i Rumi hazretleri, ney ve baska hiçbir çalgi çalmadi. Musiki dinlemedi ve raks etmedi. Zikrin kalb ile, sessiz olacagini Mesnevi’de bildirmektedir. (S. Ebediyye)

Raks ile, söz ile [sarki, çalgi ile] baskalarini eglendiren sahid olamaz. (Mecelle m. 1705)

Teganni [çalgi] ile sarki söylemek ve dinlemek haramdir. Tekkelerde ilâhiler okuyarak raks etmek, oynamak, dönmek haramdir. Simdi, dinden haberi olmayan fasiklar, böyle tarikatçilik yapiyorlar. (Fetava-yi Hindiyye 5/352)

Allame Zahirüddin bin Cafer diyor ki:

(Mevlidde, salihlerle salevat okumak, her zaman sevaptir. Fakat, buna haram karistirmak, mesela çalgi, sarki, raks gibi seyler yapmak büyük günah olur.)

Büyük âlim ibni Arabi hazretleri Fütuhati Mekkiyye kitabinda, raks ile ve dönerek olan simanin yasak oldugunu bildirmistir. (Mektubat)

Sima esnasinda raks günahtir. (Merec-ül-bahreyn)

Âletsiz, çalgisiz nagmeli sese sima [teganni] denir. Âlet ile, çalgi ile birlikte olan insan sesine Gina [müzik] denir. Gina haramdir. (Dürr-ül mearif)

Gina ve teganni hakkinda hadis-i seriflerde buyuruldu ki:

(Ilk teganni eden seytandir.) [Taberani]

(Sesini gina ile yükseltene iki seytan musallat olur.) [Deylemi]

(Gina, suyun sebzeyi yesertmesi gibi kalbde nifak hasil eder.) [Beyheki]

(Üçü hariç, her lehv bâtildir.) [Deylemi]

Sure-i Lokmandaki (Lehv-el-hadis) ifadesi, musikiyi yasak etmektedir. (Medarik)

Allahü teâlâ, seytana [Isra suresinin 64. âyetinde] (Vestefziz... bi savtike [Sesinle oynat]) buyuruyor. Tefsir âlimleri, burayi açiklarken, (Her türlü çalgi ile insanlari sasirt) demek oldugunu, bu âyetin, müzigi haram ettigini bildirmislerdir. (Medarik, Seyhzade)

Müzik, azgin nefsin gidasi, ruhun zehiridir. Kalbi karartir. (Dürr-ül mearif)

Kitab-ül-kirae’deki hadis-i serifte, kiyamet alametleri sayilirken, (Kur’an-i kerim mizmardan, [çalgilardan] okunur) buyuruluyor. (Tergib-üs-salât)

Zikrederken dönmek, el çirpmak, def, dümbelek, ney çalmak günahtir. (Tahtavi)

Ney de, diger çalgilar gibi asla caiz degildir. Eglence ve para kazanmak için sarki söylemek haramdir. Her çalgiyi çalmak ve dinlemek, raks etmek caiz degildir. (R. Muhtar)

Def, tanbur ve her çesit çalgiyi evinde, dükkaninda bulundurmak, kendisi kullanmasa bile, satmak, hediye etmek, ariyet veya kiraya vermek günahtir. (Hadika, Berika)

Ilâhiler kalbi yumusatir
Kaside, ilâhi, hasta olmayan kalbi yumusatir, haram olmaz. Sima için, ihtilaf vardir. Fakat, çalgi çalmak ittifakla haramdir. (Makamat-i Mazheriyye)

Hak sevgisi ile sima dinleyen siddik, nefse uyup dinleyen zindik olur. (Siyerül-aktab)

Sikinti gidermek için, kendi kendine nagme okumak caizdir. Fakat, baskalarini eglendirmek için okumak haramdir. Her çalgi haramdir. (Ahlâk-i alai)

Kur’an-i kerimi teganni ile okumak haramdir. (Dürr-ül-münteka)

Ney ve baska hiçbir çalgi çalmamis olan Hz. Mevlana, (Dudagini ve damagini oynatmadan [kalbinden] Rabbin ismini söyle) buyurdu. (Mesnevi)

Abdullah-i Dehlevi hazretleri buyurdu ki:

(Sima [güzel ses], evliyanin kalbindeki kabzi [sikintiyi] basta [rahatliga] çevirir. Gafillerin sima dinlemesi, fiska yol açar. Hiçbir çalgi caiz degildir.) [m. 85]

Kaside, ilâhi, mevlid dinlemek, hasta olmayan kalbe rikkat verir. Çalgi çalmanin haram oldugu, icma ile bildirildi. (Makamat-i Mazheriyye)

Keyf ve eglence için, her çalgiyi çalmak ve dinlemek haramdir. Yalniz savasta, askerin moralini kuvvetlendirmek için, bando, mizika çalmak ve bunlara sulhta da hazirlanmak ve dügünlerde davul, def çalmak caizdir. Mescidlerde her çalgi haramdir. (Ukud-üd-dürriyye)

Çalgisiz sarki söylemekle çalgi ile söylemek arasinda günah bakimindan fark var midir?

CEVAP
Büyük Islam âlimi seyyid Abdullah-i Dehlevi hazretleri buyuruyor ki:

(Sima ancak, Allahü teâlâya müteveccih olanlara caizdir. Âletsiz, çalgisiz olan sese sima [teganni] denir. Yalniz çalgi ile veya çalgi ile birlikte olan insan sesine gina [müzik] denir.

(Ilk teganni eden seytandir) ve (Gina, kalbde nifak hasil eder) hadis-i serifleri de ginanin [müzigin] haram oldugunu göstermektedir.

Âlimler, simanin haram olmasinda ihtilaf etti. Ginanin haram oldugunda ihtilaf yoktur. Kadin sesi ginaya dahildir.

Simaya helal diyen âlimler de, bazi sartlar bildirdi. Bu sartlar bulunmayan sima da haram olur.) [Dürr-ül mearif]

Tegannideki bes sart

Teganninin mubah olmasi için su bes sarti gözetmek gerekir:

1- Yabanci kadin sesini, yaninda dinlemek haramdir. Bunlari görünce, temiz kalb sikilir, hasta olur. Nefs ise, zevk alir, kuvvetlenir, azar. Böylece kuvvetlenen nefs, haramlari, kalbe yaptirir. Çünkü, her aza kalbin emrindedir. Kadinlarin okudugu ilâhileri, mevlidleri erkeklerin dinlemesi haramdir. [Kasetten, radyodan dinlemek ise mekruhtur.] Sehveti harekete getiren siirleri teganni ile okumak haramdir. (Hadika)

2- Çalgi bulunmamalidir. Çünkü keyf için, eglence için, her çalgiyi çalmak ve dinlemek haramdir.

3- Çalgisiz olsa da, günah olan sarki ve türküleri dinlememelidir.

4- Dinleyiciler arasinda yabanci kadin bulunmamalidir.

5- Nefsinde sehvet hissi olmayan kimselerin, zevk için, güzel ses dinlemeleri caiz ise de, devamli olmamalidir. Bazi mubahlari, sik sik islemek, abes olur, bos yere zaman öldürmek olur. Bunlar ise haramdir. (Dürr-ül-mearif)

Imam-i Gazali hazretleri buyuruyor ki:

(Insanlarin yüreginde kalb [gönül] denilen bir kuvvet vardir. Çelik, tasa sürtülünce ates çiktigi gibi, ahenkli ses de, gönlü harekete getirir. Kalbde, Allah sevgisi varsa, güzel ses, bu sevgiyi arttirir. Çalgi ve her günah nefsi kuvvetlendirir, zararli olur.

Temiz kalb müzikten zevk alamaz. Güzel ses, kalbe, disaridan bir sey getirmez. Saglam kalbdeki helal olan bagi harekete getirir. Hasta olmayan kalbin teganni dinlemesi helal olur. Kalbde bir baglilik yoksa, güzel sesten lezzet almasi, kus sesi dinlemek, yesillik, akar su seyretmek gibi olur. Bunlari seyir, göze lezzet verdigi gibi, güzel koku, burna hos geldigi gibi, güzel ses de, kulaga lezzet verir ve mubah olur.

Kalbi hasta olanin [Allahtan baska seye baglananin] nefsi azar, çalgi dinleyince, haram isleme arzusu artar. Musikiden ruh degil, Allahin düsmani olan nefs lezzet alir. Zavalli ruh, nefsin elinde esir oldugu için, kendi lezzeti sanir.

Musikinin tadi, zehirli bala, yaldizlanmis pislige benzer. Hasta olmayan kalbin, helal seylere olan sevgisini arttiran ve nefsi zayiflatan sesleri dinlemek de, bazi sartlarla mubah olur.

Hacca gidecek olanin Kâbe, hac, Mekke, Medine sarkilarini dinlemesi, askerlerin harb, kahramanlik sarkilarini dinlemesi mubah, hatta sevap olur. Dügün, ziyafet, bayram, sefer dönüsü gibi sevinmesi gereken yerlerde helal olan ses ile neselenmek mubahtir. Bu sesler, nefse degil, kalbe kuvvet verir.

Ilahileri çalgi ile, ney çalarak okumak bid'attir. Harama helal diyen ve harami ibadete karistiran kâfir olur. Resulullah efendimiz, geldigi bir evde, küçük zenci kizlari [cariyeler] def çalip sarki söylüyorlardi. Sarkiyi birakip, Resulullahi övmeye basladilar. Resulullah efendimiz, (Onu birakin, oyun arasinda beni övmeyin. Beni övmek [mevlid, ilahi] ibadettir. Eglence, oyun arasinda ibadet caiz degildir) buyurdu. (K. Saadet)

Teganni etmek, camide def çalmak haram midir?

CEVAP:Teganni etmek, Kur’an-i kerimi teganni ile yani musiki perdelerine uydurarak okumak haramdir. (Bezzâziyye)

Teganni ile okuyan bir imamin arkasinda kilinan namazin iadesi gerekir. (Halebi s.297)

Kur’an-i kerimi, Arap sivesine uygun, tecvid ile ve güzel ses ile okumalidir. Ebu Davuddaki hadis-i serifte, (Kur'ani güzel sesle okuyun) buyuruldu. Yani "Allahtan korkarak okuyun" demektir. Bu da, tecvid ilmine uyarak okumakla olur. Yoksa, harfleri, kelimeleri degistirerek, manayi, nazmi bozarak teganni ile okumak haramdir. (Berika)

Kaside, ilâhi, mevlid dinlemek, hasta olmayan kalbe rikkat verir. Çalgi çalmanin haram oldugu, icma ile bildirildi. (Makamat-i Mazheriyye)

Ilâhileri çalgi ile, ney çalarak okumak tehlikeli bid’attir. Harama helal diyen ve harami ibadete karistiran kâfir olur. Resulullah efendimiz, geldigi bir evde, küçük zenci kizlari [cariyeler] def çalip sarki söylüyorlardi. Sarkiyi birakip, Resulullahi övmeye basladilar. Resulullah efendimiz, (Onu birakin, oyun arasinda beni övmeyin. Beni övmek [mevlid, ilahi] ibadettir. Eglence, oyun arasinda ibadet caiz degildir) buyurdu. (K. saadet)

Her çesit çalgi dinlemek haramdir. (Fetava-i Bezzaziyye, Hadika, Ahlâk-i alaiyye)

Def, çalgi çalarak veya oyun arasinda Kur’an-i kerim okuyan kâfir olur. (Tergib-üs-salât, Cevahir-ül-fikh)

Imam-i Münavi hazretleri (Nikahi herkese duyurun! Bunun için de, camide yapin ve def çalin) hadis-i serifini açiklarken, (Mescidlerde def çalinmaz. Hadis-i serif, mescid disinda çalinmasini, mescidde yalniz nikah yapilmasini emrediyor) diyor. (Hadika)

Camide def çalmak günah olunca, baska çalginin camide çalinmasi hiç caiz olmaz. Kadinlarin dügünlerde def çalmasi caizdir. (R.Muhtar)

Bayramda, hac yolunda ve savasta davul çalmak caizdir. Dügünlerde davul, zilsiz def, sahur davulu, belli yerlerde, okullarda, milli ve siyasi toplantilarda, bando, müzika, mehter ile milli ve askeri mars çalmak caizdir. Tekkelerde, ibadethanelerde her çesit çalgi haramdir. (Hadika)

Çalip oynamak simdiki tarikatçilarin yaptiklari gibi, raksetmek, dönmek, el çirpmak, def, dümbelek, ney, saz çalmak haramdir. (Tahtavi serhi)

Imam-i Rabbani hazretleri 266. mektubunda buyuruyor ki:

Tasavvuf yolunda sima ve raks yasaktir. Hatta, yüksek sesle zikretmeye bid’at demisler ve yasaklamislardir. Bu yolun büyükleri, zikrin bile yüksek sesle yapilmasini yasaklayinca, sima ve raks, cosmak, ziplamak gibi seylere ne demezler?

Teganni ile Kur’an-i kerim okuyan hafiza, ne güzel okudun diyen, kâfir olur. Musikinin haram oldugunu bildiren fikih âlimleri pek çoktur. Hiçbir âlim, teganniye mubah dememistir. Dinden ve tarikattan haberi olmayan, ham sofular, pirimiz böyle yapti diye, bahane ederek, hayhuy etmeyi, teganni ve raks etmeyi, din ve ibadet haline sokmuslar. Kur’an-i kerimde (Dinlerini [sarki ile, musiki ile] oyun ve eglence hâline sokanlardan uzak ol) buyuruldu. (Enam 70)

Tasavvuf müzigi var midir?

CEVAP: Dinimizde tasavvuf müzigi diye bir sey yoktur. Müzik, azgin nefsin gidasi, ruhun zehiridir. Kalbi karartir. Hadis-i serifte, (Müzik, kalbde nifak hasil eder) buyuruldu. (Dürr-ül mearif)

Bozuk dinler, ruhlari besleyemedigi için, müzigin nefslere hos gelmesi ruhani tesir sanildi. Bugün batidaki müzik, kilise müziginden dogdu. Bugün yeryüzünü kaplayan bozuk dinlerin hemen hepsinde, müzik ibadet halini almistir. Müzikle, nefsler keyiflenmekte, sehvani duygular rahat bulmakta, ruhun gidasi olan ibadetler unutulmaktadir. Insanlari, alkolikler ve morfinmanlar gibi gaflet içinde, uyusuk yasatmaktadir. Böylece çok kimsenin ebedi saadetten mahrum kalmasina sebep olmaktadir. Islam dini, insanlari bu felaketten korumustur. (S. Ebediyye)

Kitab-ül-kiraredeki hadis-i serifte, kiyamet alametleri sayilirken, (Kur’an-i kerim mizmardan, yani çalgi âletlerinden okunur. Tecvid ile, güzel okuyanlari, seriata uyan hafizlari dinlemeyip, musiki ile sarki gibi okuyanlari dinlerler) buyuruluyor. (Tergib-üs-salât)

Mizmar ne demektir?
Ibni Arabi hazretleri (Müsamere) adindaki kitabinda diyor ki:

Hadis-i serifte, (Bir zaman gelir ki, müslümanlar birbirlerinden ayrilir, parçalanirlar. Dinden uzaklasip, kendi düsüncelerine, görüslerine uyarlar. Kur’an-i kerimi mizmarlardan sarki gibi okurlar. Allah için degil, keyif için okurlar. Böyle okuyanlara ve dinleyenlere hiç sevap verilmez. Allahü teâlâ bunlara lanet eder, azap verir) buyuruldu. Büyük âlim, seyh-ul-islam Ahmed ibni Kemal efendinin Kirk Hadisinin tercümesinde, 39. hadis-i serifte, (Mizmarlari kirmak için ve hinzirlari öldürmek için gönderildim) buyuruluyor. Mizmar, düdük ve bütün çalgi âletleridir. Bu hadis-i serifin
manasi, her çesit çalgiyi ve domuz eti yemegi yasak etmek için emrolundum demektir.

Hocanin biri, ("Ameller niyetlere göre" hadisine göre, müzik, iyi niyetle dinlenirse haram olmaz) dedi. Dogru mudur?

CEVAP:Asla dogru degildir. Bu sözü söyleyenin bir hoca olmamasi gerekir. Veya bir yanlis anlama var. Cahilce bir söz olup, dinen çok yanlistir. Çünkü müzik, haram ise, haram iyi niyetle de islense helal olmaz. Mesela kuvvetlenmek için içki içilmez. Içki içen, namaz kilmaya kuvvet bulmak niyeti ile içiyorum dese bir kiymeti var midir? Bir fahise de, niyetim sadece erkeklerin ihtiyacini gidermektir dese, iyi niyetle onlara yardim ediyorum dese, zina haram olmaz mi? Bildirilen hadis-i serif mubahlar içindir. Imam-i Rabbani hazretleri buyuruyor ki, (insanlarin çektigi sikintilarin bir sebebi de kötü din adamlaridir.) Size, dinimizi dogru ögrenmek için Seadet-i Ebediyye kitabini okumanizi tavsiye ederiz. Bu kiymetli eseri http://www.hakikatkitabevi.com adresinden okuyabilir ve temin edebilirsiniz.

Klasik müzik dinlemek caiz mi?

CEVAP:Klasigi de, moderni de, her çesidi, tasavvuf müzigi denilen kismi da haramdir.

Kanunla, defle, cazgi ile, v.s. ile ilâhi söylemek uygun mudur? Veyahut hangileri ile ilâhi söylemek caizdir?

CEVAP:Hiçbir çalgi âleti ile ilâhi söylemek caiz degildir, def ile de caiz degil, hatta âlimler böyle söyleyen kâfir olur demislerdir. Piyasanin yapmasi ölçü olmamalidir. Tasavvuf müzigi diye caiz olan bir müzik yoktur.

Dinimizde müzigin haram oldugunu biliyoruz. Ama hangi durumlarda müzik yani çalgi caizdir?

CEVAP:Hiçbir durumda caiz olmaz. Sadece bazi marslar caizdir. Bayramda, hac yolunda ve savasta davul çalmak caizdir. Dügünlerde davul, zilsiz def, sahur davulu, belli yerlerde, okullarda, milli ve siyasi toplantilarda, bando, müzika, mehter ile milli ve askeri mars çalmak caizdir.

Müzik dinlemenin haram oldugunu biliyorum, ama ben müzik dinledigim zaman sikintilarimdan kurtuluyorum. Bu durumda müzik dinlemek caiz mi?

CEVAP:Ben içki içince veya afyon vesaire gibi uyusturucu alinca çok rahatliyorum diyenlere de rastladik. Zaten rahatlamasa içki içmez, uyusturucu kullanmaz. Bazi hirsizlar da hirsizlik yapmayinca rahatsiz olurlar. Fahise de zina etmeyince rahatlamaz.

Haram isleyince rahatlamak dinde ölçü olmaz. Zaten kitaplarda müzik dinleyen zamanla morfinman gibi olur, dinlemese rahatsiz olur yaziyor. Morfin kullananlar da böyle uyusturucu almayinca saga sola saldiriyorlar, içince rahatliyorlar. Haramlardan medet ummamak gerekir. O rahatlamayi baska yollardan aramalidir.

Acaba müzik, çalgi âletleri kullanmak kadar, müzik, çalgi âletlerini dinlemek de günah midir?

CEVAP:Evet isteyerek dinlemek de büyük günahlardandir. Bir yerden geçerken duymak günah olmaz.

Müzik çalinmis teybi, radyoyu iyi iste kullanmak caiz mi?
CEVAP:Evet.

Müzik kasetini evde bulundurmak mekruh mu?
CEVAP:Evet.

Ebussüud Efendi, tasavvuf ehline sert davranip, idamlarina fetva vermis mi?

CEVAP:Büyük din âlimi Ebussüud Efendi hazretlerinin tasavvuf ehline sert davrandigi iddiasi dogru degildir. Ancak tasavvuf ehlinin içine karisan sapik tarikatçilar için ve (Tasavvufta yüksek dereceye varanlar için, din teklifleri kalkmistir. Onlar için helal ile haramin farki yoktur) diyenler için sert davranmis ve bunlarin, fitne çikarma, Islamiyeti yikma faaliyetlerinden dolayi, idam edilmelerine fetva vermistir.

Islamiyetten ve tasavvuftan haberi olmayan kimseler, dini, dünya kazançlarina âlet edip tasavvufa, hatta ibadetlere, mistik bir hareket olarak müzik sokmuslardir. Dinimizde tasavvuf müzigi diye bir sey yoktur.

Cep telefonun melodilerinin bir kismi müzikli oldugu için hükmü nedir? Yani bu melodileri çaldirmak müzik dinlemek oluyor mu?

CEVAP:O da müziktir. Düz olanini tercih etmelidir.

Müzik esliginde dini bir siir okumak caiz midir?
CEVAP:Caiz degildir.

Musikinin dindeki yerini delilleriyle bildirir misiniz?
CEVAP:Bildirelim:

Âletsiz, çalgisiz nagmeli sese sima denir. Çalgi âleti ile birlikte olan insan sesine gina [müzik] denir. Gina haramdir. (Dürr-ül mearif)

Lokman suresinin 6. âyetindeki lehv-el hadis ifadesini âlimler musiki, çalgi âleti olarak bildirmistir. Ibni Mesud hazretleri yemin ederek lehv-el hadisten kasit, çalgi âleti ve musiki oldugunu söylemistir. (Tefsiri ibni kesir, Tefsiri medarik)

(Mevâhib-i aliyye) ismindeki tefsirde, lehv-el hadis âyeti söyle tefsir ediliyor: Bazilari, yalan hikayeler yazarak veya sarkici kadinlar tutup herkese ses nagmeleri dinleterek, Kur’an-i kerim dinlemelerine engel olmaya çalisiyorlar. Onlara Cehennem atesini müjdele! (Mevâkib tefsiri)

Bir hadis-i serifte de buyuruluyor ki: (Üçü hariç, her lehv bâtildir.) [Deylemi]

Demek ki lehv, bir oyun, bir eglence bir çalgi oldugu için böyle buyuruluyor.

Müfessirler, Isra suresinin 64. âyetinde seytana, (Vestefziz... bi savtike [Sesinle oynat]) demenin çalgi ile oynat demek oldugunu, bu âyetin, her çesit çalgiyi haram ettigini bildirmislerdir. (Seyhzade)

Müfessirler Enam suresinin 70. âyetini, (Dinlerini [sarki ile, musiki ile] oyun ve eglence hâline sokanlardan uzak dur) seklinde tefsir etmislerdir.

Kur’an-i kerimde buyuruluyor ki:

(Peygamberin emrine uyun, yasak ettiginden sakinin!) [Hasr 7]

(Resule itaat eden, Allaha itaat etmis olur.) [Nisa 80]

(O Peygamber, güzel seyleri helal, çirkin, pis seyleri haram kilar.) [Araf 157]

(Kur'ani sana insanlara açiklayasin diye indirdik.) [Nahl 44]

Simdi Resulullah efendimiz, yukaridaki âyetleri nasil açiklamissa ona bakalim:

(Ilk teganni eden seytandir.) [Taberani]

(Sesini gina ile yükseltene seytan musallat olur.) [Deylemi]

(Rahmet melekleri, ceres, [çan, zil, çingirak] bulunan yere girmez.) [Nesai]

(Rahmet melekleri, köpek ve çan bulunan kafileye yaklasmaz.) [Müslim, Ebu Davud, Tirmizi]

(Ceres, seytanin mizmaridir.) [Müslim Ebu Davud, Nesai] [Mizmar çalgidir]

(Kur'an mizmarlardan okundugu zaman ölebilirsen öl.) [Taberani]

(Çalgilari yok etmek için gönderildim.) [Ebu Nuaym]

(Cenâb-i Hak, zurna, girnata, ud, def gibi bütün çalgi âletlerini, cahiliyet döneminde tapinilan putlari kaldirmami emretti.) [I.Ahmed]

(Sarkici ve çalgici kadinlar çogaldigi ve içkiler mubah gibi içildigi zaman, bazi belalara maruz kalinir.) [Tirmizi, Ebu Davud, I.Mace, I.Ahmed]

(Bir zaman gelecek, ümmetimden bazisi, zinayi, ipek giymeyi, içki içmeyi, mizmari helal addedecektir.) [Buhari]

(Musiki, kalbde nifak hasil eder.) [Beyheki]

(Sarkici kadinlar ve çalgi âletleri çogaldigi, bu ümmetin sonra gelenleri [türediler], önceki âlimleri kötüledigi zaman bazi belalari bekleyin.) [Tirmizi]

(Kur'ani mizmarlardan okuyanlara Allah lanet eder) [Müsamere]

Ibni Hibban’in bildirdigi hadis-i serifte, Resulullah, develerin boyunlarindaki ceresleri [çanlari] çikarmistir. Halbuki çan sehveti tahrik etmez. Çan bulunan yere rahmet melekleri girmiyor. Artik çalgiyi, çalgi âletlerini siz düsünün. Seyh-ul-islâm Ahmed ibni Kemal efendi Kirk Hadis kitabinda buyuruyor ki:

(Mizmarlari kirmak ve hinzirlari öldürmek için gönderildim) hadis-i serifindeki mizmar, bütün çalgi âletleridir. Bu hadis-i serif, her çesit çalgiyi ve domuz eti yemeyi yasak etmektedir.

Hiçbir âlim musikiye mubah dememistir

Yukaridaki yazida musikinin, çalgilarin haram oldugunu âyet ve hadislerle bildirmistik. Simdi de âlimlerden örnekler veriyoruz:

Imam-i Rabbani hazretleri buyuruyor ki: Imam-i Ziyaeddin-i Sami, Mültekit kitabinda, (Hiçbir âlim, teganniye mubah dememistir) buyurdu. (1/266)

Kur'an-i kerimi musiki perdelerine uydurarak okumak haramdir. (Bezzâziyye)

Çalgi çalmanin haram oldugu, icma ile bildirildi. (Makamat-i Mazheriyye)

Çalgi çalarak veya oyun arasinda Kur'an okuyan kâfir olur. (Tergib-üs-salât)

Simdiki tarikatçilarin yaptiklari gibi, dönmek, dümbelek, ney, saz çalmak haramdir. (Tahtavi serhi)

Teganni ile okuyan bir imamin arkasinda kilinan namazin iadesi gerekir. (Halebi)

Teganni haramdir. (Tibb-ün-nebevi)

Burhaneddin-i Merginâni buyurdu ki: Kur’an-i kerimi teganni ile okuyan hafiza, ne güzel okudun diyen kimsenin imani gider. Tecdid-i iman gerekir. Kuhistâni de, böyle yazmaktadir. (Dürr-ül-müntekâ)

Ibni Âbidin hazretleri buyuruyor ki:

Eglence veya para kazanmak için baskalarina sarki söylemek, sözbirligi ile haramdir. Çalgi ile raks etmek büyük günahtir. Sikintisini gidermek için kendi kendine sarki söylemek günah degildir. Çalgi olarak, yalniz kadinlarin dügünlerde def çalmasi câizdir. (R.Muhtar)

Fisk ve içki içilen yerlerde çalgi çalmak ve bunu dinlemek haramdir. Resulullah çobanin kavalini isitince, parmaklari ile mübarek kulaklarini kapadi ise de, yaninda bulunan Abdullah bin Ömere kulaklarini kapamasini emretmedi. Bu da, geçerken duymanin haram olmadigini göstermektedir. Çalgiyi, içki, oyun ve kadin bulunan yerlerde keyif için çalmak haramdir. Dügünlerde def çalmak hadis-i serifte emredildi. Bayramda, savasta, hac yolunda ve askerlikte davul ve benzeri âletleri çalmak caizdir. Sahurda, dügünlerde davul çalmak da caizdir. [Okullarda, milli ve siyasi toplantilarda bando, mizika, mehter marsi çalmak câizdir.] (Hadika)

Def, tanbur ve her çesit çalgiyi evinde, dükkaninda bulundurmak, kendisi kullanmasa bile, satmak, hediye etmek, ariyet veya kiraya vermek günahtir. (Berika)

Tasavvuf müzigi diye bir sey yoktur. Müzik, nefsin gidasi, ruhun zehiridir, kalbi karartir. (Dürr-ül mearif)

Ilahileri çalgi ile, ney çalarak okumak bid'attir. Harama helal diyen ve harami ibadete karistiran kâfir olur. Resulullah efendimizin geldigi bir evde, küçük zenci kizlari [cariyeler] def çalip sarki söylüyorlardi. Sarkiyi birakip, Resulullahi övmeye basladilar. Resulullah efendimiz, (Onu birakin, oyun arasinda beni övmeyin. Beni övmek [mevlid, ilahi] ibadettir. Eglence, oyun arasinda ibadet caiz degildir) buyurdu. (K. saadet)

Her çesit çalgi dinlemek haramdir. (Fetava-i Bezzaziyye, Hadika, Ahlâk-i alaiyye)

Müzik bütün dinlerde büyük günahtir. (Dürr-ül-münteka)

Incilin yasakladigi müzigi, sonradan papazlar Hiristiyanliga soktu. (Mevahib-i ledünniye serhi Zerkani)

Müzik kelimesi, yunanlilarin büyük putlari olan Zeüsün kizlari sayilan Mousa (Müz) denilen 9 heykelin adindan hasil olmaktadir. Bozuk dinler, kalbleri ve ruhlari besleyemedigi için, müzigin, her çesit çalgi sesinin nefislere hos gelmesi, nefisleri beslemesi ruhani tesir sanildi. Bugünkü bati müzigi, kilise müziginden dogdu. Simdi yeryüzünü kaplayan bozuk dinlerin hemen hepsinde, müzik, ibadet halini almistir. Müzik ile, her çesit çalgi ile nefisler keyiflenmekte, sehvani, hayvani arzular kuvvetlenmektedir. Ruhun gidasi olan, kalbleri temizleyen ve nefisleri ezip, haramlara olan arzularini yok eden, ilahi ibadetler unutulmaktadir. Müzik, her çesit çalgi, insanlari, alkolikler ve morfinmanlar gibi gaflet içinde, uyusuk yasatmaktadir. Böylece, nefisleri azdirarak, sonsuz saadetten mahrum kalmasina sebep olmaktadir. Islam dini, insanlari bu felaketten korumustur. (S.Ebediyye)

Müzik ve Hitler’in hayalleri
Asagidaki yazi Meshur Rus yazari Muhtar Sahanov’un, Medeniyetin Yanilgisi adli eserinden alinmistir:

Günümüzde artik utanç duygusu azaldi. Kalemde mürekkep oldugu gibi, insanda da, ruh zenginligi, hayâ ve namus bulunmasi lazim. Haya veya namusa önem vermeyen bu kadarcikla bir sey olmaz diyen, kendisini helak edecek bombanin fitilini ateslemis demektir.

Örnek olarak bir hikaye anlatayim:

Bir köyde uzun etek giyen güzel bir hanima, birçok erkek evlenme teklif eder ama, bayan fakir olmasina ragmen, her nedense teklifleri geri çevirir. Iki genç iddiaya girer. Yakisikli olani, "Ben bu bayana kendimi kabul ettiririm" der. Bayana giderek, “Annem sizin namuslu bir kadin oldugunuzu söyledi. Su basit tokayi da hediye olarak gönderdi” der. Bayan sevinerek alir ve annesine selam gönderir. Genç, baska bir zaman, elmas tasli altin bir yüzükle gelir, bunu da ben size hediye etmek istiyorum der. Bayan olmaz kabul edemem, karsilik olarak bir sey vermem gerekir ama bir seyim de yok der. Genç de, illa bir sey vermeniz gerekirse, eteginizi hafifçe çekip dizden asagisina bir kerecik bakmam yeter der. Bayan da, bu kadar seyden bir sey olmaz diyerek etegini azicik siyirir. Genç, baska bir zaman, altin bir küpe ile gelir. Kiz küpeyi görünce sevinir. Uzatilan küpeyi alir. Karsilik olarak benden ne istiyorsunuz der. O da, çok sey gerekmez, eteginizi biraz daha siyirip dizden üstüne baksam yeter der. Bu sefer kiz fazla tereddüt etmeden dizden üst kismini gösterir. Genç bu sefer de güzel bir kolye ile gelir. Bayan uzatilan hediyeyi hemen alir. Genç, ücreti sadece bir öpücük der. Öpüstükten sonra artik isi iyice ilerletirler. Yakisikli genç iddiayi kazanir. [Batinin kilise müzigiyle baslayip, istisnasiz her müzige devam etmesi bu olaya benziyor.]

Bati kültürünü gözü kapali kabul ettik. Sevgiyi sekse, dostlugu da ticarete dönüstürdük. Batida insani degerleri, ruhi vasiflari tahrip eden güçler vardir. Biz bunu çagdas uygarligin geregi olarak kabul ettik. Böylece asli degerleri kaybettik. Hitler'e, "Doguda fethettigimiz topraklara nasil bir egitim tarzi uygulayalim?" diye sorarlar. "Onlara sabahtan aksama kadar hafif müzik dinletin. Onlara düsünme, okuma firsatini vermeyin. Çünkü manevi derinligi olmayan insanlar kendilerini hep mutlu hissederler" diye cevap verir. Bugün Hitler'in hayalleri gerçeklesmistir. Günümüzde müzik kültürü bizi istila etmis durumdadir. Insani insan yapan degerler gerilemis, insanin hissiyatina hitap eden ve taklide sürükleyen araçlar çikmistir.

Bilim adamlari ispatlamistir ki, insanlara, devamli olarak tahrik edici müzik dinletildigi zaman beyinleri çalisamaz duruma geliyor. Yunus baliklarina tahrik edici müzik dinlettiler ve yüzlerce Yunusun kendilerini karaya attigini gördüler. Tibet'te rahipler sesle her türlü cami kirabiliyorlar. Müzige alistirilan ineklerin sütlerinin hepsini sagma imkani oluyor. Müzige bagimlilik kazaniliyor.

Kazakistan'da 1986'da Aralik olaylari oldu. Gençler ayaklanmisti. Bu olay hakkinda yazi yazmak yasaklandi. Bütün zorluklara ragmen bu meseleyi kamuoyuna tasiyan ilk ben oldum. Hatta Gorbaçov ile bir tartisma çikti. "Eger bu olay hakkinda yazmaya devam edersen sana baska bir uslüp ile cevap veririz" diye tehdit etti. Saharov ve Yeltsin ise beni desteklemislerdi.

Jiltoksan olaylarini arastiran komitenin baskani idim. Yanima bir kiz gelip basindan geçen olaylari anlatti. Ölen gençleri de taniyormus. Bizi de sürekli takip edip dinliyorlarmis. Odadan çiktigimiz zaman kizi yakalamislar. KGB'de özel bir müzik odasi varmis. Son sistem teknolojiyle donatilmis. Kizi müzik odasina sokmuslar ve tavandan, tabandan, duvardan, hatta oturdugu masadan çesitli müzikler dinletmisler. Birkaç saat bu odada tuttuktan sonra kizi aksam serbest birakiyorlar. Baska günler yine çagirip ayni odaya sokuyorlar. Ve iki üç uygulamadan sonra otobüs duragina birakiyorlar. Fakat kiz biliyor ki evi yakinda fakat adresi bir türlü hatirlayamiyor. Geri dönerek KGB'nin kapisini çaliyor ve "Hafizama ne yaptiniz?" diye bagirmaya basliyor. "Bana adresimi söyleyin" diye yalvariyor. Ayni sekilde müzik vasitasiyla insanlarin beyinlerini tahrip ettiler. Bu dünya çapinda yasaniyor. Fakat insanlar bunu tam olarak kavrayabilmis degil. Bu taklitçilik kültürü bizi de götürüyor. "Hafizayi Cezalandirici Kozmo-Formül" adli eserimde insani tahrip eden unsurlari bu bakisla degerlendirmeye çalistim. (Medeniyetin Yanilgisi, M.Sahanov)
----------------------------------------------------------------------------------------------------
Faydali olmasi dileklerimle

Ekleme Tarihi: 13.05.2003 - 10:08

	spiroglu

Misafir

Kayıt Tarihi: 30.11.2024

En Son On: 31.10.2006 - 17:06

Cinsiyeti: -----

evet bence de gercekten çok faydali bir yazi eminim ki ben de dahil olmak üzere biçogumuz müzigin bu kadar sakincali oldugunu bilmiyoduk.
Allah razi olsun..

Ekleme Tarihi: 13.05.2003 - 19:16

	Gurbet Mahkumu

469 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 26.01.2003

En Son On: 31.10.2006 - 17:06

Cinsiyeti: Erkek

Okudugunuz icin Allah sizden razi olsun spiroglu kardesim.
Rabbim sizin gibi duyarli kardeslerimizin sayisini artirsin insaallah

Dualarimla...

Ekleme Tarihi: 14.05.2003 - 00:20

	akgul

Misafir

Kayıt Tarihi: 30.11.2024

En Son On: 31.10.2006 - 17:06

Cinsiyeti: -----

Yukaridaki yaziyi okudum..ben kendim "Ney" dersine gidiyorum..muzigin haram oldugunu duymustum..ama Ney calmanin hayir..Ben hep Allah dostu olan Mevlana hazretleri ney caliyorsa demekki caizdir diye bir dusunce icindeydim..simdi yazidaki su kisimi pek anlayamadim..

"Allahü teâlânin aski ile dolmus, evliyanin büyüklerinden olan Mevlana Celaleddin-i Rumi hazretleri, ney ve baska hiçbir çalgi çalmadi. Musiki dinlemedi ve raks etmedi. Zikrin kalb ile, sessiz olacagini Mesnevi’de bildirmektedir. (S. Ebediyye) "

bazen cumleler kolay olsa bile insanin anlamayacagi tutunca anlamiyor

o kisimda (kirmizi olan yer) ney ve baska hicbir calgi calmadi deniyor..yani sadece Ney caldi diger calgilari hic calmadi anlami geliyor bana..

eger oyleyse su kisim kafama takildi..

"Ney de, diger çalgilar gibi asla caiz degildir. Eglence ve para kazanmak için sarki söylemek haramdir. Her çalgiyi çalmak ve dinlemek, raks etmek caiz degildir. (R. Muhtar)"

bu kisimda Ney calmanin caiz olmadi soyleniyor..
simdi Allah dostu olan Hz Mevlana neden Ney caliyordu peki???

veya o kirmizili olan yerde su denmek isteniyordu
"Ney ve diger calgilari hic calmamistir"

??? ne yapmam lazim simdi>??Ney dersine devammi yoksa??

yukarda dedigim gibi hz Mevlana'nin ney caldigini biliyordum ..ve sizin yolladiginiz yazida..ney caiz degildir deniliyor..

cevaplarinizi bekliyorum..
herkezden Allah razi olsun

Ekleme Tarihi: 14.05.2003 - 21:56

	Emirdag

Hadisi serif var!

1071 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 20.04.2003

En Son On: 03.05.2009 - 15:41

Cinsiyeti: Bayan

Benim ummetimden bazi insanlar muhakkak icki icip ona adindan baska isim takacaklar.Bas uclarinda calgilar calinacak ve sarkici kadinlar sarki-turku soyleyecekler.Allah onlari yere batirsin ve onlardan maymunlar,domuzlar yapsin(veya Allah onlari yer batiracak ve onlari maymunlar,domuzlar sekline donusturecek.
Sunen-i ibni mace sayfa:245(4020 nolu hadis)

Ekleme Tarihi: 14.05.2003 - 23:21

	Gurbet Mahkumu

469 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 26.01.2003

En Son On: 31.10.2006 - 17:06

Cinsiyeti: Erkek

Allah razi olsun emirdag kardesim, aktardiginiz hadisten dolayi.

Rabbim bizleri rasúlü örnek alip yolunda giden kullardan eylesin insaallah.

Selametle

Ekleme Tarihi: 16.05.2003 - 09:29

	Gurbet Mahkumu

RE:

469 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 26.01.2003

En Son On: 31.10.2006 - 17:06

Cinsiyeti: Erkek

Alıntı
Orijinali akgul

Yukaridaki yaziyi okudum..ben kendim "Ney" dersine gidiyorum..muzigin haram oldugunu duymustum..ama Ney calmanin hayir..Ben hep Allah dostu olan Mevlana hazretleri ney caliyorsa demekki caizdir diye bir dusunce icindeydim..simdi yazidaki su kisimi pek anlayamadim..

"Allahü teâlânin aski ile dolmus, evliyanin büyüklerinden olan Mevlana Celaleddin-i Rumi hazretleri, ney ve baska hiçbir çalgi çalmadi. Musiki dinlemedi ve raks etmedi. Zikrin kalb ile, sessiz olacagini Mesnevi’de bildirmektedir. (S. Ebediyye) "

bazen cumleler kolay olsa bile insanin anlamayacagi tutunca anlamiyor

s.a. akgül kardesim,

Kusuruma bakmayin vaktim olmadigi icin yazamadim, özelden de size kisabir aciklama yapmistim, umarim okumusunuzdur.
ney ve baska hiçbir çalgi çalmadi. Cümlesinde ney de dahil olmak üzere denmek isteniyor. Burada ney de denilerek ney kelimesi vurgulanmaya calisiliyor. Yani üzerine basilarak söylenmek isteniyor.
Siz böyle düsününce ben birkac arkadasima ayni cümleyi okuttum; ama sizin düsündügünüz sekilde yanit alamadim.

Ayrica unutmamamiz gereken baska bir noktada Hz. Mevlan'yi biz den calmak istiyorlar. Mevlana anlayisina baska bir boyuk sokulmaya calisiliyor. Bu konulari cok iyi arastirmamizlazim. Bu konuda okumus oldugum bir yaziyi sizlerle paylasmak isterim.

Mevlânâ'yi hem müslümanlar hem de kâfirler seviyor neden?

Mevlânâ gibi büyük bir insani hakikaten kâfir de sevmeli, mümin de sevmeli,cin de sevmeli,seytan da sevmeli. Fakat kafirlerden, münafiklardan, din ve diyanet düsmanlarindan onu sevenlerin bu sevgide samimî olmadiklari kanaatindeyim. Hazret-i Mevlânâ Islam'in ruhunda olan mücerret hakikatlari çok mâkul misalleriyle, temsîlâtiyle halkin dahi rahatlikla anlayabilecegi müsahhas duruma getirmis,bu sahada müstesna kimselerdendir.

Mevlânâ'nin Türklügü,Acemligi,Arapligi bahis mevzuu edilmemeli, iddialida olmamali bu mevzuda. Mevlânâ Türkçe biliyor mu idi? bilmiyor muydu? Bilmiyorum onu. Bilinen bir tek sey vardir. Kendi yazdigi bütün eserleri Farsça yazmistir. Ve bu dile çok asina edebiyatina çok iyi vakiftir.

20.asirda Pakistan'in manevî kurucusu, Muhammed Ikbâl, Mevlânâ'nin tesirinde yetismis bir mütefekkirdir.Dr. Mevlânâ Ikbâl,Mesnevi'yi, Fihi mâ fihi,Dîvan-i Kebîr'i okumus,ve yazdigi eserleri mesela Zebur-u Acem gibi,Esrâr-i Hodî,Humûz-u Bi Hodi, Câvidnâme gibi eserleri tamamen Mevlâna’nin tesirinde yazmistir.

Mevlânâ,tesir sahasi çok genis olan bir insandir. Nazarini çok ilerilere tevcih etmis, kademini de oraya basivermistir.Ayagiyla nazari,görüsü ikisi bir araya gelmis nadide büyüklerden birisidir. Cenâb-i Hak sefaatine mazhar etsin.

Fakat her seyin tahrip edildigi,her seyin degisik istikamete çekildigi bir dönemde Mevlânâ'nin sözleri,ifadeleri, kitaplari da degisik istikametlere çekildi. Degisik te'vil ve tefsirlere ugradi.

Iki çesit Mevlânâ vardir. Bir Allah'in makbul kulu Mevlânâ, Velîlerin sevdigi,müctehitlerin ve fukahanin saygili oldugu,dinde kendi sahasinda devrine göre tecdit yapmis büyük bir insan. Böyle bir Mevlânâ vardir. Bir de müstesriklerin ortaya çikarttiklari mistik tipinde,yogi tipinde hortlak ve hoyrat bir Mevlânâ vardir. Bu iki Mevlânâ'yi birbirine karistirmamak lâzim. Bu ikinci Mevlâna’nin icad edilmesi çok manidardir. O Avrupalilar tarafindan icad edildi.Şu Aralik ayinda ihtifaller filan tertip edilen, semalar yapilan, kadin-erkek ihtilat halinde def-dümbelek çalip huzurunda dans edilen Mevlânâ, Avrupalilarin icad ettikleri Mevlânâdir.

Ellilerden sonra Türkiye'ye müstesrik bir kadin geldi.
Arapça’yi farsçayi su gibi bilen bir kadin. Anna Mariya Schimmell adli bu kadin Müslüman olmus göründü. Burada Mevlânâ ile münasebetinden bahsetti. Millet te onu Mevlânâ’nin torunu filan zannetti.Ve Izmir'in komsu vilâyetlerinden birisinde,o zaman Nâfia müdürü olan bir muhterem agabeyimiz de “nasil olsa Avrupa’dan gelmis mütedeyyine bir kadin” diye “bu firsati fevt etmemeli” dedi. Anlastilar, evlendiler.Bu kadin Mevlânâ ihtifalleri meselesini hortlativerdi.Mevlânâ Ikbâl’le de münasebet kurdu.Câvidnâmesini tercüme etti.Dil mükemmel.Tasavvuf anlayisi fevkalade.Fakat meselelerin içine girildigi zaman,nasil fikrî küfrîler orada kaydettigini görürsünüz.

Mesela,çok yerde kafir, Allah'i hiç kabul etmeyen Niczhe'yle Mevlana'yi bir tuttugunu görürsünüz. Kant’la Islâm feylesofu Imam-i Gazali'yi bir tuttugunu görürsünüz. Aristoteles'i çok Islâm velîlerinin üstünde tuttugunu görürsünüz. Neoplatonizm’in Yunan felsefesi olarak Yeni Eflâtunculugun Müslümanlikta çok mükemmel ma'kes buldugunu anlattigini görürsünüz, Tabii bunlara baktiginiz zaman anlarsiniz ki kadin maksatli gelmis Türkiye'ye. Burada uyanik Müslümanlar bu meseleyi anladilar. Anladilar ama af buyurun kadin eracifini döktü. Mevlânâ gecesi,Mevlânâ ihtifalleri hazirlandi. Kadin-erkek çalgili,döm-belekli âyinler basladi. Kadinin da vazifesi bitmisti. Zaten gidecekti. Fakat foyasi meydana çikmadan kaçiverdi buradan. Pakistan'a giderken haber verdiler orada Mevlânâ Ikballe münasebetini anlatacak, ayni mel'aneti orda da yapacakti. Müstesrik bu kadin. Müslümanligin yirminci asirda en büyük hasmi müstesriklerdir Şark ilimlerinde ihtisas yapan bizim hadis,fikih,tefsir hocalarimiz gidiyor orada ihtisas yapiyorlar onlarin himayesinde. Müstesriklerin elinde çok zengin kütüphaneleri var.Avrupa’nin hirsizlari kaç defa Anadoludan kütüphaneleri çaldi götürdüler, Iki milyon kadar mahdut kütüphane eseri var Avrupa’da. Size bir fikir vermek içim söyle söyleyeyim. Şu caminin 4 duvarini tepeden tirnaga eserle doldursaniz,ancak 500.000 eser olabilir. Süleymaniye kütüphanesi dünyanin büyük kütüphanelerindendir.Üç yüzbin tane yazma eser var.Ama dünyada su anda arastiricilar diyorlar ki “Islâmî eser olmak üzere te'lif edilmemis tam üç milyon eser var. Bunun iki milyonu hirsiz Avrupanin elinde.” Bizimkiler de gidip onlarin yaninda doktora yapiyorlar. Müstesrikler Islam’in hasmidir. Bu kadin da hasim olarak geldi buraya. Mevlânâ meselesini icad etti ve ortaya karanlik gecede zuhur eden bir sürü köksüz, mesnetsiz bagislarsaniz arz ederim edeyim ne idügü belirsiz bir sürü insan çikti Bizim Mevlânâmiza sahip çiktilar. Biz dista kaldik,onlar içte kaldilar.

Biz Hz.Mevlânâ'yi camilerin adami,muhabbetin insani,gönüllerin insani,Allah'in askinin mecnunu,meczubu, meftunu biliyoruz. Onlarsa Mevlânâ'yi hoyrat haline getirdiler. Ve her sene devlet te resmen Mevlânâ geceleri yapiyor. Demek oluyor ki esas hakikaten Mevlânâ sevilmeli dost - düsman tarafindan kâfir de sevmeli, mü'min de sevmeli. Fakat mü'min hangi Mevlânâ'dan yana oldugunu çok iyi tayin etmeli. Görüyorsunuz ki iki yönü olan bir Mevlânâ var simdi. Bir Avrupalilarin uydurdugu haddizatinda öyle olmayan bir Mevlânâ, bir de bizim gönüllerimizin sultani,herkesin sevdigi ve saygili oldugumuz mübarek Mevlânâ. Allah sefaatine mazhar etsin sözüyle sözlerimi bitireyim. Bir kisim,iste bu ikinci Mevlâna’ya bakip Mevlâna’ya hücum eden fikhi bilmez,sarki bilmez,garbi görmez Akif’in tabiriyle nadanlar da zuhur ettiler son zamanlarda. Türkiye’de bir sürü çoluk çocuk her yörede bir cehdir cidaldir “Mevlana kafirf falan kafir filan kafir” demeye basladilar. Bunlar da ayri bir gafletin kurbanidir. Allah bunlari da islah etsin,akil versin bunlara da. Ne diyelim.

ALINTI

Elimden geldigi kadar birseyler aktarmaya calistim. Umarim faideli olur. Insaallah bu konuda bilgisi veya aktarmak istedigi olan kardeslerim de katkida bulunurlar.Inaniyorumki sitemizde daha bilgili ve verimki kisiler vardir. Azda olsa katkida bulunmalari dilegimile...

Allah'a emanet olunuz

Selam ve dualarimla

Ekleme Tarihi: 16.05.2003 - 10:11

	akgul

Misafir

Kayıt Tarihi: 30.11.2024

En Son On: 31.10.2006 - 17:06

Cinsiyeti: -----

Allah razi olsun gurbet mahkumu..

Ekleme Tarihi: 18.05.2003 - 15:37

	Gurbet Mahkumu

469 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 26.01.2003

En Son On: 31.10.2006 - 17:06

Cinsiyeti: Erkek

Allah sizden de razi olsun kardesim.

Selametle

Ekleme Tarihi: 18.05.2003 - 16:11

Pozisyon düzeni - imzaları göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu sonraki konu

Kategori Seç:

Sitemizde şu an Yok üye ve 1469 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_

[ Admin Moderator Vip Üye ]

Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
husameddin (47), halk yolcusu (37), Habibetti21 (37), aysani (50), kardelen__571 (35), hasan_el_benna (42), aslanþamil (44), caylak ali osma.. (51), vural (50), mero (), ByNet (54), enginbey (49), veleye5 (28), yazitura (45), betulonur (41), NiSA (47), aliavlamaz (37), adler42 (46), 0730sahin (43), ercan58 (41)

24 Saatin Aktif Konuları

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.96894 saniyede açıldı