0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » DİĞER DİNİ KONULAR » Tasavvuf

önceki konu   diğer konu
260 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (3): < zurück 1 (2) 3 weiter >
Gönderen
Mesaj
sevdamsin su an offline sevdamsin  
465 Mesaj -
ALLAH c,c razi olsun abi guzel dilekleriniz icin,
Ama insaALLAH rabbim saglik verdigi muddetce arastiracagim , ilim derin bir kuyudur ne alirsam kardir bana..

Fakat etrafim dan soyliyeyim Tasavvufu cok yanlis anliyorlar bazen cok uzuluyorum onlarin dedikleri karsisinda ama sakin bir sekilde anlatmaya calisiyorum kendi dilimin dondugunce, Once kendimizi egitmek sonra etrafimiza faydamiz olur insaALLAH,
Cunku bu sekilde cok uzuluyorum, kulaktan dolma olan bilgilerle Tasavvufu yanlis taniyor ve tanitiyorlar , ama yol hakk yolu olunca insaALLAH yilmak yok.. ~~gül~~


saygi ve dua ile



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son sevdamsin tarafından, 29.09.2006 - 22:47 tarihinde.
Gönderen: 29.09.2006 - 22:46
Bu Mesaji Bildir   sevdamsin üyenin diger mesajlarini ara sevdamsin üyenin Profiline bak sevdamsin üyeye özel mesaj gönder sevdamsin üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

ALLAH-U TEALA yar ve yardýmcýnýz olsun Ýnþallah. Bizimde gayemiz Tasavvufi yolu Ehl-inin anlatýmýyla doðru anlaþýlmasýný saðlamak. Üzüntümüz o ki günümüzde Tasavvuf ve Dergahlar sözümüz meclis dýþý olmak kaydýyla baþka amaçlar için yönlendiriliyor. Zira Abdülhakim Arvasi Hz.leride o zamanda kendisine dergahlarýn kapatýlmaya baþlandýðý söylendiðinde hangi dergahlar þu içleri boþ olan evlermi diye üzüntüsünü belli etmiþtir. Güzel kardeþim malesef bazý çevrelerde çürük elmalarý görüp bütün bir sepeti çöpe atýyor. Oysa gerçek Tasavvuf Ehl-i Resulullah Efendimizin (s.a.v) varsileridir. Gayeleri amaçlarý dünyalýk þan þöhret deðil bil hakis HAK ve Efendimizin (s.a.v) yoludur. Bizde o yolda ilerlemeye çalýþýyoruz Ýnþallah. Yukarýda da arz ettiðimiz gibi bu forumda ve çevremizede tasavvufu þaklabanlarýn aðzýndan deðil Gerçek Tasavvuf Ehl-inin aðzýndan anlatmaya çalýþýyoruz. ALLAH-U TEALA Þükürler olsun ki kendilerini belli etmiyorlar ama öyle güzel insanlar varki bu güzel sitede hizmetimiz çok ama çok kolay oluyor. ALLAH-U TEALA onlardan da razý olsun Ýnþallah....
Gönderen: 29.09.2006 - 23:01
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamun Aleyküm Ve Rahmetullah...

Evliyaya teslim olan, mahþerde kurtulur

Mevlânâ hazretlerinin saðlýðýnda kasabýn biri, bir öküzü kesmek için satýn aldý. Öküzün ayaklarýný baðlayýp yatýrmak istediðinde, öküz, ipleri koparýp kaçtý. Kasap arkasýndan yakalamak için koþtuysa da yetiþemedi. Öküz, Mevlânâ'nýn babasýnýn mezarý yakýnlarýna geldi. O esnâda mezarýn baþýnda Mevlânâ hazretleri Kur'ân-ý kerîm okuyordu. Hâl lisânýyla ona; "Beni bu kasabýn elinden kurtar." dedi. Mevlânâ, öküzün üzerine elini koyup okþadý; "Üzülme, cenâb-ý Hak her þeye kâdirdir." buyurdu. Bu sýrada kasap, elinde urgan ve býçak olduðu hâlde soluk soluða çýkageldi. Mevlânâ gelen kasaba, öküzün âzâd edilmesini, hürriyetine kavuþturulmasýný istedi. Kasap da Mevlânâ hazretlerinin hatýrý için öküzü âzâd etti. Kasap gidince Mevlânâ, mübârek elini öküzün üzerine koyup duâ etti ve o günden sonra bir daha o öküzü gören olmadý. Bunun üzerine Mevlânâ; "Bu öküz, kesilip piþirilecek zamâna gelmiþ iken, bizim tarafýmýza gelmek sûretiyle, kesilip parçalanmaktan kurtuldu. Ýþte bunun gibi bir insan da, Allahü teâlânýn evliyâsýna cân u gönülden teslim olup emirlerine uygun yaþar, ona talebe olursa, kýyâmet gününde Cehennem'e götüren meleklerin elinden kurtulur." buyurdu.

Mümin gýda gibi olmalýdýr. Her zaman ihtiyaç duyulmalýdýr.
Gönderen: 30.09.2006 - 22:19
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem

Allah için intikam alýrdý. Akrabâsýna, Eshâbýna ve hizmetcilerine tevâzu ederek, iyi muâmele eylerdi. Ev içinde çok yumuþak ve güler yüzlü idi. Hastalarý ziyârete gider, cenâzelerde bulunurdu. Eshâbýnýn iþlerine yardým eder, çocuklarýný kucaðýna alýrdý. Fekat, kalbi bunlarla meþgûl deðildi. Mubârek rûhu melekler âleminde idi.
Resûlullahý sallallahü aleyhi ve sellem ansýzýn gören kimseyi korku kaplardý. Kendisi yumuþak davranmasaydý, Peygamberlik hâllerinden, aslâ kimse yanýnda oturamaz, sözünü iþitmeðe tâkat getiremezdi. Hâlbuki, kendisi, hayâsýndan, mubârek gözleri ile kimsenin yüzüne bakmazdý.
Fahr-i âlem sallallahü aleyhi ve sellem, insanlarýn en cömerdi idi. Birþey istenip de, yok dediði görülmemiþdir. Ýstenilen þey varsa verir, yoksa, cevâb vermezdi. O kadar iyilikleri, o kadar ihsânlarý vardý ki, rum imperatörleri, Îrân þâhlarý, o kadar ihsân yapamazlardý. Fekat kendisi sýkýntý ile yaþamaðý severdi. Öyle bir hayât yaþýyordu ki, yimek ve içmek hâtýrýna bile gelmezdi. Yemek getirin yiyelim veyâ falanca yemeði piþiriniz demezdi. Yemek getirirlerse yir, her ne meyve verseler kabûl ederdi. Bazan aylarca az yir, açlýðý severdi. Bazan da çok yirdi. Yemeði üç parmakla yirdi. Yemek sonunda su içmezdi. Suyu otururken içerdi. Baþkalarý ile yemek yirken, herkesden sonra el çekerdi. Herkesin hediyyesini kabûl ederdi. Hediyye getirene karþýlýk olarak, katkat fazlasýný verirdi.
Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem, hicretin sekizinci senesi, Ramezân-ý þerîfin onuncu Pazartesi günü, onikibin kahraman ile birlikde, Medîneden çýkarak Ramezânýn yirminci Perþembe günü Mekke-i mükerremeyi feth eyledi. Ertesi Cuma günü hutbe okurken, mubârek baþýnda siyâh sarýk sarýlý idi. Mekkede onsekiz gün kalýp Huneyne gitdi. Sarýðýnýn ucunu sarkýtýrdý. (Sarýk, müslimânlar ile kâfirler arasýný ayýrýr) buyururdu. Çeþidli elbise giymek âdeti idi. Yabancý devlet sefîrleri gelince süslenirdi. Yanî kýymetli ve nefîs elbise giyerek, güzel yüzünü gösterirdi. Önce, altýn yüzük takardý. Sonra, taþý akîkden gümüþ yüzük takdý. Yüzüðünü mühür olarak kullanýrdý. Yüzüðü üzerinde (Muhammedün Resûlullah) yazýlý idi. Erkeklerin altýn yüzük takmalarý, dört mezhebde de câiz deðildir.


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 03.10.2006 - 09:07 tarihinde.
Gönderen: 03.10.2006 - 09:06
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

Güzel huylarýn hepsi Resûlullahda sallallahü aleyhi ve sellem toplanmýþtý. Allahü teâlâ, Sevgili Peygamberine verdiði iyilikleri, ihsânlarý sayarak, "Sen güzel huylu olarak yaratýldýn." meâlindeki âyet-i kerîme ile kendisine güzel huylar verdiðini bildirmektedir. Çok kimselerin Ýslâm dinine girmesine, Resûlullahýn güzel ahlâký sebep olmuþtur.

Bin mûcizesi görüldü, dost düþman herkes de bunu söyledi. Bu kadar mûcizelerin en kýymetlisi, edepli olmasý ve güzel huylarý idi. Fakirle, zenginle, büyükle, küçükle karþýlaþýnca, önce selâm verirdi. Bunlarla müsâfeha etmek için, mübârek elini önce uzatýrdý. Her kim olursa olsun, çaðrýlan yere giderdi. Önüne konulan þeyi, az olsa da, hafif, aþaðý görmezdi. Bir Müslümanýn ismini söyleyerek, hiçbir zaman lânet etmemiþ ve aslâ kimseyi dövmemiþtir. Kendi için, hiçbir þeyden intikam almamýþtýr. Allah için intikam alýrdý. Akrabâsýna, eshâbýna ve hizmetçilerine tevâzu gösterir, iyi muâmele ederdi. Herkesle iyi geçinirdi. Tatlý sözlü, yumuþak ve güler yüzlü idi.

Söylerken gülmezdi. Hastalarý ziyârete gider, cenâzelerde bulunurdu. Eshâbýnýn iþlerine yardým eder, çocuklarýný kucaðýna alýrdý. Fakat, kalbi bunlarla meþgûl deðildi. Mübârek rûhu melekler âleminde idi. Fahr-i âlem sallallahü aleyhi ve sellem, insanlarýn en cömerdi idi. Birþey istenip de, yok dediði görülmemiþtir. Ýstenilen þey varsa verir, yoksa, cevap vermezdi. O kadar iyilikleri, o kadar ihsânlarý vardý ki, Rum imparatorlarý, Îrân þâhlarý, o kadar ihsân yapamadýlar. Fakat kendisi sýkýntý ile yaþamayý severdi. Heybetli idi. Yani saygý ve korku hâsýl ederdi. Fakat, kaba deðildi. Nâzik idi. Cömert idi. Fakat, isrâf etmez, fâidesiz yere birþey vermezdi. Herkese acýr, kimseden birþey beklemezdi...
Gönderen: 03.10.2006 - 12:23
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah

Hz. ALÝ Kerremallhü Vecheh

Ashab-ý Kiramýn büyüklerindendir. Peygamberimiz (sav) Efendimizin damadý ve dördüncü halifesidir. Cennetle müjdelenen on sahabeden dördüncü ve Ehli beyitin birincisidir. Peygamberimiz (sav) Efendimizin Amcasý Ebu Talibin oðludur. Künyesi Eb`ül Hüseyindir.
Bir künyeside Peygamberimiz (sav) Efendimizin iltifat buyurarak söylediði Ebu Türabdýr.
Hiç Puta tapmadan müslüman olduðu için Keremallahü vecheh, kahramanlýðý ve çok cesur olmasýndan dolayý Kerrar ve taktiri ilahiyyeye gösterdiði tam rýzadan olayýda "Mürtezadenilmiþtir.
Hz. Ali (kv) Hicretten yirmiüç sene önce (m-579) Mekkede doðdu, hicretin kýrkýncý yýlýnda Küfede ibni Mülcem adlý harici tarafýndan þehid edildi.
Çocukluðu dahil ömrü boyunca Allah Rasülünün (sav) yanýndan ayrýlmadý. Sohbetlerinde bulundu. O'nun (sav) Ýliminden ilim öðrendi. Biri Çocukken biride hicret günü olmak üzere Peygamberimiz (sav) Efendimize iki defa beyat etti.
Fütüvvet: Hz. Peygamberin (sav) Ali`den baþka yiðit (feta) zülfikardan baþka kýlýc yoktur hadisine istinaden, genç bir insan da bulunmasý gereken vasýflarýn tümüdür. Ýslamýn ilk Asrýn ortalarýna doðru. Arabistan siyasal olaylarýn anormal geliþmeleri sýrasýnda Hz. Alinin yiðitlik ve savasçýlýk yönu gittikçe yayýlan, Onu Ýslamda en iyi feta (yiðit) örneði olarak tanýmladý.
Fütüvvettin aslý dini gözetmek, Sünnete uymak,Allahýn (cc)Peygamberine emretiði sözleri tutmaktýr. Bu ilkelrden yola çýkkan ciddi anlamda gençleri derleyip toparlayan ve onlarý beli bir mesleðe yönlendiren fütüvvet harakati zamanla SEYFÝKAVLÝ olmak üzere iki ayrýlmýþtýr. Kavli kol Hz. Ebü Bekire (ra) Seyfi kolda Hz. Ali ye (kv) baðlanmýþtýr. Her nekadar Nakþi ve Kadiri adýný o zaman kurumsallaþtýlar. Hz.Ali (kv) vahiy katipleri arasýnda idi. Karan-ý bizzat Allah Rasülünden öðrenmiþtir, bunun yanýnda. Bu sebeble müfesirlerin en yüksek tabakasý içindedir. Kendisine rivayet olunan hadis sayýsý 586 dýr.
Fýkýh ve içtihadda da büyük ilim sahibidir. Onun için kendinden önçeki bütün halifeler Onun görüþlerine müracat etmiþlerdir. Hz. Ömerin (ra) Ali olmasa Ömer helak olurdu dediði rivayet edilmiþtir.
Son derece kuvvetli bir hatipdi. Gerek hitableri, gerekse emirnameli ihtiva ettiði ögütlerve belagat yönünden eþsizdir. Hikmetli, ibretle sözleri çoktur. Kalblere tesir eden kiymetli sözlerinden bazýlarý þunlardýr.
Buyurdularki:

Elbiseleriniz eskide olsa, kalbleriniz yeni ve temiz olsun.

Kiþi dili altýnda saklýdýr? Konuþturunuz kýymetinden neler kaybettiðini anlarsýnýz.

Dünya bir cifedir, leþtir. Ondan bir þey isteyen köpeklerle dalaþmaya dayanýklý olmalý.

Allahü Tealaya yemin ederim ki, beni yalnýz mü`min sever ve bana yalnýz münafýk buðzeder.

Ýnsanlar arasýnda Allahý en iyi bilen, O`nu çok sevendir, tam tazim edendir.

Kul ümidini yalnýz Rabbine baðlamalý ve yalnýz günahlarý kendini korkutmalýdýr.

Kalbler, kablara benzer. Hayýrlý olan, hayýrlý dolu olandýr.

Akýl gibi mal, iyi huy gibi dost, edep gibi miras, ilim gibi þeref olmaz.

Her kim kötüyü yasaklar, fasýka kýzar ve Allahýn yasaklarýnýn hududu ciðnendiði zaman öfkelenirse, Allahü Tealada o kulunun lehine öfkelenir.

Sizin hayýrlýnýz, günahýna gerçekten çok tevbe edenlerdir.

Kendini güclükler karþýsýnda sabretmeye alýþtýr, çünkü haksýzlýk karþýsýnda Hak için sabretmek en iyi ahlaktýr.


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 04.10.2006 - 09:45 tarihinde.
Gönderen: 04.10.2006 - 09:43
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
utaniyorum su an offline utaniyorum  
tasavvuf nedir?
1942 Mesaj -
TASAVVUF.....
üzüntü geldiðinde, kalpte sevinç bulmaktýr....

çünkü bu takdire rýzadýr ki ancak tasavvuf ehlinin iþidir.....
Gönderen: 04.10.2006 - 23:27
Bu Mesaji Bildir   utaniyorum üyenin diger mesajlarini ara utaniyorum üyenin Profiline bak utaniyorum üyeye özel mesaj gönder utaniyorum üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu ALeykum Ve Rahmetullah...

Tasavvuf yanmaktýr aþkla yanmaktýr Tasavvuf Üfdade hzlerinin (k.s.)de dediði gibi ibriði gönül ateþiyle yakmaktýr. Tasavvuf yanmaktýr ama bu ateþi kimseye anlatamamaktýr. Tasavvuf halkýn ademoðlunun seni deli zannetmesidir. Tasavvuf aþk sarhoþu olmaktýr kendinden geçmektir. Tasavvuf nereye bakarsan bak sadece HAK demektir. HAK gördüðüm heryer HAK TEALA. Tasavvuf O'ndan gayrisini red etmek demektir. Tasavvuf Habibullah'ýn (s.a.v) yoluna sýmsýký gönül ateþiyle sarýlmaktýr. Bu Aþk bu ateþ nasýl tarif edilir yaþamayan bilemez tarif edilemez...

HAK TEALA ya Emanet Olunuz...
Gönderen: 05.10.2006 - 22:17
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu ALeykum Ve Rahmetullah...

Manevi yolda Mürþid-i Kamilin yardým etmesine lüzum olmadýðýna kail olan bazý kimseler vardýr ki, kiþinin kendi baþýna çabasýyla vuslatýn, Allah'a (CC) vasýl olmanýn mümkün olacaðý fikrindedirler ve "Allah (CC) Hz.leri ile kul arasýna girilmez, arada aracýya lüzum yoktur!" derler. Halbuki vasýtasýz, yardýmcýsýz vuslat mümkün deðildir. Yolda tehlikeler çoktur ve bir kýlavuza ihtiyaç vardýr.



Her halde, Mürþidin muavenetine (yardým etmesine) kati lüzum vardýr. Alemlerin Sulltaný (SAV) Efendimiz Zikir Telkinini Yüce Rabbimizin Emriyle Cebrail (AS) dan almýþtýr.
"Envarül Kudsiyye adlý kitab"

Zikri Cehri (Aþikâre, sesli Zikir) Ýmam-ý Ali (KV) Hz.leri'ne Telkin etmiþtir.
(Keþ-fül hafa 1.143. ; Þarânide El Envarül Kudsiyye. S.21. (Tafsilat: Aleme Gönderiliþ Gayesi ve Muttakiler Yolu adlý kitap.)

Zikri Hafiyi de (Gizli Zikir) Ebu Bekir Sýddýk (RA) HZ lerine Telkin etmiþtir.
Zikir Makamlarý. S.16.

Yüce Allah (CC) Hz.leri Resulü Azamý (SAV) Efendimizi Huzuruna, Miraca Cebrail (AS) vasýtasýyla davet etmiþ, Kur-aný Kerimi yine Cebrail (AS) vasýtasý ile bize göndermiþtir. Cebrail (AS) kendisine Mürþidlik yapmýþtýr. Ýnsaný Allah (CC) Hz.leri'nden uzaklaþtýran ve günaha sürükleyen düþmanlarý vardýr. Bunlar üç çeþittirler:

1. düþman, insanýn kendi nefsidir.

2. düþmanýmýz da, þeytan aleyhillânedir.

3. düþmanýmýz ise, kötü arkadaþtýr.

Hazreti Peygamberimiz (SAV) Buyurur ki: Bir kimse arkadaþlýk ettiði kiþinin huyunu farkýnda olmaksýzýn alýr,onunla huylanýr.
Sahih-i Buhari.

Zamanýmýzda bu üç düþmanýmýzýn hileleri çok terakki etmiþtir. Kendi kuvvet ve gayretimizle bu düþmanlarýmýzý yenemiyoruz. Bize büyük bir yardýmcý lazýmdýr. 0 kuvvetli yardýmcýnýn sayesinde bu düþmanlardan kurtulabiliriz. Allahü Tealâ (CC) Hz.leri bizim bu durumumuzu bildiði için Peygamberimiz (SAV) in vefatýndan itibaren kýyamete kadar müslümanlara yardým edecek olan Mürþidi Kâmilleri gönderecektir.

Bunlar El Ulema-i Verasetül Enbiyalardýr. Nefis düþmanlarýna karþý biz de bunlardan yardým isteriz. Allah (CC) Hz.leri de bunlarý vazifelerini yapabilecek þekilde silâhlandýrmýþtýr. Cenabý Hakk Celle ve Alâ Hz.leri Peygamberlerini (AS) nasýl ki her kötülükten mahsun ve muhafaza etmiþtir, Alemlerin Sultaný (SAV) Efendimizin varisleri olan Mürþid-i Kâmilleri de her türlü korkudan, kötülüklerden muhafaza edip Mucizel beyanýnda (Kuran-ý Kerimde) onlarýn hiç korkmayacaðýný, hiç mahsun olmayacaklarýný, üzülmeyeceklerini müjde ile beyan etmiþtir.
Yunus S. A.62-64

Mürþid-i Kâmiller çok insanlar tarafýndan anlaþýlmazlar, çünkü onlar sýrlarýný kendilerine ihsan edilen batýni Ýlimlerini hiç kimseye ifþa etmezler. Kendilerini insanlara ben þuyum diye açýklamazlar. Çünki onlar Levhi Mahfuzda Manevi vazife ile görevlendirilmiþlerdir.

Aziz dostum! sen hesap günü gelmeden nefsini hesaba çekebilmek için bir Mürþid-i Kamil eteðine sarýl. Onlar Yüce Allah (CC) Hz.lerinin ve O'nun Resulünün (SAV) emirlerini yaþar ve yaþatýrlar. Murad edeni maksuda erdirirler. Þeyh Safi (KS) der ki: Bir kimse kalbini kötü huylardan temizlemeye niyet etse sonra Tasavvuf (tarikat)'a girse gece gündüz Kelime-i Tevhidle (Lailaheillallah) meþgul olsa ve kalbini temizleyemeden ölse, o kimseyi kabrine býraktýklarý zaman derhal hayattaki yaptýðý zikirler gelir arkadaþ olurlar. Kabrinde ona zarar ve azab verecek haþaratý yýlan vs. azab ve iþkence mahluklarýný yakar, yýkar, mahvederler. Ol kiþi selamete erer. O ne güzelliktir ki, onun cilvesi ruh ve gönül perdelerini yakar ve o ne nurdur ki, onun parýltýsý iki cihanýn karanlýðýný defeder. Bu nur yapýlan zikrin nurudur. Sana gelir kabrinde arkadaþ olur. Bir kiþi vefat etse kabrinde oturur, bakar ki, yanýnda karþýsýnda etrafýnda dolu kimseler var, bunlarý görünce sorar. Size kim derler Onlarda derler ki, Biz senin iyi ve salih amelleriniziz. Senden evvel geldik ki, sen burada yalnýz kalýp ürkmeyesin. Lakin o kabre kötü amelli birini koyunca yanýna çirkin yüzlüler, korkunç sýfatlýlar gelir. O kiþi sorar, Siz kimsiniz? Benden evvel buraya gelmiþsiniz? Onlarda derler ki, Biz senin iþlediðin yaramaz ve kötü amelleriz derler.

Ey kul! Þu (Aleme gönderiliþgöz kırpma gayesini yaþamaya bak. Takvadan (Tasavvuf, tarikat) yolundan ayrýlma. Yoksa kabir aleminde elem ve kederlere gark olursun. Raviler rivayet ederler ki, gelmiþ ve gelecek bütün ümmetler bir yere toplanýrlar. Hak Teala (CC) Hz.leri Cebraile (AS) emreder: Git cehennem ateþini getir, þimdi gelmesi zamanýdýr. Cebrail (AS) varýr der ki: Ey cehennem! Cebbari Alem Allah (CC) Hz.leri seni istiyor. Cehennem bu sözü iþitince titreyerek der ki: Yoksa beni azab mý edecek? Cebbarý Alem Allah Hz.leri acaba beni ne için ister? Cebrail (AS) buyurur ki: Allah-ü Teala (CC) Hz.lerinin seni istemesinin sebebi, dünyada rýzýklarý verildiði halde Allah'tan (CC) baþkasýna tapýp kulluk edenlere Peygamber ve Evliyalara itaat etmeyenlere nefsinin isteðine uyanlara azab etse gerektir. Seni onun için yarattý. der.

Ey biçare kýyamet gününün nasýl bir gün olduðunu þimdiden bilip öðrenip, o günün hazýrlýðýný yapabilmek için gayret et. Nebiler Nebisinin (SAV) sünnetine uymak, Resülullah (SAV) Efendimizin sünnetine uymayý, Kuran-ý Kerim ve Hadis-i Þerifler bildirmektedir.


Güzel kardeþlerim Mü-min boþ bir vagon gibidir. ilerlemesi için bir trene ihtiyacý vardýr. Lazým olan odur ki arayacaðý tren doðru yola giden bir tren olmasý lazým gelir. Zira doðru tren; siz boþ bir vagon olsanýz dahi sizi doðru yola götürür. Lakin yanlýþ bir trene baðlanýrsanýz o sizi uçuruma götürür.

Doðru olan odur ki doðru Mürþidi bulmak önemlidir. Ben doðru kapýyý tam 5 senedir arýyorum halada aramaya devam ediyorum. HAK TEALA ya hergün dua ediyorum doðru bir vesile kapýsý nasip etmesi için. Söylemem odur ki eðer bir vesileye baðlanacaksýnýz dikkat edip iyi araþtýrýnýz. Zira tasavvufu kullanýp kendi aciz amaçlarý için kullanan çok yer ve kiþi vardýr.

Güzel RAB'Bime Emanet Olun gönül aþýklarý...


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 05.10.2006 - 22:46 tarihinde.
Gönderen: 05.10.2006 - 22:44
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamun Aleyküm Ve Rahmetullah...

HazretÝ AlÝ (radIyallahü anh) buyurdu kÝ:

Dünya müminin hapishânesi, ölüm hediyesi, cennet de varacaðý yerdir.

"Fakîh öyle biridir ki, insanlarý Allahýn rahmetinden ümitsizliðe düþürmez ve onlarý Allahýn rahmetinden yüz çevirtmez.

Mal ve çocuklar, dünya hayatýnýn zinetidirler. Salih amel de, dünyadan ahirete götürülen mahsuldür.

Allah için seven bir kardeþ, en yakýndan daha yakýn, anne ve babalardan daha merhametlidir.

Amel eden cahil kiþi, yoldan baþka yerde yürüyen gibidir. Bu yürüyüþü ona, ihtiyacýndan uzaklaþmaktan baþka birþey kazandýrmaz.

Ýnsan, sözü ile tartýlýr veya iþi ile deðerlendirilir. Seni zinet yönünden aðýr getirecek þeyi söyle ve kýymetini artýracak þeyi yap.

Yalancý, sözünde suçludur, isterse delili kuvvetli ve aðzý laf yapan biri olsun.

Ýstiþare, danýþma sana rahatlýk, baþkasýna yorgunluktur.

Dünya müminin hapishânesi, ölüm hediyesi, cennet de varacaðý yerdir.

Dünya kâfirin cenneti, ölüm korkulu rüyasý, cehennem de varacaðý son duraktýr.

Allaha taatle uðraþmak en kârlý iþ, doðru konuþan dil ise, en güzelidir.


Ey kalbi islâm ile yanan, sevdiðim gençler,
Bütün islâmiyyetden, size nümûnedir bu!
Ýlm ile marifetdir, hep içindekiler,
Hakîkaten bulunmaz eþsiz hazînedir bu!

En büyük âlimlerin, en büyük velîlerin,
En meþhûr sîmalarýn, en ulvî gönüllerin,
Âleme ýþýk tutan, hayât sunan ellerin,
Kalem ve kalblerinden, sýzan bir katredir bu!

Resûlullahýn yolu, hakîkî müslimânlýk,
Ve her iki cihânda, aranýlan sultânlýk,
Sulhda her an çalýþan, harblerde kahramanlýk,
Gösteren ceddimizden, bize emânetdir bu!

Her kelimesi huccet, ilmdir her cümlesi,
Dinle budur hakîkî, islâmiyyetin sesi.
Kalbden paslarý siler ve artdýrýr hevesi,
Ýþte baþlý baþýna, bir islâmiyyetdir bu!



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 07.10.2006 - 18:31 tarihinde.
Gönderen: 07.10.2006 - 18:31
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

ubeydullah-i ahrar hazretlerÝnÝn nasÝhati

Bunu iyi muhâfaza et. Bunda ibâdetin hakîkati, itâat, huþû ve Allahü teâlânýn azameti karþýsýnda insanýn âcizliði yazýlýdýr. Bu saâdet Allahü teâlânýn muhabbetiyle ve onun resûlü Seyyidü'l-evvelîn vel-âhirîne tâbi olmakla ele geçer. Bunun için din ilimlerine vâris olan âlimlerin sohbetlerinde bulun. Onlardan faydalý ilim öðren. Tâ ki Resûlullah efendimize tâbi olmak sûretiyle mârifet-i ilâhiyyeye kavuþasýn. Kötü din adamlarýndan uzak dur. Çünkü onlar dîni dünyâ malý toplamak ve makâma, mevkiye kavuþmak için âlet ederler. Helâl haram ayýrmadan bulduðunu yiyen ve dîne uygun olmayan iþler yapan câhil ve sapýk tarîkatçýlardan uzak dur. Yine Ehl-i sünnet îtikâdýna uymayan sapýk kimselerden de uzak ol.


Câfer-i Sâdýk hazretleri (rahmetullahi aleyh) buyurdu ki;

Beþ kimsenin sohbetinden, yâni beþ kimse ile berâber bulunmaktan sakýn: Birincisi, yalan söyleyenden sakýn. Çünkü ona dâimâ aldanýrsýn. Sana iyilik yapayým derken, kötülük yapar. Ýkincisi, cimriden sakýn. Üçüncüsü, ahmaktan yâni aklý az olandan sakýn. Çünkü en çok iþine yarýyacaðý zaman, seni býrakýr. Dördüncüsü, kötü kalbli kimseden sakýn. Çünkü iþi bozulunca, seni harcar. Beþincisi, fâsýktan yâni günâh iþlemekten utanmayan kimseden sakýn! Çünkü, seni bir lokma ekmeðe satar.

Bir mümin kardeþine âit hoþ olmayan bir iþ duyarsan, birden yetmiþe kadar özür kapýsýný araþtýr. Bulamazsan belki benim anlamadýðým bir özür kapýsý vardýr de ve kapa.

Ýnsan düþmanýný iyi tanýmasý lazým. En büyük düþman, insanýn nefsidir.


Amirlik memurluk için gelmedik bu dünyaya, amirlik deðil, hizmetkarlýk zamanýdýr. Nefsimizin arzusu için amirlikten Allah bizi korusun.
Gönderen: 08.10.2006 - 10:48
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
utaniyorum su an offline utaniyorum  
RE:
1942 Mesaj -
Alıntı
Orijýnalý Havz-i Kevser
Bir mümin kardeþine âit hoþ olmayan bir iþ duyarsan, birden yetmiþe kadar özür kapýsýný araþtýr. Bulamazsan belki benim anlamadýðým bir özür kapýsý vardýr de ve kapa.


ne güzel bir hal.......
.........gül............
Gönderen: 08.10.2006 - 14:45
Bu Mesaji Bildir   utaniyorum üyenin diger mesajlarini ara utaniyorum üyenin Profiline bak utaniyorum üyeye özel mesaj gönder utaniyorum üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah

Evliyanýn büyüklerinden, bu yolun seçkinlerinden, öncü liderlerinden Bahâüddin Nakþibend ve onun yolunu takip eden halifeleri þöyle demiþlerdir:

"Peygamberlerin en üstünü olan Hazreti Muhammed Mustafa Sallallahu Aleyhi ve Sellem, evliyanýn en faziletlisi ve üstünü olan Ebû Bekir esSýddîk Radýyallahu Anh'a gizlice öðrettiði en þerefli üstün ilim, ilmi irfan, avamdan gizli tutulmuþtur. Bu büyük hazineye ulaþmak için kendine has yollarý ve usûlleri vardýr."

Bu yolun düsturu üçtür:

1Yemeði az yemek
2Uykuyu az uyumak
3Az konuþmak

Bu üç husus birbiri ile de baðlantýlýdýr. Az yemek yemek, az uykuya; az uyumak da, az konuþmaya; az konuþmak da kalp zikriyle tam bir teveccühe zemin hazýrlar. Hâl böyle olunca, yemekte, uykuda ve konuþmada insan, orta bir yol seçmeli, bu orta yolu takip etmelidir.

Bu yolun üç çeþit hakikati vardýr:

1Kalbe gelen kötü, çirkin ve tehlikeli düþünceleri, kalpten söküp atmak
2Kalp devamlý zikir üzeri olmalýdýr
3Sürekli kendini kontrol altýnda tutmak

Bu üç husus da ayný zaman da birbirine baðlý ve birbirini tamamlayan hususlardýr.

Ýnsanýn kendini sürekli kontrol etmesi; Allah Celle Celaluhu'nun kâinatta zerrelerden kürrelere varýncaya kadar her þeyden her an haberdar olduðu, her an gördüðünü ve bilgisinde olduðunu kalbinden bir an bile çýkarmamalýdýr. Ýþte bu yolun gayesi bu noktadýr.

Bu yolun usûlü, kaidesi on iki maddede haber verilmiþtir:

1Bütün varlýðý yok bilmek
2Elinde bulunaný rahatlýkla, cömertçe daðýtmak
3Devamlý terk içinde olmak
4Takva sahibi olmak, amelleri takva üzere yapmak
5Her an Allah Celle Celaluhu ile olmak
6Mevlâ Teâlâ'ya her an gitmeye hazýr olmak
7Kalabalýktan uzak olmak ya da buna çalýþmak
8Bid'atlarý terk etmek
9Resûlullah'ýn sünnetine uymak, sýký sýkýya sarýlmak
10Aralýksýz zikir üzerinde olmak
11Noksansýz bir yönelme ile Mevlâ Teâlâ'ya yönelmek,
12Mevlâ Teâlâ'ya gönülden muhabbet etmek

Bir gönül düþünün ki, ona dert, keder düþmüþtür. Bu hâller gönül için büyük nimetlerdir. Gece gündüz bu nimetlerin artmasý için çalýþýlmalýdýr. Bu ezelî bir sevgidir ki, gönül aynasýnda yansýmaktadýr. Bu gönül istek, arzu ve mehabetle doludur. Bu durum þunu ifade eder:

Mevlâ Teâlâ'yý isteyen, O'nun tarafýndan da istenecek bir dost olur. Mevlâ Teâlâ bu konuda þöyle buyurmuþtur:

"Allah onlarý sever, onlar da Allah'ý sever."

Allah Teâlâ'nýn muhabbetinin, kendine duyulan muhabbetin aslý olduðunu haber veriyor.

Nakþibendî yoluna gidenler, istek derdiyle gözyaþý dökenler, zâhirde halk ile olup, halkýn hizmetine koþarlar. Bâtýnda ise, yalnýz Mevlâ Teâlâ ile olurlar. Nakþibendîler, kendilerini halka, gönüllerini Hakk'a teslim ederler. Bu þekilde sessiz ve gizlice Hak Teâlâ'ya doðru giderler.

Nakþibendîlerin bedenleri insanlarla, gönülleri Mevlâ Teâlâ ile

Kulaklarý seste, gönülleri Hüdâ'da;

Gözleri dünya cisimlerinde, gönülleri Hak Teâlâ'da

Dilleri ile konuþurlar, gönülleri Mevlâ'da olur

Ayaklarý ile yürürler, kalpleri O'nun zikrindedir

Bedenleri yatakta uyku hâlinde, gönülleri Allah'ýn huzurunda

Nakþibendîlerin cisimleri sebepler ile mücadele etmekte, gönülleri Mevlâ'nýn muhabbeti ile coþmakta..
Menzil.net


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 09.10.2006 - 18:30 tarihinde.
Gönderen: 09.10.2006 - 18:28
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

Abdulkadir-i Geylani (ksa) Hz.leri'nin Vasiyyeti

Oðlu Abdürrezzak (ra.Hz.) leri sual edince þöyle vasiyyet eyledi: Ey oðlum! Allah-ü Teala Hz.leri bize ve sana ve bütün müslümanlara tevfik (muvaffakiyet) ihsan eylesin. Sana Allah (cc) Hz.leri'nden korkmaný ve O'na taat üzere olmaný, dinimizin emir ve yasaklarýna riayet etmeni ve hududunu gözetmeni vasiyyet ederim.

Ey oðlum, Allah-ü Teala Hz.leri bize, sana ve müslümanlara tevfik versin. Bizim bu tarikatýmýz, kitap ve sünnet üzere bina edilmiþtir. Kalbin selameti, el açýklýðý, cömertlik, cefa ve ezaya katlanmak ve din kardeþlerinin kusurlarýný affetmek üzere kurulmuþtur.
Ey oðlum! Sana vasiyyet ederim, derviþlerle beraber ol. Meþayiha hürmeti gözet. Din kardeþlerinle iyi geçin. Küçük ve büyüklere nasihat üzere ol. Dinden baþka þey için kimseye düþmanlýk etme.
Ey oðlum! Allah-ü Teala Hz.leri bize ve sana tevfik versin. Fakrýn hakikati, senin gibi olana muhtaç olmaman, zenginliðin hakikati ise, senin gibi olandan bir þey istememendir. Tasavvuf haldir, söz deðildir. Söz ile de ele geçmez. Derviþlerden, Allah (cc) Hz.leri'nden baþkasýna ihtiyaç duymayan birini görürsen, ona ilim ile deðil, rýfk ile güler yüz, tatlý söz ve yumuþaklýkla muamele eyle. Zira ilim onu ürkütür, rýfk ise çeker ve yaklaþtýrýr.
Ey oðlum! Allah-ü Teala Hz.leri bize sana ve müslümanlara tevfik versin. Tasavvuf (tarikat) sekiz haslet üzerine kurulmuþtur: 1- Cömertlik, 2- Rýza, 3- Sabýr, 4- Ýþaret, 5- Gurbet, 6- Yün elbise giymek, 7- Seyahat, 8- Fakirlik. Cömertlik Ýbrahim (as)'ýn, rýza Ýshak (as)'ýn, sabýr Eyyüb (as)'ýn, iþaret Zekeriyya (as)'ýn, gurbet Yusuf (as)'ýn, yün giymek Yahya (as)'ýn, seyahat Ýsa (as)'ýn, fakirlik de Efendimiz ve Þefaatçimiz Hz. Muhammed Mustafa (sav) Hz.leri'nin hasletleridir.
Ey oðlum! Zenginlerle sohbetin, görüþmen izzet ile, onlara deðer vermeyerek, fakirlerle görüþmen ise, kendine deðer vermeyerek olsun. Ýhlas üzere ol. Ýhlas, insanlarýn görmesini hatýra getirmeyip yaradanýn daima gördüðünü unutmamaktýr. Sebeplerde Allahü Teala Hz.lerine dil uzatma. Her halde Allah-ü Teala Hz.leri'nden gelene razý ve sükun üzere ol. Allah (cc) Hz.leri'nin adamlarýnýn (Evliya) huzurunda þu üç sýfat üzere bulun: Alçak gönüllülük, iyi geçinmek ve kötülüklerden arýnmýþ bir kalb. Hakiki yaþamak, nefsini öldürmenle olur. (Nefsini öldürmek, nefsinin arzularýný haram ve zararlý isteklerini yerine getirmemek demektir.)
Yüce Allah (cc) Hz.leri þefaatlerinden Ali Himmet Nazar ve Muhabbetlerinden, Feyiz ve Bereketlerinden hususi nazar ve sevgisinden bizi ve tüm Mü'minleri ve Ýhvaný dini ayýrýp mahrum etmesin. (AMÝN)


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 10.10.2006 - 21:50 tarihinde.
Gönderen: 10.10.2006 - 21:49
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah

Ahmed-er Rufâî Hazretleri'nin tasavvuf ve Tarikat anlayýþý, kitap ve sünnete tabi olan bir anlayýþtýr. Onun ifadeleri içerisinde Ýslâm dini, zahir ve batýný ile bir bütündür.

Kalp cesetsiz olmaz, Kalbi olmayan bir cesed ise çürür. Tasavvuf ilmi, kalbin ýslahýndan ibarettir. Tarikat þeriat demektir. Hakikat, Þeriata muhalefet etmez. Tasavvuf, söz konusu ettiði Tarikat, þeriatýn bizatihi içinde taþýdýðý mana ve hikmetlerdir. Tasavvuf, Yün hýrka ve taç giymek deðildir.

Tasavvuf; hüzün hýrkasý, sýdk tacý, tevekkül elbisesinde bürünmektedir. Ýnsanýn kalbi haþyet, bedeni edep, nefsi........,, benliði yokluk ve dili de zikir örtüsü ile örtündüðü takdirde tasavvuf yolunda bulunmuþtur.

Mükemmel sofi her halde Hz. Peygamber (a.s)'a tabi olan ve kulluk derecesini en yüksek derecede olarak benimseyen kimsedir. Kul ancak Allah'dan gayri herþeyin kulluðundan kurtulduðu ve hürriyet makamýna ulaþtýðý vakit, mükemmel bir kul olabilir.

Tasavvuf edeptir. Bu da Peygamber'in sünnetine tabi olmakla kazanýlýr. Derviþ olmak için cemiyet hayatýndan uzaklaþmak gerekmez. Müridler, dünyevi meþguliyetlerini terk etmeksizin helâl ve harama dikkat ederek gafletten uzak kalmak suretiyle Hakk yolunda ilerleyebilir. Bütün iþ, kalbi temizlemek ve temiz tutmaktýr. Kerametlere raðbet etme. Çünkü veliler bundan kaçýnmýþlardýr. Müritler için ne bir noksanlýktýr, ne de Allah'ýn kapýsýndan ayrýlma Kalbini Rasulullah'a yönelt, þeyhin ve mürþidin vasýtalarýyla O'nun yüce kapsýndan yardým iste..

Karþýlýksýz, garazsýz þeyhine hizmet et. Ona karþý son derece terbiyeli ve edepli ol. Gýyabýnda dahi onun þerefini koru. Kendini onun hizmetine ver, evinde hizmeti arttýr. Huzurunda az konuþ. Ona tanzim ve vakarla bak. Ona sakýn küçümseyici bakýþlarla bakmayasýn. Kardeþlerine öðüt ver, kalplerini kazanmaya çalýþ. Ýnsanlarýn arasýný bul. Ýnsanlarý Allah'a yöneltmeye bak. Sadakat ve ihlasla derviþlerin yolundan gitmelerini saðla.

Kalbini Zikir ile, kalýbýný da fikirle tamir edip güzelleþtir. Gayen su üstünde yürümek, havada uçmak olmasýn. Bunlarý balýklar ve kuþlar da yapýyor. Himmet kanatlarýyla sonsuzluklara uçabiliyor musun ? Sen ona bak...
Ahmed-er Rufâî hazretleri, kendisinin tevazu, zül, inkisar yoluyla matlubuna vasýl olduðunu, bunlarý tarikinde bir esas olarak tercih ve tespit ettiðini söylemektedir.

Menkýbeler içinde fevkalede tevazuunu gösteren örnekler vardýr. Bunlardan birinde kendisine iftira, hakaret ve küfür dolu sözler sarf eden bir þeyhe karþý, 'Efendim, sizin hilminiz büyüktür, affýnýz geniþtir. Ben neyim ki, ne kýymetim var ki bu kadar hiddete kapýlýyorsunuz. Ben, sadece hizmetkarlarýnýzýn en miskiniyim, ayaklarýnýn tozuyum.' Þeklinde yumuþak ve mütevazi bir söz ile mukabele etmesi üzerine, Ahmed-er Rufâî Hazretleri'ni kýzdýracak baþka bir söz bulamayan Þeyh 'Görüyorum ki siz nefsinizden sýyrýlýp çýkmýþsýnýz. Þimdi mülk sizindir., nimet sizindir ve sizin neslinize aittir. Beni de baðýþlayýn' demiþ ve müritleri arsýna girmiþtir. Bu nevi menkýbeler ve eserlerindeki ifadeler Onun þahsiyetini ve tarikat pirleri arsýndaki hususiyetini gösteren çizgilerdir.

Þu nokta dikkat çekicidir ki birkaç keramet olayý istisna ondan bahseden menkýbeler daima Onun davranýþ ve ahlâkýný, insanlarla münasebette tevazu ve hoþgörüsü ve aðýrbaþlýlýðýný anlatmaktadýr. Bu özelliði ile 'Tasavvuf Güzel Ahlaktýr. Tarifinin müþahhas bir örneði olarak görülmektedir.

Ahmed-er Rufâî Hazretleri, dört büyük kutuptan biridir. Abdüulkadir Geylani Hazretlerinden sonra Kutbiyet makamýna yükseldiðini kaynaklar belirtmektedir. Gavsiyet ve Kutbiyet âlemi kendisine bundan önce de bir kere daha tevdi edildiði ve onun bu vazifeden af dilediði, bunun üzerine Abdulkadir Geylani'ye verildiði, O'nun ölümü üzerine tekrar kendisine tevdi edilince bu vazifeyi kabul ettiði ve onaltý sene birkaç ay bu makamda bulunduðunu ifade etmektedirler. Kendisine Ebül Alemeyn (iki sancak sahibi) künyesinin bu duruma iþret olarak verildiði kaydedilmektedir.
Gönderen: 12.10.2006 - 09:16
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

Ýmâm-ý Rabbânî hazretleri buyuruyor ki:

Kalbde îmân bulunduðuna alâmet, þerîatin emrlerini seve seve yapmakdýr.

Zekât niyyeti ile fakîre bir altýn vermek, yüzbin altýn sadaka vermekden dahâ sevâbdýr. Çünki, zekât vermek, farzý yapmakdýr. Zekât niyyeti olmadan verilenler ise, nâfile ibâdetdir.

Farz ibâdetin yanýnda nâfile ibâdetlerin hiç kýymeti yokdur. Deniz yanýnda, damla kadar bile deðildir.

Þeytân aldatarak, farzlarý yapdýrmýyor [kazâ nemâzlarýný kýldýrtmýyor], nâfile kýlmaðý, [nâfile hacca ve ömreye gitmeði] güzel gösteriyor. Zekât verdirmeyip, nâfile hayrlarý, göze güzel gösteriyor.


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 13.10.2006 - 18:00 tarihinde.
Gönderen: 13.10.2006 - 17:57
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamun Aleyküm Ve Rahmetullah...

HAYÂT BÝN KAYS EL-HARRÂNÎ HAZRETLERÝ

Harrân'da yetiþen evliyânýn büyüklerinden, âriflerin ileri gelenlerinden. Nesebi; Hayât bin Kays bin Kahhâl bin Sultan el-Ensârî el-Harrânî'dir. Urfa'ya baðlý Harrân kazasýnda doðup yetiþtiði için "Harrânî" nisbeti ve "Þeyh-ül-Kýdve" lakabý ile meþhûr oldu. Doðum târihi hakkýnda, kaynaklarda bir bilgiye rastlanamamýþtýr. Seyid Olup ömrünün 50 senesine yakýnýný Harrân'da geçirmiþ büyük bir velîdir. Ýnsanlar ve bâzý sultanlar, onu ziyâret edip duâsýný alýrlar, onunla berâber olmakla bereketlenirlerdi.Yüksek hâllerin ve kerâmetlerin sâhibi olup, ehliyeti, ihlâsý, iffeti yanýnda, dînine çok baðlý bir zât idi. Cömertliðiyle meþhûrdur. 1185 (H.581) yýlýnda orada vefât etti. Harrân'ýn dýþýna defnedildi. Kabri, ziyâretçilere açýktýr.

Hayât bin Kays El-Harrani hazretleri büyük himmet sâhibi olup, yüksek makamlara kavuþmuþtu. Keþf ve kerâmetleri, açýk ve meydanda bir zât idi.Allahü teâlâya yakýnlýk derecesi bakýmýndan yüksek bir mevkide bulunuyordu. Hakîkat ilimlerinde derin bilgisi vardý. Sayýsýz kerâmetleri yanýnda, hikmetlerle dolu, yüksek hakîkatleri açýklayan sözleri çoktur.

Harrân'da bir câmi yapýlýp, sýra mihrâba gelince, kýble husûsunda Hayât bin Kays hazretleri ile câmiyi yapan zât arasýnda ihtilâf çýktý. Sonunda Hayât bin Kays ustaya: "Önüne bak, kýbleyi göreceksin!" buyurdu. O zât da, önüne baktýðýnda Kâbe'yi karþýsýnda gördü ve düþüp bayýldý.

Hikmetlerle dolu, kalblere tesir eden sözlerinden bâzýlarý þunlardýr:

"Kalbinde, Allah korkusu bulundurmak ve sýddîklerin hâlleri ile hâllenmek isteyen kimse, her iþinde sünnet-i seniyyeye yapýþmalý, onu mutlaka yerine getirmeli ve helâl lokma yemelidir. Ýnsanýn meleklik sýfatýndan mahrûm olmasý; haram yemesi ve Allahü teâlânýn yarattýklarýna eziyet etmesi sebebiyledir."

"Kalb yumuþaklýðýný, Allah adamý olan evliyânýn sohbetlerine devâm etmekte aramalýdýr. Kalb nûrunu da, sohbete olan gayreti devâm ettirmede aramalýdýr."

"Sâdýk talebenin alâmeti þudur: Bir ân bile, Rabbini zikretmekten, O'nu hatýrlamaktan ayrýlmamalý ve O'nun hakkýný gözeterek, farz ve sünnetlere devâm etmeli, dünyânýn geçici zevklerinin sevgisini kalbe sokmayýp atmalý ve kalbinde dâimâ cenâb-ý Hakk'ýn sevgisini bulundurmalýdýr"

"Haramlardan sakýnmalý ve dünyâya düþkün olmamalý. Zühde, ibâdet etmek niyetiyle sarýlmalý, yoksa kendisinin zühd sâhibi olduðunu gösterip, dünyâlýklara kavuþmak için onu vesîle etmemelidir."

"Muhabbet, yâni Allahü teâlâyý sevmek, mârifetin (yâni O'nu tanýmanýn) ve Hakk'a giden yolun en büyük niþânýdýr. Bâkî, sonsuz var olan sevgiliye, muhabbet ile kavuþulur."
Gönderen: 14.10.2006 - 23:32
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Ali Râmitenî hazretleri buyurdular ki:

"Talebenin, maksadýna kavuþmasý için çok çalýþmasý, nefsini terbiye etmek için çok uðraþmasý lâzýmdýr. Fakat bir yol vardýr ki, nefsi itmînâna kavuþturup, rûhu kýsa zamanda yüksek derecelere ulaþtýrýr. O da; Allahü teâlânýn sevgili kullarýndan birinin gönlünü kazanmaktýr. Zîrâ, onlarýn kalbi, Allahü teâlânýn nazar ettiði yerdir."

"Hallâc-ý Mansûr k.s. zamânýnda, büyük mürþid Abdülhâlýk Goncdüvânî hazretlerinin talebesinden birisi bulunmuþ olsa idi, elbette ona imdâd edip, tasavvufun en yüksek makamlarýna çýkarýr idi. Hallâc-ý Mansûr da o hâllere düþmezdi."

"Allahü teâlâya hiç isyân etmediðiniz bir dille duâ ediniz ki, duânýz kabûl olsun."

"Duânýzý öyle bir delil araya koyarak edin ki, o günah iþlememiþlerden olsun. O delil, Allah dostudur. Onlara tevâzu ve sevgi gösterin ki, sizin için duâ etsinler."

"Ýki hâlde kendinizi sakýnýn: Söz söylerken ve yemek yerken."

Bir gün bir kiþi huzuruna gelip kalbinin daðýnýklýðýndan ve kendisini ibâdetlere tam veremediðinden bahsetti. Þeyh hazretleri þu þiiri okudular:

Birisiyle oturup kalbin toparlanmazsa,
Kalbindeki dünyâ derdini senden almazsa,
Onun ile sohbetten etmez isen teberrî,
Sana yardýma gelmez azîzândan hiçbiri.
Gönderen: 15.10.2006 - 10:45
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamun Aleyküm Ve Rahmetullah...

MAHMÛD SÂMÝnÝ hazretlerÝ buyurdular kÝ:

Tasavvufda yol bir arý kovanýna benzetilmiþtir. Arý gibi gâyet muntazam çalýþmak ve arý gibi bal yapmak, karýncalar gibi kanâatkâr olmak lâzýmdýr. Bal yapmak idrâkine eriþtiðinde, bu þifâlý baldan müslüman kardeþlerine tattýrmak elzemdir. Çalýþanlar tadýný alýr. Çalýþmayanlarý da çalýþtýrmak rehberin vazîfesidir. Mahlûkâtýn yaratýlýþýndaki güzellikte, ilâhî hikmetler var. Bunlar sýrlarla doludur. Velîler iðnenin ufacýk deliðinden Hindistan'ý seyrederler. Bu hâl ise, âlem-i misâlin altýnda bir hâldir. Âlem-i misâl bunun üstündedir. Resûl-i ekrem efendimizden nûrlarýný alýrlar ve ondan sonra vahdet sarayýnýn ezelî ve ebedî varlýðýnda erirler. Benliklerinden sýyrýlýrlar. Sýrr-ý Sübhânda, mazhâr-ý lutfa ererler"
Bir þeyhde üç þeye dikkat ediniz.
1- Kendine dünyâlýk verildiðinde, hoþuna gider mi?
2- Sünnetlerle amel ediyor mu? Sünnetlere ne derece uyuyor.
3- En çok neyi seviyor. Eðer dünyalýktan hoþlanýyor, sünnete ittiba etmiyor, dünyâdan bahsedip, âhiretten ve Allah'dan konuþmuyorsa, iþinize yaramaz, ondan uzak olunuz.

Dünyânýn ne kadar harab olduðunu benden anlayýn. Bir zaman Þeyh Ali Efendi (Sebtî hazretleri) gibi bir zât-ý muhterem bu halký Hak teâlâ hazretlerine davet ve irþad buyururlardý. Þimdi ise bu halka söz söylüyoruz. Heyhât!
"Kýyâmet günü peygamberlerin ümmetlerinin çokluðu ile iftihar ettikleri, sevindikleri gibi, biz de ihvânýmýzýn (din kardeþi) çokluðu ile iftihâr ederiz, sakat olsalar, pek iþe yaramaz halde bulunsalar bile."
Talebesi Osman Bedreddîn Efendiye buyurdu ki: "Hâfýz, ne söylersen kitabdan söyle. Bunda iki fâide vardýr: 1) Sen aradan çýkarsýn, sana gurur gelmez. Zîrâ söylediðin söz, senin deðil, baþkasýnýndýr. 2) Birisi itiraz ederse, baþkasýnýn sözü olduðu için yine senin nefsin araya girmez. Bu sûrette insana hiddet ve can sýkýntýsý da gelmez. Söylediðin söz, doðru ise de, yanlýþ ise de, kitabýn sâhibine âiddir."
"Yarýn Cenâb-ý Hak, bizim adamlarýmýza azab ederse, biz de üzülürüz. Ýnþâallah ne onlara azab edilir, ne de biz mahzûn oluruz."
Gönderen: 16.10.2006 - 19:14
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah
Abdülganî Nablüsî hazretleri buyurdu ki: "Ehl-i sünnet îtikâdýný, farzlarý ve haramlarý öðrenmek farzdýr. Bunlarý öðretmek, kendine lâzým olandan baþka fýkýh bilgilerini öðrenmek ve Kur'ân-ý kerîmin tefsîrini ve hadîs ilmini öðrenmek farz-ý kifâyedir. Fýkýh bilgileri, Kur'ân-ý kerîmden ve hadîs-i þerîflerden öðrenilmesi farz olan bilgilerdir. Fýkýh kitabý okuyan mukallidler, âyetten ve hadîsden hüküm çýkarmak ihtiyâcýndan kurtulur. Farz-ý kifâye olanlarý bilen, yapan var iken, bunlarý öðrenmek müstehâb olur. Bunlarý yapmak nâfile ibâdet olur. Namaz kýlacak kadar Kur'ân-ý kerîm ezberleyen kimsenin, boþ zamanlarýnda daha çok ezberlemesi, nâfile namaz kýlmasýndan daha çok sevâb olur. Ýbâdetlerinde ve günlük iþlerinde lâzým olan fýkýh bilgilerini öðrenmesi ise, bundan daha çok sevâb olur. Lüzûmundan fazla fýkýh bilgilerini öðrenmek de, nâfile ibâdetlerden daha sevâbdýr. Lüzûmundan fazla fýkýh bilgisi öðrenirken, tasavvuf bilgilerini ve hakîmlerin yâni Allahü teâlâya ârif olanlarýn sözlerini ve hayatlarýný öðrenmesi de müstehâb olur. Bunlarý okumak, kalbde ihlâsý arttýrýr. Derin âlimler, fýkýh bilgilerini, âyet-i kerîmelerden ve hadîs-i þerîflerden çýkarmýþlardýr. Bunlar, ancak fýkýh kitaplarýndan ve fýkýh âlimlerinden öðrenilir."

Dünya malýný kalbinden atan, Allahýn sevgili kulu olur.
Gönderen: 17.10.2006 - 11:18
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah

Muhyiddin-i Arabi Ýbn-i Abbas (r.a) Hz.' inden naklen Muaz b, Cebel rivayet ediyor :

-Bir gün Resullullah (s.a) ile beraberdik. Ensardan birinin evinde toplanmýþtýk.
Tam bir cemaat olmuþtuk. Sohbete dalmýþtýk. Bu arada, dýþarýdan bir ses geldi :

-Ev sahibi..... içerdekiler... Eve girmem için bana izin verir misiniz? Benim sizden bir dileðim var. Bunun üzerine , herkes Resullullah (s.a)efendimizin yüzüne bakmaya baþladý.Orda ve her zaman büyük oydu... Ýzin ondan çýkacaktý. Resullullah (s.a) Efendimiz, duruma vakýf oldu ve :

-" Bu seslenen kimdir bilir misiniz?" buyurdu.... Biz hep birden þöyle dedik :

-" En iyi bilen ALLAH ve Resuludur."

Bunun üzerine Resullullah (s.a) Efendimiz :

-" O, lain iblistir. Þeytandýr Allah'ýn laneti onun üzerine olsun..." Buyurunca; hemen Hz. Ömer :

-" Ya Resullullah , bana izin veriniz onu öldüreyim." dedi.... Resullullah (s.a) Efendimiz bu izni vermedi; þöyle buyurdu:

-" Dur ya Ömer , biliyomusun ki; ona belli bir vakte kadar mühlet verilmiþtir... Öldürmeyi býrak." sonra þöyle buyurdu:Bundan sonrasýný yani Ravi' den dinleyelim ;

Kapýyý ona açtýlar. Ýçeri girdi ve bize göründü. Birde baktýk ki, þekli þu : Bir ihtiyar. Þaþý. Ayný zamanda köse. Çenesinde altý veya yedi kadar kýl sallanýyor. At kýlý gibi. Gözleri yukarý doðru açýlmýþ. Kafasý, büyük bir fil kafasý gibi. Dudaklarý da, bir manda dudaðýna benziyordu. Sonra, þöyle bir selam verdi ;

-"Selam ya Muhammed ; selam size ey cemaat-i müslimin. Onun bu selamýna Resullullah (s.a) Efendimiz þu mukabelede bulundu ;

-"Selam Allah'ýndýr ya lain" sonra þöyle buyurdu :

"-Bir iþ için geldiðini duydum; nedir o iþ?" Þeytan þöyle anlattý ;

-"Benim buraya geliþim kendi arzumla olmadý. Mecburen geldim."

Resullullah (s.a) Efendimiz sordu ;

-"Nedir o mecburiyetin ?" Þeytan anlattý ;

-"Ýzzet sahibi Rabbýn katýndan bana bir melek geldi. Ve dedi ki ; Allah-ü Taâlâ sana emir veriyor : Muhammed 'e gideceksin. Ama düþük ve zelil bir halde. Tevazu ile. Ona gideceksin ve ademoðullarýný nasýl kandýrdýðýný anlatacaksýn.Onlarý nasýl aldattýðýný söyleyeceksin bir bir ona. Sonra o sana ne sorarsa doðrusunu diyeceksin."

Sonra ... Allah-ü Taâlâ buyurdu ki :

-"Söylediklerine bir yalan katarsan , doðruyu sölemezsen .... seni kül ederim ; rüzgara savurur ... Düþmanlarýnýn önünde , seni rüsvay ederim." Ýþte ... böyle ; ya Muhammed , o emir üzerine sana geldim. Arzu ettiðini bana sor . Þayet bana sorduklarýna doðru cevap vermezsem ;düþmanlarým benimle eðlenecek. Þu muhakkak ki , düþmanlarýmýn eðlencesi olmaktan daha zor bir þey yoktur. Bundan sona Resullullah (s.a.) Efendimiz þöyle sordu :

-"Madem ki , sözlerinde doðru olacaksýn. O halde bana anlat : Halk arasýnda en çok sevmediðin kimdir ? "

-"Þeytan þu cevabý verdi : Sensin ya Muhammed. Allah' ýn yarattýklarý arasýnda senden daha çok sevmediðim kimse yoktur.Sonra senin gibi kim olabilirki?"

Resullullah (s.a.) Efendimiz sordu :

-"Benden sonra , en çok kimlere buðuzlusun ve sevmezsin?"Þeytan anlattý :

-"Müttaki bir gence ki ... varlýðýný Allah yoluna vermiþtir." Bundan sonra , sual cevap aþðýdaki þekilde devam etti. Resullullah (s.a.) Efendimiz sordu ; þeytan anlattý :

-"Sonra kimi sevmezsin ?"

-"Kendisini sabýrlý bildiðim , þüpheli iþlerden sakýnan alimi ...

-"Sonra ?"

-"Temizlik iþinde ... yýkadýðý yerleri üç defa yýkamayý adet eden kimseyi.

-"Sonra ?"

-"Sabýrlý olan bir fakiri ki ; ihtiyacýný kimseye anlatmaz... Halinden þikayet etmez."

-" Peki, bu fakirin sabýrlý olduðunu nerden bilirsin ?"

-"Ya Muhammed , ihtiyacýný kendi gibi birine açmaz. Her kim ihtiyacýný kendi gibi birine üç gün üst üste anlatýrsa, Allah onu sabredenlerden yazmaz. Sabýrlý kimselerin iþi buna benzemez.Hasýlý , onun sabrýný ; halinden , tavrýndan ve þikayet etmeyiþinden anlarým."

-"Sonra kim ?"

-"Þükreden zengin."

-"Peki, ama zenginin þükreden olduðunu nasýl anlarsýn ? ...

-" Onu görürsem ki , aldýðýný helal yoldan alýyor ve mahalline harcýyor. Bilirim ki : þükreden bir zengindir."

Resullullah (s.a.) Efendimiz bu defa mevzuu deðiþtirdi ve ona baþka bir sual sordu :

-" Peki, ümmetim namaza kalkýnca , senin halin nice olur? .."

-" Ya Muhammed, beni bir sýtma tutar . Titrerim."

-"Neden böyle olursun ; ya lain ? .. "

-"Çünkü bir kul , Allah için secde edince bir derece yükselir."

-"Peki ya oruç tuttuklarý zaman nasýl olursun ?..."

-"O zaman da baðlanýrým. Taa, onlar iftar edinceye kadar. "

-"Peki ya hac yaptýklarý zaman nasýl olursun ? "

-"O zaman da çýldýrýrým."

-"Peki, ya Kur'an okuduklarý zaman nasýl olursun ? .."

-"O zaman da, eririm. Týpký ateþte eriyen bir kurþun gibi eririm."

-"Peki ya sadaka verdikleri zaman halin nasýldýr ? .."

-"Ha, iþte.. o zaman halim pek yaman olur. Sanki sadaka veren , bir testere alýr eline , ve beni ikiye böler."

Resullullah (s.a.) Efendimiz sebebini sordu :

-"Neden öyle testere ile ikiye biçilirsin, ya Ebamürre ? "

Bunun üzerine iblis :

-"Onu da anlatayým .. Dedikten sonra anlatmaya baþladý : Çünkü sadakada dört güzellik vardýr. Þöyle ki ; 1 - Allah-ü Teala, sadaka verenin malýna bereket ihsan eyler. 2 - O , sadaka veren kimseyi halkýna sevdirir. 3 - Allah-ü Teala, onun verdiði sadakayý , cehennemle arasýnda bir perde yapar. 4 - Allah-ü Teala, belayý sýkýntýyý ve ahlarý ondan defeder."

Bundan sonra Resullullah (s.a.) Efendimiz ashabý hakkýnda bazý sorular sordu :

-"Ebubekir için ne dersin ?"

-"Ýblis ise þu cevabý verdi : O bana cahiliyet devrinde bile itaat etmedi... Ýslam'a girdikten sonra nasýl bana itaat eder ?"

-"Peki, Ömer b. Hattab için ne dersin ? .. "

-"Ýblis ona da þu cevabý verdi : Allah'a yemin ederim ki ; her gördüðüm yerde ondan kaçarým. "

-"Peki , Osman b. Affan için ne dersin ? "

-"Ondan utanýrým ... hem de çok ... Nasýl ki , Rahman' ýn melekleri de ondan utanýrlar.."

-"Peki, Ali b. Ebutalib için ne dersin ? "

Ýblis onun için de þöyle dedi :

-" Ah onun elinden bir kurtulsam... O, kendi baþýna kalsa ; ben kendi baþýma kalsam... O beni býraksa.... ben de onu býraksam .. Ben onu býrakýrým ; ama o beni býrakmaz. "

Resullullah (s.a.) Efendimiz , yukarýdaki sorularý sorduktan ve þeytanýn verdiði cevaplar kýsmen bittikten sonra , þöyle buyurdu :

-"Ümmetime saadet ihsan eden ; seni taa, belli bir vakte kadar þaki kýlan Allah'a hamd olsun. "

Resullullah (s.a.) Efendimiz ' in o cümlesini duyan lain iblis þöyle dedi :

-"Heyhat, heyhat... Ümmetin saadeti nerede ? Ben , o belli vakte kadar diri kaldýkça, sen ümmetin için nasýl ferah duyarsýn ?.. Ben , onlarýn kan mecralarýna girerim. Etlerine karýþýrým. Ama onlar , benim bu halimi göremez ve bilemezler. Beni yaradan ve baas gününe kadar bana mühlet veren Allah'a yemin ederim ki: Onlarýn tümünü azdýrýrým. Cahillerini ve alimlerini ... Ümmilerini ve okumuþlarýný ... Facirlerini ve abidlerini ... Hasýlý, bunlarýn hiçbiri elimden kurtulamaz. Fakat , Allah'ýn halis kullarýný ... Evet, bunlarý azdýramam."

Bunun üzerine Resullullah (s.a.) Efendimiz sordu :

-"Sana göre ihlas sahibi olan muhlis kullar kimlerdir ? "

Bu suale Ýblis þu cevabý verdi :

-"Bilmez misin ? ya Muhammed , bir kimse ki , dirhemini ve dinarýný sever ... O Allah için bir ihlasa sahip deðildir. Bir kimseyi görürsem ki ; dirhemini dinarýný sevmez ; övülmekten, medhedilmekten hoþlanmaz.. bilirim ki o : ihlâs sahibidir... Hemen onu býrakýr kaçarým. Bir kul malý ve övülmeyi sevdiði süre , kalbi de dünya arzularýna baðlý kaldýðý müddet , o size vasfýný yaptýðým kimseler arasýnda bana en çok itaat edendir. Bilmez misin ki : mal sevgisi , büyük günahlarýn en büyüðüdür. Bilmez misin ki ya Muhammed , baþ olma sevgisi yine büyük günahlarýn en büyükleri arasýndadýr." Ýblis anlatmaya devam etti :

-"Ya Muhammed , bilmez misin ? ... Benim yetmiþ bin tane çocuðum var. Bunlarýn her birini bir baþka yere tayin etmiþimdir. Sonra ... o her çocuðumla birlikte yine yetmiþ bin tane þeytan vardýr. Onlarýn bir kýsmýný ulemaya gönderdim. Bir kýsmýný gençlere yolladým.Bir kýsmýný da , meþayihe saldým. Bir kýsmýný da ihtiyar kadýnlara musallat ettim. Gençlere gelince , aramýzda hiçbir anlaþmazlýk yoktur. Onlarla gayet iyi geçiniriz. Çocuklara gelince ... onlarla da , bizimkiler istedikleri gibi birlikte oynarlar. Bizimkilerin bir kýsmýný da abidlerin baþýna dert ettim. Bir kýsmýný da zahidlerin. Onlar bunlarýn yanýna girer.; halden hale sokarlar. Bir tepeden öbürüne ... hep dolaþtýrýp dururlar. Öyle bir hal alýrlar ki ;baþlarlar, sebeplerden herhangi birine sövmeye... Ýþte ... böylece , onlardan ihlasý alýrým. Onlar bu halleri ile yaptýklarý ibadeti, ihlassýz yaparlar gayrý .. Ama , bu hallerin farkýnda olmazlar. "

Ýblis, bundan sonra , aldattýðý bir rahibin hikayesini anlatmaya geçti. Ve þöyle dedi :

-"Bilmez misin ; ya Muhammed, Rahip Borsisa : tam yetmiþ yýl ihlas ile Allah ' a ibadet etti. Bu ibadetleri sonucunda ona öyle bir hal ihsan edilmiþti ki ; Her dua ettiði hasta , duasý ve bereketi ile þifayap oluyordu. Onun peþine takýldým. Zina etti. Katil oldu. Sonunda da küfre girdi. Bu o kimsedir ki ; Allah-ü Teala aziz kitabýnda , ona þöyle anlatýr : << .... Þeytan hali gibidir ki ; o insana : &#8211; Kafir ol .. Dedi. Vaktaki o kafir oldu. : bu defa ona þöyle dedi : Ben senden uzaðým . . Ben alemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarým


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 18.10.2006 - 10:13 tarihinde.
Gönderen: 18.10.2006 - 10:09
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah

Gerek Allah'ýn (cc) veli kullarýn, gerek ulemanýn ve gerekse mütteki, sofi, salih ve fazilet sahibi kimselerin ellerini öpmek ve onlarý gördükçe de hemen ayaða kalkmak suretiyle selamlamak hürmet ve saygý göstermek Ýslam edeblerindendir. Bunlarýn sünnetten olduðu hadis kitaplarýnda zikredilmiþtir.
Ýbni Abidin (RA) Vehbaniye adlý eserinde, buna caiz ve belki de mendubdur demiþtir. Gelen bir kimse için ayaða kalkarak buyurunuz demek lüzumuna da iþaret buyurmuþ, hatta diðer bir kitabýnda ise, camide oturan bir kimsenin bile, gelen bir alime tazimen ve hatta Kuran okuyan bir hafýza, gelen bir ziyaretçiye tazimen ayaða kalkmasý mekruh olmaz denilmiþtir.[1]

Ýnsanýn evliya ve salih kimseleri ziyaretten uzak kalmamasý gerekir. Allah-ü Teala (CC) Hz.leri yaðmur damlalarý ile yeri diriltip canlandýrdýðý gibi, böyle zatlar hürmetine de ölü kalbleri diriltir. Katý gönüller onlarýn vasýtasý ile yumuþar, zor iþler kolaylaþýr. Zira onlar, Allah-ü Teala (CC) Hz.lerinin kapýsýnda, O'nun (CC) rýzasý üzerinde bulunan kimselerdir. Onlara gelen geri çevrilmez. Onlarla (evliya ile) beraber olan, onlarla tanýþan ve onlarýn sevgisini kazanan kimse asla zarara uðramaz. Çünkü onlar, Allah-ü Teala (CC) Hz.leri'nin kul­larýna açýlmýþ olan rahmet kapýlarý gibidirler. Böyle salih ve evliya bulununca onlarýn bereketinden istifade etmeyi ganimet bilmelidir. Onlarý görmek nimeti ile þereflenen kimselerde anlayýþ ve zihin açýklýðý hasýl olur. Bu vesile ile evliyanýn dergahýna varýp zatýna intisab edip sýk sýk ziyaretine gidip nasibini almalýdýr. Çünkü evliya eli elden ele Yüce Allah (CC) Hz.lerine gider. Ve evliyanýn sözleri Yüce Allah (CC) Hz.lerinin ve O'nun (CC) Resulü Nebiler Nebisi (SAV) Efendimizin mübarek sözleridir. Talib olanlar bunlardan mahrum kalmamalýdýrlar.

[1] Þerhul Buhari Ýbni Hacer El-Askalani Cild2 S.48

Vasýl olarak kalben baðlýlýk, Resulullah (sav) Efendimiz'e yapýlýr. Ancak insanlara doðru yolu göstermekle memur olan Allah-ü Teala (cc) Hz.leri'nin veli kullarýna baðlanmanýn caiz olduðuna da hiç þüphe yoktur.

Çünkü onlar Resülullah (SAV) Efendimizin gerçek varisleri ve vekilleridirler. Biz, Resülullah (SAV) Efendimizin varisi ve vekilleri olan bu mübarek zatlarý sevmekle de emrolunduk. Bu büyük zatlar, davet, irþad ve insanlarý terbiye hususunda, Resülullah (SAV) Efendimizin yaptýðý vazifeyi yapmaktadýrlar. Onlar kýyamete kadar bu hususta Resülullah (SAV) Efendimizin vekilleridirler.



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 18.10.2006 - 19:27 tarihinde.
Gönderen: 18.10.2006 - 19:25
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

Allah (cc) Hz.leri'nin veli kullarý, bölük bölüktür. Kimileri kendinden haberdar, kimileri ise, Allah (cc) Hz.leri'nin sevdiði bir kulu, veli bir kulu olduðunun farkýnda bile deðildir.
Allah (CC) Hz.lerinin veli kullarý dört gruba ayrýlýr:

1. Hem kendileri hem de halk tarafýndan veli olduklarý bilinen evliyalar. Allah (CC) Hz.leri onlara velayet sýnýrýnýn son noktasýný ihsan etmiþ ve kendilerine marifetini vermiþtir. Ancak onlarý irþad mertebesinin tamamýný da ihsan ettiðinden geri göndererek halký irþad etmekle görevlendirmiþtir. Bunlara Ahasül Havas denir.

2. Veli olduklarýný ne kendileri ne de halkýn bildiði velilerdir. Onlarý her yönleriyle sadece Allah (CC) Hz.leri bilir. Bunlar Allah (CC) Hz.lerinin Velilerim benim bilgim altýndadýrlar, onlarý benden baþka kimse bilmez buyurduðu guruptandýrlar. Bunlara Has denir.

3. Kendilerinin veli olduðunu bilmelerine raðmen halkýn veliliklerinden haberdar olmadýðý evliyalardýr. Bunlar arasýnda alimleri, abdallarý sayabiliriz. Bu grubun dünya üzerindeki sayýsý 347 dir. Eðer onlardan birisi eksilirse, geride kalanlar salih müminlerden birini onun yerine getirirler. Halk, onlarýn kim olduðunu bilmeden sadece üçler, yediler, kýrklar, der.

4. Bu gruba girenler ise halk tarafýndan veli olarak tanýndýklarý halde kendilerinin böyle bir þeyden haberleri yoktur. Yani velilikleri halka açýk, kendilerine de gizlidir.[1]

Ey benim sadýk kardeþim! Bilesin ki Hak (CC) yoluna revan olacak herkese bir Mürþid-i Kamil þüphesiz gereklidir. Bir kimse Allah (CC) Hz.lerini sevmezse, O na (CC) talib de olamaz. Onun için Mürþidler, kiþiye Allah (CC) Hz.lerini sevdirirler demiþlerdir. Talib (taleb eden) Allah (CC) Hz.lerini gereðince sevdikten sonra Allah (CC) Hz.lerine de o Talibi sevdirirler. Yüce Allah (CC) Hz.leri buyurur ki: O emin kimseler, Allah (CC) katýnda derece derecedirler.[2]

Allah-ü Teala (CC) Hz.leri, biz aciz kullarýný cümlesinin himmetlerinden, hayýr dualarýndan ve güzelliklerinden ayýrmasýn. (AMÝN!)

[1] Müzekkin Nüfus S.300

[2] Al-i Ýmran S. A.163



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 19.10.2006 - 19:20 tarihinde.
Gönderen: 19.10.2006 - 19:18
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

ÝMAM-I ALÝ (KV) HZ.LERÝ'NÝN ÞEHADETÝağlar

Þehadeti: Hicri: 40. Miladi: 642

Ýbn-i Mülcem hediye yolu ile Ýmam-ý Ali (KV) Hz.lerine kýlýcý sundukta Ýmam-ý Ali (KV) Hz.leri kabul etmedi. Ýbni Mülcem: Niye kabul etmedin? diye sorduðunda Ýmam-ý Ali (KV) Hz.leri: Ey Ýbn-i Mülcem! Senden bu kýlýcý almak nasýl mümkün olur ki? Senin muradýn bu kýlýçla hasýl olacak ve beni bu kýlýçla öldüreceksin. diye yanýt verdiðinde

Ýbn-i Mülcem: Haþaki hazretinize karþý nasýl yaparým? deyip titremeye baþladý. Ey Emirel müminin! elimi kessinler ki benden sana, zarar gelmesin. Ýmam-ý Ali (KV) Hz.leri cevap verdi: Suç iþlemeden evvel kýsas yapýlmaz.

Nihayet Kuttamenin büyük vaadlerine kapýlan Ýbn-i Mülcem, Bu galiba bir kader iþidir diye Ýmam-ý Ali (KV) Hz.lerini öldürmeyi kabul edip fýrsat kollamaya baþlar. Zira Ýmam-ý Ali (KV) Hz.leri namaz kýlarken kendinden geçiyor, onun için Ýbn-i Mülcem namazda iken fýrsat kolluyordu. Nihayet Hz. Ýmam-ý Ali (KV) Hz.leri mescide geldi ve namazla meþgul oldu. Ýbn-i Mülcem fýrsat bulup birinci secdeden baþ kaldýrmadan mübarek baþýna zehirli kýlýcýyla vurdu. Hz. Ýmam-ý Ali (KV) Hz.leri bu darbeyi alýnca Kabe'nin sahibi hakký için gamdan kurtuldum dedi. Bahtsýz Ýbn-i Mülcem firar etti. Nihayet yakaladýlar. Ýmam-ý Ali (KV) Hz.leri: Sebep ne idi, evlatlarýmý yetim býrakýp keder eriþtirdin? diye sordu. Ýbn-i Mülcem: Ya Emir! Allah'ýn takdir ettiði þey olur. dedi. Ýmam-ý Ali (KV) Hz.leri: Bu adamý hapsedin. Ben hayatta bulundukça eziyel etmeyin, ycdirin içirin. Eðer kurtulursam mesele yok. Þayet kurtulamazsam o bana bir defa vurdu, sizde ona bir defa vurun ve ey ciðer köselerim beni doðuya çevirin dedi. Ey sadýk güneþ! Þimdiye kadar üstüme doðmadýn ve beni gafil bulmadýn, her zaman seni ben karþýladým dedi. Vasiyetini yazýp Ümmü Gülsüme (RA): Kýzým kapýyý kapat! dedi. Ümnýü Gülsüm odanýn kapýsýný kapadý. Ýmam-ý Hasan (RA) ve Ýmam-ý Hüseyin (RA) Hz.leri dýþarýda aðlýyorlardý. Bu sýrada odadan (Lailaheillallah) sözünü duydular. Odaya girince gördüler ki, babalarý beka alemine gitmiþ. Vasiyetinde Beni tabuta koyup garibeyn diye anýlan yere götürün. Orada zümrüt renkli taþ vardýr benim gömüleceðim yer bu taþý altýdýr dedi ve oraya defnettiler. Diðer bir rivayette ise Ýmamý Ali (KV) Hz.leri kendini yýkadý, tabuta koydu ve deve ile sýr oldu. Küfede þehit edildiði caminin yanýnda namazý kýlýnarak defnedilmiþtir Yüce Allah (CC) Hz.leri þefaatini nasib etsin. (AMÝN) En iyisini Yüce Allah (CC) Hz.leri bilir. Ýmam-ý Ali (KV) Hz.leri Hicri 40 (M.642) senesinde Küfede þehid edildi. -1-

Allah (CC) Hz.leri bizleri O nun (KV) yolundan ayýrmasýn ve bizleri O nun (KV) sevgisiyle gönlümüzü þerefyap kýlsýn. (AMÝN)


-1- Saadete Ermiþlerin Bahçesi

HAK TEALA Ýmam-ý Ali (r.a.) den rahmetini maðfiretini eksik etmesin Mekanýný Cennet Eylesin...gül



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 20.10.2006 - 19:20 tarihinde.
Gönderen: 20.10.2006 - 19:17
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah


ÝMAM-I ALÝ (KV) HZ.LERÝ'NÝN HÝKMETLÝ SÖZLERÝ gül

Ýmam-ý Ali (KV) Hz.leri þöyle buyurdu:

Kiþi dili altýnda saklýdýr. Konuþturunuz, kýymetinden neler kaybettiðini anlarsýnýz. Dünya bir cifedir, leþtir. Ondan birþey isteyen köpeklerle dolaþmaya dayanýklý olmalý.

Allah-ü Teâlâ (CC) Hz.lerine yemin ederim ki, beni yalnýz mümin sever ve bana yalnýz münafýk buðz eder. Ýnsanýn yaþlanýp ölmesi, küçükken ölüp hesapsýz cennete girmesinden daha hayýrlýdýr.

Tembellik insaný vaktinden evvel yýpratýr.

Allah-ü Teâlâ'yý (CC) insanlarýn en çok bileni Kelime-i Tevhide ve onun þanýna en fazla tazim eden ve hürmet gösterenlerdir.- 1-

Kul ümidini yalnýz Rabbine baðlamalý ve yalnýz günahlarý kendini korkutmalýdýr. Ýnsanlar arasýnda, Allah (CC) Hz.lerini en iyi bilen, onu çok sevendir. Tam tazim edendir.

Sizin için korktuðum þeylerin en baþýnda, nefsinin hevasýna uymak ve uzun emelli olmak gelir. Birincisi Hak yoldan alýkoyar, ikincisi ise Ahireti unutturur. Takva hataya devamý býrakmak, aldanmamaktýr, ilimsiz yapýlan ibadette, anlayýþ vermeyen ilimde, tefekküre götürmeyen Kur'an-ý kerim okumakta hayýr yoktur.

Bana bir harf öðretenin kölesi olurum. Kendinize Allah (CC) Hz.leri yolunda kardeþler edininiz. Çünkü onlar dünya için de, ahiret için de lâzýmdýr.

Bir kul, Allah (CC) Hz.leri yolunda yeni bir kardeþ edindimi, Allah-ü Teâlâ (CC) Hz.leri de cennette onun için bir derece ihdas eder. Ahir zamanda bir mümin halk arasýnda adýný unutturmadýkça rahat edemeyecektir.

Sizin hayýrlýnýz günahýna gerçekten çok tevbe edenlerdir. Her fenalýktan uzak kalmanýn yolu, dili tutmaktýr.

Hayra niyet edince acele et ki, nefsin seni yenip te caydýrmasýn. Dünya hayatý kimseye baki deðildir. Þiddeti de nimeti de geçicidir.

Ýki þey aklý ve tedbiri bozar. Biri acele etmek, biri de olmayacak þeyi istemek. Akýl gibi mal, iyi huy gibi dost, edeb gîbi biras, ilim gibi þeref olmaz. Danýþmadan (Ýstiþare etmeden) doðruya ulaþýlamaz.

Öksüzü aðlatmak zulümdür. -2 -

Ýmam-ý Ali (KV) Hz.leri þöyle buyurur: Allah (CC) Hz.leri zikredildiði yerde, Kuran okunduðu zaman, ilâhi tecelli iner. Ama bu tecelli görünmez. O, görünmekten yana münezzehtir. Tek olan Allah (CC) Hz.lerine yöneliniz. O'nun zikriyle olunuz. Ýnsanlara inen bela ve hidayet için mutlaka Allah (CC) Hz.lerinin kitabýnda bir iþaret vardýr. Bunu anlamak için daima Kur'an okuyunuz ve Allah (CC) Hz.lerini çok zikrediniz. Allah (CC) Hz.lerini anmak (zikretmek) ruhun gýdasýdýr. O'nu övmek ruhun içkisidir. O'ndan utanmak, ruhun örtüsüdür. Tad arayanlar O'nun zikrinden daha tatlý bir þey bulamazlar. Þunu iyi bil ki, sevgiliyi anmak, (zikretmek) baþkalarýný unutmak sayýlýr. Bir kimsenin iþi Allah'ýn (CC) zikri olunca baþkalarýný unutur. Allah (CC) Hz.lerinin hikmetli iþlerini düþünerek hoþ olmaya bakar. Allah (CC) Hz.leri&#nin cemal sýfatýnýn güzelliði önünde varlýðý söner ve O'nun iyilik denizinde yok olur. -3-


- 1 - Onlarýn Alemi S. 132
- 2 -Ýslam Ansiklopedisi 1.C. S.112
- 3 -Onlarýn Alemi S.205



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 21.10.2006 - 18:55 tarihinde.
Gönderen: 21.10.2006 - 18:52
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah

Oniki Ýmam (ra) Efendilerimiz, Ýslam dininin, Allah (cc) Hz.leri'nin emir ve yasaklarýnýn günümüze ulaþmasýnda çok önemli rol oynamýþlardýr. Takva-Tasavvuf yolunu gönüllere nakþetmiþler, insanlara daima Allah (cc) Hz.leri'nin sevgisini aþýlamýþlardýr.

Hiç þüphesiz Oniki Ýmam (ra) Efendilerimiz, birer mum gibi insanlara ýþýk olmuþlar ve kendilerini bu uðurda adayarak adeta birer mum gibi erimiþlerdir. Ahkam-ý kuraný insanlara aktarmada gayretli olmuþlar ve Allah'ýn (cc) emirlerini insanlara aktarmýþlardýr.

Hz. Resul (sav) Efendimiz'in soyu, Ehl-i Beyti'nin (RA) devamý olan Oniki Ýmam (ra) Efendilerimiz, her an gözü yaþlý olmuþ, Resul (sav) Efendimiz'e daima selat-u selam getirmiþ, Allah (cc) Hz.leri'nin mübarek isimlerini zikretmiþ ve devamlý "Bizi affet YA RABBÝ" diye dua ve niyazda bulunmuþlardýr...

HAK TEALA cümlesinden Razý olsun Ýnþallah biz razýyýz Ýnþallah onlarda bizden razý olur. Mekanlarý Cennet olsun ALLAH c.c. bizede komþu olmayý nasip etsin Ýnþallah...gül
Gönderen: 22.10.2006 - 12:53
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah

Sekizinci Ýmâm Ýmâm Ali Rýzâ

Ýmâm Ali Rýzâ, Oniki Ýmamýn sekizincisidir. Ýmam Musa Kazýmýn oðlu, Muhammed Cevad Takinin babasýdýr. 770 (H. 153) senesi Rebiülahir ayýnýn onbirinde Medine-i münevverede dünyaya geldi. 818 (H. 203) senesi ramazan ayýnýn yirmibirinde Ýranda Meþhed (Tus) þehrinde vefat etti. Namazýný Halîfe Memûn kýldýrdý...

Muhtaçlarýn sýðýnaðý idi...
Ýbrâhim ibni Abbâs diyor ki: Ýmâm-ý Ali Rýzâ öyle büyük âlim idi ki, hangi ilimden olursa olsun, sorulan her meseleye çok güzel cevaplar verirdi. Halîfe Memûn, kendisine çok suâl sorar, verdiði cevaplara hayrân kalýrdý. Hazret-i Ýmâm, az uyur, çok namaz kýlar ve çok oruç tutardý. Muhtaçlarý arayýp bulur, onlara yardým ederdi. Bir hasýr üzerinde oturur, yatacaðý zaman da o hasýr üzerinde yatardý. Her iþinde Allahü teâlâya karþý tam bir teslimiyet ve tevekkül üzere idi. Yüzüðünün taþýnda; Hasbiyallah=Allahü teâlâ bana kâfidir yazýlý idi...
Halîfe Memûn, Ýmâm-ý Ali Rýzâ hazretlerini çok sever ve sayardý. Kýzýný nikâh edip, Ýmâmý kendine dâmâd yaptý. Yerine halîfe olmasýný emir ve îlân edip, paralara ismini yazdýrdý. Fakat, Ýmâm önce vefât etti. Bâyezîd-i Bistâmî ve Marûf-i Kerhî hazretleri Ýmâmýn sohbeti ile þereflenip kemâle gelip, yüksek derecelere ulaþtýlar.
Ýmâmlýðý, tasavvufta rehberliði yâni Kurân-ý kerîmin mânevî hükümlerine kavuþturma vazîfesi, bunu kalplere yerleþtirmek, tasavvuf hâllerine ve derecelerine ulaþtýrma vazîfesi vefâtýna kadar sürdü

Halife Memun da görür!
Ebüssalt anlatýr:
Vefatýna yakýn bana buyurdu ki: Yakýnda burada bana bir kabir kazacaklar. Kabrimi derin kazýn ve lahd yapýn. Allahü teala kabri dilediði kadar geniþletir. Sonra bir yaþlýk görülür. O zaman sen kabre bakarak, sana þu söyleyeceðim sözleri söyle. Bunu üzerine bir su çýkar, kabir su ile dolar. Ufak balýklar görünür. Þu ekmeði al. Ufak ufak doðrayýp balýklara at. Onlar bu ekmeðin hepsini yerler. Sonra bir balýk çýkar ve küçük balýklarý yiyip kaybolur. O zaman cesedimi su içine koyun. O esnada, sana söyleyeceðim sözleri söyleyince su azalýr ve hiç kalmaz. Halife Memun da bunu görür.



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 23.10.2006 - 18:40 tarihinde.
Gönderen: 23.10.2006 - 18:38
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah

ÝMAM-I HÜSEYÝN (RA) HZ.LERÝ gül gül gül

Eshab-ý Kiram'dan Dýhye (RA) Hz.leri devamlý ticaret için sefere gider gelirdi. Çok güzel yüzlü idi. Cebrail (AS) çok defa Resûlüllüh (SAV) Efendimizin huzuruna Dýhye (RA) Hz.lerinin þeklinde gelirdi. Bir gün Cebrail (AS) Fahri Âlem (SAV) Efendimizin huzurunda bulunuyordu. O zaman henüz küçük olan Ýmam-ý Hasan (RA) Hz.leri ve Ýmam-ý Hüseyin (RA) Hz.lerinden biri Cebrail (AS)'ý gördü. Hemen kardeþinin yanýna koþarak: Dýhye (RA) dedemizin yanýnda oturuyor, haydi gidelim. dedi. Koþup mescide geldiler. Cebrail (AS)'ýn dizlerine oturdular. Ellerini Cebrail (AS)'ýn koynuna soktular.

Resûlüllah (SAV) Efendimiz torunlarýnýn bu halini görünce hicab edip, mani olmak istedi. Cebrail (AS) Resûlüllah'ýn (SAV) Efendimizin mahcup olduðunu görünce dedi ki: Ya Resûlüllah! Niçin sýkýlýyorsunuz? Fatýma (RA) teheccüt namazýný kýlarken Hak Teâlâ (CC) Hz.leri beni gönderirdi. Ben de bunlarýn beþiklerini sallardým. Fatýma (RA) rahatça namazýný kýlardý. Çocuklarýn bu hareketini bana karþý edepsizlik sanmayýn. Bazan da bunlarýn anneleri namazdan sonra uyurken bunlar aðlardý. Hak Teâlâ (CC) Hz.leri yine beni gönderir, anneleri uyanmasýn diye beþiklerini sallardým, aðlamazlardý. Bunlarýn yanýma gelip, ellerini koynuma sokmalarýnda bir mahzur yoktur. dedi.

Resûlüllah (SAV) Efendimiz: Ey kardeþim Cebrail (AS). Þimdi birþey yapmadýlar, daha ileri giderler endiþesi ile mani oldum. Çünkü, esbabýmdan Dýhye (RA) isminde birisi vardýr. Çok kere sefere çýkar. Her dönüþünde bunlara hediyeler getirir. Sizi Dýhye (RA) zannedip ellerini koynunuza soktular. buyurdu. Cebrail (AS): Ya Rabbi! Beni habibinin (SAV) yanýnda utandýrma. diye dua etti. Cebraile (AS): Oturduðun yerde gözlerini kapa elini cennete sok, eline ne gelirse al. diye hitap geldi. Cebrail (AS) ellerini cennete saldý. Bir yeþil salkým üzüm, bir kýrmýzý nar eline geldi. Ýmam-ý Hasan (RA) Hz.leri üzüm, Ýmam-ý Hüseyin (RA) Hz.leri de narý aldý. Bunlarý yerlerken bir dilenci geldi. Ey Ehli beyt, o üzüm ve nardan bana da verir misiniz? diye sordu. Resûlüllah (SAV) Efendimiz vermek istediðinde Cebrail (AS) mani oldu: Ya Resûlallah! O dilenci þeytandýr. Cennet meyvalarý ona haram iken hile ile yemek istedi. buyurdu.


Bir gün Resûlüllah (SAV) Efendimiz, Ýmam-ý Hüseyin (RA) Hz.leri ile oðlu Ýbrahim (RA) Hz.lerini dizlerine oturttu. Cebrail (AS) gelip: Ya Resûlallah (SAV)! Hak Teâlâ (CC) Hz.leri bu ikisinden birini alacaktýr. Sen birini seç! dedi. Nebiler Nebisi: Eðer Hüseyin (RA) vefat ederse, benim caným yandýðý gibi, Alinin (RA) ve Fatýmanýn (RA) da canlarý yanar. Eðer Ýbrahim (RA) giderse, en çok ben üzülürüm. Benim üzüntümü, onlarýn üzüntüsüne tercih ediyorum. buyurdular. Üç gün sonra oðullarý Ýbrahim (RA) vefat etti. Ýmam-ý Hüseyin (RA) Hz.leri Resûlüllah (SAV) Efendimizin yanýna her geliþinde onu öper ve: Selamet ve Saadet o kimseye ki, oðlum Ýbrahimi (RA) ona feda ettim. buyurdu.

Ýmam-ý Hüseyin (RA) Hz.lerinin ilk çocukluðu Resûlüllah (SAV) Efendimizin derin sevgi ve þefkati içinde geçti. Ancak bu hal çok sürmedi. Ýmam-ý Hüseyin (RA) Hz.leri bundan sonra ilmini ve edebini babasýnýn yanýnda tamamladý. -2-

Âlemlerin Efendisi Nebiler Nebisi (SAV) bir gün Ýmam-ý Hasan (RA) Hz.leri ile, Ýmam-ý Hüseyin (RA) Hz.lerinin ellerinden tutarak oradakilere hitaben buyurdu ki: Bir kimse beni, bu iki çocuðu ve bunlarýn babasýný ve anasýný severse, kýyamet günü benimle beraber bulunacaktýr. -3-

[2] Ýslam Ansiklopedisi 1.Cilt S.150

[3] Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin S.34; Ýmam-ý Ali (KV) Hz.lerinin rivayet E.H.Þ


AH KERBELA AH canýmýzdan can aldýn....

:(ağlar



Mesaj 2 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 24.10.2006 - 21:14 tarihinde.
Gönderen: 24.10.2006 - 21:11
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
.~Sniper~. su an offline .~Sniper~.  
1230 Mesaj -
gül..

forumlardan bir seyler öðrenmek isteyenler var ise sizin bütün eklemelerinizi gözden geçirmeli..
Allah c.c.razý olsun. amin..

vesselam

Gönderen: 24.10.2006 - 21:20
Bu Mesaji Bildir   .~Sniper~. üyenin diger mesajlarini ara .~Sniper~. üyenin Profiline bak .~Sniper~. üyeye özel mesaj gönder .~Sniper~. üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah

HAK TEALA sizden de razý olsun güzel kardeþim. Elimizden geldiðince kendi küçük dünyamýzda küçük bir hizmet yapmaya çalýþýyoruz. ALLAH c.c. okuyandan da okuduðunu uygulayandan da ALLAH c.c. razý olsun Ýnþallah... gül
Gönderen: 24.10.2006 - 21:36
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
khayr su an offline khayr  
Tasavvuf
206 Mesaj -
Havz-i Kevser kardeþim Rabbim sizden bin kere razý olsun. Hizmetinizin tesirini halk eylesin inþaallah... Son eklemenizi okuduðumda, o iki cihan serverinin ümmeti olmakla ne kadar þanslý ve þerefyâr olduðumuzu bir kere daha müþahede ettim. Rabbim kendi rýzasýndan ve habibinin þefaatinden bizleri mahrum eylemesin, ahirete iman ile göçenlerden eylesin cümlemizi inþaallah... AMÝN!!!

:(ağlarağlar
Gönderen: 24.10.2006 - 22:05
Bu Mesaji Bildir   khayr üyenin diger mesajlarini ara khayr üyenin Profiline bak khayr üyeye özel mesaj gönder khayr üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah

ALLAH c.c. razý olsun güzel kardeþlerim bu güzel dualarýnýz bize yeterde artar. Efendimiz Aleyhisselatý Vesselam Efendimizin Ümmet-i olmak ne büyük þereftir. Anam Babam feda olsun iki cihan nuruna...


:(ağlarağlar
Gönderen: 24.10.2006 - 22:12
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

Þeyh Abdülkuddûs hazretleri oðluna yazdýðý bir mektubunda þöyle nasîhat etti:

"Vaktin kýymetini bil! Gece ve gündüz ilim öðrenmeye çalýþ! Her zaman abdestli bulun! Beþ vakit namazý sünnetleri ile ve ta'dîl-i erkân ile, huzûr ve huþû ile, Allahü teâlâyý görür þekilde ve Peygamberimizin bildirdiði gibi kýlmaða çalýþ! Bunlarý yapýnca, dünyâda ve âhirette sayýsýz nîmetlere kavuþursun. Ýlim öðrenmek, ibâdet yapmak içindir. Kýyâmet günü, iþten sorulacak, çok ilim öðrendin mi diye sorulmayacaktýr. Ýþ ve ibâdet de, ihlâs elde etmek içindir. Her þeyi Allahü teâlânýn rýzâsý için yapmak olan ihlâs da, hakîkî mâbûd ve kayýtsýz þartsýz var olan Allahü teâlâyý sevmek içindir."

Gönderen: 25.10.2006 - 12:14
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah

ÝMAM-I ZEYNEL ABÝDÝN (RA) HZ.LERÝ gül

Tabiinin büyüklerinden ve Oniki Ýmamýn dördüncüsü. Hicret-i Nebeviyyenin 46. ve (M. 666) senesi, Þaban-ý Þerifin onbeþinci perþembe günü Medine-i Münvverede doðmuþtur. Ýsmi Ali bin Hüseyin B. Ali B. Ebi Talib'dir (RA). Lakablarý Zeynel Abidin. Babasý Ýmam-ý Hüseyin (RA) Hz.leri, annesi Acem Padiþahýnýn kýzý Þehri Banudur. Her gece bin rekat namaz kýlmaya devam ettiðinden ismi þerifleri Zeynel Abidin namiyle iþtihar etmiþtir. Ýmam-ý Hüseyin (RA) Hz.lerinin oðlu olup bütün zürriyeti bundan vücuda gelmiþtir. Diðer oðullarýnýn nesli kesiktir. Zikir ve tarikat usulünü babasý Ýmam-ý Hüseyin (RA) Hz.lerinden alýp Zahir ve Batýn ilimlerinde rabbani bir âlim olmuþtur. Her hususta mahir olduðundan kendisi hakkýnda tabiunun büyüklerinden olan Ýmam-ý Zahidi (Allah ona Rahmet etsin) Ondan daha fakih görmedim. demiþtir. Birçok dualarý, Cami Sahife-i Kamile adýnda bir eseri vardýr. Bidayeti hallerindeki münacatý alimler ve sofiler arasýnda meþhurdur. Fazlý ve kemali bahir çok kerametleri vardýr. Ýmamlýðý yani tasavvufta insanlara feyz vermesi doðru yola kavuþturmasý otuzdört sene sürmüþtür. Hadis Fýkýh ve Tasavvuf ilminde alimdir. Eshab-ý Kiram'dan çoðunu görmüþtür. Þeriatý Ahmediyye ve Tarikatý Muhammediyye üzre Ýlâ-i Kelimetullah eylemiþtir.
Kerbelada Ýmam-ý Hüseyin (RA) Hz.leri þehit edilir edilmez ehli beyt çadýrlarý Yezidin ordusu tarafýndan ateþe verilip eþyalarý yaðma edildikten sonra kadýn ve kýzlar çýplak develere bindirilip Þama götürülmek üzere yola çýkarýldýlar. Ýmam-ý Hüseyin (RA) Efendimizin mübarek baþý Þama getirildikten sonra Þam ve Medine'de defnedilmiþ, fakat bilahare Ýmam-ý Zeynel Abidin (RA) Hz.leri, babasýnýn o mübarek kesik baþýný kerbelaya gönderip orada bedeninin yanýnda gömdürmüþtür.


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 26.10.2006 - 19:11 tarihinde.
Gönderen: 26.10.2006 - 19:09
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
.:Yakup023:. su an offline .:Yakup023:.  
555 Mesaj -
Ýnsan iki alemi bünyesinde birleþtirir. Madde ve mana alemi.

Her bir alemin kendisine has rýzký ve hayat þekli vardýr.

Maddî rýzýklar gibi manevî rýzýklar da kullara bir vesile ile ulaþtýrýlýr.

Allahu Teala'nýn dünya hayatýnda hükmü böyle cerayan eder.

Maddi rýzýklarý biliyoruz.

Manevî rýzýklarýn baþýnda iman, hidayet, ilim, ilahi muhabbet, zikir, nur ve feyiz gelmektedir.

Kalbin, ruhun, nefsin, aklýn, sýrrýn, vicdanýn almasý gereken manevî rýzýklar vardýr.

Ayrýca bu manevî cevherlerin ayrý ayrý vazifeleri vardýr. Çünkü insanýn bir yönü mülk aleminin þartlarýna göre yaratýlmýþtýr. Diðer yönü ise melekût aleminin özelliklerini taþýr.

Mülk alemi, dünya ve içindeki hayat þartlarýdýr. Yani beþ duyu ile yaþadýðýmýz alemdir.

Melekût alemi, gözle görülmeyen gayb ve sýr alemidir.

Melekler, gökler, ruhlar, Arþ-ý Azam, Kürsi ve Yüce Allah'ýn gözlerden gizlediði diðer alemler melekût alemini oluþturur.

Bedenimiz mülk, kalbimiz melekut alemiyle irtibat kurmak için bize verilmiþtir.

Ýnsan kalbi, Yüce Allah ile irtibat kurmak için yaratýlmýþtýr.

Ýnsan, kalbi ile gayb alemine adým atabilir.

Ruhu ile o alemde dolaþabilir.

Ýnsan özel bir terbiye ile meleklerin arasýna girebilir. Yüce Allah'ýn huzurunda sevilip kabul görebilir.

Ýnsan oðlu, bedeniyle yerde, ruhu ve kalbiyle gökte bulunabilir.

Kýsaca insan kendisini aþabilir ve Yüce Rabbine ulaþabilir.

O'nun varlýðýný sadece nakil ve akýlla deðil, kalbi, ruhu, vicdaný, sýrrý ve diðer latifeleriyle anlayabilir.

Buna arifler müþahede derler, vuslat ismini verirler.

Resûlullah Efendimiz (s.a.v) kalbin bu derece ilim, irfan ve nura ulaþmasýný "Ýhsan hâli" diye tanýtýr.

Bu hâli biz de yaþayabiliriz.

Çünkü erkek-kadýn her insan onlara davet edilmiþtir.

Kýsaca Yüce Rabbimiz: "Benden geldiniz, bana döneceksiniz. Siz benden vazgeçip nereye giriyorsunuz? Bana gelin, cennetime koþun!" diyor,

.

Bu davete uyup o yola çýkanlara ne mutlu. Çünkü onlar ölmeyen bir dosta ve ölümsüz bir dostluða doðru gidiyorlar.

Allah dostluðu bu maneviyat iklimine adým atmakla baþlýyor.

Her þey bu ilk adýma baðlýdýr. Ýlk adým da iradeye. Bundan sonrasý Yüce Allah'ýn takdirine kalýr.

sadece abim okudugumdan bir parça yazmak istedim


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son (YiTiK_SevDaM) tarafından, 27.10.2006 - 00:47 tarihinde.
Gönderen: 27.10.2006 - 00:44
Bu Mesaji Bildir   .:Yakup023:. üyenin diger mesajlarini ara .:Yakup023:. üyenin Profiline bak .:Yakup023:. üyeye özel mesaj gönder .:Yakup023:. üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah

ALLAH c.c. razý olsun kardeþim tabi ki bütün kardeþlerimizden paylaþýmlar bilgiler bekliyoruz.

ÝMAM-I ZEYNEL ABÝDÝN (RA) HZ.LERÝ gül

Ýmam-ý Zeynel Abidin (RA) Hz.leri her abdest aldýðýnda yüzü sararýr, vücudu titrerdi. Sebebini sorduklarýnda: Kimin huzuruna çýkacaðýmý biliyor musunuz? buyururdu.


Büyük Ýslam Âlimi Ýmam-ý Esmai (RA) diyor ki: Bir gece Mekke'de Allah'ýn (CC) Hz.lerinin evini ziyaret edeyim dedim. Tavaf ederken bir genci gördüm. Ey Rabb-i Rahimim. Bütün kapýlar kapanmýþtýr. Sadece senin rahmet kapýn açýktýr. Ben aciz günahkârý ancak sen baðýþlarsýn. Mukaddes evin hürmetine beni rahmetine mazhar kýl. diyordu. Yaklaþtým, gözlerinden billur gibi yaþlar akýtan genç kendinden geçti, yanýna sokulup baktým. Bir de ne göreyim, Ýmam-ý Zeynel Abidin (RA) Hz.leri deðil mi? Onu þevkle kucakladým, onun içli duasý beni aðlattý. Baygýnlýktan ayýlýnca gözlerini açtý: Beni halikýmýn zikrinden kim alýkoydu? diye sordu. A benim aziz efendim! Sen Peygamber evladýndan olduðun halde bu aðlaman ve inlemen nedir dedim. Baþýný kaldýrdý: Ey Esma! Yüce Rabbimiz þöyle buyuruyor: Onlarýn beklediði sadece bir sayhadýr (sur'a ilk üfürülüþtür) ki, onlar çekiþip dururlarken kendilerini yakalayýverir... O zaman bir vasivyet söz bile yapamazlar, ailelerine de (çarþý ve sokaklardan) dönemezler... Bir de ikinci defa Sur'a üfürülmüþtür. Ne baksýnlar, kabirlerden Rablerine doðru akýn ediyorlar. Baþka deðil, sade bir tek sayha (sur'a son bir üfürülüþgöz kırpma olmuþ. Derhal hepsi toplanmýþ, hesap için huzurumuza gelmiþlerdir. -1- Evet o gönüller aydýnlatan Peygamber (SAV) evlatlarý böyleydi, baþý kesilmiþ mum gibi sabahlara kadar gözyaþý döküyorlardý.


Birisi aleyhine konuþmuþtu. Bu kendisine söylenince onun yanýna gitti. Onunla biraz sohbet ettikten sonra buyurdu ki: Hakkýmda bazý þeyler söylediðini duydum. Dediklerin doðruysa Allah-ü Teala (CC) Hz.lerinden maðfiret dilerim. Beni affetsin, dediklerin iftira ise, Allah (CC) Hz.leri seni affetsin. Selamý Rahmeti, bereketi de üzerine olsun.


Ýmam-ý Zühri (RA): Ondan daha üstün fýkýh alimi görmedim demiþtir. Tasavvuf (tarikat) ilmindeki yüksek derecesi ve halleri de methedilmiþtir. Her gün ve her gecede bin rekat namaz kýldýðý ve buna ölünceye kadar devam ettiði nakledilmiþtir.



Ýmam-ý Zeynel Abidin (RA) Hz.lerinin bir devesi vardý. Yolda hiç kamçý vurmadan gider ve üzerindekini hiç incitmezdi. Ýmam-ý Zeynel Abidin (RA) Hz.leri vefat edince devesi kabri üzerine gelip göðsünü yere koyup inledi. Hiç kimse bu deveyi mezar baþýndan kaldýramadý. Oðlu Muhammed Bakýr (RA) Hz.leri orada bekleþen halka buyurdu ki: Kalkmasý için fazla uðraþmayýn. Bu deve burada ölecek. Üç gün sonra deve orada öldü. -2-

Bir gün Ýmam-ý Zeynel Abidin (RA) Hz.lerini elleri kelepçeli, ayaklarýnda kayýþ baðlý olduðu halde Medineden Baðdata götürüyorlardý. Zühri (RA) Onu bu halde görünce çok aðladý ve dedi ki: Keþke þimdi sizin yerinizde benim ellerim kelepçeli olsaydý. Ýmam-ý Zeynel Abidin (RA) Hz.leri Ona dedi ki: Ya Zühri! Bu bize hiç zor gelmez. Ýstediðim zaman el ve ayaklarýmý açabilirim. dedi ve çok hafif bir silkinme ile elindeki kelepçeyi ve ayaðýndaki kayýþý açtý. Kýsa bir zaman sonra eline kelepçeyi ayaðýna kayýþý geçirerek buyurdu ki: Bunlar kullarýn cezasýdýr ve kolaydýr. Ýstediðimiz zaman açabiliriz. Esas zor olan Allah-ü Teala (CC) Hz.lerinin azabýdýr.

Rivayet edilir ki, bir zaman Ýmam-ý Zeynel Abidin (RA) Hz.leri hastalanmýþtý. Bir grup insan ziyaretine gelmiþlerdi. Onlara buyurdu ki: Buraya niçin geldiniz? Onlar da: Seni sevdiðimiz için buraya geldik. dediler. Bizi neden seversiniz? deyince oradakiler de: Siz Resulüllah (SAV) Efendimizin torunu olduðunuzdan, Allah ve Resulü için seviyoruz. dediler. Buyurdu ki: Kim Allah ve Resulü için bizi severse, Allah-ü Teala (CC) Hz.leri de kýyamet günü onu arþýn gölgesi altýnda gölgelendirecektir. O gün o gölgeden baþka gölge yoktur. Bu sevgililerin mükafatýný Allah-ü Teala (CC) Hz.leri cennette onlara verecektir. Lakin bizi dünyalýk için kim severse Allah-ü Teala (CC) Hz.leri de onlara hesapsýz rýzýk verecektir.

Bir gün Ýmam-ý Zeynel Abidin (RA) Hz.leri'nin misafirleri vardý. Kölesi sofrayý getirirken sofra kölenin elinden kaydý, merdivenin altýnda oynayan küçük çocuðun üzerine düþtü. Bu küçük oðlu vefat etti. Köle bu durum karþýsýnda çok korkup titremeye baþladý. Ýmam-ý Zeynel Abidin (RA) Hz.leri onun bu hali karþýsýnda buyurdu ki: Sen hiç korkma, seni affettim. Ve Allah (CC) Hz.lerinin rýzasý için seni azad ettim. Bundan sonra da çocuðunun teçhiz ve tekvin iþlerini kendi elleriyle yaparak cenazeyi kaldýrdý.



[1] Yasin S. A.49,50,51,53

[2] Ýslam Ansiklopedisi 2.Cilt S. 85,86



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 27.10.2006 - 20:40 tarihinde.
Gönderen: 27.10.2006 - 10:44
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

Mirdâs el-Eslemî radýyallahu anh'den rivayet edildiðine göre Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem þöyle buyurdu:

"Allah'ýn sâlih kullarý birbiri ardýndan âhirete göçer; geride arpa ve hurmanýn döküntüleri gibi deðersiz kimseler kalýr. Allah Teâlâ da onlara hiçbir önem vermez."

Buhârî, Rikâk 9. Ayrýca bk. Dârimî, Rikâk 11 (Riyazü's Salihin )




Ýyi kimselerle, özellikle âlimlerle beraber olmaya, onlarla birlikte yaþamaya çalýþmalýyýz.

Ýyi kimselere ters düþmekten kaçýnmalýyýz. Çünkü onlara ters düþmek, Allah'ýn deðer vermediði döküntüler arasýnda yer almak demektir.

Kýyamet yaklaþtýðý zaman yeryüzünde hiçbir âlim ve sâlih kul kalmayacak, dünya kötülerle câhillerin eline düþecek, kýyamet onlarýn üzerine kopacaktýr.
Gönderen: 27.10.2006 - 21:03
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
.:Yakup023:. su an offline .:Yakup023:.  
555 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

Hayýrlý bir iþ yapmýþsan, ona devam et. isterse az olsun. Sen ibadeti býrakmadýkça Allah feyzini kesmez. Bir müddet ibadet ettikten sonra býrakývermek, Allah ile arandaki rabýtayý kesmek gibidir.

Þöyle ol: iþlemekte bulunduðun hayýrlý amellerini ölünceye kadar býrakmamaya azimli ol. Terk ettiðin kabahatleri de bir daha yapmamaya azimli ol.

Þeriate uymayan te'villere sapma, Sadakalarýn en ef-daline devam et.
Verdiðinde gözün kalmasýn. Kendisinin muhtaç olduðu þeyleri, tercihan baþkalarýna verenleri Allah-ü Zül Celâl metili buyuruyor.

Seve seve vermiþler, Allah bize yeter demiþler. Verdiklerini unutmuþlar.

Eðer böyle yapamazsan, evvelâ kendini doyur ve kandýr da sonra artarsa baþkalarýna da verirsin.

Resulülilah SAV, sadakanýn en efdali verilendir buyurdu. Verdikten sonra Allah ile istiðna edip verdiðinde gözün kalmamasý demektir. (Allah ile istiðna: baþkasýna yüz suyu dökmemek)

Korktuðun ve umduðun kimselerin yanýnda da Hak söyle. Kurban bayramý günü çok iyilik yap. Allah katýnda en büyük gündür. Arefe ve Aþure günlerinden de efdaldir.

Her hak sahibine hakkýný ver, hatta her hakka da hakkýný ver. Kimsede hakkýn bulunduðunu görme.

Ýnsaf et. (insaf: muhabbet, sevmek, adalet) baþkalarýndan insaf bekleme. Senden birisi özür dilerse, derhal kabul et. Kendini, baþkasýndan özür dileyeceK bir hale düþürme.

MUHYÝDDÝN-Ý ARABÝ HZ...


v Teban içinde herkesin yerini taný, ileri gelenlere ikramda bulun,
v ilim sahiplerine hürmet et,
v yaþlýlara saygý, gençlere sevgi göster,
v halka yaklaþ, fâsýklardan uzaklaþ, iyilerle dostluk kur,
v hiç kimseyi küçümseme ve hafife alma,
v insanlýðýnda kusur etme,
v sýrrýný hiç kimseye açma,
v iyice yakýnlýk peyda etmedikçe kimsenin arkadaþlýðýna güvenme,
v cimri ve alçak insanlarla ahbaplýk kurma,
v kötü olduðunu bildiðin hiç bir þeye ülfet etme,
v insanlarla aranýzda bazý meseleler görüþülürse, yahût onlarda meselelerde senin bildiðinin hilafýný iddia ederlerse, onlara hemen muhâlefet etme,
v sana bir þey sorulursa, ona herkesin bildiði þekilde cevap ver,
v seni ziyarete gelenlere ilimden birþeyler öðret, böylece faydalansýnlar,
v herkes öðrettiðin þeyi belleyip, tatbik etsin,
v onlara umumi þeyleri öðret, ince meseleleri açma,
v onlara güven ver, ahbaplýk kur, zira dostluk ilme devamý saðlar,
v onlara yemek ikram et, ihtiyaçlarýný temin et,
v onlarýn deðer ve itibarlarýný iyi taný ve kusurlarýný görme,
v halka müsamaha göster,
v hiçbir kimseye karþý býkkýnlýk gösterme, onlardan biriymiþsin gibi davran.

Hacý Bayram-ý Veli Hazretleri
Gönderen: 27.10.2006 - 23:52
Bu Mesaji Bildir   .:Yakup023:. üyenin diger mesajlarini ara .:Yakup023:. üyenin Profiline bak .:Yakup023:. üyeye özel mesaj gönder .:Yakup023:. üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

HAK TEALA razý olsun kardeþlerim böyle güzel paylaþýmlarýnýzý daim bekliyoruz...,

ÝMAM-I MUHAMMED BAKIR (RA) HZ.LERÝ gül

Ehli Beytten. On Ýki Ýmamýn beþincisi, Ýmam-ý Hüseyin (RA) Hz.lerinin torunu ve Ýmam-ý Zeynel Abidin (RA) Hz.lerinin oðludur. Hicri 57 (M. 676) senesinde, Receb ayýnýn ilk Cuma günü Medine-i Münevvere'de Âlem-i Þühuda ayak basmýþtýr. Ýsmi þerifleri: Muhammed Künyeleri: Ebu Cafer. Lakablarý: Bakýr. Annesi Ýmam-ý Hasan (RA) Hz.lerinin kýzý Fatimedir. Zikir ve Tarikat usulünü babasý Ýmam-ý Zeynel Abidin (RA) Hz.lerinden alýp safilerin kamillerinden olmuþtur. Zamanýnda, bütün dünyadaki evliyanýn feyz kaynaðý olup, evliyalýk yolunda olanlara feyz, bunun vasýtasý ile verildi. Ýmam-ý Muhammed Bakýr (RA) Hz.leri, Medinenin büyük fýkýh âlimlerindendir. Eshab-ý Kiramdan Cabir (RA) Hz.leri ve Hz. Enes (RA) Hz.leri ile görüþüp onlardan ve ayrýca tabiinden olan büyük zatlardan hadis-i þerifler rivayet etti. Ýmamlýðý on dokuz sene sürdü. Bütün ilimlere vakýf olduðu için kendisine, ilimde ve fazilette üstün manasýna gelen Bakýr denilmiþtir.[1]

Ebu Nasýr (RA) hikâye ediyor: Hz. Ýmamdan (RA) sordum ki: Siz hakikaten Resûlüllüh (SAV) Efendimizin zürriyetinden misiniz? Buyurdu ki: Evet. Tekrar sordum: Siz de Resûlüllah (SAC) Efendimizin ilimlerine varis misiniz? Buyurdular ki: Evet. Dedim ki: Öyle ise ölüyü diri ve körü görücü ve alacayý þifaya kavuþturmaya kadir misiniz? Dedi ki: Hakkýn (CC) izniyle kadirim. Sonra elini gözlerimin üzerine koyup: Ya Þafi! dedi. O anda gözlerim açýlýp yeri ve göðü gördüm. Bir elini gözlerime mesedince gözlerim eski haline geldi ve buyurdu ki: Ey Eba Nasr! Eðer kýyamet gününde hesapsýz cennete girip Allah (CC) Hz.lerinin cemalini müþahade etmek dilersen, âmâ olarak kal ve eðer sual ve cevap vermek dilersen yine gözünü açayým. Dedim ki: Öyle ise âmâ kalýrým. Müteakiben buyurdular ki: Biz Ehl-i Beyti Rahmeten lil âleminden ve Þecere-i Nübüvvetteniz. Ýlim ve hikmet menbaý, ilim ve irfan madeni olduðumuzdan halkýn belâsýný çekeriz. Çünkü halký Hakka davet ederiz. Fakat onlar kelamýmýzý anlamazlar. Hallerine terk etsek maksuda nail olamazlar. Onun için halkýn belâsýný çekeriz.

[1] Zikir Makmlarý S.41



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 28.10.2006 - 19:20 tarihinde.
Gönderen: 28.10.2006 - 19:17
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

ÝMAM-I CAFER-Ý SADIK (RA) HZ.LERÝ

Ýslâm alimlerinin gözbebeklerinden olup, Seyyid ve Oniki Ýmamýn altýncýsýdýr. Ýmam-ý Ali (KV) Hz.lerinin torununun torunu olup, Seyyid yani nebiler nebisinin zürriyeti, Esbab-ý Kiramý görmekle þereflenen tabiin devrinin yükseklerinden olup Hicri 83 (M. 702) senesinde 19 Nisan Çarþamba, Rebi-ul Evvel ayýnýn onyedisinde Pazartesi günü Medine-i Münevvere'de doðdu. Silsile-i Aliyyenin dördüncüsüdür. Künyesi: Ebu Abdullahtýr. , Fadýl gibi birçok lakabý vardýr. En meþhuru Sadýktýr. Babasý Ýmam- Muhammed Bakýr (RA) Hz.leri, onun babasý Ýmam-ý Zeynel Abidin (RA) Hz.leri, onun babasý Ýmam-ý Hüseyin (RA) Hz.leri, ve onun da babasý Ýmam-ý Ali (KV) Hz.leridir. Annesi Ümmü Fervedir. Annesinin babasý Kasým, onun babasý Muhammed ve onun babasý da Ebubekir Sýddýk (RA) Hz.leridir.

Usulü, zikri ve tarikatý babasý Ýmam-ý Muhammed Bakýr (RA) Hz.lerinden, Ahzü Telakki edip hakaik ve dekaik ilimlerine nail olmuþtur. Evliyanýn büyüklerinden. Garip halleri ve kemalâtý seniyyeleri beþer aklýnýn alamayacaðý kadar yüksektir. Takilerin Ýmamý ve fakirlerin Melcei idi. Ýsteseydi geceyi gündüz ve gündüzü gece ederdi. Buyuruyorlar ki: Asfiya ile oturup kalkmak selamet caddesine götürür.

Þiddet ve sýkýntýlý zamanlarýnda dedesi Ýmam-ý Hüseyin (RA) Hz.lerinin duasýný okurdu: Ey þiddet ve sýkýntý zamanýnda benim yardýmcým, hiç uyumayan gözünle bana ecir ver. Zail olmayan rüknünle beni geçindir. diye dua ederdi. Kendisi halim selim Ruhani bir Nur-i Ýlâhi idi. Ýmam-ý Cafer-i Sadýk (RA) Hz.leri ilmi, Oniki Ýmamdan beþincisi olan babasý Ýmam-ý Muhammed Bakýr (RA) Hz.lerinden öðrendi. Ýlim ve fazilette zamanýnýn bir tanesi oldu.[1]

Bütün talebelerini hertürlü ilim dalýnda yetiþtirdi. Ýmam-ý Cafer-i Sadýk (RA) Hz.lerinin en meþhur talebesi, Hanefi mezhebinin kurucusu ve

Ehl-i Sünnetin reisi olan Ýmam-ý Azam Ebu Hanife Nu'man bin Sabit (RA) Hz.leridir. Ýmam-ý Azam (RA) Hz.leri, Ýmam-ý Cafer-i Sadýk (RA) Hz.lerinin derslerine ve sohbetlerine devam ederek o gizli ve aþikâr marifet kaynaðýndan ilim ve evliyalýk yolunda çok istifade etti. Ýmam-ý Azam (RA) Hz.leri Onun huzurunda kavuþtuðu yüksek mertebeleri anlatmak için: O iki sene olmasaydý, Numan helak olmuþtu. buyurmuþtur.[2]



(BU RÝVAYETÝ DE ÖZELLÝKLE ÝBN-Ý TEYMÝYYE KARDEÞ ÝYÝ OKUSUN BÝZ SORMUÞTU 2 SENE MESELESÝNÝ ÝMAM-ý AZAM EFENDÝMÝZ NÝÇÝN SÖYLEMÝÞ 2 SENE MESELESÝNÝgöz kırpma

Kalbi bütün kötü huylardan temizleyip, Allah-ü Teâlâ (CC) Hz.lerine kavuþmak için lazým gelen marifetleri, ibadet ve iþleri öðreten tasavvuf yollarýnýn çeþitli isimler almasý, baþka baþka olduklarýný göstermez. Ayný mürþidin talebeleri, birbirlerini tanýmak ve hocalarý (Mürþidleri) ile öðünmek için bulunduklarý yola mürþidlerinin isimlerini vermiþlerdir. Ýmam-ý Ali (KV) Hz.leri vasýtasýyla gelen yolda (Zikr-i Cehri yani aþikâre yüksek sesle yapýlan zikir) bütün tasavvuf (Tarikat yollarýgöz kırpma, Ýmam-ý Cafer-i Sadýk (RA) Hz.lerinde birleþmekledir. Ýmam-ý Cafer-i Sadýk (RA) Hz.leri iki yoldan Resulullaha (SAV) baðlýdýr. Birisi babasýnýn yolu olup, Ýmam-ý Ali (KV) Hz.leri vasýtasýyla Resulüllah (SAV) Efendimize baðlýdýr. Bu yola Velayet yolu denir. Ýkincisi, Anasýnýn babalarýnýn yolu olup, Ebubekir (RA) Hz.lerinin vasýtasý ile Resulullah (SAV) Efendimize baðlanmaktadýr. Bu yola da Nübüvvet Yolu denir.

Ýmam- Cafer-i Sadýk (RA) Hz.leri evliyalýk (Velayet) üstünlüklerine Ýmam-ý Ali (KV) Hz.leri Ýmam-ý Hasan (RA) Hz.leri, Ýmam-ý Hüseyin (RA) Hz.leri, Ýmam-ý Zeynel Abidin (RA) Hz.leri ve babasý Ýmam-ý Muhammed Bakýr (RA) Hz.leri yolu ile kavuþmuþtur.

Ýmam-ý Cafer-i Sadýk (RA) Hz.leri Peygamber (SAV) Efendimizin milletinin (dininin) sultaný, peygamberlik kemalatýnýn (üslünlüklerinin) burhaný (delili, senedi), hakikatlarýn alimi, evliyanýn günüllerinin meyvasi, Resulullahýn (SAV) varisi, ariflerin, hak âþýklarýnýn serveri (önderi) idi. Aþk sahiplerinin rehberiydi. Tefsir ilminde eþi yoktu. Namazda kendinden geçerdi, düþüp bayýldýðý olurdu. Ýmam-ý Cafer-i Sadýk (RA) Hz.leri Ehl-i Beytten olup, Ehl-i Sünnetin gözbebeðidir. Ehl-i Sünnetin reisi olan Ýmam-ý Azam (RA) Hz.lerinin marifette, tasavvuf (tarikat) ilimlerinde hocasýdýr. Ehl-i Sünnet vel Cemaat ve Ehl-i Beyt sevgisi ile doludur. Yani Ehl-i Beyti sevenler ve onlarýn yolunda gidenler, aslýnda Ehl-i Sünnet vel Cemaat olanlardýr. Ehl-i Beyte olan hakiki sevgisinden dolayý Ýmam-ý Þafi (RA) Hz.lerine Rafýzi diyenler oldu. Halbuki o, kimseyi kötülemedi, hepsini sevdi. Nitekim bütün Ehl-i Sünnet alimleri: Ehl-i Beyti sevmek ,ahirete iman ile gitmeye, son nefeste selamete, hidayete kavuþmaya sebep olur. buyurdular.

Ýmam-ý Þafi (RA) Hz.leri buyurdu ki: Sizi sevmeyi, Allah-ü Teâlâ (CC) Hz.leri Kuran-ý Kerim'de emrediyor. Namazlarýnda size dua etmeyenlerin namazlarýnýn kabul olmamasý, kýymetinizi, yüksek derecenizi gösteriyor. Þerefîniz ne kadar büyüktür ki, Allah-ü Teâlâ (CC) Hz.leri Kur'an-ý Kerim'de[3] sizi selamlýyor.

Ýmam-ý Cafer-i Sadýk (RA) Hz.ler, Tasavvuf (Tarikat) ilminde yüksek marifetlere kavuþmuþ olan bu bu bilgileri arzu edenlere öðreterek onlara mürþidlik, rehberlik etmiþtir. Resulullah (SAV) Efendimizin nurlu yolunu hiç deðiþtirmeden, apaçýk ve tam doðru olarak bu güne kadar ulaþtýrmada Ehl-i Sünnet Alimlerinin hizmeti çok büyüktür.

Bu büyük hizmet için, aralarýnda vazife takdimi yaparak zamanýmýza kadar gelmesine sebep olmuþlardýr.



[1] Zikir Makamlarý S.43

[2] Miftahul Kulub S.226

[3] Al-i Ýmran S. A.163


Mesaj 3 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 29.10.2006 - 13:47 tarihinde.
Gönderen: 29.10.2006 - 13:37
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

Ýmanýn þartlarýný sayerken peygamberlere imanýn da farz olduðunu sayar ve öyle inanýrýz. Hz. Âdem (as) den günümüze kadar bu böyle geldi, kýyâmete kadarda böyle gidecektir. Kur'aný Kerim nâzil olduðunda ne ise bu günde odur. Ashâbý kiram O'nu hayatýnda nasýl uygulamýþsa bizde öyle uygulamak zorundayýz. Baþka bir ifâde ile, Allah'ü Teâlâ'ya inanan ve itaat eden bir müslüman Rasûlullaha da inanmak ve itaat etmek zorundadýr.

Allah'ü Teâlâ Kur'an-ý Kerim'de buyuruyor ki (Âli Ýmran sûresi 32. âyet) "Deki: Allaha ve Rasûlüne itaat edin. Eðer yüz çevirirlerki Allah kafirleri sevmez".

Görülüyorki Kur'ana uyan ama Rasûlünün sünnetine tabi olmayan, ona karþý çýkan Kur'aný Kerimede karþý gelmiþ olur. Yine peygamber sevgisini, O'na iteati emir buyuran

Allah'ü Teâlâ (Nisa sûresi 80. âyet)" Rasûle itaat eden Allah'a itaat etmiþ olur"

buyurarak peygambere itaatin önemini vurgulamaktadýr.

Allah'ü Teâlâ O'na (s.a.v) itaati kabul edene hidayet vadederek (Nûr sûresi 54. âyet) "O'na itaat ederseniz hidayete ulaþýrsýnýz."

diye uyarýrken emrine karþý çýkanlarýda

(Nûr sûresi 63. âyet) "Ey îman edenler! Peygamberi kendi aranýzda birbirinizi çaðýrýr gibi çaðýrmayýn. Ýçinizden birini siper edinerek sývýþýp gidenleri muhakkak Allah bilmektedir. Bu sebeble O (peygamber)in emrine karþý çýkanlar, baþkalarýna bir fitne ve acýklý bir azabýn gelmesini beklesinler"

buyruðuyla da fitne ve acýklý bir azapla tehdit etmiþtir. Peygambere itaat, saðlýðýnda kendisine vefatýndan sonrada sünnetini yaþamakla olur. O'nun (s.a.v) sünnetine uymak ve hayatýmýzda tatbik etmek zorundayýz. Mutasavvuflar, günlük zikirleri arasýnda, "Ey Allah'ým benim maksadým sensin ve gayem senin rýzâna ermektir." anlamýna gelen "Allahümme, Ente maksûdi ve rýzâke matlûbi" duâsýný okurlar, bunu okurkende zikrin Allah'ü Teâlânýn rýzâsý için yapýldýðýný beyan ederler, öteyandan da hayatlarýný Allah Rasûlünün hayatýna uydurarak

(Ahzap sûresi 21. âyet) "Allah'ýn Rasûlünde sizin için güzel bir örnek vardýr"

ilâhi buyruðuna uymuþ oluyorlardý. Bu âyeti kerimelere göre O'nu örnek almak, O'na tabi olmak O'nun emrine itaat etmek O'nu görsün veya görmesin kýyâmete kadar bütün insanlýðýn görevidir. Cüneyd Baðdadi (ks) bir sözünü "Allah'a giden yol ancak, Rasûlüllahýn yaþadýðý gibi yaþayan, O'nun sünnetini diri tutanlara açýktýr. Bir baþka sözünde de "Söz, iþ, hareket ve tavýrlarýnda kitap ve sünnete uymayana uyulmaz. Bizim bu ilimiz (tasavvuf) Rasulullah hadisine baðlýdýr". diye buyurmaktadýr. Peygamberimizin (s.a.v) Efendimizin Allah'ü Teâlânýn özel bilgilerle donattýðý geçmiþten ve gelecekten haber verebilen âlemlerin yaradýlýþýna vesîle olan O'nun önemini sözlerin en güzeli Kur'an'ý Kerim bakýn nasýl anlatýyor.

(Nisa sûresi 64. âyet) "Biz her peygamberi Allah'ýn izniyle ancak kendisine itaat edilmesi için gönderdik, eðer onlar kendilerine zulmettikleri zaman sana gelseler de Allah'dan baðýþlanmayý dileseler, Rasûlün de onlar için istiðfar etseydi, Allah'ý ziyadesiyle affedici, esirgeyici bulurlardý".

Bu demektir ki Ashâbý Kiramdan günah iþleyenlerin Peygamberimiz (s.a.v) Efendimize varýp kendileri için af dilemesini isterler. O'da (s.a.v) onlar için af dilerse onlarýn fazlasýyla affedileceði buyurulurken buradan onlara (Ashâbý Kirama) ve bize bir mesaj bir de müjde var. Mesaj, Peygamberimiz (s.a.v) Efendimizi sevmek, O'nun vârislerini sevmek, müjde de O'nun ve vârislerinin bizler için yapacaðý istiðfar ve duâlarýn kabul olunacaðýdýr. Allah'ü Teâlânýn emirlerini en ince teferruatýna kadar öðrenen onu hayatýnda tatbik eden Ashabý Kiram (ra) Peygamber sevgisinde de en safda yarýþmýþtýr. Birisi Hz. Ali (kv)ye Hz. Peygamberleri (s.a.v) ne kadar seversiniz? diye sorar. Hz Ali (kv) de : - "Allah'a yemin ederim ki bizler O'nu malýmýzdan, çocuklarýmýzdan, analarýmýzdan daha çok severiz. O bizim için, susuzluktan kavrulduðumuz zaman soðuk sudan daha sevimlidir. Þüphesiz Hz. Ali (kv) bu sevgiyi çok doðru tarif etmiþtir. Gerçekte Sahabe-i Kiramýn (ra) durumu hep böyle idi. Onlarýn îmaný en üst dereceye ulaþmýþtý. Kâmil imanýn neticeside böyle olur. Uhud savaþýnda müslümanlar çok ýzdýrap çekmiþler, çok þehit vermiþlerdi. Medine'ye acýlý haber ulaþýnca, kadýnlar kederden periþan olmuþlar, durumu öðrenmek için evlerinden dýþarý çýkmýþlardý. Bir kadýn ileride bir gurubun cepheden döndüðünü görünce bitkin bir eda ile "Allah'ýn Rasûlü nasýl? diye sorar. Kalabalýktan biri ise "Baban vefat etti" demiþti. Kadýn "Allah rahmet eylesin" diyerek tekrar hareketle "Peygamberimiz (s.a.v) nasýldýr?" diye sorduðunda bir baþkasý ona kocasýnýn da þehit olduðunu söylemiþ, daha sonra biri oðlunun þehit olduðunu söylemiþ, daha sonra biri oðlunun þehit olduðunu ve sonunda biride kardeþinin þehit olduðunu söylemiþ, buna raðmen kadýn "Allah'ýn Rasûlü iyidir, sýhhattedir geliyor", demelerine raðmen, içi rahat etmemiþ nerede olduðunu öðrenerek ileride kalabalýðýn içinde bulunan Peygamberemizin (s.a.v) Efendimizi! n yanýna gitmiþ, ancak O'nu görüp içi rahatlayýnca þöyle söylemeye baþlamýþ: "Ey Allah'ýn yüce Rasûlü, seni sað sâlim gördükten sonra artýk her musîbet ve felâket önemsizdir" demiþtir. Bir baþka kadýnda, peygamberimizin (s.a.v) Efendimizin dünyasýný deðiþtirdikten sonra, Ayþe vâlidemize gelerek, kendisine Hz. Peygamberin kabrini ziyaret edeceðini söyledi. Hz. Ayþe (ra) annemiz de kabrin bulunduðu hücreyi açarak ziyâret ettirdi. Ziyâreti yapan kadýn aðlýyordu okadar çok aðladýki, aðlaya ruhunu teslim etti. Böyle bir sevginin benzeri görülmüþ müdür ki, sevgilinin kabrini ziyaret ederken dayanamayýp orada ruhunu teslim etsin. Bir hadisde buyurulur: "Ümmetimin hepsi cennete girecektir, inkar edenler hariç". Sahabe-i Kiram. - "Ýnkar edenler hariç sözünden ne kasdettiniz"? diye sorunca. Rasûlullah; - "Bana itaat eden cennete girecektir, bana karþý gelen ise inkar edendir" diye cevap verdi. Allah'ým Peygamberlere ve vârisleri olan âlimlere itaat etmek ten bizleri mahrum býrakma... AMÝN!
Gönderen: 29.10.2006 - 21:11
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah

ÝMAM-I CAFER-Ý SADIK (RA) HZ.LERÝ'NÝN HÝKMETLÝ SÖZLERÝ gül

Bir hata iþlediðiniz zaman istiðfar edin, hatada ýsrar helak olmaya sebeptir

Bir kimse geçim darlýðý çekiyorsa istiðfara devam etsin

Bir kimse, sevdiði bir malýnýn elinde devamlý kalmasýný isterse, ona baktýkça, Maþaallah La Havle velakuvvete Ýlla billahil Aliyyil Azim (Yani Allah (CC) Hz.lerinin dilediði olur, kuvvet O'nundur) desin.

Malý, evladý çok olmasýný isteyen, çok sebze yesin

Takvadan Allah-ü Teala (CC) Hz.lerinden korkup haramlardan sakýnmaktan daha üstün azýk yoktur. Susmaktan güzel þey yoktur. Bilgisizlikten zararlý düþman yoktur. Yalandan büyük hastalýk yoktur

Allah-ü Teala (CC) Hz.lerinin yarattýðý iþlere karýþmak, felaketine sebep olur. Mesela Allah bana mal verseydi, Hacca giderdim. Sýhhat verseydi ibadet ederdim gibi sözler söylemek kiþinin helakidir

Bir kimse kusur ve günah iþlediði zaman utanmýyorsa, yaþlandýðý zaman piþmanlýk duyup kötü iþlerinden vazgeçmezse ve tenha bir yerde olduðu zaman Allah-ü Teala (CC) Hz.lerinden korkmazsa, onda hayýr yoktur.

Ýmam-ý Cafer-i Sadýk (RA) Hz.leri, oðlu Ýmam-ý Musa-i Kâzým (RA) Hz.lerine ettiði nasihatlarýnda þöyle buyurur: Ey oðlum! Ýnsanlara kýzmaktan çok sakýn, yoksa sana da kýzarlar. Boþ iþ ve söze karýþmaktan sakýn, sonra aþaðýlanýrsýn. Ey oðlum lehinde veya aleyhinde de olsa, hakký, doðruyu söyle. Böyle yaparsan herkes seninle istiþare eder (sana danýþýr, senin fikrini alýr) . Ey oðlum! Arkadaþlýk yaptýðýn, ziyaretine gittiðin kimse ahlâk sahibi olsun, kötü ahlâký olanlarla arkadaþlýk etme, onlarla görüþme. Çünkü onlar, suyu olmayan çöl, dallarý yeþermeyen aðaç, ot bitmeyen topraða benzerler. Ey oðlum! Yüce Allah (CC) Hz.lerinin kitabýný okuyucu, iyilikleri emredici, kötülüðü nehyedici, sana gelmeyene sen gidici, seninle konuþmayanla konuþucu ol. Ýsteyene ver. Gýybetten, koðuculuktan sakýn. Çünkü söz taþýmak, insanlarýn kalbinde düþmanlýðý arttýrýr. Ýnsanlarýn ayýplarýný görme. Ýnsanlarýn ayýplarýný gören, onlarýn hedefi olur.

Velhasýl bu büyük imamýn hayatý, hali, ibret dolu menkýbeleri hikmetli sözleri o kadar çoktur ki, anlatmak ve yazmakla bitmez. Okuyanlarýn ve iþitenlerin gönüllerinde muhabbet hasýl olur. -1-

Yüce Allah (CC) Hz.leri þefaatlarýndan bizi mahrum etmesin. (AMÝN).

[1] Ýslam Ansiklopedisi 2.Cilt S.145,152



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 30.10.2006 - 19:02 tarihinde.
Gönderen: 30.10.2006 - 19:00
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah

ZÜNNÛN-Ý MISRÎ HAZRETLERÝ

Mýsýrda yetiþen büyük velîlerden. Ýsmi Sevbân bin Ýbrâhim, künyesi Ebül-Feyz, lakabý Zünnûn, nisbesi el-Mýsrîdir. 772 (H.155) târihinde doðdu. 859 (H.245) târihinde Mýsýrda vefât etti. Eshâb-ý kirâmdan Amr bin Âs hazretlerinin (radýyallahü anh) yanýna defnedildi.

Zünnûn-i Mýsrînin (rahmetullahi aleyh) hak yolu bulmasý þöyle anlatýlýr:

Bir aðaç altýnda otururken, iki gözü kör bir kuþun aðaçtan indiðini, yeri eþerek altýn bir kutu çýkardýðýný gördü. Dikkat edince kutunun içinde susam olduðunu ve kuþun bunu yediðini gördü. Daha sonra baþka bir yeri gagasý ile eþti ve baþka bir kutuda bulunan suyu içti. Tekrar gagasý ile gömdü. Aðaca kondu. Topraktaki kutu yerleri belirsiz hâle geldi. Bu hâli gören Zünnûn-i Mýsrî hazretleri, Allahü teâlâya tevekkül etmenin gerçeðini anladý ve tevekkül etmeye karar verdi. Biraz ileride, bir vîrânede fakirlerle karþýlaþtý. Geceyi birlikte geçirdiler. Ertesi gün, Zünnûn-i Mýsrî hazretleri, bir küp altýn buldu. Bu küpün aðzýnda bulunan tahta kapakta, Allah ismi yazýlýydý. Altýnlarý fakirlere daðýttý, kendisi de tahtayý alýp, o gece de orada yattý. Uyandýkça, yazýyý öpüp baþýna koyup gözüne sürüyordu. Gece rüyâsýnda kendisine; Arkadaþlarýn altýnlarý aldýlar. Sen Allahü teâlânýn ismini azîz tuttun. Sen de dünyâda azîz ol! dediler. Sonra uyandý. O anda, gönlü ve içi nûrla doldu.



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 31.10.2006 - 19:55 tarihinde.
Gönderen: 31.10.2006 - 19:55
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

ÝMAM-I MUSA-Ý KAZIM (RA) HZ.LERÝ gül


Esbab-ý Kiramýn sohbetinde bulunmakla þereflenen, Tabiin devrinin yüksek âlimlerinden ve evliyanýn büyüklerinden Ýmam-ý Musa-i Kazým (RA) Hz.leri Oniki Ýmamýn yedincisidir. Hicret-i Nebeviyyenin 128. (M. 745) senesi Safarül hayrýn yedinci Pazar günü Haremeyni Muhteremeyn arasýnda bulunan Evba mevkiinde ve Ýbrahim Ýbn Velidin saltanatý zamanýnda doðmuþtur. Ýmam-ý Cafer-i Sadýk (RA) Hz.lerinin oðlu, Ýmam-ý Rýza (RA) Hz.lerinin babasýdýr. Resulullah (SAV) Efendimizin torunu olup, Ýmam-ý Ali (KV) Hz.leri ile Fatýmetüzzehra (RA) annemizin evlatlarýndandýr.

Ýmam-ý Hüseyin (RA) Hz.lerinin çocuklarýndan olduðu için Seyyiddir. Asýl adý Musa bin Cafer-i Sadýk bin Muhanýmed Bakýr bin Ali Zeynel Abidin bin Hüseyin bin Ali bin Ebi Talibtir. Künyeleri Ebül Hasan ve Ebýý Ýbrahimdir. Kazým, Sabýr, Salih, Emin gibi birçok lakablarý vardýr. En meþhuru Kazýmdýr. Ona yumuþak huylu olduðundan, kendisine kötülük yapanlara dahi kýzmayýp onlarý baðýþladýðýndan, gazabýna hakim olduðundan Kazým lakabý verilmiþtir. Muhterem annesinin adý Humeyde-i Berberiyyedir.

Ýmam-ý Musa-i Kazým (RA) Hz.leri usuli zikri ve tarikatý, babasý Ýmam-ý Cafer-i Sadýk (RA) Hz.lerinden alarak Esrar-ý Ahme-diyyeyi cami ve Envari Kudsiyyeyi lami bir kutbi cihan ve sahibi zaman olmuþtur. Yüksek bir âlim ve büyük bir evliyadýr. Din bilgilerinde ictihad derecesine yükselmiþti. Her ilimde Ýmam, Üsdad ve büyük bir rehberdi. Çok ibadet eder, geceyi hep namazla geçirirdi. Bu hallerinden dolayý kendisine salih kul adýný vermiþlerdi. Tasavvuf (tarikat) ilminde ve Ehl-i Sünnetin gözbebeðidir. Tasavvuf tarikat ilmini Nebiler Nebisinden (SAV) sonra Oniki Ýmam Efendilerimiz ve tasavvuf âlimleri öðretip kalblere akýttýlar. Oniki Ýmam Efendilerimizin (RA) her biri Ehl-i Sünnet itikadýndaki müslümanlarýn gözbebeðidir. Onlarýn hepsini sevmeyi Yüce Allah (CC) Hz.lerini sevenlerin hepsi dünya ve ahiret saadetlerinin sermayesi bilmiþlerdir. Resûlüllah (SAV) Efendimizin üç vazifesinden biri de tasavvuf marifetlerini, bilgilerini öðretmek ve kalblere yerleþtirmekti. Fýkýh iþlerini öðreten âlimlere Fukaha denildi. Tasavvuf bilgilerinin de Nebiler Nebisinden (SAV) itibaren Seyyid-i Silsile-i Saadat Efendilerimiz (RA) zamanýmýza kadar gelmesine vesile olmuþlardýr.[1]

[1] Zikir Makamlarý S.43



Mesaj 2 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 01.11.2006 - 19:56 tarihinde.
Gönderen: 01.11.2006 - 19:54
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

ÝMAM-I MUSA-Ý KAZIM (RA) HZ.LERÝ gül


Ýmam-ý Musa-i Kâzým (RA) Hz.lerinin hayatý, faziletlerle, üstünlüklerle doludur. Sevdiklerinde ibret veren ve yol gösteren keramet ve mankýbeleri çoktur. Ruhlara gýda olan sözleri o kadar çoktur ki, bazýlarý kitaplara geçirilmiþ, bazýlarý da dilden dile, gönülden gönüle akýp gelmiþtir.

Bir gün Ýmam-ý Musa-i Kâzým (RA) Hz.lerinden zamanýn halifesi Harun Reþit sordu: Sizler, kendinizin Ehl-i Beyttcn olduðunuzu söylüyor ve Resýilüllah (SAV) Efendimizin zürriyetinizdeniz diyorsunuz. Halbuki aslýnda biz dedem Abbas (RA) Hz.lerinden dolayý Resulullahýn (SAV) soyundanýz, siz de Ýmam-ý Ali (KV) Hz.lerinin evlatlarýsýnýz. Ýnsanlarýn nesebi ve soyu baba ile devaný eder. Hz. Ýmam cevabýnda buyurdu ki: Allah-ü Teâlâ Hz.leri Kur'an-ý Kerim'de þöyle buyuruyor: Ýbrahim Peygamberin zürriyetinden olan Davud, Süleyman, Eyyub, Yusuf, Musa ve Harun biz iyileri böylece mükafatlandýrýrýz. Ve ey Zekeriyya ve Ýsa.[1] Bu Ayet-i Kerimede Ýsa (AS), Ýbrahim (AS)ýn soyundan sayýlýyor. Halbuki Ýsanýn (AS) babasý olmadýðý herkes tarafýndan bilinmektedir. Bununla birlikte annesi tarafýndan Ýbrahim (AS)ýn zürriyetinden sayýlmaktadýr. Öyleyse, bizlerde annemiz Fatýmatüzzehra (RA) Hz.leri tarafýndan Resûlüllah (SAV) Efendimizin soyundan sayýlýrýz. buyurdu.

Ýshak bin Ammar söyle anlatýyor: Ýmam-ý Musa-i Kâzým (RA) Hz.leri Harun Reþit tarafýndan hapsedildiði zaman, Ýmam-ý Azam Ebu Hanife (RA) Hz.lerinin iki talebesi Ebu Yusuf ile Muhammed Þeybani (RA) ziyaretine gitmiþlerdi. Maksatlarý Hz. Ýmamýn (RA)ilminden sorup denemek istiyorlardý. Tam o sýrada hapishanenin nöbetçisi yanýna geldi ve: Ey mübarek efendim! Bugünkü nöbetim bitti, yarýn dönüþümde bir ihtiyacýnýz varsa getireyim. dedi. Hz. Ýmam (RA): Bir ihtiyacým yoktur. dediler. Sonra Ebu Yusuf (RA) ile Muhammed Þeybaniye dönerek: Ben bu adama hayret ediyorum. Yarýn döneceðini zannediyor. Halbuki onun eceli gelmiþtir ve yarýn ölecektir. dedi. Ýmam-ý Azam Ebu Hanife (RA) Hz.lerinin iki talebesi de Hz. Ýmamýn (RA) böyle söylemesine hayret ettiler ve: Biz bu zatý zahiri ilimlerden imtihan etmek istedik. Ýmam (RA) ise batýný ilimden bize haber veriyor. Bunun bu sözünü deneyelim. diyerek kalkýp gittiler. Adamýn evine yakýn bir yere nöbetçi koydular ve ona: Bu evde bir þey gördüðün zaman gelip bize haber ver. dediler. Gece yarýsýnda evde bir aðlama sesi yükselmeye baþladý. Nöbetçi gelip hemen haber verdi. Ýmam-ý Ebu Yusuf (RA) ile Muhammed Þeybani geldiði zaman ev sahibinin öldüðünü gördüler. Hz. Ýmam (RA) için olan hayretleri ve onun büyüklüðü hakkýnda zanlarý bir kat daha arttý.

Yahya bin Hasen anlattý: Medine-i Münevvere'de birisi Hz. Ýmama (RA) eziyet edip kýrýcý sözlcr söylüyordu. Onu sevenler, ona devamlý: Bize izin ver, þuna haddini bildirelim. diyorlardý. Hz. Ýmam (RA) onlarý bu hareketten men ediyordu. Bir gün kendisine hakaret eden þahsýn nerede olduðunu sordu. Medine-i Münevvere'nin civarýnda bir yerde olduðunu söylediler. Hz. Ýmam (RA) bineðine binerek onun tarlasýna doðru gitti, tarlaya girdi. O þahýs Tarlaya basma! diye baðýrdý. Hz. Ýmam (RA) yanýna kadar gelip yanýna oturdu. Ne kadar zararýn oldu? deyince o þahýs: Yüz dinar. deyip Sen kaç dinar umuyordun? diye sorunca Hz. Ýmam da (RA) o þahsa üç yüz dinar verdi. Hz. Ýmama (RA) hakarette bulunan þahýs bu cömertlik karþýsýnda Hz. Ýmamýn baþýný öptü ve ayrýldýlar. Hz. Ýmam (RA) oradan ayrýlýnca Mescid-i Nebeviyyeye gitti. O þahýsla orada yine karþýlaþtý. Kendini seven yakýnlarý o þahsý orada görünce üzerine yürümek istediler. Hz. Ýmam (RA) onlara: Hangisi hayýrlý? Sizin yaptýðýnýz mý, yoksa benim istediðim mî? Ben ona yakýnlýk göstermek suretiyle islah olmasýný düþünmüþtüm. dedi.

Hz. Ýmamýn (RA) kýzkardeþi þöyle anlatýyor: O, yatsý namazýný kýldýðý zaman, Allah-ü Teala (CC) Hz.lerine hamd eder, bu hali gece bitinceye kadar devam ederdi. Gece bitince tekrar kalkar sabah namazýný kýlardý. Sonra bir miktar zikir ile Allah-u Teala (CC) Hz.lerini anmakla meþgul olur, bu durumu güneþ doðuncaya kadar devam ederdi. Sonra, kuþluk vaktinde kuþluk namazý kýlar, zevalden öncesine kadar uyur, kalkýnca diþlerini misvaklar, abdest alýr ikindiye kadar namaz kýlar, namazý bitince kýbleye doðru dönerek akþam namazýna kadar Allah-ü Teâlâ (CC) Hz.lerini zikrederdi. Sonra kalkar akþam ile yatsý arasý namaz kýlardý. Bu onun her günkü âdeti idi.

Ýmam-ý Musa-i Kâzým (RA) Hz.leri, Resûlüllah (SAV) Efendimizin yüksek nesebine sahip olan Ehl-i Beytin büyüklerindendir. Nurlu kalbine akýp gelen ilmin ve feyizlerin çokluðu, akýl ve dil ile anlatýlamaz. Ýnce marifetleri bildiren sözlcri, nükte ve latifeleri çok meþhurdur. Hikmetli sözlerinden biri de þöyledir: Buyurdular ki: Arkadaþlýk ettiðin biri, önceleri hali haline uyar, sonralarý kalbine sýkýntý verirse, hemen kendine bak. Kendi eðriliðini anlarsan, hemen tövbe et, doðru olduðunu anlarsan, bilesin ki o arkadaþýn yoldan sapmýþtýr. Bu durumda dur, biraz düþün. Hemen ondan ayrýlma. Onu yalnýz baþýna býrakma. Cenab-ý Hak (CC) Hz.lerinden bir düzelme gelinceye kadar bekle.


Rivayet edilir ki, Musa bin Cafer el Haþimi Musa-i Kâzým (RA) Hz.leri Mescid-i Nebeviye girip, gecenin ilk vaktinde secdeye vardý. Secdede þöyle dediði duyuldu: Ya Rabbi! Günahým çok, fakat senin affýn büyük. Bunu sabaha kadar tekrar ederdi.[2]


Yüce Allah (CC) Hz. leri þefaatlarýndan, al-i himmet nazarlarýndan feyiz ve bereketlerinden bizi ayýrýp mahrum etmesin. (AMÝN)




[1] El-Enam S. A.84

[2] Ýslam Ansiklopedisi 2. Cilt S. 321, 322, 323, 324



Mesaj 2 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 02.11.2006 - 19:31 tarihinde.
Gönderen: 02.11.2006 - 19:27
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

ÝMAM-I ALÝ RIZA (RA) HZ.LERÝ gül

Oniki Ýmamýn sekizincisi, Ýmam-ý Muhammed Cevad Taki (RA) Hz.lerinin babasýdýr. Hicret-i Nebeviyyenin 153. (M.770) senesi RabiulAhir ayýnýn onbirinci Perþembe günü, Halife Mansurun hükümdarlýðý zamanýnda Medine-i Münevverede dünyaya teþrif ettiler. Ýsmi þerifleri Ali, künyeleri Ebül Hasan Sani, lakaplarý Rýzadýr. Pederi Ýmam-ý Musa-i Kâzým (RA) Hz.leri annesi de Necmiyyedir (RA). Nesebi, Ali Rýza bin Musa-i Kâzým bin Cafer-i Sadýk bin Muhammed Bakýr bin Ali Zeynel Abidin bin Hüseyin bin Ali bin Ebi Talibdir. Ýmam-ý Musa-i Kâzým (RA) Hz.leri: Ona kendi künyemi baðýþladým.buyurmuþlardýr. Babasýna dediler ki: Halife Memun ondan razý olduðu için mi oðlun Aliyi Rýza diye çaðýrýyorsun? Hz. Ýmam (RA) Hz.leri cevaben: Hayýr! Allah-ü Teala (CC) Hz.leri ve Resulü razý olduklarý içindir. buyurdu.

Ona (RA) uyanlar ve muhalifleri de Ondan (RA) razýydý. Usuli Zikir ve Tasavvufu (tarikatýgöz kırpma babasý Ýmam-ý Musa-i Kâzým (RA) Hz.lerinden alýp Horasan þahý ve zamanýn sahibi olmuþtur. Füyuzati Maneviyye ve Kemalati Ruhiyyesi pek yüksek olduðu cihetle bütün alemi hayrette býrakmýþtýr. Ta þark ve garbýn uzak bölgelerinden ziyaretlerine gelerek Atebei Ulfasýna (yüksek eþiklerine) yüz sürerlerdi. Huzuri saadetlerine gelen ziyaretçiler: Ya Ýmamý Kainat! Sen Eþrefi mahlukatsýn. dediklerinde onlara cevaben: Hayýr! Yanlýþ, kimin takvasý ziyade ise Eþrefi mahlukat odur. deyip Ýnne Ekremeküm Ýndellahi Etgaküm.[1] ayetini okurdu.




[1] El-Hucurat S.A.13



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 03.11.2006 - 19:04 tarihinde.
Gönderen: 03.11.2006 - 19:02
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

Ýmam-ý Rabbani hazretleri 1. cild, 46. mektubunda buyruyor ki:


Allahü teâlâ sizi, kerîm olan babalarýnýzýn yolundan ayýrmasýn. Onlarýn en üstünü olan birincisine ve geri kalanlarýn hepsine, bizden düâlar ve selâmlar olsun! Allahü teâlânýn var olduðu ve bir olduðu, hattâ Muhammed aleyhisselâmýn, Onun resûlü olduðu ve hattâ onun getirdiði her emrin ve haberlerin, doðru olduðu, güneþ gibi meydândadýr. Düþünmeðe, isbât etmeðe hiç lüzûm yokdur. Kalbin bunlara inanmasý için, kalbin bozuk olmamasý, manevî hastalýðý bulunmamasý lâzýmdýr. Kalb hasta ve bozuk olunca, kalbin inanmasý için, akl ile düþünmek, incelemek lâzým olur. Ancak bu sûretle kalb tasfiye bulur, yanî hastalýkdan kurtulur. Basîretden yanî kalb gözünden manevî perde kalkarsa, bunlara seve seve inanýlýr. Meselâ, safrasý bozuk kimse, þekerin tadýný duymuyor. Þekerin tatlý olduðunu ona anlatmak, isbât etmek lâzým olur. Fekat, safra hastalýkdan kurtulunca, isbât etmeðe lüzûm kalmaz. Hastalýkdan dolayý isbât etmek lâzým olmasý, þekerin tatlýlýðýna bir kusûr vermez. Þaþý olan, bir þeyi iki görür ve iki kiþi var sanýr. Þaþýdaki göz hastalýðý, karþýsýndaki bir þeyin, iki olmasýný îcâb etdirmez. O iki gördüðü hâlde, görünen yine birdir. Bunun bir olduðunu isbât etmek çok zordur.

[Müslimân olmak için, yalnýz kalbin îmân etmesi, inanmasý lâzýmdýr. Fekat, her müslimânýn kalbine, dâhilî düþmaný olan nefsinden ve hâricî düþmanlarý olan þeytânlardan ve kötü arkadaþlardan hastalýk gelmekdedir. Nefs, yaratýlýþda ahkâm-ý islâmiyyeye düþmandýr. Kalbin hasta olmasý, nefse uymasý demekdir, yanî islâmiyyete uymak istememesidir. Yanî, islâmiyyetin emrlerinin tadýný duymamak, yasak etdiklerinden zevk almakdýr. Bu yasaklara dünyâ denildiði, yüzdoksanyedinci mektûbda yazýlýdýr. Dünyâya düþkün olmak, kalbdeki îmâný zaîfletmekdedir. Bir kimse, nefslerinin esîri olan gâfil insanlarýn sohbetlerinden, sözlerinden, yazýlarýndan, kitâblarýndan, radyolarýndan, televizyonlarýndan uzaklaþýrsa ve nefsi tezkiye olursa, yanî inkâr hastalýðýndan kurtulursa, bu dâhilî ve hâricî düþmanlardan kalbe hastalýk gelmez. Mevcûd hastalýk da, islâmiyyete uyarak, istigfâr okuyarak tasfiye edilince, kalb hakîkî îmâna kavuþur. Nefsin cibillî hastalýðýndan tezkiyesi ve kalbin hâricden gelen hastalýkdan tasfiyesi, mürþid-i kâmilin sohbetinde bulunmakla, kitâblarýný okumakla ve ahkâm-ý islâmiyyeye uymakla nasîb olur. Kýrkikinci ve elliikinci mektûblara bakýnýz! Mürþid-i kâmil, bütün sözleri, bütün iþleri, islâmiyyete uygun olan, Ehl-i sünnet âlimi demekdir. Ýslâmiyyeti iyi bilmesi, derin âlim olmasý lâzýmdýr.]



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 04.11.2006 - 23:22 tarihinde.
Gönderen: 04.11.2006 - 23:21
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

ÝMAM-I ALÝ RIZA (RA) HZ.LERÝ gül

Tüccarýn biri dil tutukluðundan dolayý güçlükle konuþurdu. Kendi kendine: Ýmam-ý Ali Rýza (RA) Hz.leri Peygamber (SAV) Efendimizin evlatlarndandýr. Huzuruna varayým da benim dilime bir ilaç tavsiye etsin. diye düþündü. O gece rüyasýnda Hz. Ýmamý (RA) gördü. Kendisine: Kimyon, Sa'ter ve tuzu, su ile karýþtýr, iki üç kere aðzýnda çalkala, þifa bulursun. Buyurdu. Sabahleyin kalktýðýnda rüyasýný hatýrladýðýnda rüya deyip ehemmiyet vermedi. Hz. Ýmamýn huzuruna gidip halini arz ettiðinde: Senin dilinin ilacýný rüyada söylemediler mi? buyurdu. Tüccar tarif ettiði ilacý kullanýnca konuþmasý hemen düzeldi.



Hz. Ýmamýn (RA) annesi anlatýr: Hamile olduðum zaman hiçbir aðýrlýk duymazdým. Geceleri uykuda karnýmda tesbih Sübhanellah ve Tehlil Lailaheillallah sesleri iþitir korkardým. Uyandýðým zaman hiç ses duymazdým. Oðlum doðduðu zaman ellerini yere koyup, bir söz söyleyen veya münacaat eden bir kimse gibi dudaklarýný oynatýrdý.



Ýmam-ý Musa-i Kâzým (RA) Hz.lerinin annesi Hamide Hatun (RA), Peygamber (SAV) Efendimizi rüyasýnda gördü. Resul (SAV) Efendimiz Ona buyurdu ki: Yakýn zamanda, zamanýn insanlarýnýn en üstünü olan bir torunun olacaktýr.



Hz. Ýmam (RA) bir gün hamama gitti. Oturup yýkanýrken bir asker geldi ve Hz. Ýmama (RA): Baþýma su dök de yýkanayým. dedi. Hz. Ýmam(RA): Peki. deyip askerin baþýna su dökmeye baþladý. Biraz sonra Hz. Ýmamý (RA) tanýyanlardan biri gelip bu hali görünce çok üzüldü ve askere: Ey asker! Senin kendine hizmet ettirdiðin bu zat, Aliyyül Mürtezanýn (KV) ve Fatýmatuzzehranýn (RA) torunu Ýmam-ý Ali Rýza (RA) Hz.leridir. Sen ne yaptýðýnýn farkýnda mýsýn? dediler. Asker bunlarý duyunca yaptýðý fenalýðý anlayarak, Hz. Ýmamýn (RA) ayaklarýna kapanýp: Aman efendim! Niye bana kendinizi tanýtmadýnýz? Niçin bana hizmet ettiniz? Kusurumu affediniz diye özür dileyip aðladý. Hz. Ýmam (RA) özrünü kabul edip, Müslümana hizmet etmek sevap olduðu için senin isteðini kabul ettim. buyurdu.



Halife Memun, Hz. Ýmamý (RA) çok sever, sýk sýk onunla görüþürdü. Saray görevlileri mecburiyet karþýsýnda hürmet gösterirlerdi. Bir araya geldiklerinde Hz. Ýmam (RA) saraya gelince sarayýn perdesini kaldýrmamaya ve onu karþýlamamaya karar verdiler. Fakat Hz. Ýmamýn (RA) her geliþinde, ellerinde olmadan kalkýp karþýlayýp perdeyi kaldýrýyorlardý. Bir gün Hz. Ýmamý (RA) karþýladýlar, perdeyi kaldýrmakla biraz durakladýlar. O anda perde peydah olan rüzgarla kalktý. Çýkýþýnda da rüzgar perdeyi kaldýrdý. Bunu gören saray görevlileri: Allah-ü Teala (CC) Hz.lerinin aziz ettiði kimseyi kimse küçültemez. diyerek eski adetlerine devam ettiler.



Ýbrahim Ýbn-i Abbas (RA) diyor ki: Ýmam-ý Ali Rýza (RA) Hz.leri öyle büyük bir Âlim idi ki, hangi ilimden olursa olsun, sorulan her meseleye çok güzel cevaplar verirdi. Halife Memun, kendisine çok sual sorar, verdiði cevaplara hayret ederdi. Hz Ýmam (RA) az uyur, çok namaz kýlar ve çok oruç tutardý. Muhtaç olanlarý arayýp bulur, onlara yardýmcý olurdu. Bir hasýr üzerinde oturur, yatacaðý zaman da o hasýr üacrinde yatardý. Her iþinde Allah-ü Teâlâ (CC) Hz.lerine karþý tam bir teslimiyet ve tevekkül üzere idi. Yüzüðünün taþýnda &#8216;Hasbiyallah (Allah-ü Teâlâ (CC) Hz.leri bana kafidir) yazýlý idi.[1]



Yüce Allah (CC) Hz.leri, Onun (RA) þefaatlarýndan, al-i himmet, nazar ve muhabbetlerinden biz kusurlu kullarýný ayýrýp da mahrum etmesin.(AMÝN)




[1] Ýslam Ansiklopedisi 3. Cilt S. 98-102


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 05.11.2006 - 13:39 tarihinde.
Gönderen: 05.11.2006 - 13:21
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

Ýmam-ý Rabbani hazretleri buyuruyor ki: 'Allahü teala bir kuluna iki þeyi vermiþse, her þeyi vermiþtir: 1-Ehl-i sünnet itikadý, 2-Bu yolun büyüklerini tanýmak'.


ÝMAM-I MUHAMMED TAKÝ (RA) HZ.LERÝ gül

Oniki Ýmamýn dokuzuncusudur. Hicret-i Nebeviyyenin 195.nci senesi (M. 810), Recep ayýnýn onunda Cuma günü Halife Muhammed asrýnda Medine-i Münevverede dünyaya teþrif ettiler. Ýsmi þerifleri Muhammed Cevad bin Ali bin Musa-i Kâzým bin Cafer-i Sadýk bin Muhammed Bakýr bin Zeynel Abidin bin Hüseyin bin Ali bin Ebi Talibdir. Künyeleri: Ebu Cafer, Sani. Lakablarý Taki ve Cevaddýr. Babasý Ýmam-ý Ali Rýza (RA) Hz.leri, Valideleri Reyhanedir (RA).

Ýmam-ý Muhammed Cevad Taki (RA) Hz.leri Resûlüllah (SAV) Efendimizin torunu olup, Ýmam-ý Ali (KV) Hz.leri ile Hz. Fatýmanýn (RA) evlatlarýndandýr. Ýmam-ý Þah Þehid-i Kerbela Hüseyin (RA) Hz.lerinin torunlarýndan olduðu için Seyyiddir.

Bir gün halife Me'mun ava çýkarken, bir çocuðun oynadýðý sokaktan geçti. Geçtiði esnada bütün çocuklar sokaktan kaçtý. Yalnýz Hz. Ýmamý Taki olduðu yerden ayrýlmadý. Bunun üzerine Halife Me'mun ona yaklaþarak: "Ey çocuk, bütün çocuklar kaçtýðý halde, sen neden kaçmadýn? diye sorunca, Ýmam-ý Taki (RA) Hz.leri: Ey Emirül Mü'minin. Yol dar deðil ki, kenara çekilip geniþleteyim. Suçum yok ki, senden korkup kaçayým. Senin suçsuz kiþileri incitmeyeceðine inanýyorum. diye cevap verdi. Bu güzel yüzlü ve sözlü çocuk, halifenin hoþuna gitti. Ona: Sen kimin oðlusun? diye sorunca, Ýmam-ý Ali Rýzanýn (RA). diye cevap verdi. Halife Ýmam-ý Ali Rýza (RA) Hz.lerini rahmetle andý. Halife bir müddet gittikten sonra av kuþu olan doðaný serbest býraktý. Doðan bir süre sonra pençesinde yarý canlý bir balýkla geri döndü. Halife bu duruma þaþýrdý. Av dönüþü yine ayný yoldan döndüler. Ýmam-ý Taki (RA) Hz.lerinin bulunduðu yere gelen halife: Ey Muhammed! Benim av kuþumun bu gün ne avladýðýný biliyor musun diye sordu. Ýmamý Taki Taki (RA) Hz.leri: Evet ey halife. Allah-ü Teâlâ (CC) Hz.leri suda küçük bir balýk yarattý. Halifenin av kuþu da bunu avladý ki, Resûlüllah'ýn (SAV) sülalesinin kerametleri meydana çýksýn. diye cevap verdi. Memun hayret içinde Ýmam-ý Muhammed Cevad Taki Taki (RA) Hz.lerinin yüzüne baktý ve: Sen gerçekten Ýmam-ý Ali Rýzanýn (RA) oðlusun.dedi.

Ýmam-ý Taki Taki (RA) Hz.lerine ihsan ve ikramlarda bulunarak onu yanýna aldý. Bir süre sonra halife Memun meclisinde: Kýzým Ümmü Fadlý Muhammed Cevad'a (RA) vermek istiyorum. Sizler ne dersiniz? diye sorunca, veziri ve yakýnlarý: Bu öksüze kýzýnýzý nasýl veriyorsunuz? diye sordular. Halife onlara; Küçük yaþta ilim ve marifetine hayran kaldýðým için kýzýmý ona veriyorum. Baðdat ulemasý arasýnda, ona cevap verecek âlim bulamýyorum. dedi. Onlar yine muhalefet edince Halife: En derin âlimlerden birini seçiniz. Muhammed Cevad (RA) ile imtihan ettirelim. dedi. Muhalifler, ulema arasýnda en meþhur olan Yahya bin Eksemi seçtiler. Ýmtihan günü bütün devlet erkaný ve meþhur âlimler geldiler. Hz. Ýmam-ý Muhammed Cevad Taki (RA) Hz.lerinin ilmini anlayamayanlar, Yahya bin Eksem: Senden Muhammed Cevad'ý (RA) yenmeni istiyoruz. dediler. Halife Memun, Hz. Ýmamý (RA) sað yanýna, Yahya bin Eksemi de sol tarafýna oturtarak Yahya bin Ekseme: Sen yaþlý olduðun için önce sen sor. dedi. Yahya bin Eksem çeþitli ilim dallarýndan yüze yakýn soru sordu. Hz. Ýmam (RA) hepsinin cevabýný eksiksiz verdi. Yahya bin Eksem sükut etti. Halife Hz. Ýmama dönerek: Sen Yahya bin Ekseme bir soru sor. dedi. Hz. Ýmam (RA) Yahya bin Ekseme dönerek: Ya Yahya! Sabahýn erken saatlerinde bir adam bir kadýna bakýnca bu bakýþ haram oluyor. Kuþluk zamaný ayný erkek ayný kadýna bakýyor, bu bakýþ helal oluyor. Öðle zamaný olunca bu erkeðin bu kadýna bakmasý haram, ikindi zamaný gelince helal oluyor. Akþam olunca tekrar haram, yatsý zamanýnda yine helal, gece yarýsýndan sonra tekrar haram oluyor. Þafak vakti tekrar helal oluyor. Bu haným, bu erkeðe bu zamanlarda neden helal, neden haram oluyor? diye sordu. Yahya bin Eksem: Ey Resûlüllahýn (SAV) torunu, lütfedip bu sualin cevabýný açýklarsanýz, bize büyük ihsan etmiþ olursunuz. dedi. Bunun üzerine Hz. Ýmam (RA): Bu kadýn bir cariye imiþ. Sabahýn erken saatlerinde bir adam ona þehvetle baktý, bu haram idi. Güneþ çýktýktan sonra sahibinden satýn alýnca kendisine helal oldu. Öðle zamaný azad etti, yine haram oldu. Ýkindi zamaný gelince onunla evlendi, yine helal oldu. Akþam olunca zihar denilen yemini edince tekrar haram oldu. Yatsý vakti zihar yemininin keffaretini verince tekrar helal oldu, gece yarýsýnda tek talak ile boþadý, haram oldu. Sabah olunca bundan vazgeçti, tekrar helal oldu. diye bu soruyu açýkladý. Yahya bin Eksem: Allah-ü Teala (CC) Hz.leri senden razý olsun. Resulüllah (SAV) Efendimizin soyundan olmayana bu maharet ve ilim nasib olmaz. deyince Halife Memun buna sevinerek o mecliste kýzý Ümmü Fadlý Ýmam-ý Muhammed Cevad Taki Taki (RA) Hz.lerine nikahladý. Ýmam-ý Muhammed Cevad Taki Taki (RA) Hz.leri daha küçük yaþta büyük ve derin alim olmuþtur. Memun kýzý Ümmü Fadlý Hz. Ýmama nikâh edince onlarý Medineye gönderdi. Hz. Ýmam ve hanýmý Kûfe'ye vardýlar. Hz. imam bir mescide girdi. Abdest almak için su istedi. Caminin avlusunda bulunan ve meyve vermemiþ olan bir sidre aðacýnýn dibinde abdest aldý. Namaz kýldýktan sonra aðacýn yanýna geldiler. Aðaç taze meyve vermiþti. Meyve çok tatlý ve çekirdeksiz idi. Cami cemaati o meyvelerden bereketlenmek için yediler.[1]

Ýmam-ý Muhammed Cevad Taki Taki (RA) Hz.leri usul-i zikir ve tasavvufu (tarikatýgöz kırpma babasý Ýmam-ý Ali Rýza Taki (RA) Hz.lerinden alarak Füyuzat-i Maneviyyc ve Esrar-ý Muhammediyyeye mazhar olmakla, Takilerin serveri ve safilerin rehberi bir Nur-i Rabbani olmuþtur.



[1] Ýslam Ansiklopedisi 3. Cilt S.281,282



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 06.11.2006 - 19:23 tarihinde.
Gönderen: 06.11.2006 - 19:19
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

ÝMAM-I MUHAMMED TAKÝ (RA) HZ.LERÝ gül

Ebu Halid adýnda bir zat þöyle anlatýyor: Irakta iken, Þamda bir kiþinin Peygamberlik davasýnda bulunduðu için zincirlere baðlanarak hapse atýldýðýný duydum. Delice konuþuyor ve acaip bir hikaye anlatýyor dediler. Ben merak ederek, o tutuklunun yanýna gittim. Aklý yerinde idi. Baþýna gelenleri anlat deyince: Ben Þamda Ýmam-ý Hüseyin (RA) Hz.lerinin mübarek baþýnýn bulunduðu söylenilen camide devamlý ibadet ederdim. Bir gece ibadet ederken, aniden mübarek yüzlü bir þahýs karþýma çýktý. Bana: Kalk beni takib et! dedi. Az bir süre yürüdükten sonra Küfe camisinde kendimi gördüm. Bana: Bu camiyi tanýyor musun? diye sorunca, Evet, Küfe camisidir dedim. Doðrudur dedikten sonra iki rekat namaz kýldýk. Sonra o zat çýktý. Ben onu takib ettim. Kýsa süre sonra kendimi Peygamber (SAV) Efendimizin Medine'deki mescidinde buldum. Peygamber (SAV) Efendimize selam verdikten sonra o zat çýktý. Ben onu takip ettim. Kýsa süre sonra kendimi Kabe'nin yanýnda gördüm. Kabe'yi tavaf ettikten sonra o zat bana yine: Beni takib et! dedi. Bir müddet sonra o zat kayboldu.
Baktým ki, Þamdaki camideyim. Bu hale hayret ettim. Bir sene bunun tesirinden kurtulamadým. Bir sene sonra yine ayný gece, o zatý mescidde yanýmda gördüm. Bir sene önce yaptýðýmýz herþeyin aynýsýný yaptýk. Benden ayrýlacaðý sýrada kendisine: Sana bu kuvvet ve kudreti veren Rabbin (CC) hakký için siz kimsiniz? diye sorduðumda: Ben Muhammed Cevad bin Ali Rýza bin Musa Kâzým bin Cafer Sadýk'ým (RA) dedi ve ayrýldý. Daha sonra ben bu durumu anlattým. Þamýn valisi olan Muhammed bin Abdülmelik duymuþ, beni çaðýrdý. Bana bu hadiseyi sordu. Bende baþýndan sonuna kadar anlattým. Sen deli olmuþsun. diye beni buraya ellerimi ve ayaklarýmý baðlayarak hapsetti dedi. Ben durumu valiye bir mektup ile bildirdim. Mektubun arkasýna vali þunu yazmýþtý: Bir gecede o þahsý Þamdan Kûfeye, Kûfe'den Medineye, Medineden Mekkeye ve oradan Þama götüren kimse, onu bizim zindandan kurtarsýn. Ben bunu okuyunca çok üzüldüm. Durumu o zata bildirmek için hapishaneye gittiðimde valinin adamlarý ve bekçiler telaþ içindeydiler. Sebebini sordum. Bana: Zincirlerle baðlý olan deli, bu gece hapishanenin hiç bir kapýsý açýlmadan, hiçbir duvarý delinmeden kaçmýþ. Kimin tarafýndan kurtarýldýðý da bilinmiyor. dediler. Bunu duyunca Allah-ü Teala (CC) Hz.lerine hamdü senalar ettim ve onu oradan, Ýmam-ý Muhammed Cevad Taki Taki (RA) Hz.lerinin kurtardýðýna inandým.
Ýmam-ý Taki Taki (RA) Hz.leri, halife Memun vefat edince: Bizim kurtuluþumuz otuz ay sonradýr. buyurdu. Halife Memunun vefatýndan otuz ay sonra zevcesinin amcasý halife Mutasým ile görüþmek için Baðdat'a gittiði sýrada vefat etti.



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 07.11.2006 - 20:10 tarihinde.
Gönderen: 07.11.2006 - 20:08
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

ÝMAM-I MUHAMMED TAKÝ (RA) HZ.LERÝ gül

Ýmamý Muhammed Cevad Taki (RA) Hz.leri buyurdu ki: Zulüm ile amel eden, zalime yardým eden ve bu zulme razý olan, bu zulme ortaktýr. Zalimin adaletle geçen günü kendisine, mazlumun zulüm gördüðü günden daha aðýr gelir.



Cahiller çoðaldýðý için alimler garib oldu.



Ýmam-ý Muhammed Cevad Taki (RA) Hz.lerinin rivayet ettiði bir Hadis-i Þerifte Peygamber Efendimiz (SAV) buyurdular ki: Ýstihare eden kaybetmedi, istiþare eden piþman olmadý.[1]


Yüce Allah (CC) Hz.leri þefaatlarýndan, al-i himmet nazar ve muhabbetlerinden feyiz ve bereketlerinden bizi ayýrýp mahrum etmesin.



[1] Buhari ve Müslim



Mesaj 2 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 08.11.2006 - 21:26 tarihinde.
Gönderen: 08.11.2006 - 21:24
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah


ÝMAM-I ALÝ NAKÝ (RA) HZ.LERÝ gül

Halife Mütevekkilde bir gün büyük bir çýban çýktý. Çok aðrý ve þiddetli ateþ yapýyordu. Tabiplerin hiç biri buna çare bulamadýlar. Hastalýðý aðýrlaþýnca annesi: Mütevekkil iyi olursa kendi malýmdan Ýmam-ý Naki (RA) Hz.lerine çok mal göndereceðim. diye nezr etti. Mütevekkilin yakýnlarýndan Feth bin Hakan: Ýmam-ý Ali Nakiden de (RA) bir ilaç soralým. dedi. Bir kimseyi gönderdiler. Hz. Ýmam (RA) falan þeyi yaranýn üzerine koyun. Allah-ü Teala (CC) Hz.lerinin izniyle fayda verir buyurdu. Bu haber üzerine halifenin meclisinde bulunanlar gülüþtüler ve alay ettiler. Feth bin Hakan'ýn ýsrarlarý üzerine, söylenilen þeyi yaranýn üzerine koydular. Çýban yarýlýp içinde olanlar çýktý. Hasta þifa buldu. Mütevekkilin iyileþtiðini duyan annesi on bin altýný bir keseye koyup kendi mührüyle mühürleyip Hz. Ýmama (RA) gönderdi. Mütevekkil iyice iyileþince, birisi Ýmam-ý Ali Naki (RA) Hz.lerinin evinde çok mal ve silah okluðuna dair halifeye þikayette bulundu.
Mütevekkil, veziri Saide gece yarýsý Hz. Ýmamýn (RA) evine girmesini ve orada bulduðu mal ve silahý kendisine getirmesini emretti. Bunun üzerine vezir Said þöyle anlatýr: Bir merdiven götürüp dama çýktým. Pencereden içeri girdim. Karanlýktý, ne tarafa gideceðimi þaþýrdým. O sýrada Hz. Ýmamýn (RA) sesini duydum. Ey Said biraz bekle, mum getirsinler. buyurdu. Mum gelince aþaðýya indim. Ýmam-ý Ali Naki (RA) yünden bir elbise giymiþ, baþýnda yünden bir takke, altýnda hasýr bir seccade, kýbleye karþý oturuyordu. Ey Said iþte odalar, ara.& buyurdu. Odalara girdim, bana söylenilen mal ve silahlarý bulamadým. Fakat halifenin annesinin gönderdiði kese, mührüyle duruyordu. Ýmam-ý Naki (RA) : Seccadeye de bak! buyurunca seccadeyi kaldýrdým. Bir kýlýç kýnýyla duruyordu. Hepsini alýp halifeye getirdim. Halife annesinin mührüyle mühürlü keseyi görünce merak edip sordu. Durumu anlattýlar. Bunun üzerine kendisi de bir kese koyup, keseleri ve kýlýcý geri gönderdi. Ýmam-ý Ali Nakinin (RA) huzuruna varýp mahcup bir þekilde: Efendim! Ýzinsiz evinize girmek bana çok zor geldi, ama emir almýþtým. dedim. O zaman Yüce Allah (CC) Hz.lerinin þu ayeti kerimesini okudu: Allah-ü Teâlâ'ya (CC) þirk koþanlar ve Peygamberini (SAV) hiciv edenler, öldükten sonra hangi yere gideceklerini bilirler. 1

Salih bin Said anlatýr: Halife Mütevekkil, Ýmam-ý Naki (RA) Hz.lerini Medineden Iraka çaðýrdý. Beraberce Samarraya gittik, kötü bir yerde konakladýk. Hz. Ýmamý sevenlerden biri içeri girip: Efendim! Bunlar senin kýymetini gizlemek ve nurunu söndürmek istiyorlar. Bunun için böyle kötü ve korkulu yerde konaklattýlar. Dedi. Hz. Ýmam (RA) Hz.leri: Ey Saidin oðlu. Þöyle bir bak! diye buyurup eliyle iþaret etti. Ýþaret ettiði tarafa baktýðýmda dünyada bir benzeri olmayan, bahçeler, ýrmaklar ve köþkler gördüm. Biraz sonra bu haller kayboldu. Bana buyurdu ki: Ey Salih! Biz nerede olursak olalým, Allah-ü Teâlâ (CC) Hz.lerinin nimetleri bizimle beraberdir.

Bir gün Ýmam-ý Ali Naki (RA) Hz.leri, halifenin evlatlarýnýn birinin düðününde düðün yemeðinde bulundu. Herkes edeple oturuyordu. Fakat gencin biri çok gülünç þeyler söyleyerek edepsizlik ediyordu. Bunun üzerine Hz. Ýmam (RA) o gence: Ey genç! Çok gülüyorsun, kahkaha atýyorsun, Allah-ü Teâlâ (CC) Hz.lerini hatýrlamaktan gafil oluyorsun. Halbuki üç gün sonra öleceksin. Kabre hazýrlýklý mýsýn? diye sordu. O genç bu sözü duyduðu halde edepsizlikten vazgeçmedi. Yemekler yendi, düðün bitti. Ertesi gün genç hastalandý. Üç gün sonra da öldü.

Bir gün Hindistan'dan bir sihirbaz gelmiþ, gösteriler yapýyordu. Zengin birisi sihirbazý çaðýrýp dedi ki: Ýmam-ý Nakiyi (RA) mahcup edebilirsen sana bin altýn vereceðim. Sihirbaz da dedi ki: Olur yaparým. Yalnýz bir yemek ve yanýna birkaç yufka ekmek hazýrlayýp beni yanýna oturtunuz. Sihirbazýn dediði gibi yaptýlar. Ýmam-ý Ali Naki (RA) Hz.leri gelip sofraya oturdu. Bir parça ekmek almak istedi. Sihirbaz birþeyler yaptý. Ekmek önünden uçtu. Bu iþ üç defa tekrarlandý. Sofrada bulunanlar gülmeye baþladýlar. Oturduklarý odada bir divan yastýðý üzerinde arslan resmi vardý. Ýmam-ý Ali Naki (RA) Hz.leri o resme iþaret ederek emir verdi: Bu adamý yut! O resim bir anda arslan oldu, sýçradý sihirbazý yuttu. Tekrar o yastýða geldi. Ýmam-ý Ali Naki (RA) Hz.leri buyurdu ki: Allah-ü Teâlâ (CC) Hz.lerinin düþmanlarýný dostlarýnýn üzerine musallat etmek böyle doðru deðildir. -2-

Yüce Allah (CC) Hz.leri Ondan razý olsun ve bizi onun feyizleriyle ve þefaatlarýyla þereflendirsin. (AMÝN)


[1] Eþ-Þuara S. A.227
[2] Ýslam Ansiklopedisi 3.Cilt S.97


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 09.11.2006 - 16:07 tarihinde.
Gönderen: 09.11.2006 - 16:02
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -

Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah


bir mum diðer mumu tutuþturmakla
ýþýgýndan bir þey kaybetmez.

bütün cihaný araþtýrdým , iyi huydan daha iyi
bir liyakat görmedim.

içteki kiri su deyil ancak göz yaþý temizler

fikir ona derler 'ki bir yol açsýn yol ona derler ki

bir gerçeðe ulaþsýn.

dua ve ibadet ALLAH c.c. ile olmaktýr. ALLAH c.c. ile olan

kimse için ölüm de ömür de hoþtur.

sopayla kilime vuran kilimi dövmez tozlarýný silkeler




Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 10.11.2006 - 10:17 tarihinde.
Gönderen: 10.11.2006 - 10:16
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu ALeykum Ve Rahmetullah

Bu fakir ile baþlayan sözler vardýr peki bu fakir ne demektir


Fakir, muhtaç demektir. Peygamber efendimizin Allahü teâlâdan istediði ve övündüðü fakirlik, her zaman, her iþte, ALLAH-U TEALA ya muhtaç olduðunu bilmektir. Abdullah Dehlevi hazretleri, (Tasavvufta fakir, muradý olmayan, yani ALLAH-U TEALA nýn rýzasýndan baþka dileði olmayan demektir) buyuruyor. (Dürr-ül-mearif)

Tasavvufta fakir, nafaka olmayýnca, sabýr ve kanaat eder. ALLAH-U TEALA nýn fiilinden ve iradesinden razý olur. ALLAH-U TEALA emrettiði için rýzýk kazanmaya çalýþýr. Çalýþýrken, ibadetlerini terk etmez ve haram iþlemez. Kazanýrken de, kazandýðýný sarf ederken de, Ýslamiyete uyar. Böyle kimseye zenginlik de, fakirlik de faydalý olur. Dünya ve ahiret saadetine kavuþmasýna sebep olur. Fakat nefsine uyarak, sabýr ve kanaat etmeyen kimse, ALLAH-U TEALA nýn kaza ve kaderine razý olmaz. Fakir olunca, az verdin diye itiraz eder. Zengin olursa doymaz, daha ister. Kazandýðýný haramlara sarf eder. Zenginliði de, fakirliði de, dünyada ve ahirette felaketine sebep olur. (Ýslam Ahlakýgöz kırpma

Bizim de bu fakir diyebilmemiz için, yüksek dereceye kavuþmamýz gerekir. Yoksa çok yapmacýk olur, sýrýtýr, iþin ehli bize güler. Tevazu göstereceðiz derken kibirli olduðumuz meydana çýkar.



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 11.11.2006 - 12:20 tarihinde.
Gönderen: 11.11.2006 - 12:18
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
.:Yakup023:. su an offline .:Yakup023:.  
555 Mesaj -

UBÛDÝYYET [HAKK'A KULLUK]


Allah Teâlâ buyurmuþtur ki:

"Sana ölüm gelene kadar rabbine ibadet et." [Hicr 15/99.]

Ebû Hüreyre'nin [r.a] rivayet ettiði bir hadiste, Hz. Peygamber [s.a.v] þöyle buyurmuþtur:

" Yedi sýnýf insan vardýr ki, Allah Teâlâ, kendi rahmetinden baþka hiçbir gölgenin bulunmadýðý kýyamet gününde, onlarý kendi gölgesinde gölgelendirecektir. Onlar þunlardýr:


1. Adil yönetici.
2. Allah'ýn ibadetinde büyüyen genç.
3. Kalbi mescidlere baðlý kimse.
4. Birbirini sýrf Allah için seven, bu sevgi ile buluþup, bu sevgi içindeyken ayrýlan iki kimse.
5. Tek baþýna gizli bir yerde Allah Teâlâ'yý zikredip gözlerinden yaþ boþalarak aðlayan kimse.
6. Kendisini zinaya çaðýran güzel ve itibarlý bir kadýna, "Ben âlemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarým" deyip harama yanaþmayan kimse.
7. Sað elinin verdiði sadakayý sol elinin bilemeyeceði þekilde gizli sadaka veren kimse." [Buhârî, Salât, 187; Zekât, 17; Müslim, Zekât, 91; Tirmizî, Zühd, 53; Nesâî, Kazâ, 2.]


Üstadým Ebû Ali Dekkâk'ýn þöyle söylediðini iþittim : "Ubûdiyyet [Mevlâya boyun eðip nefsi emrine teslim etmek] sadece ibadet etmekten daha mükemmeldir. Kul önce ibadete baþlar, peþinden ubûdiyyet gelir, onu ubûdet [Hak'ta fâni olma ve ilâhî tecellilerde kaybolma hali] takip eder.

Ýbadet, müminlerin avamý içindir. Ubûdiyyet havas [seçkin velîler] içindir. Ubûdet ise havassü'l-havas denen en seçkin velîler içindir."

Yine onun þöyle dediðini iþittim: "Ýbadet, ilme'l-yakîn sahipleri içindir. Ubûdiyyet, ayne'l-yakîn sahipleri içindir. Ubûdet ise, hakka'l-yakîn sahipleri içindir."

Yine üstadýmýn þöyle söylediðini iþittim: "Ýbadet, mücahede [amel ve gayret] sahipleri içindir. Ubûdiyyet, nefis terbiyesi için çeþitli sýkýntýlara girenler içindir. Ubûdet ise, müþahede sahiplerinin sýfatýdýr. Allah'a ibadette nefsini geri çekmeyen kimse ibadet sahibidir. Bu yolda kalbini esirgemeyen kimse ubûdiyyet sahibidir. Hak için ruhunu feda etmekten çekinmeyen de ubûdet sahibidir."

Þöyle denilmiþtir: Ubûdiyyet, bütün þartlarýný yerine getirerek taatlerin hakkýný vermek, senden meydana gelen her þeyi kusurlu görmek ve baþýna gelen her þeyin ilâhî takdirle gerçekleþtiðini müþahede etmektir.

Bu konuda þunlar söylenmiþtir:

Ubûdiyyet , baþýna gelen ilâhî tecelli ve takdirler karþýsýnda iradeyi terketmektir.

Ubûdiyyet, kendi güç ve kuvvetinden sýyrýlmak, Allah Teâlâ'nýn sana verdiði güç, zenginlik ve nimetin O'ndan olduðunu itiraf etmektir.

Ubûdiyyet, sana emredilen þeylere sýkýca sarýlmak, yasaklanan þeylerden de uzaklaþmaktýr.

Muhammed b. Hafîf', "Ubûdiyyet [Hakk'a kulluk] ne zaman sahih ve güzel olur?" diye sorulduðunda hazret,
"Kul bütün yükünü mevlâsýna havale edip [O'nun taatine yöneldiði] ve baþýna gelen musibetlere O'nunla sabrettiði zaman" demiþtir.

Sehl b. Abdullah-ý Tüsterî demiþtir ki: "Kul, þu dört þeyden korkuyu üzerinden atmadýkça güzel kulluk yapamaz:
Açlýk, elbise yokluðu, fakirlik ve zillet."


Denilmiþtir ki: Ubûdiyyet, bütün varlýðýn ile Allah'a ibadete yönelmen ve bütün [geçim ve benzeri] yüklerini O'na havale etmendir.

Tedbiri terketmek ve her þeyde ilâhî takdiri görmek, ubûdiyyetin [güzel kulluðun] alâmetlerindendir denmiþtir.

Zünnûn-i Mýsrî þöyle demiþtir: "Ubûdiyyet, yüce Allah'ýn her halde senin Rabbin olduðu gibi, senin de her halde O'nun kulu olmandýr."

Ebû Muhammed-i Cerîrî demiþtir ki: "Nimete [mala-mülke] kölelik yapanlarýn sayýsý çoktur, nimeti verene kulluk edenler ise çok azdýr."

Üstadým Ebû Ali Dekkâk'ýn þöyle söylediðini iþittim: "Sen kimin emrinde ve hizmetinde isen onun kölesisin. Eðer sen nefsinin elinde esir isen, nefsinin kulusun, dünyanýn peþinde esir isen dünyanýn kulusun [Mevlânýn esiri ve âþýðý isen O'nun kulusun]."

Hz. Resûlullah [s.a.v] bu konuda þöyle buyurmuþtur:

"Altýna, gümüþe, kumaþa kulluk edenler helâk oldular." [Buhârî, Rikâk, 10; Cihâd, 70; Ýbn Mâce, Zühd, 8; Ýbn Hibbân, Sahîh, nr. 3218; Beyhakî, Sünenü'l-Kübrâ, 10/245; Begavî, Þerhu's-Sünne, nr. 4059.]

Ebû Amr b. Nüceyd þöyle demiþtir: "Bir kimse, bütün amellerinde bir çeþit riya [gösteriþ] ve bütün hallerinde [ilâhî rýza dýþýnda, gizli] birtakým dava görmedikçe, kulluktaki adýmý temiz ve ihlâslý olmaz."

Abdullah b. Münâzil demiþtir ki: "Bir kimse, kendisine hizmet edecek birini istemedikçe tam bir kuldur. Nefsi için bir hizmetçi isteyince gerçek kulluk halinden çýkmýþ ve kulluðun edebini terketmiþ olur [Ancak kimseden hizmet beklemediði halde, gönüllü olarak ona hizmet ediliyorsa bunun bir zararý olmaz. Bir de zaruret halleri bunun dýþýndadýr]."

Sehl b. Abdullah-ý Tüsterî þöyle demiþtir: "Bir kimse þu hale ulaþmadan güzel kulluk yapamaz:

Yokluk halinde kendisinde hiçbir zillet eseri gözükmez,
ayný þekilde varlýk içinde de zenginlik eseri gözükmez [Her iki halde de þerefini ve tevazu halini korur, halka deðil, Hakk'a bakar]."

Denilmiþtir ki: Ubûdiyyet, rubûbiyyeti [her þeyde Allah'ýn Rabliðini, hüküm, irade ve idaresini] müþahede etmektir [Bunun sonu, bütünüyle O'na yönelmektir].

Üstadým Ebû Ali Dekkâk'tan dinlediðime göre, Nasrâbadî þöyle demiþtir:

"Âbidin [ibadet ehlinin] kýymeti ibadet ettiði rabbinden gelir; ayný þekilde ârifin þerefi de yakînen tanýdýðý rabbinden gelir.&#8221;

Ebû Hafs Haddâd þöyle demiþtir: "Ubûdiyyet
[Hakk'a kulluk] kulun süsüdür; onu terkettiði zaman süsü yok olur."

Nebbâcî demiþtir ki: "Kulluðun aslý þu üç þeydedir:
Cenâb-ý Hakk'ýn hükümlerinden hiçbirini reddetme.
Hiçbir þeyi O'ndan esirgeme.
O senin kendisinden baþka birine bir hâcet arzettiðini iþitmesin [ihtiyacýný sadece O'ndan iste]."

Ýbn Atâ þöyle demiþtir:"Güzel kulluk þu dört esas üzere kuruludur:
Ahde vefa,
ilâhî hudutlarý [farzlarý] muhafaza,
mevcuda rýza,
elde olmayana sabýr."

Üstadým Ebû Ali Dekkâk'ýn [rah] þöyle dediðini iþittim: "Yüce Allah'a kulluktan daha þerefli bir þey yoktur. Bir mümin için de kulluktan daha güzel bir isim yoktur. Bunun için Allah Teâlâ, dünyadaki en þerefli âný olan mi'rac gecesinde Hz. Peygamber'den [s.a.v] bahsederken þöyle buyurmuþtur:

"Kulu Muhammed'i bir gece Mescid-i Harâm'dan Mescid-i Aksâ'ya götüren Allah, bütün noksan sýfatlardan uzak olup þaný çok yücedir."[Ýsrâ 17/1.]

Allah Teâlâ diðer bir âyette de, "Allah kulu Muhammed'e vahyedeceðini vahyetti" [Necm 53/10.] buyurmuþtur. Eðer kulluktan daha yüce bir isim olsaydý, Allah Teâlâ peygamberi Hz. Muhammed'e [s.a.v] o ismi verirdi.

Bu konuda þu mânadaki þiiri okurlar:

"Ey Amr! Durma o ay yüzlü sevgilimin yanýna git. Onu iþiten gören herkes tanýr. Sakýn bana, "Ey falanýn kölesi!" isminden baþkasýyla çaðýrma! Çünkü bu, benim için en þerefli bir isimdir."

Sûfîlerden biri demiþtir ki: "Seni güzel kulluktan alýkoyan iki þeydir:

1. Nefsinin lezzetlerine yönelmen.

2. Kendi hareketine ve yaptýðýn iþlere güvenmen.

Bu ikisini gönlünden silip attýðýn zaman, gerçek kulluðu yerine getirmiþ olursun."

Bu konuda Vâsýtî þu uyarýyý yapmýþtýr: "Size verilen ihsan ve nimetlerin lezzetiyle meþgul olmaktan sakýnýn; þüphesiz bu hal, safa ehli [gönlünü Hakk'a verenler] için bir perdedir."

Ebû Ali-i Cûzcânî demiþtir ki:
"Rýza, kulluðun binasýdýr,
sabýr onun kapýsýdýr, iþini Allah'a havale etmek [tefvîz] ise içinde durulacak evidir. Kapýnýn önünde ses verilip izin istenir, binaya giren zor iþlerden kurtulur, evin içine giren de rahat eder [Kul sabýrla Hakk'ýn kulluk kapýsýnda durup izin ister. Rýza kapýsýndan girince yolu açýlýr. Nefsini bir kenara itip iþlerini Rabbine havale edince rahat eder]."

Üstadým Ebû Ali Dekkâk'ýn þöyle dediðini iþittim: "Allah Teâlâ'dan Rablik sýfatý hiç yok olmayacaðý gibi, kuldan da kulluk sýfatý hiç kalkmaz, her ikisi de dâimîdir."

Biri bu konuda þu mânadaki þiiri okumuþtur:

"Bana kimsin diye sorarlarsa, 'Ben onun kölesiyim'derim. Ona benden sorarlarsa, 'O benim kölem' der."

Nasrâbâdî þöyle demiþtir: "Kusurlu görülüp peþinden af ve baðýþlanma istenen ibadetler, yaptýktan sonra bir karþýlýk ve mükâfat beklenen ibadetlerden kulu Allah'a daha fazla yaklaþtýrýr."

Yine Nasrâbâdî demiþtir ki: "Gerçek kulluk, kendisine ibadet edilen yüce zâtýn müþahedesine dalýp, ibadetini görmeyi [ve onu kendine mal etmeyi] kalbinden çýkarýp atmaktýr."

Cüneyd-i Baðdâdî ise þöyle demiþtir: "Gerçek kulluk, âhirette sana faydasý olmayan bütün meþguliyetleri terkedip insanýn her türlü korkusunu giderecek asýl iþle [mevlâya yönelmekle] meþgul olmaktýr."

Biraz uzunca bir yazý oldu fakat her satýrlarýnda ayrý bir hâz var

Es selamü aleyküm
Gönderen: 12.11.2006 - 11:42
Bu Mesaji Bildir   .:Yakup023:. üyenin diger mesajlarini ara .:Yakup023:. üyenin Profiline bak .:Yakup023:. üyeye özel mesaj gönder .:Yakup023:. üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

(YiTiK_SevDaM) kardeþim MaþALLAH diyelim gül. Dün gece iman sohbetinden çýktýk hiç vakit kaybetmeden çok güzel bir konu hazýrlamýþsýnýz. HAK TEALA uykusuz kaldýðýnýzý saatlerin sevaplarýný gani gani verir ÝnþALLAH...
Gönderen: 12.11.2006 - 15:29
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

ÝMAM-I HASEN-Ý ASKERÝ (RA) HZ.LERÝ gül


Ýmam-ý Hasen-i Askeri (RA) Hz.leri Oniki Ýmamýn onbirincisidir. Hicret-i Nebeviyyenin 232. (846) Rabiül-Evvelin dördüncü gününde halife Vasik devrinde Medine-i Münevvere'de dünyaya geldi. Ýsmi þerifleri Hasan, Künyeleri Ebu Muhammed, Lakablarý Askeri, Zeki, Halis, Sirac ve Hastýr. Pederi alileri Ýmam-ý Ali Naki (RA) Hz.leri, valideleri de Susendir. Babasýnýn olduðu gibi kendisi de Askeri ismi ile meþhur olmuþtur.

Zikir ve Tasavvuf (tarikat) usulünü babasý Ýmam-ý Ali Naki (RA) Hz.lerinden alarak Piþüvari zeman ve mukteda-i ehli iman olmuþtur. Türlü faziletleri ve nice kerametleri vardýr. Ýmam-ý Hasen-i Askeri (RA) Hz.leri cesur, kerim, cömert ve alim bir zattý. Yalnýz bir oðlu olup, o da Oniki Ýmamýn onikincisi yani sonuncusu olan Ýmam-ý Muhammed (RA) Hz.leridir.



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 12.11.2006 - 15:42 tarihinde.
Gönderen: 12.11.2006 - 15:40
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
hicrete ozlem su an offline hicrete ozlem  
RE:
11 Mesaj -
Alıntı
Orijýnalý i-will-die-soon

Tasavvuf baþlýðýný görünce bende Mehmet Akif'in tasavvufa bakýþýný anlatan bir beyit eklemek istedim:

«Sürdüler Türk'e tasavvuf diye olgun þýrayý;
Muttasýl þimdi hakikat kusuyor Sýtký Dayý.!»

(olgun þýradan kasýt þarap olsa gerek)



imam þafinin tasavvuf yorumu ise þöyle:

«Bir kimse eðer sabahleyin tasavvufla meþgul olacak olursa, daha öðle vakti gelip çatmadan mutlak surette o adam aptallaþýr.»
«Bir kimse eðer kýrk gün sofilerle düþüp kalkarsa onun ebediyyen artýk aklý baþýna gelmez. (Eb'ul Faraj Abdurrahman b. Ali b. Muhammed Ýbn'ul-Jawzî, Telbis'u Ýblîs s. 371. Baðdad-1983.)


Saygý,sevgi, selam ve dua ile...




masallah kardes Allah (cc) ilminizi artirsin,
Gönderen: 12.11.2006 - 16:04
Bu Mesaji Bildir   hicrete ozlem üyenin diger mesajlarini ara hicrete ozlem üyenin Profiline bak hicrete ozlem üyeye özel mesaj gönder hicrete ozlem üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
hicrete ozlem su an offline hicrete ozlem  
11 Mesaj -
ve aleykum selam

evet ya da ?

hadi bir zanda bulunun , cok merak ettim ?

sizin yazdiklarinizi da okudum ........

tasavvuf seyhlerinin hallerini biz bilemeyiz demissiniz, eeee ben bu sozun ustune ne diyebilirim ki , referansiniz sizinde benim de halini anlayamayacagimiz birisi ...........


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son hicrete ozlem tarafından, 12.11.2006 - 17:20 tarihinde.
Gönderen: 12.11.2006 - 17:20
Bu Mesaji Bildir   hicrete ozlem üyenin diger mesajlarini ara hicrete ozlem üyenin Profiline bak hicrete ozlem üyeye özel mesaj gönder hicrete ozlem üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
hicrete ozlem su an offline hicrete ozlem  
RE:
11 Mesaj -
Alıntı
Orijýnalý Havz-i Kevser

Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

"hadi bir zanda bulunun , cok merak ettim ?"

Siz ve sizin gibilere söyleyeceðimiz tek þey



Güle Güle Güle Güle Güle Güle



ve aleykum selam kiyamam

ne kadar cocukca bir davraniz ben yasca sizden kucuk oldugumu dusunmustum ama IQ olayi farkli demekki

bakin bu sozlerimi bir psikolog olarak yazmiyorum , iki aya kadar uzmanligimi tamamlayinca , kesin teshisi koyariz insaAllah

düsün düsün düsün
Gönderen: 12.11.2006 - 18:15
Bu Mesaji Bildir   hicrete ozlem üyenin diger mesajlarini ara hicrete ozlem üyenin Profiline bak hicrete ozlem üyeye özel mesaj gönder hicrete ozlem üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
.:Yakup023:. su an offline .:Yakup023:.  
RE: RE:
555 Mesaj -
Alıntı
Orijýnalý hicrete ozlem

Alıntı
Orijýnalý Havz-i Kevser

Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

"hadi bir zanda bulunun , cok merak ettim ?"

Siz ve sizin gibilere söyleyeceðimiz tek þey



Güle Güle Güle Güle Güle Güle



ve aleykum selam kiyamam

ne kadar cocukca bir davraniz ben yasca sizden kucuk oldugumu dusunmustum ama IQ olayi farkli demekki

bakin bu sozlerimi bir psikolog olarak yazmiyorum , iki aya kadar uzmanligimi tamamlayinca , kesin teshisi koyariz insaAllah

düsün düsün düsün



Daha çok uzmanlaþman gerek kardesim

Psikolog olarak yazmasanda þuursuzca yazdýgýn kesin Güle Güle <>bunun anlamý güle güle demek herhalde göz kırpma
Gönderen: 12.11.2006 - 18:26
Bu Mesaji Bildir   .:Yakup023:. üyenin diger mesajlarini ara .:Yakup023:. üyenin Profiline bak .:Yakup023:. üyeye özel mesaj gönder .:Yakup023:. üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
.:Yakup023:. su an offline .:Yakup023:.  
555 Mesaj -
Alıntı
Orijýnalý Havz-i Kevser

Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

(YiTiK_SevDaM) kardeþim MaþALLAH diyelim gül. Dün gece iman sohbetinden çýktýk hiç vakit kaybetmeden çok güzel bir konu hazýrlamýþsýnýz. HAK TEALA uykusuz kaldýðýnýzý saatlerin sevaplarýný gani gani verir ÝnþALLAH...



Aleyküm selam ve Rahmetullahi..
gülUtanýyorum Dostum Dün gece kardeþimizle uzunca konuþtuk

ALLAH razý olsun abi Gayemiz sadece ALLAH'a layýk bir kul olmak

Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...
Gönderen: 12.11.2006 - 18:29
Bu Mesaji Bildir   .:Yakup023:. üyenin diger mesajlarini ara .:Yakup023:. üyenin Profiline bak .:Yakup023:. üyeye özel mesaj gönder .:Yakup023:. üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

(YiTiK_SevDaM) HAK TEALA ilmini ve gayretini arttýrsýn ÝnþALLAH. Ýlim meclislerinden ayrýlma hep söylerim ya sana. Ýlim meclisleri Rahmet yuvalarýdýr...

Gönderen: 12.11.2006 - 18:42
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
hicrete ozlem su an offline hicrete ozlem  
RE: RE: RE:
11 Mesaj -
Alıntı
Orijýnalý (YiTiK_SevDaM)

Alıntı
Orijýnalý hicrete ozlem

Alıntı
Orijýnalý Havz-i Kevser

Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

"hadi bir zanda bulunun , cok merak ettim ?"

Siz ve sizin gibilere söyleyeceðimiz tek þey



Güle Güle Güle Güle Güle Güle



ve aleykum selam kiyamam

ne kadar cocukca bir davraniz ben yasca sizden kucuk oldugumu dusunmustum ama IQ olayi farkli demekki

bakin bu sozlerimi bir psikolog olarak yazmiyorum , iki aya kadar uzmanligimi tamamlayinca , kesin teshisi koyariz insaAllah

düsün düsün düsün



Daha çok uzmanlaþman gerek kardesim

Psikolog olarak yazmasanda þuursuzca yazdýgýn kesin Güle Güle <>bunun anlamý güle güle demek herhalde göz kırpma



haklisiniz cahille cahil , olmaya gerek yok ....

ama gec degil arkadasiniz icin tedavi olabilir....
Gönderen: 12.11.2006 - 18:44
Bu Mesaji Bildir   hicrete ozlem üyenin diger mesajlarini ara hicrete ozlem üyenin Profiline bak hicrete ozlem üyeye özel mesaj gönder hicrete ozlem üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

ÝMAM-I HASEN-Ý ASKERÝ (RA) HZ.LERÝ gül

Hz. Ýmamý (RA) sevenlerden bir zat anlatýr: Zindana düþmüþtüm, zindan çok dar ve ayaðýmdaki zincirler de çok aðýr idi. Ýmam-ý Askeri (RA) Hz.lerine bir mektup yazarak sýkýntýmý anlattým. Mektuba geçim sýkýntýmýn da olduðunu yazacaktým fakat utandýðým için yazamadým. Ýmam-ý Hasen-i Askeri (RA) Hz.leri mektuba verdikleri cevapta þöyle buyuruyordu: Bu mektubu aldýðýn gün, öðle namazýný evinde kýlacaksýn. Hakikaten o gün öðle üzeri beni zindandan çýkarýp serbest býraktýlar. Sevinç içinde evime geldim, namazýmý kýldým. Kapým çalýndý, kapýyý açtýðýmda Ýmam- Askeri (RA) Hz.lerinin hizmetçisi ile karþýlaþtým. Bana yüz altýn ile bir mektup býraktý. Mektubu açtýðýmda þunlarm yazýlý olduðunu gördüm: Ne zaman bir ihtiyacýn olursa iste, istediðin þeye Allah-ü Teâlâ (CC) Hz.lerinin izniyle kavuþursun..



Ýmam- Hasen-i Askeri (RA) Hz.lerini sevenlerden biri baþýndan geçen bir hadiseyi þöyle anlatýr: Hz. Ýmama (RA) bir mektup yazarak bazý þeyler sordum. Bahar hummasýndan da soracaktým fakat unutmuþum. Daha sonra suallerimin cevabý geldi. Suallerin cevabýndan sonra þöyle yazmýþlar: Bu suallerle beraber bahar hummasýný da soracaktýn fakat unuttun. Onun cevabýný da verelim. (Ey ateþ Ýbrahim'in üzerine soðuk ve emin ol.)[1] Ayet-i Kerimesini yazýp, hummalý hastanýn boynuna aþýlýrsa þifa bulur buyurdu. Dedikleri gibi yaptým. Hasta þifa buldu.

Halifenin huysuz bir atý vardý. Deðil binmek, eyer bile vuramazlardý. Halifenin hizmetçilerinden biri: Bu atý Ýmam-ý Askeri (RA) Hz.leri görsün. Ya bu at onu öldürür, veyahut at kullanýlýr hale gelir. dedi. Hz. Ýmam (RA) saraya çaðýrýldý. Sarayýn bahçesine girince, doðruca atýn yanýna gitti. Ata elini sürer sürmez at terlemeye baþladý. Sonra Halife Hz. Ýmamýn (RA) yanýna gelerek, tazimden sonra: Efendim! Biz bu atý hiç kullanamýyoruz. Terbiye de edemedik. Buna bir eyer vurup eðitebitir misiniz? diye sordu. Hz. Ýmam (RA) atýn yanýna vardý, eyerini vurdu. Halife: Bir de biner misiniz diye sordu. Hz. Ýmam (RA) bunun üzerine ata bindi. Sarayýn bahçesinde koþturdu. At, en ufak bir serkeþlik yapmadý. Sonra attan inip halifenin yanýna gelerek: Bundan daha iyisini görmedim. buyurdu. Halife çok hayret etti ve atý Ýmam-ý Askeri (RA) Hz.lerine hediyye etti.

Ýmam-ý Hasen-i Askeri (RA) Hz.leri daha küçük iken onunla Behlül Dane olarak bilinen ve meþhur Harun Reþidin kardeþidir diye tanýnan Ebu Vehib bin Ömer (RA) Hz.leri arasýnda bir konuþma geçer. Bir gün Behlül Dane (RA) Hz.leri yolda giderken bir kaç çocuðun bir yerde oynadýklarýný ve içlerinde bir çocuðun aðlamakta olduðunu görünce onun oyuncaðý olmadýðýndan aðladýðýný sandý. Behlül Dane (RA) Hz.leri: Gel! Aðlama! Sana bir oyuncak alayým. der. Ýmam-ý Hasen-i Askeri: Ben oyuncaksýzlýktan aðlamýyorum ki, biz onun için yaratýlmadýk ki. deyince Behlül Dane (RA) Hz.leri: Ya peki ne için yaratýldýk? diye sorar. Buna Ýmam-ý Hasen-i Askeri (RA) Hz.leri þu cevabý verir: Ýlim ve ibadet için yaratýldýk. Behlül Dane (RA) Hz.leri: Nereden bildin? diye tekrar sorar. Hz. Ýmam (RA): Ben size mevzu ile alakalý ayet okuyacaðým. Niçin yaratýldýðýmýz orada þöyle yazýlmýþtýr. Yüce Allah (CC) Hz.leri buyuruyor: Ben insanlarý ve cinleri, ancak bana ibadet etsinler diye yarattým.[2] Sizi ancak boþuna yarattýðýmýzý ve gerçekten bize döndürülmeyeceðinizi mi sandýnýz?[3] Her nefis ölümü tadacaktýr. Sizi bir imtihan olarak kötülük ve iyilikle deneyeceðiz.[4] Ýmam-ý Hasen-i Askeri (RA) Hz.leri biraz daha konuþtu, snra düþüp bayýldý. Behlül Dane (RA) Hz.leri: Sen daha çocuksun, günahýn yok, niçin korktun? diye sorunca, henüz çocuk yaþta olan Hz. Ýmamýn (RA) verdiði cevap çok enteresan: Cehennem azabýndan korkuyorum, ey Behlül. Beni fazla konuþturma, yoluna devam et.[5]


Yüce Allah (CC) Hz.leri O ndan razý olsun ve bizi O nun kudsi feyiz ve þefaatlarýndan ayýrýp da mahrum etmesin. (AMÝN)




[1] El-Enbiya S. A.69

[2] Ez-Zariyat S. A.56

[3] El-Mü'minun S. A.115

[4] El-Enbiya S. A.35

[5] Ýslam Ansiklopedisi 3.Cilt S.182,183



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 13.11.2006 - 10:04 tarihinde.
Gönderen: 13.11.2006 - 10:00
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

ÝMAM-I MUHAMMED MEHDÝ (RA) HZ. gül


Ýmam-ý Muhammed Mehdi (RA) Hz.leri Oniki Ýmamýn on ikincisidir. Hicret-i Nebeviyyenin 258. (M. 871) senesi Ramazan-ý Þerif ayýnýn 23. Cuma günü Abbasi halifesi Mutasým zamanýnda, Baðdatta Samarra adlý mahalde, dünyaya ayak basmýþlardýr. Doðacaðý gece babasý evinde bulunan teyzesine: Teyzeciðim! Bu gece bizim evde bulun. Allah-ü Teâlâ (CC) Hz. leri bize, yerimize geçecek bir evlad verecektir.dedi. Teyzesi: Hanýmýn Nercisde hamilelik alametleri yok. Oðlun kimden olacak? deyince babasý Ýmam-ý Hasen-i Askeri (RA) Hz.leri: Nercis hamilelik yükünü çekmeyecek, ancak doðum zamaný belli olacak. dedi.

Pederi Ýmam-ý Hasen-i Askeri (RA) Hz.leri, anneleri Nercis Hatundur. Ýsmi þerifleri Muhammed, Künyeleri Ebul Kasým, Lakablarý; Mehdii Kaimdir.

Teyzesi anlatýr: Gece teheccüd namazýna kalktým. Mehdi (RA) Hz.lerinin annesi Nercis Hatun da kalktý. Kendi kendime: Sabah oluyor henüz doðum halleri meydana çýkmadý. diyordum. Ýmam-ý Askeri (RA) Hz.lerinin sesini duydum. Teyzeciðim! Nercis Hatunun odasýna git! dedi. Nercis Hatunun odasýna gittiðimde beni karþýladý. Vücudu titriyordu, onu baðrýma basýp Ýhlas ile Kadr sûrelerini ve Ayet-el Kürsiyi okudum. Çocuk da annesinin karnýnda bunlarý okuyor, sesi duyuluyordu. Bir ara oda aydýnlandý, baktým çocuk doðmuþtu. Babasý: Teyzeciðim! Çocuðu getir! dedi. Çocuðu sarýp götürdüm. Dilini çocuðun aðzýna dokundurup: Allah-ü Teâlâ (CC) Hz.lerinin izniyle konuþ dedi. Çocuk besmele çekip bir Ayet-i Kerime okudu. O sýrada etrafýmýzý yeþil renkli kuþlar sardý. Bunlarýn Melekler olduðunu öðrendim.

Muhammed Mehdi (RA) Hz.leri usuli zikir, tasavvuf (tarikatýgöz kırpma babasý Ýmam-ý Hasen-i Askeri (RA) Hz.lerinden ahzü telakki ederek sahibi zaman ve Hüccetül Burhan olmuþtur. Asrýnda Kutbiyyeti haiz olan Ali Ýbni Hüseyin Baðdadinin (RA) irtihali üzerine Hz. Ýmam (RA) namazýný kýlarak Þuniziyyedeki kabrine defnetmiþ, kendisi kutbiyyet makamýný ihraz etmiþtir.


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 14.11.2006 - 11:52 tarihinde.
Gönderen: 14.11.2006 - 11:49
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
dilaratuba su an offline dilaratuba  
934 Mesaj -
Mucizevi bir olay ben sadede Hz Ýsa nýn bebekken konuþtuðunu bir de bazý hikayelerde birkaç tane daha var böyle mucizeler bunu ilk defa okuyorum ALLAH RAZI OLSUN.
Gönderen: 14.11.2006 - 11:53
Bu Mesaji Bildir   dilaratuba üyenin diger mesajlarini ara dilaratuba üyenin Profiline bak dilaratuba üyeye özel mesaj gönder dilaratuba üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
.:Yakup023:. su an offline .:Yakup023:.  
555 Mesaj -

Abdullah b. Mübârek bir defasýnda bir kâfir ile teke tek vuruþuyordu. Kâfirin dua zamaný geldi; dinine göre ibadetini yapmak için Abdullah b. Mübârek'ten biraz mühlet istedi; o da müsaade etti. Kâfir güneþe doðru secde edince, Abdullah b. Mübârek üzerine saldýrýp kýlýçla boynunu vurmak istedi. Biraz hareket edince, havadan birinin kendisine, "Verdiðiniz sözde durun; þüphesiz herkes verdiði sözden sorumludur" âyetiyle seslendiðini iþitti; derhal geri çekildi.

Mecûsî iþini bitirince, Abdullah b. Mübârek'e, "Niyetlendiðin iþten niçin kendini çektin?" diye sordu. Abdullah b. Mübârek, iþittiði sözü söyledi. Bunu dinleyen Mecûsî, "Senin Rabbin ne güzel bir ,Rab; bir düþmaný için dostunu uyarýyor! dedi ve Ýslâm'a girdi; güzel de bir müslüman oldu.

Denilmiþtir ki: Allah Teâlâ kendisini el-afüv (çok affedici) olarak isimlendirdiði için kullar (O'nun affýna güvenerek) günaha düþtüler.

Yine þöyle denilmiþtir:

Eðer Allah Teâlâ, "Ben günahlarý affetmem deseydi, hiçbir müslüman asla günah iþlemezdi. Nitekim Allah Teâlâ,"Þüphesiz Allah, kendisine þirk koþulmasýný affetmez" buyurduðu için, hiçbir müslüman O'na þirk koþmaz. Bu âyetin peþinden, O, þirkin dýþýnda dilediði kimsenin günahýný affeder" buyurunca, müslümanlar O'nun maðfiretine güvenerek hatalara düþtüler.

Þöyle anlatýlýr: Ýbrahim b. Edhem (rah), demiþtir ki: "Uzun bir zamandýr Kâbe'de tavaf yerinin boþalmasýný bekliyordum. Bir defasýnda gece iyice karanlýk oldu. Þiddetli de bir yaðmur yaðýyordu. Tavaf alaný boþalmýþtý. Hemen tavafa baþladým. Hem tavaf ediyor hem de, 'Allahým, beni bütün günahlardan koru'diye dua ediyordum. O esnada gizli bir ses bana þöyle seslendi:

" Ýbrahim! Sen benden seni bütün günahlardan korumamý istiyorsun. Diðer bütün insanlar da benden bunu istiyorlar. Ben sizleri bütün günahlardan korursam, kime acýyýp affedeceðim?

Þöyle nakledilir: Ebü-l-Abbas b. Þüreyh, ölüm hastalýðýnda iken bir rüya gördü. Rüyasýnda sanki kýyamet kopmuþtu. Aziz ve celil olan Allah, 'Âlimler neredeler?'diye seslendi. Âlimler geldiler. Allah onlara, "Öðrendiklerinizle ne amel ettiniz?" diye sordu.
Biz de, "Yâ rabbi, amelde kusur ettik, birçok günah iþledik" dedik. Allah, tekrar ayný soruyu sordu. Sanki verilen cevaptan hoþnut olmamýþtý ve baþka bir cevap istiyordu. O zaman ben þöyle dedim: "Bana gelince, amel defterimde þirk yoktur. Yâ rabbi, sen þirkin dýþýndaki günahlarý affedeceðini müjdelemiþtin!" dedim. O zaman Allah,

"Gidiniz, sizleri affettim" buyurdu.

Ebü-l-Abbas bu rüyadan üç gece sonra vefat etti.

Þöyle bir olay anlatýlýr:

Ýçki âlemine düþkün biri, eðlenmek için bir grup arkadaþýný topladý. Hizmetçisine de dört dirhem vererek kendilerine meyve satýn almasý için çarþýya gönderdi. Hizmetçi genç çarþýya giderken yolda Þeyh Mansûr b. Ammâr'ýn içinde bulunduðu topluluðun yanýndan geçti. Mansûr b. Ammâr bir fakirin ihtiyacý için bir þeyler istiyor ve, "Kim þu fakire dört dirhem verirse, ona dört hayýr dua edeceðim" diyordu. Bunu iþiten genç, elindeki dört dirhemi ona verdi.

Mansûr b. Ammâr, gence,

"Senin için ne dua etmemi istersin?" diye sordu; genç,

"Benim bir efendim var; ben köleyim, ondan kurtulmak istiyorum" dedi. Mansûr b. Ammâr, onun hür olmasý için dua etti ve,

"Baþka ne için dua istiyorsun?" diye sordu; genç,

"Allah Teâlâ benim sadaka olarak verdiðim dirhemlerimin yerine bana dirhem versin" dedi. Mansûr b. Ammâr, onun için de dua etti. Sonra,

"Baþka ne istiyorsun?" diye sordu; genç,

"Allah Teâlâ þu efendime tövbe etmeyi nasip etsin" dedi. Mansûr b. Ammâr bunun için de dua etti ve,

"Baþka ne istiyorsun?" diye sordu; genç,

"Allah beni, efendimi, seni ve efendimin arkadaþlarýný affetsin" dedi. Mansûr b. Ammâr bunun için de dua etti. Sonra genç efendisinin yanýna geri döndü. Efendisi ona, niçin geç kaldýðýný sorunca, baþýndan geçenleri anlattý. Efendisi,

"Þeyh ne için dua etti?" diye sordu; genç,

"Ben hür olmayý istedim" dedi. Efendisi,

"Git, sen hürsün" dedi. Peþinden,

"Baþka ne için dua etti?" diye sordu; genç,

"Allah Teâlâ'dan verdiðim dirhemlerin yerine baþkasýný vermesini istedim" dedi. Efendisi,

"Sana 4000 dirhem veriyorum" dedi ve tekrar,

"Üçüncü duan ne idi?" diye sordu; genç,

"Allah'ýn sana tövbe nasip etmesini istedim" dedi. Efendisi,

"Ben de yüce Allah'a tövbe ediyorum; bundan sonra içki içmeyeceðim" dedi ve,

"Dördüncü duan ne idi?" diye sordu; genç,

"Yüce Allah'ýn seni, beni, þu arkadaþlarýný ve Mansûr b. Ammâr'ý affetmesini istedim" dedi. Bunu iþiten efendisi,

"Bu benim yapacaðým bir iþ deðil" dedi. Gece olunca, bir rüya gördü. Rüyasýnda biri ona þöyle diyordu:

"Sen kendi gücünün yettiklerini yaptýn. Bizim de bize ait olaný yapmayacaðýmýzý mý zannettin! Ben de seni, hizmetçi genci, Mansûr b. Ammâr'ý ve o mecliste bulunanlarý affettim."

Denilir ki: Rebâh-ý Kaysî defalarca haccetti. Bir gün Kâbe'de altýn oluðun altýnda durarak, 'Ýlâhî! Yaptýðým haclardan þu kadarýný Hz. Resûlullah'a (s.a.v) hediye ettim, on tanesini cennetle müjdelenen on sahâbeye hediye ettim, iki tanesini anne babama hediye ettim, kalanlarýný da müslümanlara hediye ettim" dedi, kendisine hiçbir hac býrakmadý. O esnada gizli bir ses iþitti, þöyle diyordu:

"Bu kul bize karþý böyle cömertlikte bulunuyor! Ben de seni, anne babaný ve Hakk'ýn yaptýðý þahitlik gibi Allah'ýn birliðine þahitlik eden herkesi affettim."

Abdülvehhâb b. Abdülmecid-i Sekafî'nin þöyle dediði nakledilir:

"Bir defasýnda sadece üç erkekle bir kadýnýn taþýdýðý bir cenaze gördüm. Hemen kadýnýn tuttuðu taraftan tuttum ve kabristana kadar gittik. Cenazeyi namaz kýlýp kabre koyduk. Kadýna, "Bu senin neyin oluyordu?" diye sordum. Kadýn, "Oðlumdu" dedi. Ben, "Sizin cenazeye katýlacak yakýn komþularýnýz yok muydu?" diye sordum. Kadýn, "Vardý, fakat oðlumu çok hor ve hakir gördüler" dedi. Ben, Ne için? diye sordum. Kadýn, "Oðlum, muhannes (kadýn huylu, kadýn yapýlýgöz kırpma biriydi" dedi.

Bunu duyunca kadýna acýdým, onu evime kadar götürdüm, kendisine para, buðday ve elbise verdim. O gece bir rüya gördüm. Rüyamda, yüzü ayýn on dördü gibi parlayan biri yanýma geldi. Üzerinde de beyaz bir elbise vardý. Bana teþekkür etmeye baþladý. Ben, "Sen kimsin?" diye sorduðumda o, "Ben dün kabre koyduðunuz gencim. Ýnsanlarýn beni hor hakir görmeleri sebebiyle Rabbim bana acýdý ve bu nimetleri verdi" dedi.


Kuþeyri Risalesi

Abdülkerim Kuþeyrî


Gönderen: 14.11.2006 - 14:45
Bu Mesaji Bildir   .:Yakup023:. üyenin diger mesajlarini ara .:Yakup023:. üyenin Profiline bak .:Yakup023:. üyeye özel mesaj gönder .:Yakup023:. üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah

Yitik Sevdam kardeþim MaþALLAH gayretin büyük ALLAH c.c. razý olsun böyle güzel bilgileri ulaþtýrýyorsun bizlere. gül


ÝMAM-I MUHAMMED MEHDÝ (RA) HZ. gül

Hz. Ýmam (RA) 26 sene kadar Ýmamet-i Kübrada bulunarak nice nice büyük veliler ve önderler yetiþtirdi. 19 sene kutbiyet makamýnda kalýp zamanýndaki bütün velilere feyz, onun vasýtasý ile ulaþtý. Hz. Ýmam (RA), Hicri 281 senesi, Rebiulevvel ayýnýn birinci Pazar günü Kutbiyyet-i Ebdaliyyeye tahvil ederek tabaka tabaka yükselmiþtir. Bir dereceye kadar kudsiyyet kazanmýþtýr ki, bir gün Ýmamiyye Zümresinin Çile Usuli ve zihaplarý veçhiyle, mutlu evindeki serdaba girip ihtifa ve gaybubet etmiþtir. Rivayete göre Ýmam-ý Muhammed Mehdi (RA) Hz.leri doðduðu Baðdatýn kuzeyindeki vaki Samerra þehrinde gözlere görünmez olmuþtur.
Bu zatýn iki gaybubeti vardýr. Yani gözden kaybolma devri ikidir. Birincisine gaybeti suðra (kýsa kaybolma), ikincisine de gaybeti kübra (yani uzun kaybolma) derler. Gaybeti suðra devresi 74 yýl sürmüþtür ve bu müddet içinde mahdut kimseler vasýtasýyla halk o zatla temas etmiþtir. O kimselere de hususi elçi ve naib denmekte olup baþlýca dört kiþidirler. Adlarý þöyledir: l- Osman bin Saidül Esedi, 2- Hüseyin bin Ruhun Nevbahti, 3- Muhammed bin Osman bin Said, 4- Ali bin Muhammed-üs Simeridir.
Ýmam-ý Muhammed Mehdii Kaim (RA) Hz.lerinin Gaybubeti Kübra devri baþlamýþtýr. Bu ikinci devre Onikinci Ýmamýn yani Ýmam-ý Muhammed Mehdi (RA) Hz.lerinin zuhuruna kadar devam edecektir. Nasýl ki, Hz. Ýsa (AS) geri gelecekse, Ýmam-ý Muhammed Mehdi (RA) Hz.lerinin zuhuru da kati ve herkesçe bilinen, malum olan bir gerçektir
Ahir zaman Mehdisi konusunda iki rivayet vardýr: Biri Peygamber hanedanýndan ve Ýmam-ý Ali (KV) Hz.lerinin evladýndan olan bu Onikinci Ýmam, Ýmam-ý Hasen-i Askeri (RA) Hz.lerinin oðlu Ýmam-ý Muhammed Mehdi (RA) Hz.leri zuhur edecek. Ýkincisi de, Mehdi yine Evlad-ý Resulden (SAV), fakat Abdullah oðlu Muhammed adlý birisi zuhur edip meydana çýkacak.
Ýmam-ý Muhammed Mehdii Kaim (RA) Hz.leri 19 sene Kutubluk makamýnda kaldýktan sonra vefat ederek gözlerden kaybolmuþ. Osman bin Yakub Cuveyni Hz. Ýmamýn (RA) namazýný eda ile Medine-i Münevverede bulunan kabri saadethanelerine defnedilmiþtir. [1] Fakat en iyisini Yüce Allah (CC) Hz.leri bilir.
Yüce Allah (CC) Hz. leri Ondan razý olsun ve bizi O&#8217;nun feyizlerinden, þefaatlarýndan ve sýrlarýndan faydalandýrsýn. (AMÝN)

Zikir Makamlarý S. 47,48 ; Nur-ul Ebsar S.168 ; Ýslam Meþhurlarý Ansiklopedisi 2.Cilt S.1290



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 15.11.2006 - 12:18 tarihinde.
Gönderen: 15.11.2006 - 12:15
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
.:Yakup023:. su an offline .:Yakup023:.  
555 Mesaj -
Ve Aleyküm Selam ve Rahmetullahi..

Abim Can Dostum inþaALLAh ilerde bu güzellikleri madden degil manen uygulamayý nasip eder RABBÝM biz aciz kullarýna

Gül veren kalbin Gülistan olsun fazla

Sofileri kandýran en önemli husus, aklýna geleni ilham zannetmektir. Oysa nefis kemale ermeyince, þeytan ve nefis kiþiye hakim olur. Ama insan bunu anlamaz veya anlamak istemez. Vesvese nefisten; aldatma, baþtan çýkarma, ayartma ise -iðva- þeytandan gelir. Allahu Teâla þöyle buyuruyor:

"Allah nefse fücuru (kötülük) ve takvayý ilham etmiþtir. Nefsini kötülüklerden arýndýran iflah olmuþ, onu kötülüklere gömen de ziyan etmiþtir."[eþ-Þems, 8-10]


Þu halde peygamberler, veliler, salih kullarýn hepsi, þeytanýn þerrinden daha ziyade nefsin þerrinden Allahu Teâla'ya sýðýnmýþlardýr. Kendisini nefsin heva ve hevesinden alýkoyanlara, Allahu Teâla cenneti vaat etmekte ve þöyle buyurmaktadýr:

"Rabbinin makamýndan korkan ve nefsin hevasýndan (kendini) uzaklaþtýran için ise þüphesiz cennet yegane sýðýnýlacak yerdir."aglaNâziât, 40-41)

Nefsin hevasý ahiret hayatýnda kula hiç fayda vermeyen, sadece dünyevi menfaatler için nefsin lezzet duyduðu, haz aldýðý her þeydir. Ahiret hayatý için hiçbir faydasý olmayan, yalnýz dünya lezzetleri için olan þehevi hislere heva denir. Bunun için kim nefsini dünyanýn lezzet ve þehvetinden uzaklaþtýrýra, o kiþinin varacaðý yer cennettir.

Ýþte nefsini, heva ve hevesinden.alýkoymak müminin en önemli vazifesidir. Nefsin hevasý denilince burada anlatýlan, beþer olarak yaptýðýmýz ve ihtiyacýmýz olan iþler deðildir. Bir kulun, kulluðunu devam ettirebilmesi için zaruri olan ihtiyaçlarý, yemesi, içmesi, konuþmasý, evlenmesi, gülmesi...gibi durumlar heva ve heves deðildir. Çünkü bunlar her kul için mubah olan davranýþlardýr.

Bütün bunlarý yaparken insanýn nefsinin ayartmasý olabilir, insan, kamil olmayýnca, nefis kalbe hakim olabilir. Bu durumda kulluk vazifesi unutulur ise bunun adý, heva ve hevese uymak olur. Onun için Rasulullah (s.a.v) Efendimiz bir muharebe dönüþü, kulluk vazifelerini unutmamalarý gerektiðini ashabýna þu sözleri ile hatýrlatmýþtýr:

"Gerçek mücahid, nefsi ile mücadele edendir. "aglaTirmizî. Cihad, 2; Ahmed, el-Müsned, VI, 22; el-Hâkim, el-Müstedrek, II, 144)

Yusuf (AS) köle olarak satýldýktan sonra, hem nübüvvetin sahibi hem de Mýsýr'ýn sultaný olmuþtu. Kur'an'ý Kerim'de:

"Ve böylece Yusuf a orada dilediði gibi hareket etmek üzere ülke içinde yetki verdik. Biz dilediðimiz kimseye rahmetimizi eriþtiririz. Ve güzel davrananlarýn mükâfatýný zayi etmeyiz" (Yusuf, 56) buyrulmaktadýr.

Yusuf (A.S) Mýsýr'a sultan olunca, insanlar akýn akýn Yusuf (A.S)'ýn yanýna gittiler, istedikleri ihtiyaçlarý bol bol elde ettiler. Züleyha validemiz de Yusuf (A.S)'ýn yanýna gitmek isteyince, yanýndakiler kendisine karþý çýktý. Ama o geçmiþte olanlarý bir tarafa býrakarak:

" Hayýr! Allah'tan korkan kimseden ben korkmam, dedi ve O'nun huzuruna vardý. Yusuf (A.S)'ýn dünyalýk mülkünü görünce Ýsyan etmesi sebebiyle hükümdarlarý köle, itaat ettiði için köleyi hükümdar yapan Allahu Teâla'ya hamd olsun' dedi.(es-Suyûtî, ed-Dürrül Mensur, IV, 553)


Bir insan, zaruri ihtiyaçlarýnýn dýþýnda gazabýný ve þehvetini artýracak olursa nefsinin kölesi olur, zaruri ihtiyaçlarýný Kur'an ve Sünnet'in ýþýðý altýnda karþýlarsa o zaman nefsi, kendisine itaat eder. Bu durumda insaný helak eden ihtiyaçlar kula þifa olur.

Ama sofi nefsini kemale erdirmeyince, bütün isteklerinin Allah'tan geldiðini, dileklerinin hep masumane olduðunu düþünür. Halbuki arzu ve isteklerin pek çoðu nefsin aldatmacasýdýr.

Nefsi ýslah olmamýþ her iman sahibi, ayet ve hadise, alime, mürþide, hak ve hakikate karþý çýkar.

Nefis sað elinde Kur'an ayetlerini gösterirken, diðer elini koynuna sokar da orada zehirli bir hançer gizler. Bu hançeri yedikten sonra mümin elindeki Kur'an'ý, aklý, ruhu, kalbi katledilmiþ bulur ama anlamaz. Akýl nurani, nefis ise kapkaranlýktýr. 'Niye akýl, hürriyeti seçemez? Bedenimde akýl nasýl oluyor da nefse maðlup oluyor?' diye sorarsan þunu iyi anlamalýsýn:

Akýl Allahu Teâla'nýn bir ikramýdýr, nurdur. Nefis cehennemdendir, zulmettir. Akýl, bedende garip kalmýþtýr. Allah'ýn sadece bir ikramý olarak konmuþtur. Nefis ise ev sahibidir. Az önceki verdiðim misalde, öküzü kesen Allah'ý bulan akýldýr. Onun için aklýmýzý nefsimize esir etmeyelim. Düþmanlara karþý vücudumuzu koruyacak olan kýlýç, akýldýr. Aklý olmayanýn dini yoktur. Yani akýl yoksa, namaz, oruç, hac, zekat vermek gerekmez.

Akýl itaati gerektirir. Çünkü o, nerede konuþulup nerede susulacaðým iyi bilir. Þu halde biz, irademizle itaatin dýþýnda bir þey yapmaya muktedir deðiliz. Bize düþen görev, aklý kullanarak nefsi ýslah etmek için bir mürþid bulmaktýr.



Tasavvuf Sohbetleri 2
Gönderen: 15.11.2006 - 14:06
Bu Mesaji Bildir   .:Yakup023:. üyenin diger mesajlarini ara .:Yakup023:. üyenin Profiline bak .:Yakup023:. üyeye özel mesaj gönder .:Yakup023:. üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah

ÝnþALLAH (YiTiK_SevDaM) kardeþim. O güzelliklere ulaþmak kadar onlarý uygulamakda önemli gül


Düstur þu olmalý ki;

Ýnsan seveceði kimseyi iyi seçmeli, ona göre sevmeli.

-Ne mutlu ALLAH ýn dinini yayanlara. Bugün kitap ile ilm ile yaymak zamanýdýr.

-Kim olduðun deðil, kiminle olduðun önemlidir.

-Îman; ALLAH-U TEALA nýn kullarýna ihsân ettiði hususi nimetidir.

-Herkes elindeki taþý, gücüne göre fýrlatýr. Taþý atma gücü îmâna ve ihlasa baðlýdýr.

Gönderen: 16.11.2006 - 19:02
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

Eðer insan enaniyetini istinat edip, hayat-ý dünyeviyeyi gaye-i hayal ederek derd-i maiþet içinde muvakkat bazý lezzetler için çalýþsa gayet dar bir daire içinde boðulur gider.

Ona verilen bütün cihazat ve alat ve letaif ondan þikayet ederek haþirde onun aleyhinde þehadet edecektir. Ve davacý olacaklardýr. Eðer kendini misafir bilse misafir olduðu Zat-ý Kerimin izni dairesinde sermaye-i ömrünü sarf etse öyle bir geniþ daire içinde uzun bir hayat-ý ebediye için güzel çalýþýr ve teneffüs edip istirahat eder.

Sonra ala-yý illyyine kadar gidebilir.

Bediüzzaman Said Nursi (r.a.)

Gönderen: 18.11.2006 - 09:51
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
dilaratuba su an offline dilaratuba  
934 Mesaj -
Allah Razı Olsun gül
Gönderen: 18.11.2006 - 15:50
Bu Mesaji Bildir   dilaratuba üyenin diger mesajlarini ara dilaratuba üyenin Profiline bak dilaratuba üyeye özel mesaj gönder dilaratuba üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

ALLAH c.c. senden de razý olsun dilaratuba kardeþim. gül

Bu ney der ki, feryâdým kamýþlýktan gelir,
Duysa her kim, gözlerinden kan gelir
Ayrýlýktan parçalanmýþ bir yürek Ýsterim ben: derdimi dökmem gerek. Þayet aslýndan biraz ayrýlsa, cân, Öyle bekler, vuslata ersin zaman. Aðladým her yerde hep ah eyledim. Gördüðüm her kul için dostum dedim.
Herkesin zannýnda dost oldum ama, Kimse talip olmadý esrârýma.
Hiç deðil feryâdýma sýrrým uzak, Gözde lakin yok ýþýk, duymaz kulak. Âþikârdýr cân-beden, gör insaný, Yok izin, görmez fakat insan, caný,

Aþk ateþ olmuþ dökülmüþtür neye, Cezbesi aþkýn karýþmýþtýr meye Yardan ayrý dostu ney dost kýldý hem, Perdesinden perdemiz yýrtýldý hem. Kanlý yoldan ney sunar hep arzuhal. Hem verir Mecnunun aþkýndan misal. Ney zehir, hem panzehir, ah nerde var, Böyle bir dost, böyle bir özlemli yar?
Sýrrý bu aklýn bilinmez akl-ile, Tek kulaktýr müþteri ancak dile.
Sýrf keder, gam, gitti kaç gün, kaç gece,
Geçti yanlýþlarla günler, öylece. Geçse günler, korku yok, her þey masal Ey temizlik örneði, sen gitme kal! Kandý her þey, tek balýk kanmaz, sudan, Gün uzar, rýzkýn eðer bulmazsa can.
Anlamaz olgun adamdan bil ki, ham, Söz uzar, kesmek gerekir




Dinle neyden kim hikayet etmede
Ayrýlýklardan þikayet etmede

Hz.Mevlana k.s.



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 19.11.2006 - 19:42 tarihinde.
Gönderen: 19.11.2006 - 19:40
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
huzeyme su an offline huzeyme  
TAKİP EDİYORUM
48 Mesaj -
Selamun aleyküm ve rahmetullahi ve berekatuhu.Sevgili kardeþlerim ben siteye yeni üye olmuþ bir kardeþinizim.sitenin içeriðini gezerken bu sohbete rastladým ve inanýn çölde su bulmuþ gibi oldum.Hepinizden ALLAH razý olsun çok faydalý olan bu konudan inþallah layýkýyla istifade ederiz.
siz katýlýmcý kardeþlerim,emeðinize yüreðinize saðlýk. sizleri takip edicem ve inþallah istifade edicem.
ALLAHIN RAHMETÝ VE BEREKETÝ ÜZERÝNÝZE OLSUN.
HU.
Gönderen: 20.11.2006 - 01:15
Bu Mesaji Bildir   huzeyme üyenin diger mesajlarini ara huzeyme üyenin Profiline bak huzeyme üyeye özel mesaj gönder huzeyme üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Ve Aleykum Selam Ve Berekatu...

Huzeyme kardeþim ALLAH c.c. sizden de Razý olsun ÝnþALLAH. gül


Elimizden geldiðince güzellikleri paylaþmaya çalýþýyoruz. Ýslam güzellik Dini paylaþýlacak öyle güzel konular var ki yeter ki görmesini bilelim...
Gönderen: 20.11.2006 - 09:19
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -

Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

Sermayesi kanaat olan kiþinin,
Her yaptigi iþ ta'at olur,ibadet sayilir.
Onun yemesi içmesi ,uyumasý,
HAKK'ýn emrini yerine getirmesi içindir
Sakin Hakk'tan baskasini dost edinme!
Çünkü halkýn dostu olmak,halkýn gözüne girmek ömürsüzdür...
Ancak yarým saat sürer.....

Hz.Mevlana k.s.


Gönderen: 20.11.2006 - 11:08
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
.:Yakup023:. su an offline .:Yakup023:.  
555 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah



Düstur þu olmalý ki;

Ýnsan seveceði kimseyi iyi seçmeli, ona göre sevmeli.

-Ne mutlu ALLAH ýn dinini yayanlara. Bugün kitap ile ilm ile yaymak zamanýdýr.

-Kim olduðun deðil, kiminle olduðun önemlidir.

-Îman; ALLAH-U TEALA nýn kullarýna ihsân ettiði hususi nimetidir.

-Herkes elindeki taþý, gücüne göre fýrlatýr. Taþý atma gücü îmâna ve ihlasa baðlýdýr.



Üstadým ne güzel yazmýþsýn

kýsa ve öz

düþünmek gerek

bu yazým þekli biþeyler degiþtireceginden eminim abi

aciz kardesinden gül


Es selamü aleyküm ve Rahmetullahi..


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son (YiTiK_SevDaM) tarafından, 20.11.2006 - 13:37 tarihinde.
Gönderen: 20.11.2006 - 13:36
Bu Mesaji Bildir   .:Yakup023:. üyenin diger mesajlarini ara .:Yakup023:. üyenin Profiline bak .:Yakup023:. üyeye özel mesaj gönder .:Yakup023:. üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah

ALLAH c.c. Razý olsun Yitik Sevdam kardeþim gül

Maruf-i Kerhi (RA) Hz.leri'nin gül Hikmetli Sözleri

"Maruf-i Kerhi (RA) Hz.lerine: "Muhabbet nedir?" diye sordular. Buyurdu ki: "Muhabbet öðrenmek ve öðretilmekle elde edilen bir þey deðildir. Ancak ALLAH-U TEALA (CC) Hz.lerinin bir ihsaný ile elde edilir."

"Kulun malayani (boþ ve faydasýz) konuþmasýný ALLAH-U TEALA (CC) Hz.lerinin onu zelil ve yalnýz býrakmasýnýn alametidir."

"Tasavvuf, hakikatlarý almak ve halkýn elinde olan dünya malýndan ümidini kesmektir, uzaklaþmaktýr."

"Evliyanýn üç alameti vardýr. Düþüncesi hak ola, iþleyeceði iþ Hak ile iþleye, meþguliyeti daima Hak ile ola."


Seriyyi Sekati (RA) Hz.leri anlatýr: "Maruf-i Kerhi (RA) Hz.lerini rüyamda gördüm. Arþýn altýnda durmuþ, gözü açýk halde kalmýþ, hayran hareketsiz kendinden geçmiþ bir halde idi. Allah-ü Teâlâ (CC) Hz.leri meleklere: Bu kimdir? diye sordu. "Ya RAB bi (CC)! Sen daha iyi bilirsin." dediler... Allah-ü Teâlâ (CC) Hz.leri: "Bu Maruf tur, Benim muhabbetimden mest ve hayran olmuþtur. Beni görmeyince, kendine gelmez. buyurdu."




Abdülkadir-i Geylani (k.s.a) gül

Doðruluk olmadan bilginin sana ne yararý dokunur, Doðruluðun olmadýðý için bilgi sana bela olur. Öðrendin namaz kýldýn, oruç tuttun sebebi sana mal versinler, iyiliðini görsünler seni övsünler oldu. Sana yakýþýr mý bu düþünceler?

Farzet halkýn sana ilgisi arttý, bunun ölüm anýndaki sýkýntýya faydasý olur mu acaba? Seni sevenlerle aranda uçurum olacak o anda. Topladýðýn mallarý baþkalarý paylaþacak, hesabý ve cezasý da sana kalacak..




Mesaj 2 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 21.11.2006 - 09:55 tarihinde.
Gönderen: 21.11.2006 - 09:50
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
dilaratuba su an offline dilaratuba  
934 Mesaj -
Ne kadar da doðoru abi,gelde bunlarý o kiþilere anlat Allah razý olsun.
Gönderen: 21.11.2006 - 10:49
Bu Mesaji Bildir   dilaratuba üyenin diger mesajlarini ara dilaratuba üyenin Profiline bak dilaratuba üyeye özel mesaj gönder dilaratuba üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
.:Yakup023:. su an offline .:Yakup023:.  
RE:
555 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah



"Kulun malayani (boþ ve faydasýz) konuþmasýný ALLAH-U TEALA (CC) Hz.lerinin onu zelil ve yalnýz býrakmasýnýn alametidir."

"Tasavvuf, hakikatlarý almak ve halkýn elinde olan dünya malýndan ümidini kesmektir, uzaklaþmaktýr."

"Evliyanýn üç alameti vardýr.

Düþüncesi hak ola, iþleyeceði iþ Hak ile iþleye, meþguliyeti daima Hak ile ola."


Abdülkadir-i Geylani (k.s.a) gül

Doðruluk olmadan bilginin sana ne yararý dokunur, Doðruluðun olmadýðý için bilgi sana bela olur. Öðrendin namaz kýldýn, oruç tuttun sebebi sana mal versinler, iyiliðini görsünler seni övsünler oldu. Sana yakýþýr mý bu düþünceler?

Farzet halkýn sana ilgisi arttý, bunun ölüm anýndaki sýkýntýya faydasý olur mu acaba? Seni sevenlerle aranda uçurum olacak o anda. Topladýðýn mallarý baþkalarý paylaþacak, hesabý ve cezasý da sana kalacak..



Riyanýn ne kötü bir þey oldugunu fark etmek lazým

Can dostum msn gelirmisin seninle bir konu konuþmam gerek gül gül veren kalbin gülistan olsun

Es selamü aleyküm
Gönderen: 21.11.2006 - 10:55
Bu Mesaji Bildir   .:Yakup023:. üyenin diger mesajlarini ara .:Yakup023:. üyenin Profiline bak .:Yakup023:. üyeye özel mesaj gönder .:Yakup023:. üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

Dilaratuba kardeþim Yitik Sevda kardeþim ALLAH c.c. sizden de diðer kardeþlerimden de Razý olsun ÝnþALLAH...gül

Biliyor ve görüyoruz ki bu tür insanlar çevremizde hep mevcut. Kiþi neyi arzularsa ona kavuþacaktýr Kiþi isteyecek ALLAH-U TEALA Yaratacaktýr (Oda dilerse Yaratýr dilerse Yaratmaz). Kiþi acaba Mizan da ben bunlarý yapmadým diyebilir mi? Ýrade niçin vardýr. Yaptýklarýmýzýn muhasebesini yapmak gerek bu sebeple her akþam nefs-i emmare muhasebesi yapýn denir.

Ýmanýmýzý koruyalým ve güçlendirelim Sünnetlere yapýþalým ve Peygamberimizin (s.a.v) varislerinin öðütlerini iyi dinleyelim güzel kardeþlerim
Gönderen: 21.11.2006 - 19:16
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

Hazret-i Ali (radýyallahü anh) buyurdu ki;


Fakîh öyle biridir ki, insanlarý ALLAH ýn rahmetinden ümitsizliðe düþürmez ve onlarý ALLAH ýn rahmetinden yüz çevirtmez.

Mal ve çocuklar, dünya hayatýnýn zinetidirler. Salih amel de, dünyadan ahirete götürülen mahsuldür.

ALLAH için seven bir kardeþ, en yakýndan daha yakýn, anne ve babalardan daha merhametlidir.

Amel eden cahil kiþi, yoldan baþka yerde yürüyen gibidir. Bu yürüyüþü ona, ihtiyacýndan uzaklaþmaktan baþka birþey kazandýrmaz.

Ýnsan, sözü ile tartýlýr veya iþi ile deðerlendirilir. Seni zinet yönünden aðýr getirecek þeyi söyle ve kýymetini artýracak þeyi yap!

Yalancý, sözünde suçludur, isterse delili kuvvetli ve aðzý laf yapan biri olsun.

Ýstiþare, danýþma sana rahatlýk, baþkasýna yorgunluktur.

Dünya müminin hapishânesi, ölüm hediyesi, cennet de varacaðý yerdir.

Dünya kâfirin cenneti, ölüm korkulu rüyasý, cehennem de varacaðý son duraktýr.

ALLAH a taatle uðraþmak en kârlý iþ, doðru konuþan dil ise, en güzelidir.


Bugün neþir yolu ile islamiyeti yaymak ALLAH-U TEALA nýn en çok sevdiði ibadettir.




Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 22.11.2006 - 22:48 tarihinde.
Gönderen: 22.11.2006 - 22:47
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

Düne ait ne kadar söz varsa,
dünle beraber giti cancaðýzým.
Þimdi yeni bir gün,
öyleyse yeni þeyler söylemek lazým.


Gündüz gibi ýþýyýp durmayý istiyorsan , geceye benzeyen nefsini yakadur.

Kimseden sana kötülük gelmesini istemiyorsan , fena söyleyeci , fena

öðretici , fena düþünceli olma


Batýp gitmelerinin aya ve güneþe zararý varmý ?

Sana gün batýmý gibi gözüken ,aslýnda þafaðýn ta kendisi.

''Kaybettiðin herþey baþka bir surette geri döner !

Acý acýyla iyleþir , aþk ise daha büyük bir aþkla...''Aklýn ateþine atla

''Terketmeyi dene güç ve itibar edinmek için hiç bir þey yapma.

Gayb aleminden gelen her ne olursa olsun,eðer rabbin dilerse bu bir kaç kelimeyi yararlý kýlar ve onlar gönlüne kök salarlar ve bu sana güç verir.Þayet rabbin dilemezse,yüzbinlerce kelime konuþulur ve hiç biri gönlüne kök salmaz,hepsi gelir geçer ve unutulup gider''

Acý benliðimizi sardýðýnda,dar görüþlülüðün perdeleri yýrtýlýr.

Bizimle kal,uyuyan bir balýk gibi dibe batmayý düþünme.Bütün gece hafifçe dalgalanan okyanusla ol,fýrtýnadaki yaðmur damlalarý gibi etrafa saçýlma


Bir adamin birçok huner,fen,bilgi sahibi olduðuna bakma!
Verdigi sözde duruyor mu?
Vefasi var mý?...Asýl ona bak!
Hakk'la ettiði sözleþmeyi yerine getiriyorsa,
Ýnsanlara verdigi sozde duruyorsa,
Vefaliysa onu istedigin kadar ov!
Onun iyi vasiflarini bir bir say!
o,senin övgünden,saydýðýn meziyetlerden daha üstün bir kiþidir!


HZ.Mevlana Celaleddin Rumi (K.S) gül
Gönderen: 22.11.2006 - 23:46
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
akarsu su an offline akarsu  
895 Mesaj -
Selamun aleykum ve Rahmetullahi ve Berekatuhu
Allah razi olsun abi
Gercekten okurken zamanin nasil gectigini anliyamiyorum hatta keske zaman dursada hepsini okuyayim dedigim oluyor.
Gozyaslarimi tutamadigim nice guzellikler var icinde
Tasavvufa karsi benimde cok ilgim var ama malesef hala nasib olmadi.
Rabbim hayirlisiyla en kisa zamanda tasavvuf yolunu O'na en yakini nasib eder insaAllah.
Gercekten tasavvuf eden tanidigim butun kardeslerimin muhabbetleri bambaska gercekten tasavvuf anlatilamaz yasanir diyorsunuz ya iste onlarla muhabbet ederken bile havasi anlatilamaz yasamak gerekir.
Insanin gafletteyken onlarin yaninda bulunmasi bile uyandiriyor Rabbimin izniyle.
Tasavvuf yollarin cesitleri cok oldugunda da insan hangisine baglanmasi gerektiginide zorlaniyor.
Rabbim yar ve yardimcimiz olsun.
Rabbim butun guzellikleri nasib etsin guzel abim ve butun kotuluklerden korusun.
Rabbim islerinizden kolaylik versin imtihanlariniza da sabir versin.
Selam ve dua ile...
gül
Gönderen: 23.11.2006 - 13:01
Bu Mesaji Bildir   akarsu üyenin diger mesajlarini ara akarsu üyenin Profiline bak akarsu üyeye özel mesaj gönder akarsu üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Ve Aleykum Selam Ve Berekatu...

Akarsu kardeþim sizin adýnýza çok sevindim siz yeter ki bu yola girmeye niyetlenin. Ama dikakt etmek gerekir ki bindiðiniz gemi size doðru limana götürsün. Yanlýþ gemiye binerseniz sizi varacaðýnýz yerden çok uzaða býrakýr. Tasavvuf hakikaten bir aþktýr. Bir kalp ilmidir bir zikirdir bir sevmedir. Tasavvuf kalbi olarak tadabileceðiniz güzelliklerdir.

Bakýnýz Hallac-ý Mansur K.s. ne diyor...

"ALLAH c.c. ým insanlar seni verdiðin nimetler yüzünden severler, bense seni verdiðin belalar yüzünden severim."


Ýþde Ýmam Gazali

"Gözler yaþarmadikça, gönülde gökkuþaði oluþmaz."

"Ceviz kabuðunu kýrýp özüne inemeyen,cevizin hepsini kabuk zanneder. "


Ýþde Abdülkadir-i Geylani (k.s.a)

ALLAH c.c. yolcularýný bulamayan; varlýðýný ve yaradýlmýþlarý HAK varlýðýna perde eden kiþi

AÐLA!!!!

Baþkasýna bir aðlarsan kendine bin aðla...



Hz.Ali K.v. bakýnýz ne diyor:

"Hak'tan baþkasý beraberliðin,batýldan baþkasý yalnýzlýðýn olmasýn."




Ýbrahim Hakký ERZURUMÝ

"Cahilin gönlü dünyaya,Arifin gönlü Allah'a baglýdýr."

Gönderen: 23.11.2006 - 22:54
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
AGLIYORUM su an offline AGLIYORUM  
500 Mesaj -
Esselemu Aleykum

ALLAH(cc) razý olsun Havz-ý Kevser abi...

Yazýlarýndan çok istifade ediyorum takip edebildiðim kadarýyla...

RABBim ilmini arttýrsýn inþaALLAH...

Selam ve Dua ile...

Gönderen: 23.11.2006 - 23:03
Bu Mesaji Bildir   AGLIYORUM üyenin diger mesajlarini ara AGLIYORUM üyenin Profiline bak AGLIYORUM üyeye özel mesaj gönder AGLIYORUM üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Ve Aleykum Selam Ve Berekatu...

Aðlýyorum kardeþim Öyle güzel dua ettiniz ki ALLAH c.c.ým sizden de diðer kardeþlerimden de razý olsun ÝnþALLAH...gül


Birazcýk dahi olsa bir faydamýz oldu ise bizden mutlusu yoktur þu Kainat Aleminde...
Gönderen: 23.11.2006 - 23:10
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
.:Yakup023:. su an offline .:Yakup023:.  
555 Mesaj -

Reþahat kitabýnda, Þeyh Cemâleddin þöyle demiþtir:


"Bir kýsým insan vardýr ki, Allah'ýn zikrinden kalblerinde kasvet belirir. Zira zikri, edebine saygý göstermeden gaflet ve nefsâniyetle çekerler.

Zikir mertebelerinin nihayetinde eriþilen zevk ve huzur, bu mertebeler aþýlmadan, baþlangýçta da zuhur edebilir. Fakat böyle bir zevk ve huzurun devam ve bekasý olmaz. Tabiat deðiþikliðiyle o da deðiþir. Silinip gider. Zikir mertebelerinden sonra gelen zevk ve huzur ise insanda bizzat tabiat olacaðý için devamlý ve bekalý olur.

Müride gelen hâlin hak olduðunun alâmeti; kalbte bir fena ve yokluk keyfiyetinin doðmasý ve bu keyfiyete baðlý olarak farzlarýn yerine getirilmesindeki güçlüðün kalkmasýdýr. O keyfiyetle insana öyle bir hâl gelir ki, mürid için þeriat ölçülerinden güzel bir þey olmaz ve emirler, kolayca yerine getirilir.

Abdulhâlik Gucdevânî'nin (k.s), tarikatýn temel ölçülerini belirten düsturlarý vardýr. Bu düsturlarda istenen ortak özellikler kýsaca þöyledir:

1- Allah'dan gafil olarak bir nefes dahi almamak

2- Gözü muhafaza ederek gönül birliðini saðlamak

3- Beþeri sýfatalarý býrakýp hakikat sýfatlarýný üzerinde tecelli ettirmek

4-Halk içinde Hakk'la beraber olmak.

5- Zikri, ta'lim üzere yapmak.

Hâce Ubeydullah Hazretleri þöyle demiþtir :

"Zikirden murad; kalbin Allah'tan bilgi edinmesidir. Bu bilgi meydana gelince, zikir yerini bulur. Eðer gönül ehli sohbetinde bu bilgi meydana gelmezse, zikre devam etmelidir. Zikirde en kolay ve saðlam yol, nefesini göbeði altýnda hapsedip, dudaðýný dudaðýna ve dilini damaðýna yapýþtýrmak suretiyle olanýdýr. Kalb hakikatiyle her tarafa yönelir, dünyayý ve dünya iþlerini hep o düþünür ve göz açýp kapayýncaya kadar yerleri, gökleri ve bütün âlemleri dolaþýr. îþte onu bütün lüzumsuz fikirlerden caydýrýp, çekip zikirle baðlamak lazýmdýr.Þöyle ki; tevhid kelimesindeki (lâgöz kırpma hecesini yukarýya çekip, (ilahe) lafzýný sað tarafa atarak, (illallah) kelimesini þiddet ve kuvvetle kalbe indirerek, yükleyerek.onu uyandýrmak gerekir.. Öyle ki; zikrin harareti bütün vücuda yayýlmalý, onu hissetmeli ve o hararet içinde erimeli Tevhid kelimesinde "nefy" tâbir olunan "lâ ilahe" kýsmýnda, mürid, kendi vücudiyle beraber mutlak bir yokluða dalacak, "isbat" kýsmý olan "illallah" zikriyle ise, varlýðý yalnýz Allah'a tahsis edecektir. Mürid bütün zamanýný bu zikre baðlayacak ve hiç bir faaliyet, kalbin atýþý gibi, onu bu zikrinden alýkoymayacaktýr. Nihayet zikr, kalbin zaruri sýfatý hâline gelecektir.


Zikirde aslolan; ihtiyarsýzca hatýra gelen, iyi ve kötü her fikri nehyedip, kovmaktýr. Kalb "Ýlâhi ente maksûdî ve rýdâike matlûbî" sýrrýný elde etmelidir. Kalb bu sýrrý elde etmedi ise sebebi kalb-de bulunan mâsiva ve marazlardýr. Kalbi her türlü baðdan kurtarýp ilahi zikre kavuþturmalýdýr.

6- Kalbi "havâtýr" dan muhafaza etmelidir. Sa-deddin Kaþgari (k.s.) buyuruyor: "Mürid, bir veya iki saat, hatta mümkün olduðu takdirde daha fazla zaman içinde kendisini "havâtýr"dan korumalýdýr. Hâce Ubeydullah Ahrar (k.s)'ýn halifelerinden Mevlanâ Kasým þöyle demiþtir: "Güneþin doðuþundan batýþýna kadar müridin gönlüne Allah'dan gayrý birþey gelmemelidir. "

7-Bir mürid zikrin istilâsýna uðradýktan sonra hâl sahibi olmaya baþlar. Bu haller, neticede insana, kul olduðunu ve acziyetini öðretir.

8-Gerek kalbî zikirde, gerekse nefy u isbat zikrinde kemiyyet (sayýgöz kırpma deðil, keyfiyet önemlidir..

Bir mürid uyanýk olarak çok zikir etmelidir. Bu zikirler sayesinde ledün ilmini ve neticede yakin ilmini öðrenir. Allah'a yakýnlýk, insanda takvayý ve huzuru doðurur. Ýnsan bu halde Rabbi'nin rýzâsýný kazanýr. Bu nimet her insanda kolaylýkla tecelli etmez. Bu, ciddi bir mücâhede ve gayretin sonunda, ilâhî bir ikram olarak verilir.

Bu nimete sahib bir kiþinin de kalbine zaman zaman havâtýr gelebilir, ama, kalbi istilâ edemez. Zira, Alâiiddin Attar (k.s.) þöyle demiþtir: "Havâtýra kökünden (tamamen) mâni olmak imkansýzdýr."

Hâce Ubeydullah da (k.s.):"Zikir bir kazmadýr, onunla gönüllerdeki yabancý duygu dikenleri temizlenir, "demiþtir

Sen Rabbini öyle zikret ki; seni kaplayan istiðrak içinde ruhuna ne Cennet arzusu, ne cehennem korkusu düþsün. Uyku ile uyanýklýk senin nazarýnda bir olsun. Ayrýca þeytan kalb kapýsýný kendisine kapalý bulsun.!

Ey sâlik! Kelime-i tevhidin mânasýný þöyle anla: Tevhid kelimesinin zikrine umumi, yalnýz Ýsm-i celâl (Allah) kelimesiyle zikre ise hususi demiþlerdir. Halbuki tevhid kelimesiyle zikir, son mertebede hususinin hususisidir. Zira, Allah'ýn tecellilerine nihayet yoktur. "Allah'tan baþka ilah yoktur" suretinde tekrarlamak düþünülemez. Her defa biý sýfatý nefyedip, baþka bir sýfatý isbat etmekse ebe-diyyen devam edebilir ve böylece ebedi "nefy" ve "isbat" tan kurtulunamaz. "Allah", zât ismidir.

Gönderen: 24.11.2006 - 17:14
Bu Mesaji Bildir   .:Yakup023:. üyenin diger mesajlarini ara .:Yakup023:. üyenin Profiline bak .:Yakup023:. üyeye özel mesaj gönder .:Yakup023:. üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

ALLAH c.c. Razý olsun Yitik Sevdamkardeþim gül


Konyalý olmamýz cihetiyle bu zamanlar Hz.Mevlana ve Ney den güzellikler aktarýyoruz

Ýçi boþ,benzi sararmýþ, ona aþýktýr maye,Derd-i hicran ile inler eder âh leylâye.
Arzeder hýçkýrarak aþkýný hep mevlâye,Bak neler söyletiyor Hazret-i Mevlânâye!

Bu cihanýn ötesinden geliyor naðmeleri,Kanatýr sîneyi, kalbi, deler elbet ciðeri.
Eriþir mi buna kudret, buna insan hüneri,Bak neler söyletiyor Hazret-i Mevlânâye!

Bu ne aþkýn, bu ne derdin, bu ne mestin sesidir,Bu ne tizin, bu ne evcin, bu ne pestin sesidir.
Bu ezelden geliyor, bezm-i elestin sesidir,Bak neler söyletiyor Hazret-i Mevlânâye!



Bu kesik nevha nedir, ah meâlin mi senin?Nefesin mi,ya sesin mi, ya cemâlin mi senin?
Ýnleten neyi firâkýn mý, visalin mi senin?Bak neler söyletiyor Hazret-i Mevlânâye!

Onu almaz ne semâlar, ne bu dünya,Neyin esrarýna sinmiþ bu ne hikmet konuþur.
Yine hicran ile inler, bu ne mâtem ,bu ne sûr?Bak neler söyletiyor Hazret-i Mevlânâye!

Alevin gözyaþýdýr bu, susuyor þimdi sesi,Aðlýyor aþk ile alem, budur aþkýn hevesi.
Sanýrým can veriyor ney, sönüyor son nefesi,Bak neler söyletiyor Hazret-i Mevlânâye!



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 24.11.2006 - 20:41 tarihinde.
Gönderen: 24.11.2006 - 20:39
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
NurBahcesi su an offline NurBahcesi  
2687 Mesaj -
mübarek tebrik ediyorum
bu ne güzel ornekti
hatirlattiniz tekrar
bizim gibi günahkarlarin size talebe olmasi
ve kabir adabi
ne hikmetli vecizeler bunlar

Gönderen: 24.11.2006 - 20:54
Bu Mesaji Bildir   NurBahcesi üyenin diger mesajlarini ara NurBahcesi üyenin Profiline bak NurBahcesi üyeye özel mesaj gönder NurBahcesi üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
.:Yakup023:. su an offline .:Yakup023:.  
555 Mesaj -
Alıntı
Orijýnalý Havz-i Kevser

Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

ALLAH c.c. Razý olsun


Konyalý olmamýz cihetiyle bu zamanlar Hz.Mevlana ve Ney den güzellikler aktarýyoruz

Ýçi boþ,benzi sararmýþ, ona aþýktýr maye,Derd-i hicran ile inler eder âh leylâye.
Arzeder hýçkýrarak aþkýný hep mevlâye,Bak neler söyletiyor Hazret-i Mevlânâye!

Bu cihanýn ötesinden geliyor naðmeleri,Kanatýr sîneyi, kalbi, deler elbet ciðeri.
Eriþir mi buna kudret, buna insan hüneri,Bak neler söyletiyor Hazret-i Mevlânâye!

Bu ne aþkýn, bu ne derdin, bu ne mestin sesidir,Bu ne tizin, bu ne evcin, bu ne pestin sesidir.
Bu ezelden geliyor, bezm-i elestin sesidir,Bak neler söyletiyor Hazret-i Mevlânâye!



Bu kesik nevha nedir, ah meâlin mi senin?Nefesin mi,ya sesin mi, ya cemâlin mi senin?
Ýnleten neyi firâkýn mý, visalin mi senin?Bak neler söyletiyor Hazret-i Mevlânâye!

Onu almaz ne semâlar, ne bu dünya,Neyin esrarýna sinmiþ bu ne hikmet konuþur.
Yine hicran ile inler, bu ne mâtem ,bu ne sûr?Bak neler söyletiyor Hazret-i Mevlânâye!

Alevin gözyaþýdýr bu, susuyor þimdi sesi,Aðlýyor aþk ile alem, budur aþkýn hevesi.
Sanýrým can veriyor ney, sönüyor son nefesi,Bak neler söyletiyor Hazret-i Mevlânâye!



Abi yakýnda bir sema gösterilerinede gideriz inþaALLAH Güzel bir Ney sesi dinliyelim
Aþký deryaya dalabilsek o sesle

Yakýnda Þeb-i Aruz törenleri baþlýyacak Artýk gelirsin Nurbahçesi abim
Gönderen: 24.11.2006 - 21:23
Bu Mesaji Bildir   .:Yakup023:. üyenin diger mesajlarini ara .:Yakup023:. üyenin Profiline bak .:Yakup023:. üyeye özel mesaj gönder .:Yakup023:. üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
[red]Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

Nur Bahçesi kardeþim ALLAH c.c. sizden razý olsun lakin Estaðfirullah bizden kaynaklanan bir güzellik yok biz sustuk Mübarek Ýnsanlar konuþuyor. gül [/red

Yitik Sevdam kardeþim gül önceilkle ÝnþALLAH gidelim niyetini belirtip ALLAH c.c. Nasip ederse diyelim. Bende gitmek istiyorum ÝnþALLAH gideriz.


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 24.11.2006 - 22:02 tarihinde.
Gönderen: 24.11.2006 - 22:01
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -

Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

Ali Bekkâ hazretleri (rahmetullahi aleyh) buyurdu ki;

Son nefeste þeytanýn hilesi çoktur, bu hileden kurtulmak çok zordur.

Ahmed bin Hanbel hazretleri vefat ederken eliyle iþaret edip, hayýr olmaz dedi. Oðlu, babacýðým bu ne haldir? dedi. "Þeytan, benim elimde can ver diyor, ben de "Hayýr olmaz!" diyorum" dedi.

"Bir nefes kalýncaya kadar tehlike vardýr. Þeytanýn aldatmasýndan emin olmak yoktur, ama hocasý saðlam olanýn kurtuluþ ümidi çoktur" buyurdu.




Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 25.11.2006 - 22:38 tarihinde.
Gönderen: 25.11.2006 - 22:37
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

Mesala yaðmur üç þekilde ifade edile bilir. Birincisi bir kaðýda yazý ile yazarak,ikincisi yaðmur diye söylemekle, üçüncüsü yaðmur damlalarýný göstermekle ifade edilebilir. Ýþte bir hakikati de dil ile ,yazý ile ve birde cisimleþtirmekle üç türlü anlatýlabilir.
Öyleyse bizi bu aleme gönderen rabbimiz bize bu üç kýlavuzu, üç tarifçiyi de göndermiþtir.

Birincisi,bu kainat kitabýdýr(tabiat)'ki, Ona aityüksek hakikatlerin cisimleþtirilerek ifade edilmesidir. Evet,manasý anlaþýlmasý gereken bir kitaptýr.fizik ,kimya,biyoloji,matematik o kitabýn kelimeleridir.ve Onu anlatýr.
Ýkincisi,Kurandýr ki ayný hakikatleri yazý ile ifade eilmesidir. Bunlar ayný þey olduklarýndan manasý anlaþýlmak kaydý ile,din ile fennin zýtlaþmasý mümkün deðildir.
üçüncüsü, Hz. Muhammet(s.a.v) dir, hakikati dil ve hal ile ifade eder.

Gönderen: 26.11.2006 - 17:14
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

Evliyânýn büyüklerinden, hadis ve Hanbelî mezhebi fýkýh âlimi. Künyesi Ebû Mûsâ olup, ismi, Abdullah bin Abdülganî bin Abdülvâhid bin Ali el-Makdisî'dir. Lakabý Cemâlüddîn'dir.

Ýbn-ül-Hacîb onun hakkýnda, "Hâfýz Cemâlüddîn, saðlam, güvenilir, dînine son derece baðlý bir zâttýr. Emâneti koruma, mârifet, ezberinin kuvvetli olmasý hususlarýnda, zamânýmýzda bir benzeri yoktu. Çok mütevâzî, heybetli, vakûr, aðýrbaþlý, cömert, müsâmehakâr, aklý selîm sâhibi, özür dileyenin özrünü kabûl edici, çok ibâdet eden, vera' sâhibi, her an nefsi ile mücâdele eden bir zât idi." demektedir.

Ebû Mûsâ el-Makdisî bir talebesine rü'yâda þöyle dedi:

Yavrum! Benim, dünyâda iken okuduðum ve size yazdýrýp öðrettiðim duâya devâm et. O duâ, sana yazdýrdýðým falan kâðýttadýr. O duâ; "Yâ Rabbî! Sen benim Rabbimsin. Senden baþka ilâh yoktur. Ancak sen varsýn. Beni yoktan yarattýn. Ben senin kulunum." duâsý olup, dünyâda çok okunmasý sebebiyle burada kurtuluþuma sebeb oldu. Ona devâm et!

Gönderen: 27.11.2006 - 12:44
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -

Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

Ýslamiyetin emirlerinden bir emri yapmayanýn marifeti sahih deðildir.

Muhiddin Ýbn-i Arabi K.s.




Ýnsan dînini kimden öðrenirse, onu çok sever.

- Seadete kavuþan insan kýzmaz, sevinir.

- Kalbleri temizlemenin ilacý, Allah ýn dostlarýnýn kelâmýdýr. Onlarýn yazýlarýný okuyunca kalpler temizlenir.

- Allahü tealanýn en sevdiði þey imandan sonra kullarýna hizmet etmektir.

- Hiç kimseyi kýrmayýn, kýrdýðýnýz kiþi evliyâ olabilir.

- Bir kiþinin üzüntüsü bin kiþinin helâkine sebep olabilir.



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Havz-i Kevser tarafından, 28.11.2006 - 17:50 tarihinde.
Gönderen: 28.11.2006 - 17:49
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

Abdülganî Nablüsî hazretleri (rahmetullahi aleyh) buyurdu ki;

Ehl-i sünnet îtikâdýný, farzlarý ve haramlarý öðrenmek farzdýr. Bunlarý öðretmek, kendine lâzým olandan baþka fýkýh bilgilerini öðrenmek ve Kur'ân-ý kerîmin tefsîrini ve hadîs ilmini öðrenmek farz-ý kifâyedir. Fýkýh bilgileri, Kur'ân-ý kerîmden ve hadîs-i þerîflerden öðrenilmesi farz olan bilgilerdir. Fýkýh kitabý okuyan mukallidler, âyetten ve hadîsden hüküm çýkarmak ihtiyâcýndan kurtulur. Farz-ý kifâye olanlarý bilen, yapan var iken, bunlarý öðrenmek müstehâb olur. Bunlarý yapmak nâfile ibâdet olur. Namaz kýlacak kadar Kur'ân-ý kerîm ezberleyen kimsenin, boþ zamanlarýnda daha çok ezberlemesi, nâfile namaz kýlmasýndan daha çok sevâb olur. Ýbâdetlerinde ve günlük iþlerinde lâzým olan fýkýh bilgilerini öðrenmesi ise, bundan daha çok sevâb olur. Lüzûmundan fazla fýkýh bilgilerini öðrenmek de, nâfile ibâdetlerden daha sevâbdýr. Lüzûmundan fazla fýkýh bilgisi öðrenirken, tasavvuf bilgilerini ve hakîmlerin yâni Allahü teâlâya ârif olanlarýn sözlerini ve hayatlarýný öðrenmesi de müstehâb olur. Bunlarý okumak, kalbde ihlâsý arttýrýr.

Derin âlimler, fýkýh bilgilerini, âyet-i kerîmelerden ve hadîs-i þerîflerden çýkarmýþlardýr. Bunlar, ancak fýkýh kitaplarýndan ve fýkýh âlimlerinden öðrenilir.


Yapmak baþarý deðil, baþarýnýn sýrrý sormaktýr.
Gönderen: 04.12.2006 - 19:54
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...

Günahýn küçüklüðüne bakma isyan ettiðinin kim olduðuna bak.

Bilal b. Sa'd



Ahmed Rufai Hazretleri, bir gün talebelerine:
- Ýçinizde kim bende bir ayýp görüyorsa bildirsin, dedi.
Müritlerinden biri:
- Efendim, sizde büyük bir ayýp var, diye cevap verdi.
Ayýbýný talebesine soracak kadar kendini aþmýþ bu mütavazi insan hiç kýzmadý, talebesi böyle söylüyor diye üzülmedi, belki sadece ayýbýndan kurtulabilmek ümidiyle sordu:
- Söyle dedi, kardeþim, o ayýbým nedir?
Talebe gözleri dolu dolu:
- Bizim gibilerin size talebe olmasý, dedi.
Bu söz gönüllere çok tesir etmiþ, sohbette bulunan herkes aðlamaya baþlamýþtý. Ahmed Rufai Hazretleri de aðlýyordu. Bir ara sadece;
- Ben sizin hizmetçinizim, ben hepinizden aþaðýyým diyebildi.



Kalplerini tertemiz yapýnýz
Çünkü kalp temizliði üst baþ temizliðinden daha önemlidir
Zaten ALLAH-U TEALA elbiseye deðil kalplere nazar eder
Ýstikamed hududunu göz edip ALLAH c.c. dan baþkasýný talep ve ihtiyar etmeyin...

Ahmed Rufa-i K.s.


Gönderen: 05.12.2006 - 16:45
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Havz-i Kevser su an offline Havz-i Kevser  
1543 Mesaj -
Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah...


FANÝ DÜNYANIN GERÇEK MAHÝYETÝ:Hz. Ömer (ra)bir gün dostlarýyla giderken onlarý çöplüðün baþýnda uzun zaman eðlemiþti.Herkes kokudan rahatsýz olmuþ,Hz.Ömer'e Ya Ömer! bizi neden burada eðliyorsun?diye sormuþlardý.Hz.Ömer çöplüðü iþaret ederek.
''Ýnsanlarýn kavga ederek elde etmek istedikleri dünyanýn gerçek mahiyeti budur iþte!'' dedi.

ÞEYH SAÇAKLI:Ebubekir bin Muhammed'e talebelerinden biri Efendim dersimize Hýzýr geliyor!diyince Hocaefendi geliyorda bize niye görünmüyor?
diye sordu.Ertesi gün o talebe Hýzýra hocam niye sizi göremiyor?diye sorunca Hýzýr (as) Hocanýn kalbinde henüz dünya muhabbeti var.Diliyle dünya sevgisini yerse de kalbinde o muhabbetten iz bulunuyor.Baþýna taktýðý süslü sarýk da bunun niþanesidir!.buyurdu.Talebe bu sözleri hocasýna nakledince o bunun üzerine eski dokumalardan kesilen saçaklarýn birkaçtanesini birleþtirerek sarýk yerine baþýna doladý.Allah'a dünya sevgisini çýkarmasý için yalvardý.Bir süre sonra o da Hýzýr'la konuþmaya baþladý.Baþýndaki saçaklardan dolayý Þeyh Saçaklý diye meþhur oldu.


BUNU ASLA UNUTMA!:Ebu Zerr'in yanýna birisi geldi .Evin içinde göz gezdirmeye baþladý.Evde hiç eþya görmeyince hane eþyalarýn Ey Ebu Zerr!dedi.Ebu Zerr de þu cevabý verdi:Bizim ötede bir (ahirette) evimiz daha var.Eþyalarýmýzýn çoðunu oraya gönderiyoruz.Misafir Ebu Zerr'in neyi kastettiðini anlamýþtý.
Bu evde de (dünyada)bazý þeyler lazým deðil mi? diye sordu.
Ebu Zerr cevap verdi:''Fakat ev sahibi bizi bu evde býrakmýyor ki!''

TABUDA KAYDIM YOK!:Ammar Ýmamý Muhammed Lütfi Efendi dünyayý hiç sevmezdi.Dünya malýyla hiç ilgilenmezdi.90 senelik hayatýnda taþ taþ üstüne koymamýþtý.Bir evi bile yoktu.Allah'a hamt ederek ''Elhamdülillah''
tapuda kaydým,dünyada hiç bir þeyim yok!babam bu dünyaya kendi için bir çivi çakmamýþtý.Benim de bir çivim yok! derdi...

Gönderen: 06.12.2006 - 17:22
Bu Mesaji Bildir   Havz-i Kevser üyenin diger mesajlarini ara Havz-i Kevser üyenin Profiline bak Havz-i Kevser üyeye özel mesaj gönder Havz-i Kevser üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (3): < zurück 1 (2) 3 weiter >
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1771 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 12:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
sehergulum (65), ozkan2064 (58), ckeles (48), adem_wien (48), arif16 (42), elalay (45), karamax1 (44), filiz matara (64), musty110 (36), medinee (39), sahinler (46), ahsel (46), 0mer (38), cigdem 20 (38), ceyda06 (32), emrullah_11 (40), e.alper (42), Kapadokya05 (42), yAsEm&Yacute;nN.. (33), buea (51), FATIMATÜ-Z_ZEHR.. (38), Halide (64), mehmet yigit (41), sardunya (53), ShiLaN (41), barby (28), september (63), zennun (59), elmor67 (57), ohmohmohm (38), fasimer (64), muhammed94 (30), erdem77 (47), hzengin28 (41), izzet kaner (46), hakyolcusu1979 (45), y.a.s.e.m.i.n14 (33), salebe (38), emirhattab (41)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.34828 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.