0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » EDEBİYAT / MAKALE / ŞİİR » Ş İ İ R L E R & Ş Î R L E R İ N  » TABUT

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 44 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
eylülüm. su an offline eylülüm.  
TABUT

235 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.04.2007
En Son On: 02.05.2008 - 12:37
Cinsiyeti: Bayan 
TAHTADAN YAPILMIŞ BİR UZUN KUTU
BAŞTARAFI GENİŞ AYAK UCU DAR
ÇAKANLAR BİLİR Kİ BU BOŞ TABUTU
YARIN KENDİLERİ DOLDURACAKLAR

HERYANDAN KÜÇÜLEN BİR ODA GİBİ
DUVARLAR YANAŞMIŞ, TAVAN ALÇALMIŞ
SANKİ BİR TAŞ BEBEK KUTUDA GİBİ
HAYALİM İÇİNDE UZANMIŞ KALMIŞ

CILIZ VUCUDUMA TAM GÖRÜNSEDE
İÇİM BU DAR YERE SIĞMAZ DİYOR
GERİDE KALANLAR HEP DÖVÜNSEDE
İNSAN BİRER BİRER YİNE GİRİYOR

ÖLENLER YENİDEN DOĞARMIŞ GERÇEK
TABUT DEĞİLDİR BU BİR TAHTA KUNDAK
BU AĞIR HEDİYE KİME GİDECEK
ÇAKILIR ÇAKILMAZ ÜSTÜNE KAPAK....
N.F.KISAKÜREK
Ekleme Tarihi: 08.07.2007 - 15:54
Bu mesajı bildir   eylülüm. üyenin diğer mesajları eylülüm.`in Profili eylülüm. Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
YALNIZ_KURT su an offline YALNIZ_KURT  

843 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.03.2007
En Son On: 30.11.2010 - 15:52
Cinsiyeti: ----- 
MEZAR

Kapıya ne icra memuru gelir,
Ne Birinci Şube sivil polisi....
İçerde kimine kuş tüyü sedir;
Yüz üstü toprağa düşer kimisi....

Bir musiki orda zaman ve mekân....
Yıldız dolu feza küçük camekân....
İmkân atomunu çatlatan imkân....
Bir hiç ki, içinde heplerin hepsi


Necip Fazıl Kısakürek (1978)
Ekleme Tarihi: 08.07.2007 - 15:59
Bu mesajı bildir   YALNIZ_KURT üyenin diğer mesajları YALNIZ_KURT`in Profili YALNIZ_KURT Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
YALNIZ_KURT su an offline YALNIZ_KURT  

843 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.03.2007
En Son On: 30.11.2010 - 15:52
Cinsiyeti: ----- 
O AN

Tas merdivenler gibi, asinmis ayaklardan,
Secde yerine carpa carpa alinim asinsa
Goklerin kamcisiyle yedigim dayaklardan,
Erisem de, tabutum bosmus gibi tasinsa

Bir garip insan olsam, benzemez hic kimseye;
Tek hece bilmez, tek renk gormez, tek ses isitmez.
Karanligi, yogursam nura donduresiye.
Tirmansam o ana ki, yek paredir ve bitmez.

N.F.Kisakurek
(Cile)
1972
teberri kardeş üstatdan yazınca kendimi durdamıyorum

şürçi lisan varsa affola..
Ekleme Tarihi: 08.07.2007 - 16:09
Bu mesajı bildir   YALNIZ_KURT üyenin diğer mesajları YALNIZ_KURT`in Profili YALNIZ_KURT Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
eylülüm. su an offline eylülüm.  

235 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.04.2007
En Son On: 02.05.2008 - 12:37
Cinsiyeti: Bayan 
estf. ne demek bencede tutmayın kendinizi devam inşAllah memnun olurum üstad aşığı olarak sevinçli dua ve hayr ile
Ekleme Tarihi: 08.07.2007 - 16:15
Bu mesajı bildir   eylülüm. üyenin diğer mesajları eylülüm.`in Profili eylülüm. Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
YALNIZ_KURT su an offline YALNIZ_KURT  

843 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.03.2007
En Son On: 30.11.2010 - 15:52
Cinsiyeti: ----- 
ÖLÜLER



Ölüler bağırıyor mezarlarından;

Yolcular, oturun taşlarımızda!

Onları deviren biziz toprağa,

Biz attık onları böyle ayağa;

Sakın atlamayın kenarlarından!

Ölüler bağırıyor mezarlarından...



Yolcular, uzanın yere upuzun;

Dayayın taşlara başlarınızı!

Tüy yastıklar gibi rahat taşımız,

Birleşsin bir lâhza orda başımız!

Bizdedir cevabı kuruntunuzun;

Yolcular, uzanın yere upuzun!



Ben de bir gün böyle haykıracağım:

Yolcular, oturun mezar taşımda!

Yolcular, önümde fısıldaşacak,

Yolcular, aşılmaz yollar aşacak.

Taşımı yerlere yatıracağım;

Ben de bir gün böyle haykıracağım!!


N.F.Kisakurek
Ekleme Tarihi: 08.07.2007 - 20:10
Bu mesajı bildir   YALNIZ_KURT üyenin diğer mesajları YALNIZ_KURT`in Profili YALNIZ_KURT Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
YALNIZ_KURT su an offline YALNIZ_KURT  

843 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.03.2007
En Son On: 30.11.2010 - 15:52
Cinsiyeti: ----- 
UTANSIN


Tohum saç, bitmezse toprak utansın!
Hedefe varmayan mızrak utansın!

Hey gidi küheylan, koşmana bak sen!
Çatlarsan, doğuran kısrak utansın!

Eski çınar şimdi noel ağacı;
Dallarda iğreti yaprak utansın!

Ustada kalırsa bu öksüz yapı,
Onu sürdürmeyen çırak utansın!

Ölümden ilerde varış dediğin,
Geride ne varsa bırak utansın!

Ey binbir tanede solmayan tek renk;
Bayraklaşamıyorsan bayrak utansın!


N.F.Kisakurek
Ekleme Tarihi: 08.07.2007 - 20:22
Bu mesajı bildir   YALNIZ_KURT üyenin diğer mesajları YALNIZ_KURT`in Profili YALNIZ_KURT Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
YALNIZ_KURT su an offline YALNIZ_KURT  

843 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.03.2007
En Son On: 30.11.2010 - 15:52
Cinsiyeti: ----- 
NECİP FAZIL’DAN GENÇLİĞE SESLENİŞ

M.NİHAT MALKOÇ

Cumhuriyet dönemi Türk şiirinin en önemli isimlerinin başında gelen Üstat Necip Fazıl Kısakürek ömrü boyunca fikir çilesi çekmiş, bu uğurda hapishane koğuşlarında özgürlüğe kavuşmak için gün saymıştır. O hiçbir maddî sebep için bu zorluklara göğüs germemiştir. Ailece iyi bir gelire ve hayat standardına sahiptiler. Bu rahat ortamı terk edip ömrünün en güzel günlerini dört duvar arasında geçirmek mecburiyetinde kalmıştır.
Peki neydi onu buz gibi hücrelerde hayat geçirmeye zorlayan?.... İnsan gibi yaşamak ve gençlere özgür bir hayat ortamı sağlamak….. Kişisel bir kaygısı yoktu asla.Ne yaptıysa hak ve hakikate hizmet için yaptı. Yarınlarımızın teminatı olan gençlerin millî ve dinî değerlerine bağlı , haysiyetli ve şerefli bir hayat sürmeleri için mücadele etti. Vicdanları aşıp sokaklara kadar taşan kültürel kirliliği bertaraf etmek için bedenini siper etti. Kaza ve kaderin Allah’tan geldiğine gönülden inandığı için kalbini kin bürümüş salyalı azgınların öfke ve tehditlerine kulak asmadı. Doğru bildiği yolda alnı ak, başı dik bir vaziyette yürüdü.
Onun özlemi hak ve hakikat davasını ömrünün ahirinde temiz ve vicdan sahibi bir gençliğe teslim edip huzur içinde sonsuz âleme yol almaktı. Görmek istediği nesil her yönüyle kendini yetiştirmiş,ilmiyle amil,doğru sözlü, imanlı, gayretli ve davasının şuurunda bir gençlikti. Hasretini duyduğu gençliğin hususiyetlerini “Gençliğe Hitabe” adlı nutkunda kamuoyuyla paylaşmıştır. Bu kıymetli yazıyı öneminden dolayı dikkatinize sunmak istiyorum:
“Bir gençlik, bir gençlik, bir gençlik...”Zaman bendedir ve mekân bana emanettir!” şuurunda bir gençlik...Devlet ve milletinin büyük çapa ermiş yedi asırlık hayatında ilk iki buçuk asrını aşk, vecd, fetih ve hakimiyetle süsleyici; üç asrını kaba softa ve ham yobaz elinde kenetleyici; son bir asrını Allah’ın, Kur'ân'ında "belhüm adal" dediği hayvandan aşağı taklitçilere kaptırıcı; en son yarım asrını da işgâl ordularının bile yapamayacağı bir cinayetle, Türkü madde plânında kurtardıktan sonra ruh plânında helâk edici tam dört devre bulunduğunu gören... Bu devreleri, yükseltici aşk, çürütücü taklitçilik ve öldürücü küfür diye yaftalayan ve şimdi, evet şimdi... Beşinci devrenin kapısı önünde dimdik bekleyen bir gençlik...Gökleri çökertecek ve yeni kurbağa diliyle bütün "dikey"leri "yatay" hale getirecek bir nida kopararak “Mukaddes emaneti ne yaptınız?” diye meydan yerine çıkacağı günü kollayan bir gençlik...
Dininin, dilinin, beyninin, ilminin, ırzının, evinin, kininin, öcünün dâvacısı bir gençlik...Halka değil, Hakka inanan; meclisinin duvarında "Hakimiyet Hakkındır" düsturuna hasret çeken, gerçek adâleti bu inanışta bulan ve halis hürriyeti Hakk’a kölelikte bulan bir gençlik...Emekçiye "Benim sana acıdığım ve yardımcı olduğum kadar sen kendine acıyamaz ve yardımcı olamazsın! Ama sen de, zulüm gördüğün iddiasıyla, kendi kendine hakkı ezmekte ve en zalim patronlardan daha zalim istismarcılara yakanı kaptırmakta başı boş bırakılamazsın!" ; Kapitaliste ise "Allah buyruğunu ve Resûl emrini kalbinin ve kasanın kapısına kazımadıkça serbest nefes bile alamazsın!" ihtarını edecek... Kökü ezelde ve dalı ebette bir sistemin, aşkına, vecdine, diyalektiğine, estetiğine, irfanına, idrâkine sahip bir gençlik...
Bir buçuk asırdır yanıp kavrulan ve bunca keşfine ve oyuncağına rağmen buhranını yenemeyen ve kurtuluşunu arayan batı adamının bulamadığını, Türk'ün de yine bir buçuk asırdır işte bu hasta batı adamında bulduğunu sandığı şeyi, o mübarek oluş sırrını, her sistem ve mezhep, ortada ne kadar hastalık varsa tedavisinin ve ne kadar cennet hayâli varsa hakikatinin İslâm’da olduğunu gösterecek ve bu tavırla yurduna, İslâm âlemine ve bütün insanlığa numunelik teşkil edecek bir gençlik...
“Kim var?” diye seslenilince, sağına ve soluna bakınmadan fert fert "Ben varım!" cevabını verici, her ferdi "Benim olmadığım yerde kimse yoktur!" duygusuna sahip bir dâva ahlâkını pırıldatıcı bir gençlik...Can taşıma liyakatini, canların canı uğrunda can vermeyi cana minnet sayacak kadar gözü kara ve o nispette strateji ve taktik sahibi bir gençlik...
Büyük bir tasavvuf adamının benzetişiyle, zifirî karanlıkta, ak sütün içindeki ak kılı fark edecek kadar gözü keskin bir gençlik...
Bugün komik üniversitesi, hokkabaz profesörü, yalancı ders kitabı, çıkartma kâğıdı şehri, müzahrefat kanalı sokağı, fuhş albümü gazetesi, şaşkına dönmüş ailesi ve daha nesi ve nesi, hâsılı, güya kendisini yetiştirecek bütün cemiyet müesseselerinden aldığı zehirli tesiri üzerinden silkip atabilecek, kendi öz talim ve terbiyesine, telkin ve temmişesine memur vasıtalara kadar nefsini koruyabilecek, tek başına onlara karşı durabilecek destanlık bir meydan savaşı içinde ve çetinler çetini bu işin destanlık savaşını kazanabilecek bir gençlik...
Annesi, babası, ninesi ve dedesi de içinde olsa, gelmiş ve geçmiş bütün eski nesillerden hiçbirini beğenmeyen, onlara "Siz güneşi ceketinizin astarı içinde kaybetmiş marka müslümanlarısınız! Gerçek Müslüman olsaydınız bu hallerden hiçbiri başınıza gelmezdi!" diyecek ve gerçek Müslümanlığın “ne idüğünü ve nasılını” gösterecek bir gençlik...
Tek cümleyle, Allah’ın, kâinatı yüzü suyu hürmetine yarattığı Sevgilisinin alemleri manto gibi bürüyen eteğine tutunacak, O'ndan başka hiçbir tutamak, dayanak, sığınak, sarınak tanımayacak ve O'nun düşmanlarını ancak kubur farelerine denk muameleye lâyık görecek bir gençlik...
Bu gençliği karşımda görüyorum. Maya tutması için otuz küsur yıldır, devrimbaz kodamanların viski çektiği kamıştan borularla ciğerimden kalemime kan çekerek yırtındığım, kıvrandığım ve zindanlarda çürüdüğüm bu gençlik karşısında, uykusuz, susuz, ekmeksiz, başımı secdeye mıhlayıp bir ömür Allah’a hamd etme makamındayım.Genç adam! Bundan böyle senden beklediğim manevî babanın tabutunu musalla taşına, Anadolu kıtası büyüklüğündeki dâva taşını da gediğine koymandır!
Surda bir gedik açtık; mukaddes mi mukaddes!
Ey kahpe rüzgâr, artık ne yandan esersen es!..”
Türk şiirinin son zirvesi olarak kabul edilen Necip Fazıl Kısakürek, bu hitabetinde ileri sürdüğü özellikleri öncelikle kendisi yaşamıştır. Bu konuda bizzat yeni nesle örnek olmuştur. Onun üstün ve kararlı kişiliğini gören gençler, kendisinden aldığı güç ve ilhamla hak ve hakikat davasına dört elle sarılmışlardır. Bugün bu neslin bütün zorluklara ve engellemelere rağmen misyonunu büyük bir azim ve gayretle sürdürdüğünü görmek bizleri fazlasıyla mutlu ediyor. Demek ki Üstat Necip Fazıl vaktiyle yeni neslin mayasını tam dozunda atmıştır. Bu güzide nesil kıyamete dek davasının şanlı sancağını her türlü şartta ve ortamda yere düşürmeden en yüksekte dalgalandıracaktır. Buna dair inancımız ve ümidimiz sonsuzdur.
Ekleme Tarihi: 09.07.2007 - 17:24
Bu mesajı bildir   YALNIZ_KURT üyenin diğer mesajları YALNIZ_KURT`in Profili YALNIZ_KURT Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
eylülüm. su an offline eylülüm.  

235 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.04.2007
En Son On: 02.05.2008 - 12:37
Cinsiyeti: Bayan 
“Bir gençlik, bir gençlik, bir gençlik...”Zaman bendedir ve mekân bana emanettir!” şuurunda bir gençlik.

bu şuurla şuurlanmak dileğiyle..
Ekleme Tarihi: 09.07.2007 - 17:51
Bu mesajı bildir   eylülüm. üyenin diğer mesajları eylülüm.`in Profili eylülüm. Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
eylülüm. su an offline eylülüm.  

235 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.04.2007
En Son On: 02.05.2008 - 12:37
Cinsiyeti: Bayan 
Sırtımda, taşınmaz yükü göklerin;
Herkes koşar, zıplar, ben yürüyemem!
İsterseniz hayat aşını verin;
Sayılı nimetler bal olsa yemem!

Ey akıl, nasıl delinmez küfen?
Ebedi oluşun urbası kefen!
Kursa da boşluğa asma köprü, fen,
Allah derim, başka hiçbir şey demem!


Necip Fazıl Kısakürek
Ekleme Tarihi: 09.07.2007 - 17:55
Bu mesajı bildir   eylülüm. üyenin diğer mesajları eylülüm.`in Profili eylülüm. Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
YALNIZ_KURT su an offline YALNIZ_KURT  

843 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.03.2007
En Son On: 30.11.2010 - 15:52
Cinsiyeti: ----- 
Geçen Dakikalarım

Kimbilir nerdesiniz,
Geçen dakikalarım
Kimbilir nerdesiniz?

Yıldızların,korkarım,
Düştüğü yerdesiniz;
Geçen dakikalarım?

Acaba tütsü yaksam
Görünür mü yüzünüz?
Acaba tütsü yaksam?

Siz benim yüzümsünüz
Eğilip suya baksam,
Görünür mü yüzünüz?

Gitti bütün güzeller;
Sararmış biri kaldı,
Gitti bütün güzeller.

Gün geldi,saat çaldı,
Aranızda verin yer;
Sararmış biri kaldı!

Necip Fazıl Kısakürek
Ekleme Tarihi: 09.07.2007 - 18:01
Bu mesajı bildir   YALNIZ_KURT üyenin diğer mesajları YALNIZ_KURT`in Profili YALNIZ_KURT Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
YALNIZ_KURT su an offline YALNIZ_KURT  

843 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.03.2007
En Son On: 30.11.2010 - 15:52
Cinsiyeti: ----- 
Son Siginak


Hayat perdenin arkasinda;
Hayatin ote yakasinda.

Su gaflet yuku insana bak;
Kendinden varlik cakasinda.

Ve asksiz yobaz... Isi gucu,
Namazla Cennet takasinda.

Tam dort asirdir Muslumanlik,
Cansiz etiket markasinda.

Ku'ran kalbi kor ezbercide,
Din, ufurukcu muskasinda.

Bati, Bati der cirpinirlar,
Bati tukuruk hokkasinda.

Makine dimdik demirden put,
Insanoglu ruh lackasinda.

Hurriyet nerde soyleyeyim:
Hakka esaret halkasinda.

Zamanda hersey kopuk, kesik;
Bickisi kader makasinda.

Ey insan, sana son siginak,
Son peygamberin hirkasinda!


Necip Fazil, Cile
1982
Ekleme Tarihi: 10.07.2007 - 00:02
Bu mesajı bildir   YALNIZ_KURT üyenin diğer mesajları YALNIZ_KURT`in Profili YALNIZ_KURT Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
eylülüm. su an offline eylülüm.  

235 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.04.2007
En Son On: 02.05.2008 - 12:37
Cinsiyeti: Bayan 
Bu yağmur

Bu yağmur, bu yağmur bu kıldan ince,
Nefesten yumuşak yağan bir yağmur.
Bu yağmur, bu yağmur bur gün dinince,
Aynalar yüzümü tanımaz olur.

Bu yağmur kanımı boğan bir iplik,
Tenimde acısız yatan bir bıçak.
Bu yağmur yerde taş ve bende kemik,
Dayandıkça ağır ağır yanacak.

Bu yağmur, soğumuş yarada kezzap,
Sabrın memesine yapışmış sülük,
Ne başı, ne sonu olmayan azap,
Yandıkça gelişen sihirli kütük.

Bu yağmur, tufanı belki de Nuh'un,
Ve gölgede yüzen odam, gemisi,
Akrebi, çiyanı, böceği ruhun,
Ne varsa meydanda, meydanda hepsi.

Bu yağmur, delilik vehminden üstün,
Karanlık kovulmaz düşüncelerden.
Cinlerin beynimde yaptığı düğün,
Sularsan, seslerden ve gecelerden.

Necip Fazıl Kısakürek
Ekleme Tarihi: 10.07.2007 - 00:44
Bu mesajı bildir   eylülüm. üyenin diğer mesajları eylülüm.`in Profili eylülüm. Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
YALNIZ_KURT su an offline YALNIZ_KURT  

843 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.03.2007
En Son On: 30.11.2010 - 15:52
Cinsiyeti: ----- 
teberri bura baya n. fazıl şiir köşesi oldu sevinçli devam inş

VEDA
Elimde, sukutun nabzini dinle,
Dinlede gonlumu aliver gitsin !
Saclarimdan tutup, kor gozlerinle,
Yasli gozlerime dali ver gitsin !

Yuru, golgen seni ugurlamakta,
Kuculup kuculup kaybol irakta,
Yolu tam donerken arkana bak da,
Kosede bir lahza kali ver gitsin !

Umidim yillarin seline dustu,
Sacinin en titrek teline dustu,
Kuru bir yaprak gibi eline dustu,
Istersen ruzgara saliver gitsin !

Necip Fazil--1923
Ekleme Tarihi: 10.07.2007 - 01:04
Bu mesajı bildir   YALNIZ_KURT üyenin diğer mesajları YALNIZ_KURT`in Profili YALNIZ_KURT Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
YALNIZ_KURT su an offline YALNIZ_KURT  

843 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.03.2007
En Son On: 30.11.2010 - 15:52
Cinsiyeti: ----- 
VEHIM

Her gun elim tokmakta,
Bir an irkiliyorum:
Annem belki yatakta,
Annem belki toprakta.

Gun batiyor safakta;
Biliyorum, biliyorum:
Tabut gicirdamakta
Ve hevesler damakta...


Necip Fazil
Ekleme Tarihi: 10.07.2007 - 01:08
Bu mesajı bildir   YALNIZ_KURT üyenin diğer mesajları YALNIZ_KURT`in Profili YALNIZ_KURT Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
eylülüm. su an offline eylülüm.  

235 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.04.2007
En Son On: 02.05.2008 - 12:37
Cinsiyeti: Bayan 
adını tabut yerine değişip dediğin gibi mi yapsak kardes sevinçli sevinçli
Ekleme Tarihi: 10.07.2007 - 01:24
Bu mesajı bildir   eylülüm. üyenin diğer mesajları eylülüm.`in Profili eylülüm. Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
YALNIZ_KURT su an offline YALNIZ_KURT  

843 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.03.2007
En Son On: 30.11.2010 - 15:52
Cinsiyeti: ----- 
bilmemki konu sahibesi sizsiniz..ama fenada olmazsevinçli
Ekleme Tarihi: 10.07.2007 - 01:43
Bu mesajı bildir   YALNIZ_KURT üyenin diğer mesajları YALNIZ_KURT`in Profili YALNIZ_KURT Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
YALNIZ_KURT su an offline YALNIZ_KURT  

843 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.03.2007
En Son On: 30.11.2010 - 15:52
Cinsiyeti: ----- 
Agzimi Dikseler

Tel tel ve iplik iplik dikseler de agzimi;
Tek ses duysalar; Allah... Yoklayanlar nabzimi.


Necip Fazil, 1973
Cile
Ekleme Tarihi: 10.07.2007 - 01:53
Bu mesajı bildir   YALNIZ_KURT üyenin diğer mesajları YALNIZ_KURT`in Profili YALNIZ_KURT Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
~Vervo~ su an offline ~Vervo~  

274 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 22.05.2007
En Son On: 14.08.2007 - 13:10
Cinsiyeti: Bayan 
ÖLÜNÜN ODASI



Bir oda, yerde bir mum, perdeler indirilmiş;

Yerde çıplak bir gömlek, korkusundan dirilmiş.

Sütbeyaz duvarlarda, çivilerin gölgesi;

Artık ne bir çıtırtı, ne de bir ayak sesi...

Yatıyor yatağında, dimdik, upuzun, ölü;

Üstü, boynuna kadar bir çarsafla örtülü.

Bezin üstünde, ayak parmaklarının izi;

Mum alevinden sarı, baygın ve donuk benzi.

Son nefesle göğsü boş, eli uzanmış yana;

Gözleri renkli bir cam, mıhlı ahşap tavana.

Sarkık dudaklarının ucunda bir çizgi var;

Küçük bir çizgi, küçük, titreyen bir ân kadar.

Sarkık dudaklarında asılı titrek bir ân;

Belli ki, birdenbire gitmiş çırpınamadan.

Bu benim kendi ölüm, bu benim kendi ölüm;

Bana geldiği zaman, böyle gelecek ölüm…


N.F.K.



BENDE EKLEMEK İSTEDİM EĞER KABUL EDERSENİZ...
Ekleme Tarihi: 10.07.2007 - 10:46
Bu mesajı bildir   ~Vervo~ üyenin diğer mesajları ~Vervo~`in Profili ~Vervo~ Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
eylülüm. su an offline eylülüm.  

235 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.04.2007
En Son On: 02.05.2008 - 12:37
Cinsiyeti: Bayan 
estf. vervo ne demek memnun oluruz ancak devam inş sevinçli
Ekleme Tarihi: 10.07.2007 - 12:46
Bu mesajı bildir   eylülüm. üyenin diğer mesajları eylülüm.`in Profili eylülüm. Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
eylülüm. su an offline eylülüm.  

235 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.04.2007
En Son On: 02.05.2008 - 12:37
Cinsiyeti: Bayan 
estf. vervo ne demek memnun oluruz ancak devam inş
Ekleme Tarihi: 10.07.2007 - 12:46
Bu mesajı bildir   eylülüm. üyenin diğer mesajları eylülüm.`in Profili eylülüm. Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
YALNIZ_KURT su an offline YALNIZ_KURT  

843 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.03.2007
En Son On: 30.11.2010 - 15:52
Cinsiyeti: ----- 
Canım İstanbul

Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar;
Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar.
İçimde tüten birşey; hava, renk, eda, iklim;
O benim, zaman, mekan aşıp geçmiş sevgilim.
Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur;
Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur.
Denizle toprak, yalnız onda ermiş visale,
Ve kavuşmuş rüyalar, onda, onda misale.

İstanbul benim canim;
Vatanim da vatanim...
İstanbul,
İstanbul...

Tarihin gözleri var, surlarda delik;
Servi, endamlı servi, ahirete perdelik...
Bulutta saha kalkmış Fatih'ten kalma kir at;
Pırlantadan kubbeler, belki bir milyar kırat...
Şahadet parmağıdır göğe doğru minare;
Her nakısta o mana: Öleceğiz ne çare?
Hayattan canlı olum, günahtan baskın rahmet;
Beyoğlu tepinirken ağlar Karaca Ahmet...

O manayı bul da bul!
İlle İstanbul’da bul!
İstanbul,
İstanbul...

Boğaz gümüş bir mangal, kaynatır serinliği;
Çamlıca'da, yerdedir göklerin derinliği.
Oynak sular yalının alt katına misafir;
Yeni dünyadan mahzun, resimde eski sefir.
Her aksam camlarında yangın çıkan Üsküdar,
Perili ahşap konak, koca bir şehir kadar...
Bir ses, bilemem tambur gibi mi, uda gibi mi?
Cumbalı odalarda inletir katibi mi...

Kadını keskin bıçak,
Taze kan gibi sıcak.
İstanbul,
İstanbul...

Yedi tepe üstünde zaman bir gergef isler!
Yedi renk, yedi sesten şayisiz belirişler...
Eyüp oksuz, Kadıköy süslü, Moda kurumlu,
Adada rüzgar, ucan eteklerden sorumlu.
Her şafak Hisarlarda oklar çıkar yayından
Hala çığlıklar gelir Topkapı sarayından.
Ana gibi yar olmaz, İstanbul gibi diyar;
Güleni söyle dursun, ağlayanı bahtiyar...

Gecesi sümbül kokan
Türkçe’si bülbül kokan,
İstanbul,
İstanbul...

Necip Fazıl Kısakürek
Ekleme Tarihi: 10.07.2007 - 15:40
Bu mesajı bildir   YALNIZ_KURT üyenin diğer mesajları YALNIZ_KURT`in Profili YALNIZ_KURT Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
YALNIZ_KURT su an offline YALNIZ_KURT  

843 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.03.2007
En Son On: 30.11.2010 - 15:52
Cinsiyeti: ----- 
ALLAH DERİM

Sırtımda, taşınmaz yükü göklerin;
Herkes koşar, zıplar, ben yürüyemem!
İsterseniz hayat aşını verin;
Sayılı nimetler bal olsa yemem!

Ey akıl, nasıl delinmez küfen?
Ebedi oluşun urbası kefen!
Kursa da boşluğa asma köprü, fen,
Allah derim, başka hiçbir şey demem!


Necip Fazıl Kısakürek (1973)
Ekleme Tarihi: 12.07.2007 - 18:35
Bu mesajı bildir   YALNIZ_KURT üyenin diğer mesajları YALNIZ_KURT`in Profili YALNIZ_KURT Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
YALNIZ_KURT su an offline YALNIZ_KURT  

843 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.03.2007
En Son On: 30.11.2010 - 15:52
Cinsiyeti: ----- 
AYNADAKİ HALİME

Akmayan yaşlarla sıcacık yüzün;
yavrum, bugün seni pek ölgün gördüm.
Gözünde bir küçük noktadır hüzün,
Neş'eni ne bugün, ne de dün gördüm.
Eğri dallar gibi halsiz, yorgunsun,
Birikmiş sulardan daha durgunsun,
Görünmez bıçakla içten vurgunsun,
Seni öz yurdunda bir sürgün gördüm.
Geçti bir cenaze peşinde ömrüm;
Bilemem, vardığın neresi, bugün?
Hergün yürüdüğün kadar yürüdün,
Arkasından kendi ölünün; gördüm..


Necip Fazıl Kısakürek (1926)
Ekleme Tarihi: 12.07.2007 - 18:37
Bu mesajı bildir   YALNIZ_KURT üyenin diğer mesajları YALNIZ_KURT`in Profili YALNIZ_KURT Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
YALNIZ_KURT su an offline YALNIZ_KURT  

843 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.03.2007
En Son On: 30.11.2010 - 15:52
Cinsiyeti: ----- 
GURBET

Dağda dolaşırken yakma kandili,
Fersiz gözlerimi dağlama gurbet!
Ne söylemez, akan suların dili,
Sessizlik içinde çağlama gurbet!
Titrek parmağınla tutup tığını.
Alnıma işleme kırışığını
Duvarda, emerek mum ışığını,
Bir veremli rengi bağlama gurbet
Gül büyütenlere mahsus hevesle,
Renk renk dertlerimi gözümde besle!
Yalnız, annem gibi, o ılık sesle,
İçimde dövünüp ağlama gurbet!..


Necip Fazıl Kısakürek (1923)
Ekleme Tarihi: 12.07.2007 - 18:38
Bu mesajı bildir   YALNIZ_KURT üyenin diğer mesajları YALNIZ_KURT`in Profili YALNIZ_KURT Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
eylülüm. su an offline eylülüm.  

235 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.04.2007
En Son On: 02.05.2008 - 12:37
Cinsiyeti: Bayan 
ALLAH razı olsun YALNIZ KURT SAGOLASIN boş bırakmamışsın sevinçli
malum mevzu üstad olunca ......
devam inş. demi kardes
Ekleme Tarihi: 12.07.2007 - 19:22
Bu mesajı bildir   eylülüm. üyenin diğer mesajları eylülüm.`in Profili eylülüm. Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
YALNIZ_KURT su an offline YALNIZ_KURT  

843 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.03.2007
En Son On: 30.11.2010 - 15:52
Cinsiyeti: ----- 
evet üstadın tüm şiirleri tamamlanıncaya kadarsevinçli yılmak yok inş
Ekleme Tarihi: 12.07.2007 - 19:46
Bu mesajı bildir   YALNIZ_KURT üyenin diğer mesajları YALNIZ_KURT`in Profili YALNIZ_KURT Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
YALNIZ_KURT su an offline YALNIZ_KURT  

843 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.03.2007
En Son On: 30.11.2010 - 15:52
Cinsiyeti: ----- 
BABADAN OĞULA

Eve dönmez bir akşam;
Ve gün yüzlü çocuğu,
Sorar: Nerede babam?

Bakarlar, oldu, bitti;
Gelir, derler çocuğa,
Baban attaya gitti.

Uzar gider bu atta;
Ve neler neler olmaz
Ve kimbilir ve hatta;

Bir mahşer gerisinde;
Babası döner bir gün,
Oğlunun derisinde...

Necip Fazıl Kısakürek
Ekleme Tarihi: 12.07.2007 - 19:54
Bu mesajı bildir   YALNIZ_KURT üyenin diğer mesajları YALNIZ_KURT`in Profili YALNIZ_KURT Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
YALNIZ_KURT su an offline YALNIZ_KURT  

843 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.03.2007
En Son On: 30.11.2010 - 15:52
Cinsiyeti: ----- 
ÇİLE

Gaiblerde bir ses geldi: Bu adam,
Gezdirsin boşluğu ense kökünde!
Ve uçtu tepemden birdenbire dam;
Gök devrildi, künde üstüne künde...

Pencereye koştum: Kızıl kıyamet!
Dediklerin çıktı, ihtiyar bacı!
Sonsuzluk, elinde bir mavi tulbent,
Ok çekti yukardan, üstüme avcı

Ateşten zehrini tattım bu okun,
Bir anda kül etti can elmasımı.
Sanki burnum, değdi burnuna (yok)un,
Kustum, öz ağzımdan kafatasımı

Bir bardak su gibi çalkandı dünya;
Söndü istikamet, yıkıldı boşluk.
Al sana hakikat, al san rüya!
İşte akıllılık, işte sarhoşluk!

Ensemin örsünde bir demir balyoz,
Kapandım yatağa son çare diye.
Bir kanlı şafakta, bana çil horoz,
Yepyeni bir dünya etti hediye

Bu nasıl bir dünya, hikayesi zor;
Makânı bir satih, zamanı vehim.
Bütün bir kahinat muşamba dekor,
Bütün bir insanlık yalana teslim.

Nesin sen, hakikat olsan da çekil!
Yetiş körlük, yetiş, takma gözde cam!
Otursun yerine bende her şekil;
Vatanım, sevgilim, dostum ve hocam!

.....................................................
.....................................................
.....................................................
.....................................................

Aylarca gezindim, yıkık ve şaşkın,
Benliğim bir kazan ve aklım kepçe,
Deliler köyünden bir menzil aşkın,
Her fikir içimde bir çift kelepçe.

Niçin küçülüyor eşya uzakta?
Gözsüz görüyorum rüyada, nasıl?
Zamanın raksı ne bir yuvarlakta?
Sonum varmış, onu öğrensem asıl?

Bir fikir ki sıcak yarad kezzap,
Bir fikir ki, beyin zarında sülük.
Selam sana haşmetli azap;
Yandıkça gelişen tılsımlı kütük.

Yalvardım: Gösterin bilmeceme yol!
Ey yedinci gök, esrarını aç!
Annemin duası, düş de perde ol!
Bir asâ kes bana, ihtiyar ağaç!

Uyku, katillerin bile çeşmesi;
Yorgan, Allahsıza kadar sığınak.
Teselli pınarı, sabır memesi;
Size şerbet, bana kum dolu çanak.

Bu mu, rüyalarda içtiğim cinnet,
Sırrını ararken patlayan gülle?
Yeşil asmalarda depreniş, şehvet;
Karınca sarayı, kupkuru kelle...

Akrep nokta nokta ruhumu sokmuş,
Mevsimden mevsime girdim böylece.
Gördüm ki, ateşte, cımbızda yokmuş,
Fikir çilesinden büyük işkence.

...................................................
....................................................
....................................................
....................................................

Evet, her şey bende bir gizli düğüm;
Ne ölüm terleri döktüm, nelerden!
Dibi yok göklerden yeter ürktüğüm,
Yetişir çektiğim mesafelerden!

Ufuk bir tilkidir, kaçak ve kurnaz;
Yollar bir yumaktır, uzun ve dolaşık.
Her gece rüyamı yazan sihirbaz,
Tutuyor önümde bir mavi ışık.

Büyücü, büyücü ne bana hıncın?
Bu kükürtlü duman, nedir inimde?
Camdan keskin, kıldan ince kılıcın,
Bir zehir kıymak gibi, beynimde.

Lugat, bir isim ver bana halimden;
Herkesin bildiği dilden bir isim!
Eski esvaplarım, tutun elimden;
Aynalar söyleyin bana, ben kimim?

Söyleyin, söyleyin, ben miyim yoksa,
Arzı boynuzunda taşıyan öküz?
Belâ mimarının seçtiği arsa;
Hayattan mühacir; eşyadan öksüz?

Ben ki, toz kanatlı bir kelebeğim,
Minicik gövdeme yüklü Kafdağı,
Bir zerreciğim ki, Ars'a gebeyim,
Dev sancılarımın budur kaynağı!

Ne yalanlarda var, ne hakikatta,
Gözümü yumdukça gördüğüm nakış.
Boşuna gezmişim, yok tabiatta,
İçimdeki kadar iniş ve çıkış.

...............................................
.................................................
.................................................
.................................................

Gece bir hendeğe düşercesine,
Birden kucağına düştüm gerçeğin.
Sanki erdim çetin bilmecesine,
Hem geçmiş zamanın, hem geleceğin.

Açıl susam, açıl! Açıldı kapı;
Atlas sedirinde mavera dede.
Yandı sırça saray, ilahi yapı,
Binbir avizeyle uçsuz maddede.

Atomlarda cümbüş, donanma, şenlik;
Ve çevre çevre nur, çevre çevre nur.
İçiçe mimari, içiçe benlik;
Bildim seni ey Rab, bilinmez bilinmez meşhur!

Nizam köpürüyor, med vakti deniz;
Nizam köpürüyor, ta çenemde su.
Suda bir gizli yol, pırılıtılı iz;
Suda ezel fikri, ebed duygusu.

Kaçır beni ahenk, al beni birlik;
Artık barınamam gölge varlıkta.
Ver cüceye, onun olsun şairlik,
Şimdi gözüm, büyük sanatkarlıkta.

Öteler öteler, gayemin malı;
Mesafe ekinim, zaman madenim.
Gökte saman yolu benim olmalı;
Dipsizlik gölünde, inciler benim.

Diz çök ey zorlu nefs, önümde diz çök!
Heybem hayat dolu, deste ve yumak.
Sen, bütün dalların birleştiği kök;
Biricik meselem, Sonsuza varmak...


Necip Fazıl Kısakurek (1939)
Ekleme Tarihi: 12.07.2007 - 19:56
Bu mesajı bildir   YALNIZ_KURT üyenin diğer mesajları YALNIZ_KURT`in Profili YALNIZ_KURT Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
eylülüm. su an offline eylülüm.  

235 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.04.2007
En Son On: 02.05.2008 - 12:37
Cinsiyeti: Bayan 
Durun kalabalıklar, bu cadde çıkmaz sokak!
Haykırsam, kollarımi makas gibi açarak:
Durun, durun, bir dünya iniyor tepemizden,
Çatırtılar geliıyor karanlık kubbemizden,
Çekiyor tebeşirle yekün hattını afet;
Alevler içinde ev, üst katında ziyafet!
Durum diye bir laf var, buyurun size durum;
Bu toprak çirkef oldu, bu gökyüzü bodrum!
Bir şey koptu benden, şey, Herşeyi tutan bir şey.
Benim adım bay Necip, babamın ki Fazıl bey,

UTANIRDI BURNUNU GÖSTERMEKTEN SÜT NİNEM,
KIZIMIN GÖSTERDİĞİ KEFEN BEZİNE MAHREM !!!

Ey tepetaklak ehram, başı üstünde bina;
Evde cinayet, tramvay arabasında zina!
Bir kitap sarayının bin dolusu iskambil;
Barajlar yıkan şarap, sebil üstüne sebil!
Ve ferman, kumardaki dört kralın buyruğu:
Başkentler haritası, yerde sarhoş kusmuğu!
Geçenler geçti seni, uçtu pabucun dama,
Çatla Sodom-Gomore, patla Bizans ve Roma!
Öttür yem borusunu öttür, öttür, borazan!
Bitpazarında sattık, kalkamaz artık kazan!

Allah'ın on pulunu bekleye dursun on kul;
Bir kişiye tam dokuz, dokuz kişiye bir pul.

Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara şah olsa;
Yaşasın, kefenimin kefili karaborsa!
Kubur faresi hayat, meselesiz, gerçeksiz;
Heykel destek üstünde, benim ruhum desteksiz.
Siyaset kavas, ilim köle, sanat ihtilac;
Serbest, verem ve sıtma; mahpus, gümrükte ilaç.
Bülbüllere emir var: Lisan öğren vakvaktan;
Bahset tarih, balığın tırmandığı kavaktan!
Bak, arslan hakikate, ispinoz kafesinde;
Tartılan vatana bak, dalkavuk kefesinde!

Mezarda kan terliyor babamin iskeleti;
Ne yaptık, ne yaptılar MUKADDES EMANETİ ?

Ah! küçük hokkabazlık, sefil aynalı dolap;
Bir şapka, bir eldiven, bir maymun ve inkilap!

Necip Fazıl Kısakürek
Ekleme Tarihi: 12.07.2007 - 20:01
Bu mesajı bildir   eylülüm. üyenin diğer mesajları eylülüm.`in Profili eylülüm. Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
eylülüm. su an offline eylülüm.  

235 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.04.2007
En Son On: 02.05.2008 - 12:37
Cinsiyeti: Bayan 
Yolculuk

Yolculuk, her zaman düşündüm onu;
İçimde bu azgın davet ne demek?
Oraya, nemdeyse güneşin sonu,
Uçmak, kayıp gitmek, kaçıp dönmemek.

Altımdan kaydırdı bir el minderi;
Herkes yatağında, ben ayaktayım.
Bir gece, rüyada gördüğüm yeri,
Gözlerim yumula, aramaktayım.

Beni çağırmakta yabancı dostlar;
Bu dostlar ne güzel, dilsiz ve adsız.
Eski evde, şimdi bir başka ev var:
Avlusu karanlık, suları taçsız.

Her akşam, aynı yer, aynı saatte,
Güneşten eşyama düşen bir çubuk;
Yangın varmış gibi yukarı katta,
Arkamdan gel diyor, sessiz ve çabuk!

Başım, artık onu taşımak ne zor!
Başım, günden güne kayıtsız bana.
Dalında bir yaprak gibi dönüyor,
Acı rüzgarların çektiği yana...

Necip Fazıl Kısakürek
Ekleme Tarihi: 12.07.2007 - 20:06
Bu mesajı bildir   eylülüm. üyenin diğer mesajları eylülüm.`in Profili eylülüm. Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
ramo_d68 su an offline ramo_d68  
slm aleykum

5 Mesaj

Kayıt Tarihi: 19.10.2005
En Son On: 11.11.2007 - 16:55
Cinsiyeti: Erkek 
buda benden

Yunus Emre'den

--------------------------------------------------------------------------------

Sufilere sohbet gerek, Ahilere ahret gerek,
Mecnunlara Leyla gerek, bana seni gerek seni..
Eğer beni öldüreler, külüm göğe savuralar,
Toprağım anda çağırır, bana seni gerek seni..
Cennet dedikleri ne ki, bir kaç köşkle birkaç huri,
İsteyene ver onları, bana seni gerek seni..


KİME EMANET?

Hak Nebi’nin dilinde nifak sayılmış emanete ihanet
Tohum toprağa, yavru yuvaya, yuva anaya emanet,
Şak şak olmuş toprak suya, su gbuluta emanet
Yusuf kuyuya, mısır Yusuf’a emanet
Hak Nebi mağaraya, Medine Hak Nebi’ye emanet,
İbrahim ateşe, İsmail bıçağa emanet,
Ne bıçak ne kuyu ne de mağara etmedi ihanet
Asrın İbrahimleri sana emanet
Arkadaş! Gwl sen de bir kor gibi yak sineni
Çünkü hepsi Allah’a emanet
İçine doğru derinleş dibi görünmeyen bir kuyu ol,
Sakla Yusufları koynunda, Yusuflar sana emanet
Mağarada yılan olma, güvercin gibi vefalı ol,
Örümcek gibi tehlikelere perdedar ol!,
Mağara gibi al Muhammed ileri, al yedi genci,
Al bütün bir gençliği …
Hz. Sümeyra, Hak Nebi’yi evlatlarına emanet etti ,
“sakın ona bir olursa eve dönmeyin” dedi.
Dönmeden emanete sahip çıkamayacaklarını anlayınca
Vazgeçtile eve dönmekten,
Evlerinde çıkamayanlar neyin emanetçisi acaba,
Bilecik istasyonunda yaşlı ana,
Oğlunu cepheye uğurlarken ona ;
“ Oğlum ! babanın Dİmetoka’da , dayını Şipka’da ,
ağabeylerini Çanakkale’de kaybettim,
sen benim son yongamsın
sen de dönmezsen ben Allah’a emanet” diyordu
ve ilave ediyordu; “ git sen de git,
minareler ezansız, camiler Kur’an’sız kalacaksa sen de git ,
ezan, Kur’an , vatan kime emanet?
Galiçya da Şİpka’da Dİmetoka’
da kalanların evlatları kime emanet?
“Ben sağ dönseydim uğrunda öldüğüm Kur’an’ı,
canımdan çok sevdiğim İslam’ı yavruma öğretirdim.”
Diyen ve fakat şimdi mabet yüzünü görmeyen,
Bu şehit evlatları kime emanet?
Cafer-i Tayyar şehit olmuştu, Hak Nebi geldi
Yetimlerinin başını okşadı,
Ve ağladı…
Baş okşayan kim?
Gözyaşı kime emanet?
Cephede kanlar içinde son anlarını yaşarken,
Vücüdundan kanlı kurşunu çıkarıp:
Arkadaşım Memiş, şunu al, oğluma emanet et
“Ben yaşadığım Müdsdetçe vazifemi yaptım,
inandığım mukaddesler uğruna can veriyorum,
senden bunun hakkını vermeni istiyorum.”
Dediğimi ilet.
Mukaddes kurşun kime emanet
Sütçü İmamım ! iki bacımızın
yaşmağını aldılar diye Maraş’ı kana buladın ,
Senin şuurunu kime, yaşmak kime emanet
Şair Hz. Amine’ye :
“Ey bu da yatan yatan ölüm ,
bahçende açtı dünyanın e4n güzel gülü”
derken bahçe kime, gül kime emanet?
Bİlaller, dem tutan bülbüller nerede ,
Arkadaş , gül de , bülbül de , bağ da , bahçıvan da ,
Bıçak altındaki İsmailler ,
Ateş içindeki İbrahimler,
Kuyuda ki Yusuflar,
Şu gerideki isimsiz kümbet,
Şu ilerideki ıssız mabet,
UNUTMA!! HEPSİ SANA EMANET!

Ekleme Tarihi: 12.07.2007 - 21:45
Bu mesajı bildir   ramo_d68 üyenin diğer mesajları ramo_d68`in Profili zum Anfang der Seite
güllüzar su an offline güllüzar  

60 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 10.05.2007
En Son On: 17.01.2008 - 22:17
Cinsiyeti: Bayan 
ellinize saglik arkadaslar


Allah Razı Olsun
Ekleme Tarihi: 15.07.2007 - 19:55
Bu mesajı bildir   güllüzar üyenin diğer mesajları güllüzar`in Profili güllüzar Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
~Vervo~ su an offline ~Vervo~  

274 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 22.05.2007
En Son On: 14.08.2007 - 13:10
Cinsiyeti: Bayan 
Aynalar

Aynalar, bakmayın yüzüme dik dik;
İşte yakalandık, kelepçelendik!
Çıktınız umulmaz anda karşıma,
Başımın tokmağı indi başıma.
Suratımda her suç bir ayrı imza,
Benmişim kendime en büyük ceza!
Ey dipsiz berraklık, ulvi mahkeme!
Acı, hapsettiğin sefil gölgeme!
Nur topu günlerin kanına girdim.
Kutsi emaneti yedim, bitirdim.
Doğmaz güneşlere bağlandı vade;
Dişlerinde, köpek nefsin, irade.
Günah, günah, hasad yerinde demet;
Merhamet, suçumdan aşkın merhamet!
Olur mu, dünyaya indirsem kepenk:
Gözyaşı döksem, Nuh tufanına denk?

Çıkamam, aynalar, aynalar zindan.
Bakamam, aynada, aynada vicdan;
Beni beklemeyin, o bir hevesti;
Gelemem, aynalar yolumu kesti.
Ekleme Tarihi: 16.07.2007 - 16:23
Bu mesajı bildir   ~Vervo~ üyenin diğer mesajları ~Vervo~`in Profili ~Vervo~ Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
YALNIZ_KURT su an offline YALNIZ_KURT  

843 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.03.2007
En Son On: 30.11.2010 - 15:52
Cinsiyeti: ----- 
EN YAKIN

Butun insanligi dovsen havanda,
Zerre zerre herkes yine yaliniz.
boslukta yol alan ucsuz kervanda,
Her sey tek basina, dag, tas ve yildiz.

Herkes bir vucutsuz hayal pesinde;
Esini kaybetmis herkes esinde.
Icinizde yiv yiv derinlesirde,
Ciksin karsiniza en yakininiz|

1972

N. F. KISAKUREK
Ekleme Tarihi: 17.07.2007 - 00:13
Bu mesajı bildir   YALNIZ_KURT üyenin diğer mesajları YALNIZ_KURT`in Profili YALNIZ_KURT Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
YALNIZ_KURT su an offline YALNIZ_KURT  

843 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.03.2007
En Son On: 30.11.2010 - 15:52
Cinsiyeti: ----- 
GECILMEZ

Bu kapidan kol ve kanat kirilmadan gecilmez;
Esten,dosttan,sevgiliden ayrilmadan gecilmez.
Iceride bir has oda,yeri samur doseli;
Bu odadan gelsin diye cagrilmadan gecilmez.
Eti zehir,yagi zehir,bali zehir dunyada,
Butun fani lezzetlere darilmadan gecilmez.
Varlik nicin,yokluk nasil,yasamak ne,topyekun?
Akli yele saliverip cildirmadan gecilmez.
Kayalik bogazlarda yon arayan bir gemi;
Usta kaptan kilavuza varilmadan gecilmez.
Ne okudun,ne ogrendin,ne bildinse berhava;
Yer cokmeden,gok iki sak yarilmadan gecilmez.
Gecitlerin,kilitlerin yalniz O'nda sifresi;
Iste,iste o etege sarilmadan gecilmez!

Necip Fazil
(1983)
teberri kardeş iki gün yoktum ekleme yapmamışsınız yılgınlık mı var yoksatelaşlı telaşlı telaşlı
Ekleme Tarihi: 17.07.2007 - 00:16
Bu mesajı bildir   YALNIZ_KURT üyenin diğer mesajları YALNIZ_KURT`in Profili YALNIZ_KURT Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
eylülüm. su an offline eylülüm.  

235 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.04.2007
En Son On: 02.05.2008 - 12:37
Cinsiyeti: Bayan 
yok yalnız kurt kardes devam inş lakin benimde pek vaktim olmadı
yılgınlık söz konusu olamaz sevinçli bu arada şiir ekleyen kardeşlerimden MEVLA RAZI OLSUN baki muhabbetlerimle..
Ekleme Tarihi: 18.07.2007 - 09:17
Bu mesajı bildir   eylülüm. üyenin diğer mesajları eylülüm.`in Profili eylülüm. Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
eylülüm. su an offline eylülüm.  

235 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.04.2007
En Son On: 02.05.2008 - 12:37
Cinsiyeti: Bayan 
Kaldırımlar

Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında,
Yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum.
Yolumun karanlığa karışan noktasında,
Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum.

Kara gökler külrengi bulutlarla kapanık;
Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar.
Bu geceyarısında iki kişi uyanık:
Biri benim, biri de uzayan kaldırımlar.

İçimde damla damla bir korku birikiyor;
Sanıyorum her sokak başını kesmiş devler.
Simsiyah camlarını üzerime dikiyor,
Gözleri çıkarılmış bir âmâ gibi evler.

Kaldırımlar, ıstırap çekenlerin annesi,
Kaldırımlar, içimde uzayan bir lisandır,
Kaldırımlar, duyulur ses kesilince sesi,
Kaldırımlar, içimde uzayan bir lisandır.

Bana düşmez can vermek yumuşak bir kucakta,
Ben bu kaldırımların emzirdiği çocuğum.
Aman sabah olmasın bu karanlık sokakta,
Bu karanlık sokakta bitmesin yolculuğum.

Ben gideyim yol gitsin, ben gideyim yol gitsin;
İki yanımda aksın bir sel gibi fenerler.
Tak, tak, ayak sesimi aç köpekler işitsin;
Yolumda bir tâk olsun zulmetten taş kemerler.

Ne ışıkta gezeyim, ne göze görüneyim;
Gündüzler size kalsın, verin karanlıkları.
Islak bir yorgan gibi iyice bürüneyim,
Örtün, üstüme örtün serin karanlıkları.

Uzanıverse gövdem taşlara boydan boya,
Alsa bu soğuk taşlar alnımdaki ateşi.
Dalıp sokaklar kadar esrarlı bir uykuya,
Ölse kaldırımların kara sevdalı eşi...

Necip Fazıl Kısakürek
Ekleme Tarihi: 18.07.2007 - 09:32
Bu mesajı bildir   eylülüm. üyenin diğer mesajları eylülüm.`in Profili eylülüm. Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
eylülüm. su an offline eylülüm.  

235 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.04.2007
En Son On: 02.05.2008 - 12:37
Cinsiyeti: Bayan 
Aç Kapıyı

Aç kapıyı haber var,
Ötenin ötesinden.
Dudaklarda şarkılar,
Kurtuluş bestesinden.

Biz geldik, bilen bilsin.
Gönül gönül girilsin.
İnsanlar devşirilsin,
Sonsuzluk destesinden.

Necip Fazıl Kısakürek
Ekleme Tarihi: 26.07.2007 - 11:02
Bu mesajı bildir   eylülüm. üyenin diğer mesajları eylülüm.`in Profili eylülüm. Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
eylülüm. su an offline eylülüm.  

235 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.04.2007
En Son On: 02.05.2008 - 12:37
Cinsiyeti: Bayan 
İşim Acele

Gökte zamansızlık hangi noktada?
Elindeyse yıldız yıldız hecele!
Hüküm yazılıyken kara tahtada
İnsan yine çare arar ecele!

Gençlik... Gelip geçti... bir günlük süstü;
Nefsim doymamaktan dünyaya küstü.
Eser darmadağın, emek yüzüstü;
Toplayın eşyamı, işim acele!

(1972)

Necip Fazıl
Ekleme Tarihi: 26.07.2007 - 11:07
Bu mesajı bildir   eylülüm. üyenin diğer mesajları eylülüm.`in Profili eylülüm. Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
eylülüm. su an offline eylülüm.  

235 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.04.2007
En Son On: 02.05.2008 - 12:37
Cinsiyeti: Bayan 
Ey gönül, gidenden ümidini kes!
Kaçan bir hayale benziyor herkes,
Sanki kulağıma gaipten bir ses
Buluşmalar kaldı mahşere diyor.

Enginden engine koşarken rüzgar,
Bende bir yolculuk heyecanı var...
Yattığım kayaya çarpan dalgalar
Çıkıver bir sonsuz sefere diyor.


Necip Fazıl Kısakurek
Ekleme Tarihi: 26.07.2007 - 20:12
Bu mesajı bildir   eylülüm. üyenin diğer mesajları eylülüm.`in Profili eylülüm. Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
YALNIZ_KURT su an offline YALNIZ_KURT  

843 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.03.2007
En Son On: 30.11.2010 - 15:52
Cinsiyeti: ----- 
GECILMEZ

Bu kapidan kol ve kanat kirilmadan gecilmez;
Esten,dosttan,sevgiliden ayrilmadan gecilmez.
Iceride bir has oda,yeri samur doseli;
Bu odadan gelsin diye cagrilmadan gecilmez.
Eti zehir,yagi zehir,bali zehir dunyada,
Butun fani lezzetlere darilmadan gecilmez.
Varlik nicin,yokluk nasil,yasamak ne,topyekun?
Akli yele saliverip cildirmadan gecilmez.
Kayalik bogazlarda yon arayan bir gemi;
Usta kaptan kilavuza varilmadan gecilmez.
Ne okudun,ne ogrendin,ne bildinse berhava;
Yer cokmeden,gok iki sak yarilmadan gecilmez.
Gecitlerin,kilitlerin yalniz O'nda sifresi;
Iste,iste o etege sarilmadan gecilmez!

Necip Fazil
(1983)
Ekleme Tarihi: 26.07.2007 - 20:40
Bu mesajı bildir   YALNIZ_KURT üyenin diğer mesajları YALNIZ_KURT`in Profili YALNIZ_KURT Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
YALNIZ_KURT su an offline YALNIZ_KURT  

843 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.03.2007
En Son On: 30.11.2010 - 15:52
Cinsiyeti: ----- 
VEDA
Elimde, sukutun nabzini dinle,
Dinlede gonlumu aliver gitsin !
Saclarimdan tutup, kor gozlerinle,
Yasli gozlerime dali ver gitsin !

Yuru, golgen seni ugurlamakta,
Kuculup kuculup kaybol irakta,
Yolu tam donerken arkana bak da,
Kosede bir lahza kali ver gitsin !

Umidim yillarin seline dustu,
Sacinin en titrek teline dustu,
Kuru bir yaprak gibi eline dustu,
Istersen ruzgara saliver gitsin !

Necip Fazil--1923
Ekleme Tarihi: 28.08.2007 - 18:34
Bu mesajı bildir   YALNIZ_KURT üyenin diğer mesajları YALNIZ_KURT`in Profili YALNIZ_KURT Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
eylülüm. su an offline eylülüm.  

235 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.04.2007
En Son On: 02.05.2008 - 12:37
Cinsiyeti: Bayan 
İlaç

Eczanede ama hangi rafta şişede?
İslam ki, tek ilaçtır, örümcekli köşede...

(1977
)

Necip Fazıl Kısakürek
Ekleme Tarihi: 13.12.2007 - 22:36
Bu mesajı bildir   eylülüm. üyenin diğer mesajları eylülüm.`in Profili eylülüm. Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Ahmet YAZICIOĞLU su an offline Ahmet YAZICIOĞLU  

22 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 12.10.2007
En Son On: 30.03.2008 - 11:00
Cinsiyeti: ----- 

KARACAAHMET


Deryada sonsuzluğu zikretmeye ne zahmet!
Al sana, derya gibi sonsuz Karacaahmet!

Göbeğinde yalancı şehrin, sahici belde;
Ona sor, gidenlerden kalan şey neymiş elde?

Mezar, mezar, zıtların kenetlendiği nokta;
Mezar, mezar, varlığa yol veren geçit, yokta...

Onda sırların sırrı: Bulmak için kaybetmek.
Parmakların saydığı ne varsa hep tüketmek.

Varmak o iklime ki, uğramaz ihtiyarlık;
Ebedi gençliğin taht kurduğu yer, mezarlık.

Ebedi gençlik ölüm, desem kimse inanmaz;
Taş ihtiyarlar, servi çürür, ölüm yıpranmaz.

Karacaahmet bana neler söylüyor, neler!
Diyor ki, viran olmaz tek bucak, viraneler,

Zaman deli gömleği, onu yırtan da ölüm;
Ölümde yekpare an, ne kesiklik, ne bölüm...

Hep olmadan hiç olmaz, hiçin ötesinde hep;
Bu mu dersin, taşlarda donmuş sukuta sebep?

Kavuklu, başörtülü, fesli, başacık taşlar;
Taşlara yaslanmış da küflü kemikten başlar,

Kum dolu gözleriyle süzüyor insanları;
Süzüyor, sahi diye toprağa basanları.

Onlar ki, her nefeste habersiz öldüğünden,
Gülüp oynamaktalar, gelir gibi düğünden.

Onlar ki, sıfırlarda rakamları bulmuşlar,
Fikirden kurtularak, ölümden kurtulmuşlar.

Söyle Karacaahmet, bu ne acıklı talih!
Taşlarına kapanmış, ağlıyor koca tarih!

NECİP FAZIL KISAKÜREK


(:Değerli şairden bir şiir de benden buyurunuz (acizane )sevinçli sevgi ve selamlarımla.

Ekleme Tarihi: 14.12.2007 - 23:06
Bu mesajı bildir   Ahmet YAZICIOĞLU üyenin diğer mesajları Ahmet YAZICIOĞLU`in Profili Ahmet YAZICIOĞLU Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1205 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
aliye72 (49), maliyeter (45), Mehmet Ögretmis (66), REHBER2 (60), meltem35 (54), banazli (48), kardelen55 (53), rojda (39), yakobus (48), ibo13 (47), zeyd82 (42), erhan baker (50), seferistan (53), rufat (43), KAMCILI_MIZRAK (52), ejderha (57), Sofican (44), ofluenes61 (39), manly (51), boncell (53), zümer (44), ferdi33 (54), recai (47), Hidayet Demir (67), yelizyagci (48), doxan1 (45), imparator_57 (43), DELÝVELÝOGLU (60), KURTBEY66 (47), Murtaza GÜRSOY (38), yalovalifurkan7.. (34), durak1 (69), sinos (52), isik_67 (38), DaMLaM (47), EnDeRuN (53), Baha_RIP (35), cristor (46), AVLAYANHASAN (51), seyyid_emin (46), beyzanur61 (45), sekkos (42), necla caltekin (72), ekrem1992 (32), MuhammetColak (42)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.75190 saniyede açıldı