0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » DİĞER DİNİ KONULAR » Ayetlerle Cennet

önceki konu   diğer konu
1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
mev@ su an offline mev@  
Ayetlerle Cennet
365 Mesaj -
Ayetlerle Cennet




(Ey Muhammed) iman edip salih amellerde bulunanlarý müjdele. Gerçekten onlar için altlarýndan ýrmaklar akan cennetler vardýr. Kendilerine rýzýk olarak bu ürünlerden her yedirildiðinde: "Bu daha önce de rýzýklandýðýmýzdýr" derler. Bu, onlara, (dünyadakine) benzer olarak sunulmuþtur. Orada, onlar için tertemiz eþler vardýr ve onlar orada süresiz kalacaklardýr. (Bakara Suresi, 25)

Ve dedik ki: "Ey Adem, sen ve eþin cennette yerleþ. Ýkiniz de ondan, neresinden dilerseniz, bol bol yiyin; ama þu aðaca yaklaþmayýn, yoksa zalimlerden olursunuz." (Bakara Suresi, 35)

Ýman edip salih amellerde bulunanlar ise cennet halkýdýrlar, orada süresiz kalacaklardýr. (Bakara Suresi, 82)

... Onlar, ateþe çaðýrýrlar, Allah ise Kendi izniyle cennete ve maðfirete çaðýrýr. O, insanlara ayetlerini açýklar. Umulur ki öðüt alýp-düþünürler. (Bakara Suresi, 221)

De ki: "Size bundan daha hayýrlýsýný bildireyim mi? Korkup sakýnanlar için Rablerinin Katýnda, içinde temelli kalacaklarý, altýndan ýrmaklar akan cennetler, tertemiz eþler ve Allah'ýn rýzasý vardýr. Allah, kullarý hakkýyla görendir." (Al-i Ýmran Suresi, 15)

Rabbiniz'den olan maðfiret ve eni göklerle yer kadar olan cennete (kavuþmak için) yarýþýn; o, muttakiler için hazýrlanmýþtýr. (Al-i Ýmran Suresi, 133)

Ýþte bunlarýn karþýlýðý, Rablerinden baðýþlanma ve içinde ebedi kalacaklarý, altýndan ýrmaklar akan cennetlerdir. (Böyle) Yapýp-edenlere ne güzel bir karþýlýk (ecir var). (Al-i Ýmran Suresi, 136)

Yoksa siz, Allah, içinizden cehd edenleri (çaba sarf edenleri) belirtip-ayýrt etmeden ve sabredenleri de belirtip-ayýrt etmeden cennete gireceðinizi mi sandýnýz? (Al-i Ýmran Suresi, 142)

Her nefis ölümü tadýcýdýr. Kýyamet günü elbette ecirleriniz eksiksizce ödenecektir. Kim ateþten uzaklaþtýrýlýr ve cennete sokulursa, artýk o gerçekten kurtuluþa ermiþtir. Dünya hayatý, aldatýcý metadan baþka bir þey deðildir. (Al-i Ýmran Suresi, 185)

Nitekim Rableri onlara (dualarýný kabul ederek) cevab verdi: "Þüphesiz Ben, erkek olsun, kadýn olsun, sizden bir iþte bulunanýn iþini boþa çýkarmam. Sizin kiminiz kiminizdendir. Ýþte, hicret edenlerin, yurtlarýndan sürülüp-çýkarýlanlarýn ve yolumda iþkence görenlerin, çarpýþýp öldürülenlerin, mutlaka kötülüklerini örteceðim ve onlarý, altlarýndan ýrmaklar akan cennetlere sokacaðým. (Bu,) Allah Katýndan bir karþýlýk (sevap)týr. (O) Allah, karþýlýðýn (sevabýn) en güzeli O'nun Katýndadýr." (Al-i Ýmran Suresi, 195)
... Rablerinden korkup-sakýnanlar; onlar için Allah Katýnda -bir þölen olarak- altlarýndan ýrmaklar akan -içinde ebedi kalacaklarý- cennetler vardýr. Ýyilik yapanlar için, Allah'ýn Katýnda olanlar daha hayýrlýdýr. (Al-i Ýmran Suresi, 198)

... Kim Allah'a ve elçisine itaat ederse, onu altýndan ýrmaklar akan, içinde ebedi kalacaklarý cennetlere sokar. Ýþte büyük kurtuluþ ve mutluluk budur. (Nisa Suresi, 13)

Ýman edip salih amellerde bulunanlarý, altýndan ýrmaklar akan, içinde ebedi kalacaklarý cennetlere sokacaðýz. Onda onlar için tertemiz kýlýnmýþ eþler vardýr. Ve onlarý, 'ne sýcak-ne soðuk, tam kararýnda gölgeliðe' sokacaðýz. (Nisa Suresi, 57)

Mü'minlerden, özür olmaksýzýn oturanlar ile, Allah yolunda mallarýyla ve canlarýyla cehd edenler (çaba sarf edenler) eþit deðildir. Allah, mallarýyla ve canlarýyla cehd edenleri (çaba sarf edenleri) oturanlara göre derece olarak üstün kýlmýþtýr. Tümüne güzelliði (cenneti) va'detmiþtir; ancak Allah, cehd edenleri (çaba sarf edenleri) oturanlara göre büyük bir ecirle üstün kýlmýþtýr. (Nisa Suresi, 95)

Ýman edip salih amellerde bulunanlar, Biz onlarý altýndan ýrmaklar akan, içinde ebedi kalacaklarý cennetlere sokacaðýz. Bu, Allah'ýn gerçek olan va'didir. Allah'tan daha doðru sözlü kim vardýr? (Nisa Suresi, 122)

Erkek olsun, kadýn olsun inanmýþ olarak kim salih bir amelde bulunursa, onlar cennete girecek ve onlar, bir 'çekirdeðin sýrtýndaki tomurcuk kadar' bile haksýzlýða uðramayacaklardýr. (Nisa Suresi, 124)

Andolsun, Allah Ýsrailoðullarý'ndan kesin söz (misak) almýþtý. Onlardan on iki güvenilir- gözetleyici göndermiþtik. Ve Allah onlara: "Gerçekten Ben sizinle birlikteyim. Eðer namazý kýlar, zekatý verir, elçilerime inanýr, onlarý savunup-desteklerseniz ve Allah'a güzel bir borç verirseniz, þüphesiz sizin kötülüklerinizi örter ve sizi gerçekten, altýndan ýrmaklar akan cennetlere sokarým. Bundan sonra sizden kim inkar ederse, cidden dümdüz bir yoldan sapmýþtýr." (Maide Suresi, 12)

Eðer, Kitap Ehli iman edip sakýnsalardý, elbette onlarýn kötülüklerini örter ve onlarý 'nimetlerle donatýlmýþ' cennetlere sokardýk. (Maide Suresi, 65)

Andolsun, "Þüphesiz Allah, Meryem oðlu Mesih'tir" diyenler küfre düþmüþtür. Oysa Mesih'in dediði (þudur "Ey Ýsrailoðullarý, benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah'a ibadet edin. Çünkü O, Kendisi'ne ortak koþana þüphesiz cenneti haram kýlmýþtýr, onun barýnma yeri ateþtir. Zulmedenlere yardýmcý yoktur." (Maide Suresi, 72)

Böylelikle Allah, dediklerine karþýlýk olarak içinde ebedi kalacaklarý, altýndan ýrmaklar akan cennetler verdi. Bu, iyilik yapanlarýn karþýlýðýdýr. (Maide Suresi, 85)
Allah dedi ki: "Bu, doðrulara, doðru söylemelerinin yarar saðladýðý gündür. Onlar için, içinde ebedi kalacaklarý, altýndan ýrmaklar akan cennetler vardýr. Allah onlardan razý oldu, onlar da O'ndan razý olmuþlardýr. Ýþte büyük 'kurtuluþ ve mutluluk' budur." (Maide Suresi, 119)

Ýman edenler ve salih amellerde bulunanlar -ki Biz hiç kimseye güç yetireceðinden fazlasýný yüklemeyiz- onlar da cennetin ashabý (halkýgöz kırpmadýrlar. Onda sonsuz olarak kalacaklardýr. Biz onlarýn göðüslerinde kinden ne varsa çekip almýþýz. Altlarýndan ýrmaklar akar. Derler ki: "Bizi buna ulaþtýran Allah'a hamd olsun. Eðer Allah bize hidayet vermeseydi biz doðruya ermeyecektik. Andolsun, Rabbimiz'in elçileri hak ile geldiler." Onlara: "Ýþte bu, yaptýklarýnýza karþýlýk olarak mirasçý kýlýndýðýnýz cennettir" diye seslenilecek. Cennet halký, ateþ halkýna (þöyle) seslenecekler: "Bize Rabbimiz'in vadettiðini gerçek buldunuz mu?" Onlar da: "Evet" derler. Bundan sonra içlerinden seslenen biri (þöyle) seslenecektir: "Allah'ýn laneti zalimlerin üzerine olsun." Ýki taraf arasýnda bir engel ve burçlar (A'raf) üstünde hepsini yüzlerinden tanýyan adamlar vardýr. Cennete gireceklere: "Selam size" derler, ki bunlar, henüz girmeyen fakat (girmeyi) 'þiddetle arzu edip umanlardýr.' Gözleri cehennem halkýndan yana çevrilince: "Rabbimiz, bizi zalimler topluluðuyla birlikte kýlma" derler. (Araf Suresi, 42-47)

"Kendilerine Allah'ýn bir rahmet eriþtirmeyeceðine yemin ettiðiniz kimseler bunlar mýydý? (Cennettekilere de) Girin cennete. Sizin için korku yoktur ve mahzun olmayacaksýnýz." Ateþin halký cennet halkýna seslenir: "Bize biraz sudan ya da Allah'ýn size verdiði rýzýktan aktarýn." Derler ki: "Doðrusu Allah, bunlarý inkar edenlere haram (yasak) kýlmýþtýr." (Araf Suresi, 49-50)

Rableri onlara Katýndan bir rahmeti, bir hoþnutluðu ve onlar için, kendisinde sürekli bir nimet bulunan cennetleri müjdeler. Onda ebedi kalýcýdýrlar. Þüphesiz Allah, büyük mükafat Katýnda olandýr. (Tevbe Suresi, 21-22)

Allah, mü'min erkeklere ve mü'min kadýnlara içinde ebedi kalmak üzere, altýndan ýrmaklar akan cennetler ve Adn Cennetlerinde güzel meskenler vadetmiþtir. Allah'tan olan hoþnutluk ise en büyüktür. Ýþte büyük kurtuluþ ve mutluluk budur. (Tevbe Suresi, 72)

Allah onlar için, süresiz kalacaklarý, altýndan ýrmaklar akan cennetler hazýrladý. Ýþte büyük 'kurtuluþ ve mutluluk' budur. (Tevbe Suresi, 89)

Öne geçen Muhacirler ve Ensar ile onlara güzellikle uyanlar; Allah onlardan hoþnut olmuþtur, onlar da O'ndan hoþnut olmuþlardýr ve (Allah) onlara, içinde ebedi kalacaklarý, altýndan ýrmaklar akan cennetler hazýrlamýþtýr. Ýþte büyük 'kurtuluþ ve mutluluk' budur. (Tevbe Suresi, 100)

Hiç þüphesiz Allah, mü'minlerden -karþýlýðýnda onlara mutlaka cenneti vermek üzere- canlarýný ve mallarýný satýn almýþtýr. Onlar Allah yolunda savaþýrlar, öldürürler ve öldürülürler; (bu,) Tevrat'ta, Ýncil'de ve Kur'an'da O'nun üzerine gerçek olan bir vaaddir. Allah'tan daha çok ahdine vefa gösterecek olan kimdir? Þu halde yaptýðýnýz bu alýþ-veriþten dolayý sevinip-müjdeleþiniz. Ýþte 'büyük kurtuluþ ve mutluluk' budur. (Tevbe Suresi, 111)

Ýman edenler ve salih amellerde bulunanlar da, Rableri onlarý imanlarý dolayýsýyla altýndan ýrmaklar akan, nimetlerle donatýlmýþ cennetlere yöneltip-iletir (hidayet eder). Oradaki dualarý: "Allah'ým, Sen ne Yücesin"dir ve oradaki dirlik temennileri: "Selam"dýr; dualarýnýn sonu da: "Gerçekten, hamd alemlerin Rabbi olan Allah'ýndýr." (Yunus Suresi, 9-10)

Güzellik yapanlara daha güzeli ve fazlasý vardýr. Onlarýn yüzlerini ne bir karartý sarar, ne bir zillet, iþte onlar cennetin halkýdýrlar; orada süresiz kalacaklardýr. (Yunus Suresi, 26)

Ýman edip salih amellerde bulunanlar ve 'Rablerine kalpleri tatmin bulmuþ olarak baðlananlar', iþte bunlar da cennetin halkýdýrlar. Onda süresiz kalacaklardýr. (Hud Suresi, 23)

Mutlu olanlar da, artýk onlar cennettedirler. Rabbinin dilemesi dýþýnda gökler ve yer sürüp gittikçe, orada süresiz kalacaklardýr. (Bu) kesintisi olmayan bir ihsandýr. (Hud Suresi, 108)

Onlar, Adn Cennetlerine girerler. Babalarýndan, eþlerinden ve soylarýndan 'salih davranýþlarda' bulunanlar da (Adn Cennetlerine girer). Melekler onlara her bir kapýdan girip (þöyle derler "Sabrettiðinize karþýlýk selam size. (Dünya) Yurdun(un) sonu ne güzel." (Rad Suresi, 23-24)

Takva sahiplerine vadedilen cennet; onun altýndan ýrmaklar akar, yemiþleri ve gölgelikleri süreklidir. Bu korkup-sakýnanlarýn (mutlu) sonudur, inkar edenlerin sonu ise ateþtir. (Rad Suresi, 35)

Ýman edip salih amellerde bulunanlar, Rablerinin izniyle altýndan ýrmaklar akan, içinde ebedi kalacaklarý cennetlere konulmuþlardýr. Orada birbirlerine olan dirlik temennileri: "Selam"dýr. (Ýbrahim Suresi, 23)

Gerçekten takva sahibi olanlar, cennetlerde ve pýnar baþlarýndadýr. Oraya esenlikle ve güvenlikle girin. Onlarýn göðüslerinde kinden (ne varsa tümünügöz kırpma sýyýrýp-çektik, kardeþler olarak tahtlar üzerinde karþý karþýyadýrlar. Orada onlara hiçbir yorgunluk dokunmaz ve onlar oradan çýkarýlacak deðildirler. (Hicr Suresi, 45-48)

(Allah'tan) Sakýnanlara: "Rabbiniz ne indirdi?" dendiðinde, "Hayýr" dediler. Bu dünyada güzel davranýþlarda bulunanlara güzellik vardýr; ahiret yurdu ise daha hayýrlýdýr. Takva sahiplerinin yurdu ne güzeldir. Adn Cennetleri; ona girerler, onun altýndan ýrmaklar akar, içinde onlarýn her diledikleri þey vardýr. Ýþte Allah, takva sahiplerini böyle ödüllendirir. Ki melekler, güzellikle canlarýný aldýklarýnda: "Selam size" derler. "Yaptýklarýnýza karþýlýk olmak üzere cennete girin." (Nahl Suresi, 30-32)

Þüphesiz iman edip salih amellerde bulunanlar ise; Biz gerçekten en güzel davranýþta bulunanýn ecrini kayba uðratmayýz. Onlar; altýndan ýrmaklar akan Adn Cennetleri onlarýndýr, orada altýn bileziklerle süslenirler, hafif ipekten ve aðýr iþlenmiþ atlastan yeþil elbiseler giyerler ve tahtlar üzerinde kurulup-dayanýrlar. (Bu,) Ne güzel sevap ve ne güzel destek. (Kehf Suresi, 30-31)

Ýman edip salih amellerde bulunanlar... Firdevs Cennetleri onlar için bir 'konaklama yeridir.' Onda ebedi olarak kalýcýdýrlar, ondan ayrýlmak istemezler. (Kehf Suresi, 107-108)

Ancak tevbe eden, iman eden ve salih amellerde bulunanlar (onlarýn dýþýndadýr); iþte bunlar, cennete girecekler ve hiçbir þeyle zulme uðratýlmayacaklar. Adn Cennetleri (onlarýndýr) ki, Rahman (olan Allah, onu) Kendi kullarýna gaybtan vadetmiþtir. Þüphesiz O'nun va'di yerine gelecektir. Onda 'boþ bir söz' iþitmezler; sadece selam(ý iþitirler). Sabah akþam, onlarýn rýzýklarý orada (bulunmakta)dýr. O cennet; Biz, kullarýmýzdan takva sahibi olanlarý (ona) varisçi kýlacaðýz. (Meryem Suresi, 60-63)

"Kim O'na iman edip salih amellerde bulunarak O'na gelirse, iþte onlar, onlar için de yüksek dereceler vardýr. Ýçlerinde ebedi kalacaklarý altýndan ýrmaklar akan Adn Cennetleri de (onlarýndýr). Ve iþte bu, arýnmýþ olanýn karþýlýðýdýr." (Taha Suresi, 75-76)

Onun uðultusunu bile duymazlar. Onlar nefislerinin arzuladýðý (sayýsýz nimet) içinde ebedi kalýcýdýrlar. (Enbiya Suresi, 102)

Þüphesiz Allah, iman edip salih amellerde bulunanlarý, altýndan ýrmaklar akan cennetlere sokar. Gerçekten Allah, her istediðini yapar. (Hac Suresi, 14)

Hiç þüphesiz Allah, iman edenleri ve salih amellerde bulunanlarý altýndan ýrmaklar akan cennetlere sokar, orada altýndan bileziklerle ve incilerle süslenirler; ordaki elbiseleri ipek(ten)tir. Onlar, sözün en güzeline iletilmiþlerdir ve övülen doðru yola iletilmiþlerdir. (Hac Suresi, 23-24)

Mülk, o gün yalnýzca Allah'ýndýr. O, aralarýnda hükmedecektir. Artýk iman edip salih amellerde bulunanlar; nimetlerle donatýlmýþ cennetler içindedirler. (Hac Suresi, 56)

Ýþte (yeryüzünün hakimiyetine ve ahiretin nimetlerine) varis olacak onlardýr. Ki onlar Firdevs (Cennetlerin)e de varis olacaklardýr; içinde de ebedi olarak kalacaklardýr. (Müminun Suresi, 10-11)

Dilediði takdirde, sana bundan daha hayýrlýsý olarak altýndan ýrmaklar akan cennetler veren ve senin için köþkler kýlan (Allah) ne Yücedir. (Furkan Suresi, 10)

De ki: "Bu mu daha hayýrlý, yoksa takva sahiplerine va'dedilen ebedi cennet mi? Ki onlar için bir mükafat ve son duraktýr. Ýçinde ebedi kalýcýlar olarak, orada her istedikleri onlarýndýr; bu, Rabbinin üzerine aldýðý, istenen bir vaaddir." (Furkan Suresi, 15-16)
O gün, cennet halkýnýn kalacaklarý yer daha hayýrlý, dinlenecekleri yer çok daha güzeldir. (Furkan Suresi, 24)

Ýþte onlar, sabretmelerine karþýlýk (cennetin en gözde yerinde) odalarla ödüllendirilirler ve orda esenlik dileði ve selamla karþýlanýrlar. Orada ebedi olarak kalýcýdýrlar; o, ne güzel bir karargah ve ne güzel bir konaklama yeridir. (Furkan Suresi, 75-76)

"Beni nimetlerle-donatýlmýþ cennetin mirasçýlarýndan kýl," (Þuara Suresi, 85)

(O gün) Cennet takva sahiplerine yaklaþtýrýlýr. (Þuara Suresi, 90)

Ýman edip salih amellerde bulunanlar; onlarý, içinde ebedi kalýcýlar olarak, altýndan ýrmaklar akan cennetin yüksek köþklerine muhakkak yerleþtireceðiz. (Salih) Amellerde bulunanlarýn ecri ne güzeldir. (Ankebut Suresi, 58)

Böylece iman edip salih amellerde bulunanlar; artýk onlar 'bir cennet bahçesinde' 'sevinç içinde aðýrlanýrlar'. (Rum Suresi, 15)

Kim inkar ederse, artýk onun inkarý kendi aleyhinedir; kim salih bir amelde bulunursa, artýk onlar kendi lehlerine olarak (cennetteki yerlerini) döþeyip hazýrlamaktadýrlar. (Bu, Allah'ýn) Kendi fazlýndan iman edip salih amellerde bulunanlarý ödüllendirmesi içindir. Þüphesiz O, kafirleri sevmez. (Rum Suresi, 44-45)

(Ancak) Gerçekten iman edip salih amellerde bulunanlar ise; onlar için nimetlerle-donatýlmýþ cennetler vardýr. Orada ebedi olarak kalýcýdýrlar. Allah'ýn va'di haktýr. O, üstün ve güçlü olandýr, hüküm ve hikmet sahibidir. (Lokman Suresi, 8-9)

Öyleyse, iman eden kimse, fasýk olan gibi olur mu? Bunlar eþit olmazlar. Ýman eden ve salih amellerde bulunanlar ise, artýk onlar için, yaptýklarýnýza karþýlýk olmak üzere, bir aðýrlanma konaðý olarak barýnma cennetleri vardýr. (Secde Suresi, 18-19)

Sonra Kitab'ý kullarýmýzdan seçtiklerimize miras kýldýk. Artýk onlardan kimi kendi nefsine zulmeder, kimi orta bir yoldadýr, kimi de Allah'ýn izniyle hayýrlarda yarýþýr öne geçer. Ýþte bu, büyük fazlýn kendisidir. Adn Cennetleri (onlarýndýr); oraya girerler, orada altýndan bileziklerle ve incilerle süslenirler. Ve orada onlarýn elbiseleri ipek(ten)dir. Derler ki: "Bizden hüznü giderip yok eden Allah'a hamd olsun; þüphesiz Rabbimiz, gerçekten baðýþlayandýr, þükrü kabul edendir. Ki O, bizi Kendi fazlýndan (ebedi olarak) kalýnacak bir yurda yerleþtirdi; burada bize bir yorgunluk dokunmaz ve burada bize bir býkkýnlýk da dokunmaz." (Fatýr Suresi, 32-35)

Ona: "Cennete gir" denildi. O da: "Keþke benim kavmim de bir bilseydi" dedi. "Rabbimin beni baðýþladýðýný ve aðýrlananlardan kýldýðýný." (Yasin Suresi, 26-27)

Ýþte bugün hiç kimseye (hiçgöz kırpmabir þeyle zulmedilmez ve siz de yaptýklarýnýzdan baþkasýyla karþýlýk görmezsiniz. Gerçek þu ki, bugün cennet halký, 'sevinç ve mutluluk dolu' bir meþguliyet içindedirler. Kendileri ve eþleri, gölgeliklerde, tahtlar üzerinde yaslanmýþlardýr. Orada taptaze-meyveler onlarýn ve istek duyduklarý herþey onlarýndýr. Çok esirgeyen Rabb'dan onlara bir de sözlü "Selam" (vardýr). (Yasin Suresi, 54-58)

Ancak muhlis olan kullar baþka. Ýþte onlar; onlar için bilinen bir rýzýk vardýr. Çeþitli-meyveler. Onlar ikram görenlerdir. Nimetlerle donatýlmýþ (Naim) cennetlerde. Birbirlerine karþý, tahtlar üzerinde (otururlar). Kaynaktan (doldurulmuþgöz kırpma kadehlerle çevrelerinde dolaþýlýr. Bembeyaz; içenlere lezzet (veren bir içki). Onda ne bir gaile vardýr, ne de kendilerinden geçip, akýllarý çelinir. Ve yanlarýnda bakýþlarýný yalnýzca eþlerine çevirmiþ iri gözlü kadýnlar vardýr. Sanki onlar, saklý bir yumurta gibi (çarpýcý ve pürüzsüz). (Saffat Suresi, 40-49)

Bu, bir zikirdir. Þüphesiz muttakiler için, elbette varýlacak güzel bir yer vardýr. Adn Cennetleri; kapýlar onlara açýlmýþtýr. Ýçinde yaslanýp-dayanmýþlardýr; orada birçok meyve ve þarap istemektedirler. Ve yanlarýnda bakýþlarýný yalnýzca eþlerine çevirmiþ yaþýt kadýnlar vardýr. Ýþte hesap günü size va'dedilen budur. Þüphesiz bu, Bizim rýzkýmýzdýr, bitip tükenmesi de yok. (Sad Suresi, 49-54)

Ancak Rablerinden korkup-sakýnanlar ise; onlara yüksek köþkler vardýr, onlarýn üstünde de yüksek köþkler bina edilmiþtir. Onlarýn altýnda ýrmaklar akmaktadýr. (Bu,) Allah'ýn va'didir. Allah, va'dinden dönmez. (Zümer Suresi, 20)

Rablerinden korkup-sakýnanlar da, cennete bölük bölük sevk edildiler. Sonunda oraya geldikleri zaman, kapýlarý açýldý ve onlara (cennetin) bekçileri dedi ki: "Selam üzerinizde olsun, hoþ ve temiz geldiniz. Ebedi kalýcýlar olarak ona girin." (Onlar da) Dediler ki: "Bize olan va'dinde sadýk kalan ve bizi bu yere mirasçý kýlan Allah'a hamd olsun ki, cennetten dilediðimiz yerde konaklayabiliriz. (Salih) Amellerde bulunanlarýn ecri ne güzeldir. Melekleri de arþýn etrafýný çevirmiþler olarak Rablerini hamd ile tesbih ettiklerini görürsün. Aralarýnda hak ile hüküm verilmiþtir ve: "Alemlerin Rabbine hamd olsun" denilmiþtir. (Zümer Suresi, 73-75)

Arþ'ý yüklenmekte olanlar ve çevresinde bulunanlar, Rablerini hamd ile tesbih etmekte, O'na iman etmekte ve iman edenlere maðfiret dilemektedirler: "Rabbimiz, rahmet ve ilim bakýmýndan herþeyi kuþatýp-sardýn, tevbe edenler ve Senin yoluna tabi olanlara maðfiret et ve onlarý cehennem azabýndan koru. Rabbimiz, onlarý Adn Cennetlerine sok ki onlara (bunu) va'dettin; babalarýndan, eþlerinden ve soylarýndan salih olanlarý da. Gerçekten Sen, üstün ve güçlü olansýn, hüküm ve hikmet sahibisin. Ve onlarý kötülüklerden koru. O gün Sen, kimi kötülüklerden korumuþsan, gerçekten ona rahmet etmiþsin. Ýþte büyük 'kurtuluþ ve mutluluk' budur. (Mümin Suresi, 7-9)
Kim bir kötülük iþlerse, kendi mislinden baþkasýyla ceza görmez; kim de -erkek olsun, diþi olsun- bir mü'min olarak salih bir amelde bulunursa, iþte onlar, içinde hesapsýz olarak rýzýklandýrýlmak üzere cennete girerler. (Mümin Suresi, 40)

Þüphesiz: "Bizim Rabbimiz Allah'týr" deyip sonra dosdoðru bir istikamet tutturanlar (yok mu); onlarýn üzerine melekler iner (ve der ki "Korkmayýn ve hüzne kapýlmayýn, size vadolunan cennetle sevinin. Biz, dünya hayatýnda da, ahirette de sizin velileriniziz. Orada nefislerinizin arzuladýðý herþey sizindir ve istediðiniz herþey de sizindir. "Çok baðýþlayan, çok esirgeyen (Allah)tan bir aðýrlanma olarak." (Fussilet Suresi, 30-32)

Ýþte Biz sana, böyle Arapça bir Kur'an vahyettik; þehirlerin anasý (olan Mekke halkýgöz kırpmaný ve çevresinde olanlarý uyarman için ve kendisinde þüphe olmayan toplanma gününü (haber verip onlarýgöz kırpma uyarman için de. (O gün onlarýn) Bir bölümü cennette, bir bölümü çýlgýnca yanan ateþin içerisindedirler. (Þura Suresi, 7)

(O gün) Zalimleri kazandýklarý dolayýsýyla korkuyla titrerlerken görürsün; o (yaptýklarýgöz kırpma da üstlerine çöküvermiþtir. Ýman edip salih amellerde bulunanlar ise, cennet bahçelerindedirler. Rableri Katýnda her diledikleri onlarýndýr. Ýþte büyük fazl (nimet ve üstünlük) budur. Ýþte Allah, iman edip salih amellerde bulunan kullarýna böyle müjde vermektedir. De ki: "Ben buna karþý yakýnlýkta sevgi dýþýnda sizden hiçbir ücret istemiyorum." Kim bir iyilik kazanýrsa, Biz ondaki iyiliði artýrýrýz. Gerçekten Allah, baðýþlayandýr, þükredene karþýlýðýný verendir. (Þura Suresi, 22-23)

"Ey kullarým, bugün sizin için korku yoktur ve siz mahzun olmayacaksýnýz. Ki onlar, Benim ayetlerime iman edenler ve Müslüman olanlardýr. Siz ve eþleriniz cennete girin; 'sevinç içinde aðýrlanacaksýnýz. Onlarýn etrafýnda altýn tepsiler ve testilerle dolaþýlýr; orada nefislerin arzu ettiði ve gözlerin lezzet (zevk) aldýðý herþey var. Ve siz orada süresiz kalacaksýnýz. Ýþte, yaptýklarýnýz dolayýsýyla mirasçý kýlýndýðýnýz cennet budur. Orada sizin için birçok meyveler vardýr; onlardan yiyeceksiniz." (Zuhruf Suresi, 68-73)

Muttakilere gelince; muhakkak onlar, güvenli bir makamdadýrlar. Cennetlerde ve pýnarlarda, Hafif ipekten ve aðýr iþlenmiþ atlastan (elbiseler) giyinirler, karþýlýklý (otururlar). Ýþte böyle; ve Biz onlarý iri gözlü hurilerle evlendirmiþizdir. Orada, güvenlik içinde her türlü meyveyi istiyorlar; Orada, ilk ölümün dýþýnda baþka ölüm tadmazlar. Ve (Allah da) onlarý cehennem azabýndan korumuþtur. Senin Rabbinden, bir fazl ve (lütuf) olarak. Ýþte büyük 'mutluluk ve kurtuluþ' budur. (Duhan Suresi, 51-57)

Þüphesiz: "Bizim Rabbimiz Allah'týr" deyip sonra doðru bir istikamet tutturanlar (yok mu); artýk onlar için korku yoktur ve onlar mahzun olmayacaklardýr. Ýþte onlar, cennet halkýdýr; yaptýklarýna karþýlýk olmak üzere, içinde ebedi olarak kalacaklardýr. (Ahkaf Suresi, 13-14)

Ýþte bunlar; yaptýklarýnýn en güzelini kabul ederiz ve kötülüklerinden geçeriz; (bunlar) cennet halký içindedirler. (Ýþte bu,) Onlara va'dolunan doðru bir vaaddir. (Ahkaf Suresi, 16)

Onlarý hidayete erdirecek ve durumlarýný düzeltip-ýslah edecektir. Ve onlarý, kendilerine tarif edip-tanýttýðý cennete sokacaktýr. (Muhammed Suresi, 5-6)

Þüphesiz Allah, iman edip salih amellerde bulunanlarý, altýndan ýrmaklar akan cennetlere sokar. Ýnkar edenler ise, metalanýrlar ve hayvanlarýn yemesi gibi yerler; ateþ, onlar için bir konaklama yeridir. (Muhammed Suresi, 12)

Takva sahiplerine va'dedilen cennetin misali (þudur): Ýçinde bozulmayan sudan ýrmaklar, tadý deðiþmeyen sütten ýrmaklar, içenler için lezzet veren þaraptan ýrmaklar ve süzme baldan ýrmaklar vardýr ve orada onlar için meyvelerin her türlüsünden ve Rablerinden bir maðfiret vardýr. Hiç (böyle mükafaatlanan bir kiþi), ateþin içinde ebedi olarak kalan ve baðýrsaklarýný 'parça parça koparan' kaynar sudan içirilen kimseler gibi olur mu? (Muhammed Suresi, 15)

Mü'minlerin kalplerine, imanlarýna iman katýp-arttýrsýnlar diye, 'güven duygusu ve huzur' indiren O'dur. Göklerin ve yerin ordularý Allah'ýndýr: Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. (Bütün bunlar,) Mü'min erkekleri ve mü'min kadýnlarý, içinde ebedi kalýcýlar olmak üzere, altýndan ýrmaklar akan cennetlere sokmasý ve kötülüklerini örtüp-baðýþlamasý içindir. Ýþte bu, Allah Katýnda 'büyük kurtuluþ ve mutluluk'tur. (Fetih Suresi, 4-5)

Kör olana güçlük (sorumluluk) yoktur, topal olana güçlük yoktur, hasta olana da güçlük yoktur. Kim Allah'a ve Resûlü'ne itaat ederse, (Allah) onu, altýndan ýrmaklar akan cennetlere sokar. Kim de sýrt çevirirse, onu acý bir azap ile azaplandýrýr. (Fetih Suresi, 17)

Cennet de, muttakiler için, uzakta deðildir, (o gün) yakýnlaþtýrýlmýþtýr. Bu, size vadolunandýr; (gönülden Allah'a) yönelip-dönen (Ýslam'ýn hükümlerini) koruyan, Görmediði halde Rahman'a karþý 'içi titreyerek korku duyan' ve 'içten Allah'a yönelmiþ' bir kalp ile gelen içindir. "Ona 'esenlik ve barýþ (selam)la' girin. Bu, ebedilik günüdür." Orada diledikleri herþey onlarýndýr; Katýmýz'da daha fazlasý da var. (Kaf Suresi, 31-35)

Þüphesiz muttaki olanlar, cennetlerde ve pýnarlardadýrlar; Rablerinin kendilerine verdiðini alanlar olarak. Çünkü onlar, bundan önce ihsanda (güzel davranýþta) bulunanlardý. (Zariyat Suresi, 15-16)

Hiç þüphesiz muttakiler, cennetlerde ve nimet içindedirler; Rablerinin verdikleriyle 'sevinçli ve mutludurlar'. Rableri, kendilerini 'çýlgýnca yanan cehennemin' azabýndan korumuþtur. "Yaptýklarýnýzdan dolayý afiyetle yiyin ve için." Özenle dizilmiþ tahtlar üzerinde yaslanmýþlardýr. Ve Biz onlarý iri-ceylan gözlü hurilerle evlendirmiþiz. (Tur Suresi, 17-20)
Onlara, istek duyup-arzuladýklarý meyvelerden ve etten bol bol verdik. Orada bir kadeh kapýþýr-çekiþirler ki, onda ne 'boþ ve saçma bir söz', ne günaha sokma yoktur. Kendileri için (hizmet eden) civanlar, etrafýnda dönüp dolaþýrlar; sanki (her biri) 'sedefte saklý inci gibi tertemiz, pýrýl pýrýl.' Kimi kimine dönüp sorarlar; Dediler ki: "Biz doðrusu daha önce, ailemiz (yakýn akrabalarýmýz) içinde endiþe edip-korkardýk. Þimdi Allah, bize lütufta bulundu ve 'hücrelere kadar iþleyen kavurucu' azaptan korudu. Þüphesiz, biz bundan önce O'na dua (kulluk) ederdik. Gerçekten O, iyiliði bol, esirgemesi çok olanýn ta Kendisi'dir." (Tur Suresi, 22-28)

Andolsun, onu bir de diðer iniþte görmüþtü. Sidretü'l-Münteha'nýn yanýnda. Ki Cennetü'l-Me'va onun yanýndadýr. Sidreyi örten örtmekte iken, göz kayýp-þaþmadý ve (sýnýrýgöz kırpma aþmadý. Andolsun, o, Rabbinin en büyük ayetlerinden olaný gördü. (Necm Suresi, 13-18)

Hiç þüphesiz muttakiler, cennetlerde ve nehir (çevresin)dedirler. (Kamer Suresi, 54)

Þu halde Rabbiniz'in hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz? Rabbin makamýndan korkan kimse için ise iki cennet vardýr. Þu halde Rabbiniz'in hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz? Çeþit çeþit 'inceliklere ve güzelliklere' (veya her türden sýk aðaçlara) sahiptirler. Þu halde Rabbiniz'in hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz? Ýkisinde de akmakta olan iki pýnar vardýr. Þu halde Rabbiniz'in hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz? Ýkisinde de her meyveden iki çift vardýr. Þu halde Rabbiniz'in hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz? Astarlarý, aðýr iþlenmiþ atlastan yataklar üzerinde yaslanýrlar. Ýki cennetin de meyve-devþirmesi (oradakilere) yakýn (kolay)dýr. Þu halde Rabbiniz'in hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz? Orada bakýþlarýný yalnýzca eþlerine çevirmiþ kadýnlar vardýr ki, bunlardan önce kendilerine ne bir insan, ne bir cin dokunmuþtur. Þu halde Rabbiniz'in hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz? Sanki onlar yakut ve mercan gibidirler. Þu halde Rabbiniz'in hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz? Ýhsanýn karþýlýðý ihsandan baþkasý mýdýr? Þu halde Rabbiniz'in hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz? Bu ikisinin ötesinde iki cennet daha var. Þu halde Rabbiniz'in hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz? Alabildiðine yemyeþildirler. Þu halde Rabbiniz'in hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz? Ýçlerinde durmaksýzýn fýþkýrýp-akan iki pýnar vardýr. Þu halde Rabbiniz'in hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz? Ýçlerinde (her türden) meyve, eþsiz-hurma ve eþsiz-nar vardýr. Þu halde Rabbiniz'in hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz? Orada huylarý güzel, yüzleri güzel kadýnlar vardýr. Þu halde Rabbiniz'in hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz? Otaðlar içinde korunmuþ huri kadýnlar. Þu halde Rabbiniz'in hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz? Bunlardan önce kendilerine ne bir insan, ne bir cin dokunmuþtur. Þu halde Rabbiniz'in hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz? Yeþil yastýklara ve çarpýcý güzellikteki döþeklere yaslanýrlar. Þu halde Rabbiniz'in hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz? Celal ve ikram sahibi olan Rabbinin adý ne Yücedir. (Rahman Suresi, 45-78)

Yarýþýp öne geçenler de, öne geçmiþ öncülerdir. Ýþte onlar, yakýnlaþtýrýlmýþ (mukarreb) olanlardýr. Nimetlerle-donatýlmýþ cennetler içinde; Birçoðu geçmiþ (ümmet)lerden, Birazý da sonrakilerden. 'Özenle iþlenmiþ mücevher' tahtlar üzerindedirler. Karþýlýklý yaslanmýþlardýr. Çevrelerinde ölümsüzlüðe ulaþmýþ gençler dönüp dolaþýr; Kaynaðýndan (doldurulmuþgöz kırpma testiler, ibrikler ve kadehler, Ki bundan ne baþlarýný bir aðrý tutar, ne de kendilerinden geçip akýllarý çelinir. Arzulayýp-seçecekleri meyveler, Canlarýnýn çektiði kuþ eti. Ve iri gözlü huriler, Sanki saklý inciler gibi; Yaptýklarýna bir karþýlýk olmak üzere (onlara sunulur); Orada, ne 'saçma ve boþ bir söz' iþitirler, ne günaha sokma. Yalnýzca bir söz (iþitirler "Selam, selam." "Ashab-ý Yemin", ne (kutludur o) "Ashab-ý Yemin." Yüklü dallarý bükülmüþ kiraz (aðaçlarýgöz kırpma, Üstüste dizili meyveleri sarkmýþ muz aðaçlarý, Yayýlýp-uzanmýþ gölgeler, Durmaksýzýn akan su(lar); Ve (daha) birçok meyveler arasýnda, Kesilip-eksilmeyen ve yasaklanmayan (meyveler). Yükseklere-kurulmuþ döþekler (sedirler). Gerçek þu ki, Biz onlarý yeni bir inþa (yaratma) ile inþa edip-yarattýk. Onlarý hep bakireler olarak kýldýk, Eþlerine sevgiyle tutkun (ve) hep yaþýt, "Ashab-ý Yemin" olanlar için. (Bunlarýn) Birçoðu geçmiþ (ümmet)lerden, Birçoðu da sonrakilerdendir. (Vakýa Suresi, 10-40)

Eðer o (ölecek kiþi), yakýn kýlýnan (mukarreb olan)lardan ise, Bu durumda rahatlýk, güzel rýzýk ve nimetlerle donatýlmýþ cennet (onundur). Ve eðer "Ashab-ý Yemin"den ise, Artýk, "Ashab-ý Yemin"den selam sana. (Vakýa Suresi, 88-91)

O gün, mü'min erkekler ile mü'min kadýnlarý, nurlarý önlerinde ve saðlarýnda koþarken görürsün. "Bugün sizin müjdeniz, içinde ebedi kalýcýlar (olduðunuz), altýndan ýrmaklar akan cennetlerdir." Ýþte 'büyük kurtuluþ ve mutluluk' budur. (Hadid Suresi, 12)

Rabbiniz'den olan bir maðfirete ve cennete (kavuþmak için) 'çaba gösterip-yarýþýn,' ki (o cennet) geniþliði gök ile yerin geniþliði gibi olup Allah'a ve Resûlü'ne iman edenler için hazýrlanmýþtýr. Ýþte bu, Allah'ýn fazlýdýr ki, onu dilediðine verir. Allah büyük fazl sahibidir. (Hadid Suresi, 21)

Allah'a ve ahiret gününe iman eden hiçbir kavim (topluluk) bulamazsýn ki, Allah'a ve elçisine baþkaldýran kimselerle bir sevgi (ve dostluk) baðý kurmuþ olsunlar; bunlar, ister babalarý, ister çocuklarý, ister kardeþleri, isterse kendi aþiretleri (soylarýgöz kırpma olsun. Onlar, öyle kimselerdir ki, (Allah) kalplerine imaný yazmýþ ve onlarý Kendinden bir ruh ile desteklemiþtir. Onlarý, altlarýndan ýrmaklar akan cennetlere sokacaktýr; orada süresiz olarak kalacaklardýr. Allah, onlardan razý olmuþ, onlar da O'ndan razý olmuþlardýr. Ýþte onlar, Allah'ýn fýrkasýdýr. Dikkat edin; þüphesiz Allah'ýn fýrkasý olanlar, felah (umutlarýný gerçekleþtirip kurtuluþgöz kırpma bulanlarýn ta kendileridir. (Mücadele Suresi, 22)

Ateþ halký ile cennet halký bir olmaz. Cennet halký 'umduklarýna kavuþup mutluluk içinde olanlardýr.' (Haþr Suresi, 20)

O da sizin günahlarýnýzý baðýþlar, sizi altlarýndan ýrmaklar akan cennetlere ve Adn Cennetlerindeki güzel konaklara yerleþtirir. Ýþte 'büyük mutluluk ve kurtuluþ' budur. Ve seveceðiniz bir baþka (nimet) daha var: Allah'tan 'yardým ve zafer (nusret)' ve yakýn bir fetih. Mü'minleri müjdele. (Saff Suresi, 12-13)

Sizi toplanma günü için birarada toplayacaðý gün; iþte bu aldanma (teðabün) günüdür. Kim Allah'a iman edip salih bir amelde bulunursa (Allah) onun kötülüklerini örter ve içinde ebedi kalýcýlar olmak üzere altýndan ýrmaklar akan cennetlere sokar. Ýþte büyük 'mutluluk ve kurtuluþ (fevz)' budur. (Teðabun Suresi, 9)

Ýman edip salih amellerde bulunanlarý karanlýklardan nura çýkarmasý için Allah'ýn apaçýk ayetlerini size okuyan bir elçi de (gönderdik). Kim iman edip salih bir amelde bulunursa, (Allah) onu içinde süresiz kalýcýlar olmak üzere altýndan ýrmaklar akan cennetlere sokar. Allah, gerçekten ona ne güzel bir rýzýk vermiþtir. (Talak Suresi, 11)

Ey iman edenler, Allah'a kesin (nasuh) bir tevbe ile tevbe edin. Olabilir ki, Allah sizin kötülüklerinizi örter ve altýndan ýrmaklar akan cennetlere sokar. O gün Allah, Peygamberi ve onunla birlikte iman edenleri küçük düþürmeyecektir. Nurlarý, önlerinde ve sað yanlarýnda koþar-parýldar. Derler ki: "Rabbimiz nurumuzu tamamla, bizi baðýþla. Þüphesiz Sen, herþeye güç yetirensin." (Tahrim Suresi, 8)

Allah, iman edenlere de Firavun'un karýsýný örnek verdi. Hani demiþti ki: "Rabbim bana Kendi Katýnda, cennette bir ev yap; beni Firavun'dan ve onun yaptýklarýndan kurtar ve beni o zalimler topluluðundan da kurtar." (Tahrim Suresi, 11)

Doðrusu, muttaki olanlar için Rableri Katýnda nimetlerle donatýlmýþ cennetler vardýr. (Kalem Suresi, 34)

Artýk kitabý sað-eline verilen kiþi, der ki: "Alýn, kitabýmý okuyun. Çünkü ben, gerçekten hesabýma kavuþacaðýmý sanmýþ (anlamýþgöz kırpmatým." Artýk o, hoþnut bir yaþama içindedir. Yüksek bir cennette. Devþirilecek (meyve ve eþsiz ürün)leri pek yakýndýr. "Geride kalan günlerde, 'peþin olarak sunduklarýnýza karþýlýk olmak üzere,' afiyetle yiyin ve için." (Hakka Suresi, 19-24)

Ýþte onlar, cennetler içinde aðýrlananlardýr. Þimdi inkar edenlere ne oluyor ki, boyunlarýný sana uzatýp koþuyorlar. Sað yandan ve sol yandan bölükler halinde. Onlardan her biri, nimetlerle donatýlmýþ cennete gireceðini mi umuyor (tamah ediyor)? (Mearic Suresi, 35-38)

Her nefis, kazandýklarýna karþýlýk bir rehinedir. Ancak Ashab-ý Yemin (sað ehli) hariç. Onlar cennetlerdedirler... (Müddessir Suresi, 38-40)

Artýk Allah, onlarý böyle bir günün þerrinden korumuþ ve onlara parýltýlý bir aydýnlýk ve bir sevinç vermiþtir. Ve sabretmeleri dolayýsýyla cennetle ve ipekle ödüllendirmiþtir. Orada tahtlar üzerinde yaslanýp-dayanmýþlardýr. Orada ne (yakýcýgöz kırpma bir güneþ ve ne de dondurucu bir soðuk görürler. (Meyvelerin) Gölgeleri onlara pek yakýn ve devþirilmeleri kolaylaþtýrýldýkça kolaylaþtýrýlmýþ. Çevrelerinde gümüþten billur kaplar, kupalar dolaþtýrýlýr. Gümüþten billur kaplar ki, onlarý belli bir ölçüyle tespit etmiþlerdir. Orada onlara bir kadeh içirilir ki, karýþýmý zencefildir. Bir pýnar ki orada "selsebil" olarak adlandýrýlýr. Çevrelerinde (gençlikleri ve dinçlikleri) ebedi kýlýnmýþ civanlar dolaþýr-durur; sen onlarý gördüðün zaman saçýlmýþ birer inci sanýrsýn. Her nereye baksan, bir nimet ve büyük bir mülk görürsün. Onlarýn üzerinde hafif ipek ve aðýr iþlenmiþ atlastan yeþil elbiseler vardýr. Gümüþten bileziklerle bezenmiþlerdir. Rableri onlara tertemiz bir þarab içirmiþtir. Þüphesiz, bu, sizin için bir mükafaattýr. Sizin çaba-harcamanýz þükre deðer (meþkur:makbul) görülmüþtür. (Ýnsan Suresi, 11-22)

Kim Rabbinin makamýndan korkar ve nefsi heva (istek ve tutkular) dan sakýndýrýrsa, Artýk þüphesiz cennet, (onun için) bir barýnma yeridir. (Naziat Suresi, 40-41)

Cennet de yakýnlaþtýrýldýðý zaman, (Artýk her) Nefis, neyi hazýrladýðýný bilip-öðrenmiþtir. (Tekvir Suresi, 13-14)

Þüphesiz ebrar olanlar, elbette nimetler(le donatýlmýþ cennetler) içindedirler. (Ýnfitar Suresi, 13)

Tahtlar üzerinde bakýp-seyretmektedirler. (Mutaffifin Suresi, 23)

Onlarý gördükleri zaman ise: "Bunlar elbette þaþkýn-sapýklardýr" derlerdi. (Mutaffifin Suresi, 32)

Þüphesiz iman edip salih amellerde bulunanlara gelince; onlar için altýndan ýrmaklar akan cennetler vardýr. Ýþte büyük 'kurtuluþ ve mutluluk' budur. (Büruc Suresi, 11)

O gün, öyle yüzler de vardýr ki, nimette (engin bir mutluluk içinde)dirler. Harcadýðý-çabadan dolayý hoþnuttur. Yüksek bir cennettedir. Orada anlamsýz bir söz iþitmez. Orada 'durmaksýzýn akan' bir kaynak vardýr. Orada 'yükseklerde kurulmuþ, tahtlar da vardýr; Konulmuþ (içecek dolu) kaplar, Dizi dizi yastýklar, Ve serilmiþ yaygýlar. (Gaþiye Suresi, 8-16)

Ey mutmain (tatmin bulmuþgöz kırpma nefis, Rabbine, hoþnut edici ve hoþnut edilmiþ olarak dön. Artýk kullarýmýn arasýna gir. Cennetime gir. (Fecr Suresi, 27-30)

Ýman edip salih amellerde bulunanlar ise; iþte onlar da, yaratýlmýþlarýn en hayýrlýlarýdýr. Rableri Katýnda onlarýn ödülleri, içinde ebedi kalýcýlar olmak üzere altýndan ýrmaklar akan Adn Cennetleridir. Allah, onlardan razý olmuþtur, kendileri de O'ndan razý (hoþnut, memnun) kalmýþlardýr. Ýþte bu, Rabbinden 'içi titreyerek korku duyan kimse' içindir. (Beyyine Suresi, 7-8)
Gönderen: 29.11.2007 - 22:25
Bu Mesaji Bildir   mev@ üyenin diger mesajlarini ara mev@ üyenin Profiline bak mev@ üyeye özel mesaj gönder mev@ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1508 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
Yalvac (61), kmurrad (59), endulus (57), ercan_sw (51), erhanseyfi (64), B e t u l (52), h.t (62), zisan_gul (41), hasretkafesi (53), ahmetkb (52), mustakar01 (62), tövbekargenç (44), mekoc66 (56), ahmet_k22 (39), Abdullah-10 (57), maruf-1 (59), GuelSevdasi81 (43), inci-2 (61), maxsibilyan (45), enesny (42), ramadan48 (42), fatmaavci (62), FIRTINA 50 (56), kaptan67 (61), menzil38 (57), Hacer -72 (52), Guel (39), A H M E T (45), msk02 (47), Mehmet_Ank (63), yusufgezer (41), Aydýn Vu.. (55), Sezer (), oguzlarx27 (55), M.Riza Sekerli (54), kamanliadem (59), eva_maria (36), musab b. ümeyr (42), nurfatih (46), AhmetBayrak (56), ali öz (48), köln42 (58), xAhmetx (49), sadullahyusuf (40), abdülhamit (231), tigrisriver (45), sürmeli (41), enesertugrul (52), medsav (67), Turan64 (61), GCc_EEi (42), ahmetsait (44), alidogan1 (64), ayhanisik42 (51), sedi güngörmü&t.. (59), baha1903 (40), bünyan (59), Orbay1 (56), kaymakli-50 (58), cagri67 (52), HAKAN ERGÜT (50), ravda dostu (40), fatiha42&07 (54), mavipýna.. (59), efrailakcay (51), Bekir 38 (39), selva sehito&et.. (40), Mursid (60), turkish wolf (52)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.30064 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.