*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI - BİZ O’NU ÇOCUKLARIMIZDAN DAHA İYİ TANIYORDUK

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 1622 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Cumartesi, 30. Kasım 2024 - 22:47

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » TARİH / SİYASET / EKONOMİ » TÜRKİYE VE DÜNYADA SİYASET » BİZ O’NU ÇOCUKLARIMIZDAN DAHA İYİ TANIYORDUK

önceki konu diğer konu

1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	ebu_hanzala

BİZ O’NU ÇOCUKLARIMIZDAN DAHA İYİ TANIYORDUK

395 Mesaj -

Resulullah (sav) Medine’ye hicret ettiðinde, Medine Yahudilerinden olan Abdullah bin Selam Resulüllah (sav)’ýn yanýna gelerek Müslüman olur. Bir gün Hz.Ömer Abdullah bin Selam (ra)’a, tüm Yahudiler düþmanlýk yaparken kendisinin nasýl olur da Müslüman olduðunu sorar. O da “Vallahi biz onun sýfatlarýný Tevrat’ta okuyorduk. Biz O’nu çocuklarýmýzdan daha iyi tanýyorduk. Ben onun yüzünü görür görmez; bu asla yalancý bir yüz olamaz dedim” der. Bunun üzerine Hz. Ömer (ra) kendisine; “Çocuklarýmýzdan daha iyi tanýyorduk da ne demek” diye sorunca, Abdullah bin Selam þöyle cevap verir: “Bizler kadýnlarýmýzýn bize ihanet edip etmediðinden emin deðiliz. Dolayýsýyla çocuklarýmýzýn bizden olup olmadýðýný bilmiyoruz. Fakat O’nun (sav) peygamberliðinden zerre kadar þüphede deðiliz, çünkü biz Tevrat’ta özelliklerini okuyup dururduk” diye cevap verir.

Bu yaþanmýþ doðrularýn öyküsünü, Zaman gazetesinde çýkan Dr. Murat Yýlmaz’ýn “Cuntaya çeteye dokunma; yanarsýn!” adlý yazýsýný okuyunca hatýrladým. Yazýsýnýn bir bölümünde þöyle diyor:

“…Hizbullah`ýn kuruluþunda ve "kullanýlmasýnda" Veli Küçük ve JÝTEM`in rol üstlendiði hatýrlanýrsa, þimdi terörü býrakan Hizbullah çevrelerinin bilhassa kitlesel eylemlerde dikkatli olmalarý iktiza ediyor…”

Bu adamcaðýzýn yazýsýný okuyunca; yazýnýn içine serpiþtirilmiþ bu kelimeleri neye dayanarak yazdýðýný doðrusu merak ettim. “Çamur at tutmazsa izi kalýr” misali için midir? yoksa bazý yerlerden düðmeye basýldýðý için mi öyle yazmýþ basýlmýþ?

Ben bu yazýyý yazan þahsýn kendisini tanýmýyor ve dünya görüþünü de bilmiyorum. Dolayýsýyla da onu muhatap almýyorum. Benim muhatabým mütedeyyin geçinip, mütedeyyin insanlar hakkýnda; bu tür yalan ve iftiralarýn kendi gazetelerinde çýkmasýna müsaade edenlerdir. Yukarýda verdiðim asrýsaadet dönemindeki Yahudiler; nasýl ki, Allah Resulü (sav)’nü çocuklarýndan daha iyi tanýyor idilerse; ayný þekilde bu gazetenin sahipleri de Hizbullahi Cemaati o þekilde tanýyor ve biliyorlar.

Biliyorlar ki, Hizbullahi Cemaatin ne JÝTEM ve nede Ergenekon denilen ulusalcý terörist örgüt ile hiç bir alakasý yok. Bu iddia, daha önce Yahudilerin güdümünde olan darbe taraftarý ve darbe ortamýnýn olgunlaþmasýna zemin hazýrlayan jakoben laik basýn ve Ergenekonun Kürt ayaðý olan mürtet örgüt (PKK/DTP)’ün resmi basýn sitesi ANF tarafýndan ortaya atýlmýþtý. Onlarýn yalan ve iftira üzerine bina ettikleri bu iddia Hizbullahi Cemaat tarafýndan þiddetli bir þekilde yalanlanmasýna raðmen, nasýl olur da bu gazetede böyle bir yazýnýn çýkmasýna müsaade ederler?

Cahil ve bilgiden yoksun bu yazarýn yazdýðý; “…Hizbullah`ýn kuruluþunda ve "kullanýlmasýnda" Veli Küçük ve JÝTEM`in rol üstlendiði hatýrlanýrsa…” Allah’tan korkmayan ve tek gaye ve hedefleri Müslümanlara ve Ýslam’a iftira atýp saldýrmak olan Türk ve Kürt laik ve Kemalist çevrelerin iddiasýyla örtüþüyordu. Onlar týpký görevleri gereði Resulüllah (sav)’a iftira atan Mekkeli müþrik kafirlerin yaptýðýný yapýyorlar. Müþrikler de; Allah Resulüne; (haþa yüz binlerce kez haþa) mecnun, yalancý, þair, kendiliðinden uyduruyor demiyorlar mýydý? Ve bu söylediklerine de sonradan kendilerinin de inanmadýklarýný ve sadece insanlarý O’ndan uzak tutmak için uydurup iftira attýklarýný da itiraf etmiyorlar mýydý? Allah’ýn günleri insanlar arasýnda dönüp dolaþmaktadýr, elbette zamanýmýzýn þekil deðiþtirmiþ Kemalizm’e ve Apo’ya tapan müþrikleri de bir gün kimler tarafýndan yönlendirildikleri gerçeðini itiraf edeceklerdir.

Mekkeli müþriklerin illeri gelenleri, tüm bunlarý inançlarý gereði ve çýkarlarýnýn tehlikeye girmesi nedeniyle yapýyordular. Ve ayrýca bu yalan iftiralarla yetinmeyip kendilerini halkýn gözünde haklý çýkarmak için de; ehl-i kitap olan Yahudilere gidip þunu soruyorlardý: “Siz de kitap ve peygambere sahip olduðunuzu iddia eden bir milletsiniz, söyleyin bakalým; Bizim dinimiz mi hak, Muhammed’in dini mi hak?” Yahudiler de O’nu (sav) kendi çocuklarýndan daha iyi tanýmalarýna raðmen; peygamberliðin Ýsrailoðullarýndan Ýsmailoðullarýna geçmesinden, kýskançlýk, taassubiyet ve çekememezliklerinden dolayý Allah’tan korkmadan, utanýp arlanmadan müþriklere; “Þüphesiz ki, siz hak üzeresiniz” diye cevap verirdiler. Yahudilerin bu þekilde cevap vermelerinin; müþriklerin ekmeklerine yað sürmekten baþka onlara herhangi bir faydasý oldu mu? Yahudilerin bu tavýrlarý sadece Peygamberimiz döneminde olmamýþ. Ayný þekilde müþrik Romalýlara hizmet ederek, mümin Hýristiyanlarý, köpek misali koku alarak takip edip ihbar etmeleri sonucu yüzlerce iman etmiþ Hýristiyanýn çarmýha geçirilip diri diri ateþte yakýlmasýna ve bazýlarýnýn da yýllarca zindanlarda iþkence görmesine sebep olmuþlardý.

Bu tür yazýlarý yazarken; (hele hele biz hak ve hakikat taraftarýyýz diye bir iddianýz da varsa) Müslüman bir kitleyi muhatap aldýðýnýzda ince eleyip sýk dokumanýz gerekmez mi? Kulaktan dolma bilgiler ile kendini bir þey sanýp; Müslüman bir topluluk hakkýnda iftiraya dayalý yazýlar yazan yazarlarýn yazýlarýný yayýnlanmamanýz gerekir. Hele hele bu iddialar için darbe taraftarý ve jakoben Kemalistlerin basýn ve yayýnlarý delil gösteriliyorsa; iyi bilinmelidir ki, Allah’ýn emrinin aleyhinde hareket ediliyordur… (tabi böyle bir derdiniz varsa) Çünkü Rabb’ül alemin Yüce Kur’an’da þöyle buyuruyor: “Ey inananlar, bir fasýk, size bir haber getirdi mi doðru, yahut yanlýþ veya yalan olup olmadýðýný araþtýrýp iyice bir anlayýn, yoksa bir topluluða, bilgisizlikle bir kötülükte bulunur da yaptýðýnýza piþman oluverirsiniz.” (Hucurat-6)

Anlaþýlan sizler; Allah’a inanan insanlarýn söylediklerine ve yazdýklarýna inanmýyor da, fasýklarýn ve yoldan çýkmýþlarýn söylediklerine ve yazdýklarýna inanýyorsunuz. “Kendi Dilinde Hizbullah” adlý kitapta Cemaatin kuruluþ tarihi ve geçirdiði aþamalar, insanlarýn aydýnlanabileceði kadar detaylý bir þekilde yazýlmasýna raðmen siz halen Hizbullahi Cemaati “…Veli Küçük ve JÝTEM kurdu…” diye yazýlan yazýlarý yayýnlayabiliyorsunuz. Veli Küçük’ün JÝTEM’deki tarihine bakýp Cemaatin kuruluþ tarihine bakmanýz dahi yazýnýn ne kadar büyük bir iftira ve yalan olduðunu anlamanýz için yeterli idi.

Ayrýca bu yazýda þöyle bir iddia daha var ki, oda “Cemaatin devlet tarafýndan korunup kullanýldýðý” Bu, PKK’nin ahmakça baþlatmýþ olduðu çatýþmalardan dolayý kendini haklý çýkarmak için yaptýðý iftira ve karalama kampanyasýnýn sözcüklerinden baþka bir þey deðildir. Eðer bu söylenen doðru olsaydý; onlarca Hizbullah mensubunun faaliyetlerinden dolayý yakalanmalarýnýn ve mahkum edilmelerinin sebebi nedir? Ve birçok Hizbullah mensubunun yaptýklarý eylemlerden sonra devletin eli kanlý polisleriyle çatýþmaya girip þehit olmalarýnýn sebebi nedir? “…Hiç akýl etmez misiniz?..”

Devletin, MÝT veya JÝTEM vasýtasýyla Cemaatin içine ajan sokabilmek için hangi kirli yollara baþvurduðunu bu sitenin yazarlarýndan Said GABARÝ’nin yazýlarýný okursanýz bazý þeyleri daha iyi anlarsýnýz. Böylece kendinizi ve gazetenizi yalan ve iftiralara dayalý yazýlardan perhiz etmiþ olursunuz.

Sonuç olarak: TC devletinin Cemaati kurduðu ve kullandýðýnýn iftira olduðunu, aklý baþýnda ve basiret sahibi herkes anlamýþtýr. Hizbullah’ýn varlýðýna tahammül edemeyen birtakým güçler, halka mal olmuþ bu cemaati karalamak için her taraftan saldýrýya geçmiþ bulunmaktadýrlar. Ama Allah’ýn izni ile feraset ve basiret sahibi Müslümanlar, bu kokuþmuþ kirli ve pis oyunlara gelmeyecek ve mazlum millete faydalý olmak için önlerine çýkan tüm engellere raðmen hizmet etmeye devam edeceklerdir. Bize her taraftan (her taraftan kastým; Müslüman kardeþlerimiz olarak bildiklerimizin haricindekilerdir) gelen fiili, sözlü ve yazýlý saldýrýlar davamýzýn haklýlýðýný göstermektedir. Zira Üstat Bedüzzaman hazretleri þöyle buyurmaktadýr: “Eðer siz bir cephede olsanýz ve siperinizi kayýp ederseniz, bakýn hangi cepheye çok saldýrý oluyor ise; iyi bilin ki, o cephe sizin cephenizdir.”

Gönderen: 28.04.2008 - 11:45

ebu_hanzala üyenin diger mesajlarini ara

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 1622 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
husameddin (47), halk yolcusu (37), Habibetti21 (37), aysani (50), kardelen__571 (35), hasan_el_benna (42), aslanþamil (44), caylak ali osma.. (51), vural (50), mero (), ByNet (54), enginbey (49), veleye5 (28), yazitura (45), betulonur (41), NiSA (47), aliavlamaz (37), adler42 (46), 0730sahin (43), ercan58 (41)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 1.82882 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.