0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » SİYER-İ NEBİ » HZ. PEYGAMBER'İN KİŞİSEL BAKIMI

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 7 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
KaLBeNuR su an offline KaLBeNuR  
HZ. PEYGAMBER'İN KİŞİSEL BAKIMI

1686 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 20.07.2007
En Son On: 17.08.2009 - 12:01
Cinsiyeti: Bayan 
Saçları

Yazılı vesîkalara göre Hz. Peygamber, ustura tıraşlı değil, uzun saçlıdır. Saç biçimi ise, uzunluk kısalık durumuna göre, üç şekil arzetmektedir. En kısa şekli kulak yumuşağına kadar olup, en uzun şekli de omuzlarına dokunacak derecede olandır ki, her durum için üç ayrı tâbir kullanılmıştır. Kısadan uzuna doğru, kaynaklardaki ifâdeler şöyledir:


Kulak yumuşaklarına kadar olan haline, "vefre", kulak yumuşağını biraz geçene, "limme", omuzlarına dokunacak kadar olan haline de "cümme" denmiştir. Rivâyetler arasındaki değişiklik ise son derece normaldir. Her râvî, kendi gördüğü andaki hâlini anlatmış olacağına göre, rivâyetler arasındaki farklılığı, bir çelişki olarak değerlendirmemek gerekecektir.

Hz. Peygamber'in saç tarama şekline gelince: İbn Abbâs (r.a)'ın rivâyetinden anlaşıldığına göre, Hz. Peygamber döneminde Hicaz bölgesinde iki türlü saç tarama biçimi yaygındı. Ehl-i kitap olanlar, kâküllerini önlerine düz tararlardı. O günün putperestleri ise perçemlerini ortadan ikiye ayırarak yanlara bırakırlardı.

Yeni bir model getirme yoluna gitmemişler; başlangıçta ehl-i kitâbın uygulamasını benimseyerek, onlar gibi perçemlerini önüne düz taramışlar; Hicaz bölgesinde putperestliğin kökü kazınıp toplumda taraftarı kalmayınca, bu def'a da, saçlarını önden ikiye ayırarak sağ sola bırakır olmuşlardır.

Saç Bakımı
Peygamber Efendimiz, saç bakımı husûsunda, umûmî bir tavsiyede bulunmuşlardır: "Kim saç bırakmışsa, onun bakımına dikkat etsin". " Saçı olan, saçına ikrâm etsin".

İslâmî kaynaklar, Hz. Peygamber'in dâimâ yanlarında bulundurdukları bazı zâti eşyalarını da kaydetmişlerdir. Bunlar; tarak, ayna, misvâk, kürdan, makas, sürmedân gibi eşyalardır.

Peygamber Efendimiz, üst-baş temizliğine son derece dikkat ettiği gibi, üstlerinin başlarının tertipli olmasına da o ölçüde itinâ gösterirlerdi.

Üst başın tertipli olmasını ve buna titizlik gösterilmesini isteyen Peygamber Efendimiz, sadece süslenmekle vakit geçirmeyi ise hoş karşılamamışlar; şık ve sâde olmakla, süslenmeyi bir meşgale haline getirmeyi birbirinden ayırmışlardır.

Bize ulaşan bilgilerden anlaşılacağı üzere, Rasûlullah Efendimiz'in mübârek saçları ve sakal-ı şerîfleri, göze batacak kadar ağarmamıştı. Esâsen, Kâinâtın Efendisi'nin vücûd yapılarında, son nefeslerine kadar bir değişiklik husûle gelmemiştir: İhtiyarlık belirtileri, diş dökülmesi, az görme, yavaş işitme, saç dökülmesi, sakal ağarması, ve benzer ârızî durumlar, O'nda görülmemiştir.


Mevcut metinlere göre, ak düşen yerler; sakal başları, yâni gözle kulak arasındaki favori yerleri, alt dudakla çene arasındaki bölge ile saçlarının dağınık yerlerinde olup, sakal-ı şerîflerindekilerin sayısı, saçlarındakinden fazla idi. Bunlar da, karşıdan fark edilecek cinsten değildi. Ağarmaya yol açan sebepler ise, yine kendilerince şöyle îzâh edilmektedir: "Benim saçımı sakalımı, Hûd ve benzeri sûrelerdeki âyet-i kerîmeler ağarttı".

Peygamber Efendimiz, saç boyası kullanmamışlar; ancak başlarını zaman zaman zeytinyağı ile yağlamışlardır. Yağı başlarına sürdükten sonra, sarıklarına bulaşmaması için, sarığın altına bir tülbend koyarlardı. Bu tülbend, yağın fazlasını emer ve sarıklarını yağlanmaktan korurdu.

İbn Sa'd'ın kaydettiği bir vesîkadan anlaşıldığına göre, Hz. Peygamber, başlarını, sidr ağacı yaprağının kaynatılmasıyla elde edilen bir karışımla yıkardı. Mü'minlerin Annesi Ümmü Seleme (r.a) başta olmak üzere, ashâb-ı kirâm'dan pek çoğu, Hz. Peygamber'in mübârek saçlarını ve sakal-ı şerîflerinin kıllarını, teberrüken saklamışlardır. Bunların, bir kutsal mîras ciddiyetiyle, nesilden nesile intikal ettiğini de biliyoruz.

Güzel Koku Sürünmeleri
Hz. Âişe (r.a), Rasûlullah Efendimiz'in giyim kuşamı ve kılık kıyâfeti ile birinci derecede ilgilenen güzîde hanımlarındandı. Kendisi, hayatının her safhasında Rasûlullah Efendimiz'i, "bulabildiği en güzel kokular" sürerek giydirirdi.

Peygamber Efendimiz, yanında "sükke" tâbir edilen bir koku bulundurur ve gerektikçe ondan sürünürdü. Özellikle yolculuklarında birlikte götürülmesi mûtad olan eşyaları arasında bir de "koku şişesi" yer almaktadır. Hz. Peygamber'in güzel koku ile ilgili davranışlarından biri de, O'nun ikrâm edilen kokuyu reddetmemesi idi.

"Zîrâ koku, külfetsiz bir ikrâmdır!" (Ahmed b. Hanbel, Müsned, II, 320; Ebu Dâvûd ve Nesaî).

"Dünyâda bana, kadın ve güzel koku sevdirildi; namaz da, gözümün nûru kılındı" (Nesâî, VII,61,62; İbn Sa'd, 1, 398; el-Hâkim, el-Müstedrek).

Peygamber Efendimiz sokağa çıktıkları zaman, kokularının o kendine has güzelliği ile çevredeki insanlar tarafından hemen farkedilirdi. Bu durumu, Enes b. Mâlik (r.a) şöyle ifâde etmektedir: "Rasûlullah Efendimiz Medîne sokaklarının birinden geçtiğinde O'nun misk gibi kokusu hemen sezildiğinden, halk, o yoldan Hazreti Peygamber'in geçtiğini söylerdi. Bizler, Peygamber Efendimiz'in gelişini, kokusunun güzelliğinden anlardık" (İbn Sa'd, Tabakât, 398-399; Mecme'uz-Zevâid, VIII, 282; el-Metalib'ül-Âliye, IV,25; Behcetül-Mehafil, II, 254).

Gözlerine Sürme Çekmesi
Peygamber Efendimiz, hıfzısıhha dediğimiz koruyucu hekimliğe son derece önem verirlerdi: Saçlarını yağlaması, dişlerini misvakla temizlemesi, gözüne sürme çekmesi, suyu dinlene dinlene içmesi, fazla kireçli ve kalitesiz suları içmeyip Medîne dışındaki pınar ve kuyulardan içme suyu getirtmesi, yediği gıdaların vücut ihtiyaçlarına göre ayarlanması ve daha pek çok tatbîkatı, hep sıhhati korumak için almış olduğu tedbîrlerdendi.

Hz. Peygamber, sürmeyi, gece yatacağı zaman kullanırlardı. Yatmadan önce, üç def'a sağ gözlerine, üç def'a sol gözlerine çekerler; ondan sonra yataklarına girerlerdi. Gerek sürmeyi kullanma zamanı, gerek sürmenin faydalarına dâir bilgilerden, sürmenin, süslenmek için değil, gözün sıhhatini korumak için kullanıldığı anlaşılıyor.

İbn Abbâs rivâyet ediyor:

Peygamber Efendimiz: "Gözlerinizi ismid ile sürmeleyiniz. Zîrâ ismid ile sürmelemek göze cilâ verir ve kirpik bitirir" buyurmuşlardır. İbn Abbâs der ki: "Hattâ Rasûlullah Efendimiz'in bir sürmedan'ı olup, her gece yatmadan önce bu sürmedandan üç kere sağ gözlerine, üç kere de sol gözlerine sürme çekerlerdi".

Prof. Dr. Ali Yardım
Sonpeygamber.info

Arkadaslar bu son kismi bende ilk defa okudum...bu konuyla ilgili bilgisi olan bu fakir kardesiyle paylassin ..... insallah... selam ve dua ile...düsün (sürme konusu)
Ekleme Tarihi: 17.11.2007 - 22:11
Bu mesajı bildir   KaLBeNuR üyenin diğer mesajları KaLBeNuR`in Profili KaLBeNuR Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
EK1453 su an offline EK1453  

253 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.09.2007
En Son On: 30.11.2007 - 00:43
Cinsiyeti: Erkek 
Ablam ben daha önce duymuştum sürme meselesini var böyle bişey...
Ekleme Tarihi: 17.11.2007 - 22:14
Bu mesajı bildir   EK1453 üyenin diğer mesajları EK1453`in Profili EK1453 Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
KaLBeNuR su an offline KaLBeNuR  
RE:

1686 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 20.07.2007
En Son On: 17.08.2009 - 12:01
Cinsiyeti: Bayan 
Alıntı
Orijınalı EK1453

Ablam ben daha önce duymuştum sürme meselesini var böyle bişey...



sagolasin ablam ...ya ben ilk defa okudum böyle bir sey o yüzden sasirdim...gerci sayfa güvenilir bir sayfa....Allah razi olsun selam ve dua ile kardesim...
Ekleme Tarihi: 17.11.2007 - 22:24
Bu mesajı bildir   KaLBeNuR üyenin diğer mesajları KaLBeNuR`in Profili KaLBeNuR Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
NaDiS su an offline NaDiS  

210 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 30.03.2007
En Son On: 04.12.2008 - 16:07
Cinsiyeti: Bayan 
Nebevî Tedavi Usullerinden İSMİD’LE SÜRMELENMEK

Câbir (radiyallahu anh) şöyle demiştir:

Ben Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) den şöyle işittim:

“Yatacağınız zaman ismid (denilen sürmeyi gözünüze çekmeye) devam ediniz. Çünkü o gözü temizleyip görme gücünü artırır ve kılları (yani kirpikleri) yetiştirir.” (İbn-i Mâce, Tıbb, 25)

İbn-i Abbas (radiyallahu anh)’dan gelen rivayette ise Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:
“İsmid’i kullanmaya devam edin, zira o, sürmelerinizin en hayırlısıdır. Göze parlaklık verip (görmeyi netleştirip), saçı (kirpiği) bitirir.” (Tirmizî, Libâs 23)

Günümüzde birçok hastalığın ilacının bitkilerden üretildiğini biliyoruz. Hadîs-i şeriflerde Efendimiz’in bildirdiği tıbb-ı nebevîye dair birçok örnek vardır; ancak üzülerek ifade etmek lazımdır ki Müslümanlar olarak bizlerin, bunun çok da kıymetini bildiğimiz, bu tavsiyeleri günümüzün imkânları ölçüsünde araştırıp onlardaki şifa unsurlarını açığa çıkararak insanların istifadesine sunduğumuz söylenemez. Doğrusu bu husustaki gayretimiz de diğer sünnetlere uymadaki gayretimiz mesabesindedir.

Hadislerde çeşitli hastalıklara ilaç olarak tavsiye edilen maddelerin bir kısmının bitkisel maddeler olduğu, bunların dışındaki hastalıklar içinse bir takım ilaçlar aranması gerektiği zikredilmektedir. Peygamberimiz (sallallahu aleyhi ve sellem)’in göz için tavsiye ettiği ismid taşını da bu bağlamda ele almak gerekir. İsmid, sürme taşıdır. Siyah renkli olup kırmızıya çalar. En iyisinin İsfahan’da çıktığı zikredilmektedir. Parçalanması kolay ve parlak bir taştır. Temiz olduğu zaman beyaz gümüş rengindedir.

Parmaklar arasında ovuşturulduğunda etrafa koku saçmaktadır. (Ali Rıza KARABULUT, Tıbb-ı Nebevî Ansiklopedisi, Mektebe Yay., c.2, s.624)
Peygamberimiz (sallallahu aleyhi vesellem)’in özellikle yatmazdan evvel sürmeyi tavsiye ettiği ismidin bazı faydaları şöyle sıralanmaktadır:

• Sürme, göze parlaklık verir ve gözün net görmesini sağlar.

• Göz sinirlerini kuvvetlendirir.

• Sürme, gözdeki yaşı ve cerahati emer, çapağı giderir.

• Kirpikleri yeniden bitirir, çoğalmasını sağlar.

• Göz damarlarını -bilhassa yaşlı ve çocuklarda- takviye eder.

• İnce sıvı halindeki balla birlikte sürüldüğünde baş ağrısını giderir.

• İçine biraz misk katılan sürme taşı özellikle yaşlılar ve gözleri zayıf olanlar için sürmelerin en güzelidir. (İbn-i Kayyim, Tıbb, s.459)

• Sürmenin ana maddesi ‘antimon’ olması sebebi ile kirpikleri siyahlatır.

• Sürmenin siyah olması nedeni ile güneşten gelen ısı ışınlarını tutar. Çünkü ısı ışınlarının göze fazla sirayeti, gözdeki lens ve retinaya zarar verdiği de zikredilir.

Sürme hakkındaki bazı hükümler ise şöyledir:

• Erkeklerin sürmeyi sadece süslenmek için çekmeleri mekruhtur.

• Sürme yatmadan önce çekilir. Sürme olarak “ismid” taşından mamul sürme kullanılır.

• Cuma günleri; koku sürünmek, yıkanmak vs. sünnet olduğu gibi sürme çekmek de sünnettir.

• Sürme; üç defa sağa, üç defa sola (her çekişte sayının tek olması için) veya üç defa sağa iki defa sola (toplamda sayının tek olması için) çekmek sureti ile sürülür.

• Sürme çekmek, tadı boğazda hissedilse veya tükürdüğünde tükürüğünü renkli görse bile orucu bozmaz.

• Gümüş sürmedanlık kullanmak mekruhtur.

(Rehber Dergisi)
Ekleme Tarihi: 17.11.2007 - 22:27
Bu mesajı bildir   NaDiS üyenin diğer mesajları NaDiS`in Profili NaDiS Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
KaLBeNuR su an offline KaLBeNuR  

1686 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 20.07.2007
En Son On: 17.08.2009 - 12:01
Cinsiyeti: Bayan 
Allah razi olsun bu cahili bilgilendirdiginiz icin....selam ve dua ile kardesiniz
Ekleme Tarihi: 17.11.2007 - 22:32
Bu mesajı bildir   KaLBeNuR üyenin diğer mesajları KaLBeNuR`in Profili KaLBeNuR Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
NaDiS su an offline NaDiS  
RE:

210 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 30.03.2007
En Son On: 04.12.2008 - 16:07
Cinsiyeti: Bayan 
Alıntı
Orijınalı cananberraramazan

Allah razi olsun bu cahili bilgilendirdiginiz icin....selam ve dua ile kardesiniz


estagfurullah bitanem sayende biz bilgileniyoruzgül
Ekleme Tarihi: 17.11.2007 - 22:35
Bu mesajı bildir   NaDiS üyenin diğer mesajları NaDiS`in Profili NaDiS Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Esma-Sultan su an offline Esma-Sultan  

330 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 17.08.2007
En Son On: 18.09.2009 - 23:02
Cinsiyeti: Bayan 
bende bilmiyordum..

hep günah sanirdim - cünkü göze carpiyor diye..
ama bazilarida var cok abartiyorlar sürmeyi...

ama ALLAH RAZI OLSUN ablalarim..

selam ve dua ile
Ekleme Tarihi: 17.11.2007 - 22:57
Bu mesajı bildir   Esma-Sultan üyenin diğer mesajları Esma-Sultan`in Profili Esma-Sultan Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1787 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
burcunur (42), jihad soldat (43), alpakman (34), kerbela_34 (41), SpedeR (47), eminilhan (47), Glkc (36), mujdatciftci (35), aklima gelmedi (34), meraladem (39), heval yunus (34), muhammet ali (38), sosyolog983 (41), agus (44), müslüman cocuk (37), nakirev (42), enime (42), furkan_^^ (49), guller (44), sahdamar (41), metin uzun (42), abdulsamet (55), negative (39), homurhomur (51), snibsirm (44), husamaygor (37), estor (63), caykarali61 (43), aLi_osman (36), Avci_55 (37)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.60728 saniyede açıldı