0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » TARİH / SİYASET / EKONOMİ » OSMANLI TARİHİ ve MEDENİYYETİ » Bu bir Çapanoğlu haberidir

önceki konu   diğer konu
3 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
rahmete.muhtac su an offline rahmete.muhtac  
Bu bir Çapanoğlu haberidir
86 Mesaj -

Ýþte çapan oðlu gerçekleri arkadaþlar lütfen kendi yorumunuzu ve kararýnýzý verin.Sakýn baþkalarýnýn sözleriyle kulaktan dolma haberlerle kiþileri kavimleri veya kurumlarý yargýlamayýn.Zaten kendi tarihimizi asla türkler araþtýrmamýþ belli bir müddet onun sýkýntýlarýdýr bunlar.




Bu bir Çapanoðlu haberidir


‘Her taþýn altýndan bir Çapanoðlu çýkar’ sözünü biliriz de Çapanoðlu kimdir pek tanýmayýz. Bir isyanla adýný tarihe yazdýran beyliðin hikâyesi…


--------------------------------------------------------------------------------

Tarihe isimlerini bir isyanla yazdýran Çapanoðullarýnýn torunlarý, seksen altý yýl sonra iade-i itibar istiyor. Ýsyanýn gerçekleþtiði döneme özgü þartlarýn göz ardý edilmesine ve resmî tarihte, devlet düþmaný gibi gösterilmelerine içerleyenler sadece onlar deðil. Adý kimi kaynaklarda isyanla anýlan Yozgat da halk muhayyilesinde Millî Mücadele karþýtý bir þehir olarak yer etmekten rahatsýz. Ýsyanýn hemen ardýndan Ýstiklâl Mahkemesi’nde asýlan Halit Çapanoðlu’nun ayný adý taþýyan torunu, “Asýlan dedemdi; ama sýkýntýlar bize kadar sirayet etti.” diyor. Ona göre, Millî Mücadele dönemindeki kaos ortamý, Anadolu’nun içine düþtüðü sefalet, hatta kiþisel kavgalar ve çýkar hesaplarý terazinin gözünde ince ayarla tartýlmadan bir hükme varýlmamalý.

Bu noktadan bakýnca, detaylarý silip süpüren ve kiþisel tarihi hiçe sayan ‘resmî tarih’ insaflý bir kalemle yeniden yazýlmalý. Aslýnda uzunca bir zaman söylenememiþ bazý gerçekler artýk daha rahat konuþuluyor. Geçen mayýs ayýnda Yozgat’ta yapýlan ‘Bozok Sempozyumu’nun en hararetli tartýþma konusu ‘Çapanoðlu Ýsyaný’ olmuþ. Ýsyanýn daha en baþýndan talihsiz bir giriþim olduðu kabul edilmekle beraber, ülkeye uzun yýllar hizmet vermiþ, bir köyü þehre dönüþtürmüþ ve Halep’e kadar uzanan bir coðrafyanýn asayiþini saðlamýþ beyliðin bir kalemde ‘vatan haini’ ilân edilmesinin hakkaniyete sýðmadýðý dile getiriliyor artýk.

Çapanoðullarý kimdir? Bir dönem bu kadar güçlü ve etkiliyken nasýl oldu da talihsiz bir isyanýn kahramaný oldular? Sorularýmýzý, dedeleri adýna Halit Çapanoðlu cevapladý. Ýstiklâl Mahkemesi’nde asýlan, uzak deðil, ‘babasýnýn babasý’ idi. Yaþadýðý þehir, atalarýnýn kurduðu þehirdi. Padiþah 2. Mahmud’un aileye gönderdiði bir beratla geldi Halit Bey. Yanýnda, Yozgat’ýn köklü ailelerinden birine mensup Burhanettin Kapusuzoðlu ve yeðeni Mehmet Aslan Çapanoðlu da vardý. Önce bir þecere çýkarýldý, ardýndan Çapanoðlu beyleri tanýtýldý ve nihayet aile tarihinin kördüðüm olduðu 1920 senesinde olup bitenler masaya yatýrýldý. Yakýn tarihimize ait bu küçük kesit, bir beyliðin ya da bir þehrin tarihi gibi dursa da Millî Mücadele döneminde yurdun içinde bulunduðu halet-i ruhiyeyi anlamamýzý kolaylaþtýrýyor.

Çapanoðullarý, devlet tarafýndan Bozok bölgesinin asayiþini saðlamak ve vergilerini toplamak için görevlendirilmiþ bir ayan ailesi. Atalarý Koca Ömer Aða; ancak Çapanoðullarýnýn Bozok’a hâkim olmasý onun oðlu Ahmet Aða ile mümkün oluyor. Bölgeyi, o dönemin idarecisi Hüseyin Bey’den bir yýllýðýna kiralayan Ahmet Aða, asayiþi temin etmede ve vergileri toplamada baþarý saðlayýnca devlet, sorumluluðu tamamen ona býrakýyor. Baþarýnýn ardýnda Ahmet Aða’nýn zulme mütemayil oluþunun yattýðý da biliniyor. Yozgat köyünün yavaþ yavaþ kasaba halini aldýðý, dükkânlarýn, camilerin yaptýrýldýðý bu dönemde tarih 1730’larý gösteriyor. Ahmet Aða’nýn ikbal yýllarý… Ýstanbul’dan gelen paþalýk unvanýyla Sivas’a vali tayin ediliyor. Ýdaresi yine çok cebrî… Bu kez bir idam fermaný geliyor Sivas’a ve Ahmet Paþa’nýn kellesini, içi bal dolu bir kâseyle Ýstanbul’a götürüyor. Bozok tekrar karýþýyor, asayiþ bozuluyor ve devreye oðlu Mustafa Bey giriyor.

YOZGAT’IN MUHTEÞEM SÜLEYMAN’I…

Yozgat’ýn þehir hüviyetine bürünmesi de iþte bu döneme rastlýyor. Mustafa Bey’in 1779 yýlýnda yaptýrdýðý Çapanoðlu Camii, bugün bile Anadolu’nun en güzel camileri arasýnda gösteriliyor. Bir süre sonra akýbetinin babasý gibi olacaðý, öldürüleceði korkusuyla huzuru kaçýyor Mustafa Bey’in ve korktuðu baþýna geliyor. Güvendiði kýrk has adamýna tüfek talimi yaptýrýrken onlar tarafýndan vuruluyor. Onunla ilgili tarihe düþen kayýtta, halka zor kullanmakta babasýndan geri kalmadýðý; ancak Osmanlý tarafýndan sürre emini olarak görevlendirilip hacca gittikten sonra içini kaplayan piþmanlýkla Çapanoðlu Camii’ni yaptýrdýðý yer alýyor.

Bu kez bey koltuðuna kardeþi Süleyman oturuyor; çünkü oðlu çok küçük. Çapanoðullarýnýn ve Yozgat’ýn altýn döneminde Süleyman Bey imzasý var. Sene 1794, aðabeyinin yaptýrdýðý camiye bir ek yaptýrýyor, ardýndan dönemin þartlarýna göre görkemli sayýlabilecek bir saray. Günümüze sadece þöhreti ulaþan sarayda her gün 300 kiþiye yemek veriliyor, hayýr hasenat iþlerinde artýþ oluyor. Yozgat artýk bir þehir; yollar Arnavut kaldýrýmý, büyük bahçeler, güzel konaklar var. Kayseri’den getirtilen Ermeni ve Rumlar kuyumculuðun geliþmesinde ve mimarinin güzelleþmesinde rol oynuyor. Süleyman Bey, ne aðabeyine benziyor ne babasýna. Halka karþý daha müþfik. Alimlere ve sanat erbabýna cömert. Halveti tarikatýna mensup ve ayný zamanda hattat. Yozgat’ta yetiþip sarayda görev alan isimler bir hayli fazla o dönemde; þairliðiyle ünlü Akif Paþa, Süleyman Bey’in kâtibiyken vezir oluyor. Devlet-i Aliye’nin ilk hariciye nazýrý ve son reis-ül küttabý ayný zamanda. Posta teþkilatýnýn geliþtirilmesinde emeði olan gazeteci Yusuf Agâh Efendi de bir Çapanoðlu. Daha sonraki dönemlere ait mühim bir isim; Çapanoðlu Müþir Ahmet Þakir Paþa. Sultan 2. Abdülhamid’in yaveri. ‘Her taþýn altýndan bir Çapanoðlu çýkar.’ sözü de Süleyman Bey’in sadece Anadolu’da deðil, Ýstanbul’da da çok etkili olduðu bu dönemde söylenmiþ. Anadolu’yu yakýndan takip eden Osmanlý, sonunda ‘Tamam.’ diyor, ‘Bu kadar güç fazla.’ ve Çapanoðullarýnýn ileri gelenlerini Ýstanbul’a, göz önüne getirtiyor. Beyliðin Yozgat’taki ikbal dönemi de Süleyman Bey’in oðlu vezir Mehmet Celalettin Paþa’dan sonra kapanýyor; ama ailenin Ýstanbul’da yaþayan çocuklarý her zaman iyi görevlere getiriliyor.

ÝSYANCI BEYLERE DOÐRU…

Tarih biraz daha yakýnlaþýyor artýk; kördüðüme az kaldý, ‘bey’ diye anýlýrken adlarý isyancýya çýkan dört kardeþ sahneye çýkýyor; Hacý Osman Bey’in oðullarý Edip Bey, Celal Bey, Salih Bey ve Halit Bey. Edip Bey ve Celal Bey valilikten Salih Bey ise Kýrþehir Aðýr Ceza Reisliði’nden emekli. Üçü de Yozgat’a dönüp, emekliliðin tadýný çýkarma niyetinde. Halit Bey zaten çiftlikte yaþýyor. Öne çýkan iki sima; Edip ve Celal Beyler. Edip Bey bir dönem Bozok mebusluðu yapmýþ, adý gibi edip, narin bir adam. Celal Bey de aðabeyi gibi ismiyle müsemma, isyanýn içinde yer almalarý biraz da onun bu mizacý yüzünden. Dönem zor bir dönem.

Çapanoðullarý ve Yozgat tarihi üzerine araþtýrmalar yapan Burhanettin Kapusuzoðlu, Yozgat’ýn ilk kurtuluþ hamlesini eþrafýyla ve ulemasýyla desteklediðini ve Millî Mücadele meþalesinin bu þehri de aydýnlattýðýný belirtiyor: “Fakat, bir sýkýntý vardý.” Sýkýntý bir deðil, birçok. Devrin Yozgat valisi Necip Bey, Kuvayi Milliye aleyhinde propaganda yapýyor. Vaktiyle Ýttihat ve Terakki’ye þiddetle karþý çýkan ve Kuvayi Milliye hareketinin de benzer bir giriþim olduðunu düþünen Edip Bey’le ve hadiseleri hiçbir zaman doðru okuyamayan Celal Bey’le diyalog içinde. Üstüne üstlük bir benlik kavgasý var þehirde.

Çapanoðullarýndan hiç hazzetmeyen Müftü Hulusi Efendi’nin Çapanoðlu Camii’nde beyler aleyhinde konuþmasý bardaðý dolduran damla oluyor. Kýlýç Ali’nin konaklarýn etrafýný sarmasý, beyleri aðýr hakaretlerle tahrik etmesi ve yüklü miktarda para istemesiyle son damla taþýyor. Kapusuzoðlu, “Bu detaylarý konuþmak lâzým.” diyor, “Çapanoðullarý isyan etti mi, ettirildi mi? Bana kalýrsa, özellikle sürüklendiler. Avni Doðan da hatýralarýnda Kýlýç Ali meselesinden bahsederken ‘Kim bilir kimin tahrikiyle yaptýlar.’ der.”

O günlerde Ankara’dan nasihatçilerin gelip gittiði; hatta Mustafa Kemal Paþa’nýn Çapanoðullarýna Millî Mücadele’ye katýlmalarý için mektup gönderdiði söyleniyor. Beylerin, mektubu alýr almaz Ankara’ya gitmeye kalktýklarý; fakat gitmelerinin engellendiði de güçlü rivayetler arasýnda. Sonunda olan oluyor, iþler çýðýrýndan çýkýyor. Ankara’daki meclisin meþru olmadýðýna dair bir fetva okutan Celal Bey, camideki sancaðý çýkarýp halife namýna bayrak açýyor ve idareyi ele aldýðýný söylüyor. Oldu olacak kendisine bir vali bir de emniyet müdürü tayin ediyor. Ortalýk toz duman, Yozgat Ankara’nýn dibinde…

ÇERKEZ ETHEM YOZGAT’I YAÐMALAMASAYDI

Batý Cephesi’nden isyaný bastýrmak üzere Yozgat’a yönlendirilen Çerkez Ethem, doksan yaylý araba, yetmiþ subay, ikibin yüz piyade, bin üçyüz atlý, dört dað topu ve sekiz makineli tüfekten oluþan büyük bir kuvvetle þehre giriyor. Burhanettin Kapusuzoðlu, olay daha dün olmuþçasýna þaþkýnlýkla soruyor: “Yozgat’ta ne var ki? Yozgat halkýnýn hatta Çapanoðlu ailesinin bile büyük bölümü hadiselerin dýþýndaydý. O günleri bilenler, isyancý diye masum köylülerin vurulduðunu, þehrin yaðmalandýðýný anlatýrlardý.” Ýlk elden 12 kiþiyi idam ettiren Çerkez Ethem, Çapanoðullarýna ait konaklarýn hepsini yakýyor ve sürülerine el koyuyor.

Kapusuzoðlu’na göre Yozgatlý, bugünkü ekonomik sýkýntýlarýn sebebini o günlerde aramalý. Ethem’in Yozgat’tan ayrýlýrken sarf ettiði þu cümle onlar için önemli bir delil: “Maþallah Yozgat, Yozgat deðil içi altýn dolu vadiymiþ.” Ali Fuat Paþa’nýn hatýralarýnda da þöyle bir cümle kayýtlý: “Ethem Beyin, Yozgat’tan götürdüðü mallar aylarca Ankara Karacabey Çarþýsýnda satýldý da bitmedi.” O günleri babasýndan ve aile büyüklerinden dinleyerek büyüyen Halit Çapanoðlu, “Dedem Halit Bey, saklandýðý yerde bulunup götürülürken babamlarý büyük halama emanet etmiþ. Halam cesur kadýnmýþ. Birkaç kez Amasya’ya, dedemi ziyarete gitmiþ; ama asýldýðýnda cenazesini getirmeye kimse cesaret edememiþ. Mezarýný bilen yok. Aslýnda bu seneye kadar resmi dahi yoktu elimizde. Babaannem evi barký yanýp eþi asýlýnca üzüntüden verem olup iki yýl içinde ölmüþ. Devletin baskýsýyla aile fertlerine bir dönem memuriyet bile verilmemiþ.”

Asýl zorluðu yaþayan Halit Bey’in babasý elbette. Ýsyanda on yaþýndaymýþ. Ethem’in çiftliði yakmasýna þahit olmuþ, sonra babasýnýn asýldýðý haberini duymuþ. Varý yoðu elinden alýndýðý için peþ parasýz bir bey çocuðu olarak baþlamýþ hayata. Halit Bey’e bugün Yozgat’ta Çapanoðlu olmanýn neye tekabül ettiðini soruyoruz: “Bizi baðýrlarýna basarlar. Ailemiz hep vermiþ, biz de gücümüz yettiðince vererek geleneði sürdürüyoruz. Hangi köye gitsek hâlâ bey gibi karþýlanýyoruz. Yozgatlýya müteþekkirim.”


HER TAÞIN ALTINDAN BÝR ÇAPANOÐLU ÇIKAR

Bu söz, padiþah 2. Mahmud’un aðzýndan çýkalý hayli zaman oldu, taþýn altýndan çýkanlar hep deðiþti; ama isim ayný kaldý: Çapanoðlu. Halk muhayyilesindeki karþýlýðý, güç karþýsýnda þapka çýkarma. Ama iþin içinde biraz esrar biraz da dalavere olduðu tartýþýlmaz. Sarayýn has bahçesinde muhasibiyle gezinen 2. Mahmud, atamalarýn ve görevden almalarýn altýndan hep Çapanoðlu beylerinin çýktýðýndan söz etmektedir. Muhasip o sýrada önüne çýkan bir taþ parçasýný ayaðýyla kenara itince padiþah atýlýr; “Aman lala, ne yapýyorsun, o taþýn altýndan da Çapanoðlu çýkmasýn.” Devir, Çapanoðlu beyliðinin sadece Anadolu’da deðil, sarayda da güçlü olduðu devirdir; ama sonrasýnda çark tersine iþler ve bir zamanlarýn zengin ve itibarlý ailesi, tarihe Millî Mücadele karþýtý bir isyanýn öncüsü olarak kaydedilir.


BU KÝTAP ÇAPANOÐULLARININ ÝADE-Ý ÝTÝBAR VESÝKASI OLACAKTIR

Çapanoðullarýnýn damatlarýndan Abdülkadir Bey’in hatýralarýný titiz bir çalýþmayla gün yüzüne çýkaran Dr. Ali Þakir Ergin, olaylarýn üzerinden 86 yýl geçtikten sonra sivil bir hatýratýn ýþýðýnda gerçeklerin konuþabildiðine dikkat çekiyor. Ona göre, vesikalarýn birçoðu isyanýn hemen ardýndan yok edilse de hâlâ ulaþýlamamýþ yazýlý belgeler var ve onlar da ortaya çýktýðýnda resmî tarihte Çapanoðullarý maddesinin yeniden yazýlmasý gerekir. Kitabýn çok ilgi uyandýrdýðýný, konuyla ilgili televizyon programlarýna davet edildiðini söyleyen Ergin, bu tür ortamlarda, Yozgatlýnýn Çapanoðullarýna minnettar olduðunu özellikle vurguluyor:

“Yozgat’ýn temelini onlarýn attýðý, güzide eserleri onlarýn yaptýrdýðý bilindiði halde Çapanoðlu ailesini dýþlamak yanlýþtýr, üzücüdür. Ýstanbul hükümetinin iflas ettiði, Anadolu ile irtibatýn koptuðu, her tarafta eþkýyanýn kol gezdiði bir dönemde Çapanoðullarý isyanýný büyütmek doðru olmaz. Bu olaylarý bir zamanla tahdit edecek olursak 7-27 Haziran arasý, adet itibariyle tahdit edecek olursak bütün Çapanoðullarý ailesinden yedi kiþi. Ýnsanlar hasbelkader hata yapabilirler. Suçun ferdiliði ve cezanýn ferdiliði esastýr. Bir aileden birkaç kiþi bir olaya katýldý diye bütün aileyi itham etmek hatta bütün þehir halkýný suçlamak akla izana sýðmaz. Hadiseye Yozgat ayaklanmasý ya da Yozgat isyaný diye isim veren resmi kaynaklardýr. Halk da buna tabi olmuþtur. Ne yaptý bu insanlar? Kimi öldürdüler, kime silah sýktýlar? Yaþanan tarih baþkadýr yazýlan tarih baþka. Yozgat’ta yaþanan tarih yazýlamamýþtýr. 1920 sonrasý cereyan eden olaylardan sonra aile bireyleri neredeyse vatandaþlýktan çýkarýlacak kadar horlandý, Osmanlý’ya bir asýr hizmet etmiþ bu ailenin çocuklarý Yerköy’den trenlere bindirilerek baþka þehirlere sürüldüler. Aylarca çadýrlarda yaþadýlar. Bir zamanýn ayan ailesi yiyecek ekmeðe muhtaç hale geldi.”


ATATÜRK YOZGAT’I SEVÝYORDU

Yozgat’ta Cumhuriyet Meydaný’ndaki abidede, “Ünlü süvarileri harp meydanlarýnda kahramanca dövüþen Türk yiðitlerinin harman olduðu diyar. Bozok Yaylasýnýn çocuklarý var olun.” yazýlý. Atatürk imzalý bu cümle Yozgat’ýn medar-ý iftiharý. “Yozgat’ý sevmeseydi bu sözü söyler miydi?” diye soruyor Kapusuzoðlu: “Gazi Paþa, birçok þehre hiç gitmediði halde Yozgat’ý 1924 ve 1934 yýllarýnda iki kez ziyaret etmiþtir. Ýlk geliþinde þehirde üç gün kalmasý da yine Yozgat’la bir probleminin olmadýðýna iþarettir. Halit Bey çiftlikteki ailesini merak ettiði için aðabeyleriyle birlikte sýðýndýðý Uzun Yayla’dan kaçmýþ ve yakalanýnca asýlmýþtýr; fakat diðer beylere af çýkaran da yine Atatürk’tür. Hatta isyandan dolayý þehir ahalisi adýna özür dileyen Akdaðlý Bahri Bey’i sert bir dille susturmuþ ve þöyle demiþtir: Býrak Bahri, o konuyu kapat. Kapanmýþ yara, deþip de yeniden kanatma. O dönemi kendi içinde izah etmek gerekiyor.”

Aksiyon Dergisinden Alýntýdýr.

Selam ve dua ile



http://www.aksiyon.com.tr/detay.php?id=25091


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son rahmete.muhtac tarafından, 22.09.2006 - 10:59 tarihinde.
Gönderen: 22.09.2006 - 10:56
Bu Mesaji Bildir   rahmete.muhtac üyenin diger mesajlarini ara rahmete.muhtac üyenin Profiline bak rahmete.muhtac üyeye özel mesaj gönder rahmete.muhtac üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
SiRaTYoLCuSu su an offline SiRaTYoLCuSu  
45 Mesaj -
Kardeþim ALlah razý olsun...Yozgatlý bir kardeþiniz olarak bu konuda salýnda býr arastýrma yapmayý dusunuyordum.Bugunu yarýna derken nasýb olmadý...Aslýnda daha cok sey yazýlabýlýr ama bu kadarýda Yozgat'ýn beyýnlerde olusturdugu o kötü dusunceyý ýnsALLAH sýlecektýr...Yozgat Turkýyede En cok sehýt veren ýllerýn basýndadýr...Ecdadýmýzla gurur duyuyuruz...sahýb cýkamadýgýmýz ýcýnde once nefsým adýna sonrada Yozgatlý dýger hemsehrýlerým adýna utanýyorum...

InsALLAH hersey acýga kavusacaktýr...

saygýlarýmla
vesselam
Gönderen: 22.09.2006 - 21:19
Bu Mesaji Bildir   SiRaTYoLCuSu üyenin diger mesajlarini ara SiRaTYoLCuSu üyenin Profiline bak SiRaTYoLCuSu üyeye özel mesaj gönder SiRaTYoLCuSu üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
rahmete.muhtac su an offline rahmete.muhtac  
Zannımca Çapanoğlu Ali Bey,
86 Mesaj -
Deðerli Sýrat Yolcusu Kardeþim;

Dediðiniz üzere aslýnda bir çok konu kaleme alýnýp bir o kadarda kelam edilebilir ancak bunlardan beni en çok etkileyen bir olayý sizlerle paylaþmak istedim. Ama bir sorun varki çapanoðullarýndan hangi bey olduðu hakkýnda tam bir bilgim yok.

Zamanýn Hünkarý Çapanoðlu beyini vahim bir mevzû konuþmak üzere saraya çaðýrtýr.Konu istiþare edilip aydýnlatýldýktan sonra beye konuk sarayýnda bir oda tahsis edilirki vakitte geç olmuþtur artýk.

Sabah odaya gelen hünkar yataðýn hiç bozulmadýðýný ve dizüstü bir köþede oturduðunu görünce beye neden yatýp uyumadýðýný sorar.Beyin dudaklarýndan dökülen sözler "bu iþin altýndada bir çapanoðlu var" diyenlere sanki ta ozamanlardan verilmiþ bir karþýlýk gibi tarihe geçer;

"Hünkarým bizi sýnarmý yoksa...Duvardaki Kuran-ý Kerim ap açýk asýlý duruken benim ayaklarýmý uzatýp yatacaðýmýmý düþündünüz"

Rahmet ve bereket üzerinizden hiç eksilmesin allah (c.c.) yardýmcýnýz olsun

Selam ve dua ile
alpaslan
Gönderen: 20.01.2007 - 09:23
Bu Mesaji Bildir   rahmete.muhtac üyenin diger mesajlarini ara rahmete.muhtac üyenin Profiline bak rahmete.muhtac üyeye özel mesaj gönder rahmete.muhtac üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 2101 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
sefa46 (70), sa71bo (53), hacý46 (39), talathoca (68), volkanadar (46), abcesam (66), ~YaSeMeN~ (40), Yavuz Selim Hay.. (54), sezerarzumanogl.. (40), mhakanavci (43), mevlüt01 (43), ravza dila (41), cartel02 (43), CANBULUT (48), mbitis (39), nurkelebek (56), lokmanyavuz1959 (65), mke55 (40), Seymaa (51), veyselkarani (51), a_musab (38), uyuz (45), tugbil (60), Guldemet (49), Fatih Erus (38), Nedim06 (59), Yusra (36), a_Sena_a (49), abdullah acar (47), M HAKAN AVCI (43), kral (48)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 2.15249 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.