0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » A I L E / E Ğ İ T İ M / S A Ğ L I K » ÇOCUK KÜRSÜSÜ » SULTAN iLE MiNiK KUS

önceki konu   diğer konu
6 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
VeRDa su an offline VeRDa  
SULTAN iLE MiNiK KUS
730 Mesaj -
Sultan ile Minik Kuþ
Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, binbir masal gizlenir, tek bir masal içinde. Yaratýlmýþ ne varsa, hepsi baþka biçimde, yaþar giderdi uzak memleketin birinde.
Daðlar sýra sýra, ýrmaklar þýrýl þýrýl, kuþlar cývýl cývýl iken, her nedense dertli, her ne hikmetle ise suskun bir minik kuþ vardý. Cýlýz kanatlarýnýn arasýna alýr küçücük baþýný, dalgýn gözlerle uzaklara bakardý. Dünyaya gözlerini açtýðý ilk günden beri, hâlinde bir baþkalýk görülmüþ, kâlinde bir baþkalýk duyulmuþtu ama, bu baþkalýk minik kuþu mutlu etmeye yetmemiþti.
O, arkadaþlarý baþlarý yerde arpa atýþtýrýrken, arpa derdinden ayrý gökyüzüne bakar, bulutlarý uzun uzun seyre dalardý.
"-Âh!.. Ne gün uçacaðým. Bulutlarýn arasýna ne gün karýþacaðým." derdi,
Halbuki, diðerlerinden önce baþlamýþtý kanat çýrpmaya. Uçamamak gibi bir meselesi yoktu aslýnda. Lâkin, "dahasý"nda idi gözü. Daha yükseklere çýkabilmeyi arzu ederdi gönlü. Minik kuþun özlemi, öylesine büyüktü ki, zaman zaman yemeden içmeden kesilir, sesi soluðu kýsýlýrdý. Onun bu hâlini gören annesi, tedirgin olur, üzülürdü ama, ne fayda. Bir kere gönle girdi mi sevdâ, kim ne yapabilirdi ki?
Geveze kargayý çaðýrdýlar minik kuþun yüzü gülsün diye, olmadý. Karga ne söylese, ne dese, mahzûn bakýþlar, yine mahzûndu. Aþçý býldýrcýna ricâ ettiler en sevdiði yemekleri piþirmesi ve mutlu etmesi için, bir þey deðiþmedi. Býldýrcýn ne yapsa, minik kuþun gagasý, yiyemeyecek kadar yorgundu. Civardaki baþka canlýlardan yardým istediler. Kim ne etse faydasýzdý. Doktor baykuþ geldi, elinde ilâç çantasýyla tedavi etmek istedi, ama o da bir þey anlayamadý. Hikmet ehli kýrlangýca danýþtýlar en sonunda.
"-Sen." dediler, "çok yer gezdin gördün, bilgilisin. De hele, bu derdin çâresi nedir?"
Kýrlangýç, önce þöyle bir süzdü, minik kuþu. Sonra, yavrusunun derdiyle dertli ananýn yanýna vardý, dedi ki:
"-Sen, yavrunu seviyor musun?"
Bu soruya içerledi ana kuþ:
"-Bu, dedi, nasýl soru. Bir ana sevmezse, söyle, kim sever yavrusunu?"
Kýrlangýç bir baþka soru sordu hemen:
"-Onu, her arzusunu yerine getirecek kadar sever misin?"
Ana kuþ heyecanla atýldý:
"-Sen ne dersin a kýrlangýç! Elbet severim! Ben onu canýmdan öte tutar, gerekirse onun için kendi canýmý ortaya koyarým. Yavrumun bir tebessümü için, bin yýl aðlasam gam yemem! Ben, anayým!"
Bu içli sözleri duyan kýrlangýç, gözlerinde biriken yaþý, yorgun kanatlarýyla silerken, bir yandan da ana kuþa þunlarý söyledi:
"-Güzel ana! Görüyorum ki, sevgin pek engin. Yavrunun derdi, seni de yemede. O halde, tek çareyi söyleyeceðim sana. Bilesin ki, yavrunun devâsý, sevdâsýný duyduðu göklerdedir. Bilesin ki, yavrun yanýndan uçmadýkça, hasret senin gönlünü daðlamadýkça, minik kuþun yüzü gülecek deðildir. Onun bedeni burada ama, gönlü uzaklardadýr. Gönlü bedeninden ayrý düþmüþün hâli, yavrunun hâli gibidir. Ko gitsin, sevdâsýna kavuþsun. Umulur ki, senin duân ile uçmasý kolay, vuslatý tez olur."
Ana kuþ, bu sözler üzerine aðlamaya baþladý.
"-Oy!" dedi, "Oy! Bu nice derttir ki, bizi buldu. Baþka kuþlar, analarýnýn kanatlarý altýnda neþe ile cývýldaþýr dururken, benim yavrum beni görmez, kanatlarýmýn sýcaklýðýný hissetmez oldu. Yüzü gülmeden, dili ötmeden kesildi. Halbuki önceleri, ne de güzel söyleþirdik. Ýki arkadaþ gibi, nasýl da hâlleþirdik.
Yavrumun gözlerimin önünde tükenmesini seyretmektense, onun hasretiyle tükenmeyi yeðlerim. Þifâsý ayrý düþmemizi gerektirse bile, ses etmem, feryâdýmý sîneme basarým. Hak bilir ki, ana yüreðini evlâdýnýn ayrýlýðý delice yakar. Lâkin yanmaya da, kül olmaya da râzýyým. Yeter ki yavrumun yüzü gülsün.
Fakat, daha miniciktir. Kanatlarý inceciktir. Gönlü büyük arzularýn peþine düþmüþ olsa da, bedeni zayýftýr. Kýymaz ki gönlüm onu yola koysun. Ýki uçar, üçüncüde hâlsiz düþer, korkarým. Ýki çýrpar, üçüncüde kanadýnda fer kalmaz. Söyle be hey kýrlangýç, yavrumun canýna ziyân gelirse ne ederim? Yokluðuna dayanmaya râzýyým ama, uzaktan da olsa, güldüðünü bilmek isterim. O canýndan olduktan sonra, benim çektiðim ayrýlýðýn ne anlamý kalýr?"
Kýrlangýç, ana kuþun inleyiþini dikkatlice dinledi. Bir yandan da bilge yüzü, hüzünle gülümsedi. Dedi ki:
"-Ayrýlýklar, hep böylesi yamandýr. Seven için hasretlik sanki alevdir, nârdýr.. Ama biliyorum ki, sen yanmaya râzýsýn. Senin dileðin o ki, yavruna bir þey olmasýn. Yolu ve yolculuðu emîn olsun; hasretini çektiði yere, sað sâlim kavuþsun istiyorsun. Bilirim ki, çekeceðin acýnýn deðil, yavrunun baþýna bir iþ gelmesinin endiþesi içindesin. Murâdýn o ki, þifâ için çýkacaðý hasret yolunda, yavrun, kurda kuþa yem olmasýn."
Ana kuþ bu sözler üzerine:
"-Hay!" dedi, "gönlüne saðlýk! Ne de güzel tercümâný oldun rûhumun. Söyle hadi! Kim olacak yoldaþý minicik yavrumun?"
Kýrlangýç, yüzünde kendinden emin ve muhabbet dolu bir edâ ile cevap verdi:
"-Korkma! Onu öyle bir kanat götürecek ki, kýrk ülkeye uçsa yorulmaz. Öyle bir kanat ki o, yýldýrýma da, doluya da nazý geçer. Yavrunun dermânýnýn tükendiði yerde, o alýr, uçurur onu. Tasa etme! O kanadýn altýna sýðýnýp da giden, sadece þifâya deðil, sefâya da kavuþur. O sefâ ki bütün âlem aramada, lâkin ona sadece, hasret çeken kavuþmada. Sanma ki baþýnýza gelen derttir. Þüphe duyma, emin ol ki, bu ancak Allâh katýndan verilmiþ bir nimettir."
Ana þaþkýnlýkla bakýndý kýrlangýca. Bir þey anlamadý ama, dermaný bile cefâ olan bu derdin nimet oluþuna, yine de itiraz etmedi. Yavrusunun mutlu olacaðý ümidiyle, kýrlangýcýn verdiði umuda sýmsýký sarýldý. Hatta nice zaman sonra gelen bu ümit karþýsýnda, mutlulukla karýþýk bir acý içinde, hem güldü, hem aðladý.
Kýrlangýç, yavrusunun huzura ermesi için, her þeyi yapmaya hazýr olan bu fedâkâr ananýn hâlinden çok etkilendi. Ve koca ömründe, "sevdiði için kendinden geçmeye râzý olmuþ" ne kadar da az varlýk tanýdýðýný hatýrladý. Hiç farkýnda olmadan, bu nâdir güzelliði seyre dalmýþtý ki, ana kuþun sorusuyla kendine geldi:
"-Ey kýrlangýç! Ne diye yüzüme bakar durursun? Hadi durma, yavrum tez zamanda yola koyulsun!"
Anadan destur çýkar da, durmak olur mu? Kýrlangýç, hemen minik kuþun yanýna uçtu. Olaný biteni anlattý. Minik kuþ, duyduklarýnýn tesiriyle, günlerden sonra ilk defa gülümsedi. Sanki canýna can geldi, kanýna kan eklendi. Tez bitirdi hazýrlýðýný. Anasýnýn kanatlarýna sürdü yanaklarýný. Ana, yürekli göründü, aðlamadý. Yuvadan uçacaðý için yüzü gülen bir yavruya, sitem ederdi belki baþka bir ana olsaydý. Ama o, hayýr duâ etti. "Sen mutlu ol da, sen huzurlu ol da, yeter!" dercesine baktý yavrusunun ardýndan. Ne zaman ki, minik kuþ, gözden iyice kayboldu, iþte o an, ana kuþ, hýçkýrýklara boðuldu. Dedi ki:
"-Sen ne güzel yavrusun! Yolun açýk, üzüntün sürûr olsun!"
* * *
Kýrlangýç, emâneti ehline bir an evvel kavuþturmak için sabýrsýzlanýyordu. Zira emânete hýyâneti, büyük bir ayýp bilirdi. Ana kuþun kendisine duymuþ olduðu güveni yýkmaktan Rabbine sýðýnarak, minik kuþu alýp yola koyuldu.
Üç gün sonra, cennet gibi bir bahçeye vardýlar. Günlerce sürdüðünden yolculuk, pek yorgundular. Lâkin ikisinin de duracak hâli yoktu. Ve nihayet, huzur için, huzûra alýndýlar.
Minik kuþ, huzura girer girmez, titremeye baþladý. Karþýsýnda duranýn heybeti, aklýný aldý. Aklý da gidince minik kuþta artýk ne kalýr? Zaten bedeni ince, kanadý cýlýz bir þey. Bir de baktý, sus-pus olmuþ dili artýk þakýyor. Minik kuþ kendi hâline, herkesten çok þaþýyor. Dedi ki:
"-Senin bir tek bakýþýn, þu dilimi çözdü ya. Sana gelmenin sevinci, yüzümü güldürdü ya. Anam, evim, dostlarým, gözümde hiç olarak, hasretinin hançeri, yüreðimi deldi ya. Buyur heybetli sultan! Þu can sana kul olsun! Sen yürü, zayýf bedenim, ayaðýna yol olsun! Sen bana Yâr, ben sana köle olam.
Eðer bensem þu karþýnda konuþan, onu da sende öldür, kurban et gidiversin! Þu varlýðým emrinle, yokluða çýkýversin! Artýk baþkalarýna bakmak olamaz bana, ki her baktýðým yüzde, yine ancak sen ola. Bundan böyle baþkasý yok, sen varsýn. Nefesim, kaným, uçtuðum kanatsýn."
Sultan, o kendine has, bambaþka nazarýyla, gülümsedi minik kuþa. Bu gülümsemeyle, minik kuþun nicedir lâl olan dili, temelli coþtu:
"-Gün bu gün ki, Burak da sensin, son durak da. Baþýmý sana yasladým. Kanadýmý kanatlarýn karþýsýnda kýrdým! Teslimim iþte, al, uçur beni. Eðer, senin varlýðýna raðmen, sen "korkma!" demene raðmen korkacak olursam, bu benim ayýbýmdýr. Her korkunun ardýndan, sýrtýmý yasladýðým sensin.
Cehlime raðmen ukalâca davranýr, sorgularsam emirlerini. Ve sonra aczimin bir deðil bin kâinat kadar büyüdüðü demlerde, çaresiz ve suçlu bir çocuk gibi yine sana dönersem, baðýþlar mýsýn beni? Kabuðunu beðenmeyen kestane olmak, ne korkunç! Eðer varlýðýmýn ve yokluðumun yegâne sebebi iken, sana karþý densizlik edersem, bilirsin ki bu ancak, benim terbiyesizliðimdir. Bütün eksikliðime, çirkinliðime raðmen bana gülümsemen, edepsizliklerim karþýsýnda sabýr ve olgunluk göstermense, senin yüceliðinin þânýdýr.
Zayýf kanatlarýma gücünden güç ihsan et. Ben, garip bir kuþum. Eðer, senden ayrý uçmaya kalkýþýrsam, ilk þimþekle kanatlarým tutuþur, ilk fýrtýnada oradan oraya savrulurum. Yolumu, yönümü þaþýrýr, helâk olurum.
Güzel Sultâným! Oysa sen, göklerin sahibiyle muhabbet edensin. Sen, en deli fýrtýnalara nazý geçensin. Sen yanýmda olunca, ne rüzgârdan korkarým, ne doludan. Yol göstermene muhtâcým. Bu hâlimle senden nasýl ayrýlabilirim? Senin ayrýlýðýn, bana vurgun gibidir. Tut elimden! Uçur beni ne olur! Sen gülümse, her eziyet gül olur.
Bilirsin ki, yüzünü lutfedersen, herkesi býrakýr, ancak sana bakarým. Yüzün, Cemâlullah'tan nûr, bakýþýn þifâdýr senin. Þu âlemde zenginliðim, ancak nazarýndýr benim.
Sen, canýma can katan sultan! Baþkalarý, sevdiklerinden ayrýlmaya dayanamazken, ben, senden ayrý kalmaya nasýl dayanabilirim? Azarlaman da gülmen de ne güzel. Býrakma beni. Her ayrýlýðýn yarasýna dayanýrým ama, senden ayrýlmanýn acýsý tüketir beni. Sevdiðinden ayrýldýðý için aðýt yakýp feryât edenlere kýzan gönlüm, acep senden ayrý düþerse, kýnadýklarýndan bin beter olmaz mý?
Oy sultâným! Yoluna kul olayým! Sen uçurmazsan, ben nasýl uçayým?"
Gönül sultâný, hem inletti minik kuþu, hem de aslýnda kendisinin olan inleyiþi, minik kuþa mâl eyleyip, inleyiþinden ötürü kuþu methetti. Cömertti. Nicelerine, nice hâller hediye ederdi. Minik kuþa dedi ki:
"-Gel! Tutun bana! Bilesin ki bu andan sonra, sen býraksan, ben býrakmam! Hadi! Sýký tutun! Çok yükseklere, nicedir hasretini çektiðin yerlere götüreceðim seni! Arkana bakma artýk! Hadi! Kapat gözlerini!
Ve geriye, sonsuz bir sürûrla uçmak kaldý.
Uçtular, uçtular, uçtular...
Gönderen: 20.10.2003 - 14:22
Bu Mesaji Bildir   VeRDa üyenin diger mesajlarini ara VeRDa üyenin Profiline bak VeRDa üyeye özel mesaj gönder VeRDa üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
gocerli su an offline gocerli  
232 Mesaj -
Allah razi olsun
Gönderen: 20.10.2003 - 14:39
Bu Mesaji Bildir   gocerli üyenin diger mesajlarini ara gocerli üyenin Profiline bak gocerli üyeye özel mesaj gönder gocerli üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Emirdag su an offline Emirdag  
1071 Mesaj -
Allah razi olsun. göz kırpma
Gönderen: 16.11.2003 - 21:07
Bu Mesaji Bildir   Emirdag üyenin diger mesajlarini ara Emirdag üyenin Profiline bak Emirdag üyeye özel mesaj gönder Emirdag üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
NiSaNuR su an offline NiSaNuR  
15 Mesaj -
Cenab-i Hakk razi olsun...
Gönderen: 16.11.2003 - 22:52
Bu Mesaji Bildir   NiSaNuR üyenin diger mesajlarini ara NiSaNuR üyenin Profiline bak NiSaNuR üyeye özel mesaj gönder NiSaNuR üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 2115 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
selimabi (48), secdeet (52), SEVGI HERYERDE (52), merve11 (35), Hilal76 (48), ebuliz (52), mah_sa (46), ceylantepesi (56), MüslümaniM (35), muhammedgazi (37), Gurbetci kiz (35), Pucca (43), haticetorun (36), siper2004 (38), sofi315 (54), selahattincam (52), yadiguzel (54), ibg (48), bambam (44), RepLiK (39), lula (62), fatihmaster (36), turanmho (52), bilvanis1 (40), selahattincam20.. (52), Engin17 (37), latifterlemez (42), murat147 (41), serseri_mayin_2.. (39), ismail orman (46), TUTKU_DK (45), Mesutol (60), ay-han (44), selim18 (39)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.07598 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.